Uluslararası Af Örgütü, Libyalı milisleri ‘tutuklulara işkence yapmakla’ suçluyor

Terörizm ve Organize Suçlarla Mücadele Caydırıcılık Birimi unsurları (Libya Caydırıcılık Birimi)
Terörizm ve Organize Suçlarla Mücadele Caydırıcılık Birimi unsurları (Libya Caydırıcılık Birimi)
TT

Uluslararası Af Örgütü, Libyalı milisleri ‘tutuklulara işkence yapmakla’ suçluyor

Terörizm ve Organize Suçlarla Mücadele Caydırıcılık Birimi unsurları (Libya Caydırıcılık Birimi)
Terörizm ve Organize Suçlarla Mücadele Caydırıcılık Birimi unsurları (Libya Caydırıcılık Birimi)

Uluslararası Af Örgütü’nün yıllık raporu, Libya’da milisler ve silahlı gruplar tarafından ülkedeki tutuklulara karşı sistematik olarak işlenen bir dizi ihlali ortaya koydu. Raporda, bu ihlallere ‘darp, elektrik şoku, su işkencesi ve cinsel şiddetin’ de dahil olduğu belirtildi.
Uluslararası örgütün geçen çarşamba günü akşam saatlerinde yayınladığı raporda yer alan trajik gerçekler, Libya’daki cezasızlık olgusuna ilişkin soru işaretlerini artırdı. Peki silahlı milisler geçen on yılda kendilerine atfedilen ‘suçlar’ nedeniyle neden cezalandırılmadı?
Libyalı politikacılar, “Savcılık tarafından biliniyor olmalarına rağmen, silahlı gruplar tarafından son 10 yılda işlenen cinayet, adam kaçırma ve gasp suçları soruşturulmamış, failleri yargı önünde hesap vermemiştir” diyerek, herhangi bir tarafın bu suçlardan hesap sormasını engelleyen nüfuz, silah ve güce dikkati çekti. Ayrıca üst düzey yetkilileri de yasal olarak hesap vermeksizin kaçırdıklarını hatırlattı.
Politikacılar, bazen silah zoruyla işlenen onlarca suçun hesabı sorulmadıkça Libya’daki bu durumun bitmeyeceğini, hatta yüzdesinin bile azalmayacağını söyledi.
Af Örgütü’nün raporu, silahlı grupların Libya’da binlerce vatandaşı keyfi olarak gözaltına aldığını ve onlarca gösterici, aktivist ve gazeteciyi tutuklayarak işkenceye tabi tuttuğunu ve onları kameralar önünde itirafa zorladığını ortaya koydu. Ayrıca ülkede aralıklı olarak meydana gelen çatışmalarda silahlı grupların sivilleri öldürdüğüne, mülkleri tahrip ettiğine ve cezasızlığın yayılmaya devam ettiğine dikkat çeken raporda, kadınların ayrımcılığa ve şiddete maruz kaldığı, etnik azınlıkların ve ülke içinde yerinden edilmişlerin eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimde engellerle karşılaştığı belirtildi.
Uluslararası Af Örgütü’nün raporu, BM İnsan Hakları Konseyi Soruşturma Komisyonu’nun ‘Libya’da savaş suçları işlendiğine inanmak için makul gerekçeler olduğunu’ belirten raporundan iki gün sonra yayınlandı. Söz konusu raporda ise cezaevlerinde ve düzensiz göçmenlere yönelik uygulanan şiddet ve suiistimallerin insanlığa karşı suç teşkil edebileceğine dikkat çekildi.
Libya’daki Ulusal İnsan Hakları Komitesi, başsavcılığı BM Bilgi Toplama Misyonu’nun raporunda ‘çeşitli şekilde ve sınıflandırmalardaki ağır olaylar ve uluslararası insan hakları ihlallerine ve savaş suçları ve insanlığa karşı suçlara’ ilişkin belirtilenler uyarınca kapsamlı soruşturmalar yürütmeye çağırdı. Ayrıca BM misyonu tarafından belgelenen bu ihlallere karışan sanıkların kovuşturulması gerektiği kaydedildi.
Libya’daki Bağımsız Bilgi Toplama Misyonu Başkanı Muhammed Aujar, yabancı savaşçılar ve paralı askerler de dahil olmak üzere Libya’daki tüm çatışma taraflarınca uluslararası insan hakları hukukunun ihlal edildiğine dair kanıtlara değindi.
Ulusal Komite ise “Özellikle devletin otoritesine tabi bazı güvenlik kurum ve kuruluşlarının bu çok sayıdaki suiistimal ve ihlallere müdahil olduğuna dair BM raporunda belirtilenler de dahil, Libya makamlarının bu ağır insan hakları ihlallerine bir son verememesi karşısında derin bir dehşete kapıldık” açıklaması yaptı.
Libya Genel Özgürlükler ve İnsan Hakları Ulusal Konseyi, ülkenin doğusundaki ve batısındaki yetkililere, ilişkisi kanıtlanan kişilerden hesap sorulması ve soruşturma sonuçlarının ulusal ve uluslararası kamuoyuna duyurulması amacıyla, BM misyonunun raporunda belirtilen ihlallerin soruşturulması için ulusal bir mekanizma kurma çağrısında bulunmuştu.



Gazze aç... Hamas iki aylık bir ateşkesi değerlendiriyor

 Ömer el-Hums, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Tıp Kompleksi'nde tedavi görüyor   (Şarku’l Avsat)
Ömer el-Hums, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Tıp Kompleksi'nde tedavi görüyor   (Şarku’l Avsat)
TT

Gazze aç... Hamas iki aylık bir ateşkesi değerlendiriyor

 Ömer el-Hums, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Tıp Kompleksi'nde tedavi görüyor   (Şarku’l Avsat)
Ömer el-Hums, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Tıp Kompleksi'nde tedavi görüyor   (Şarku’l Avsat)

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Nasır Tıp Kompleksi'nde Şarku’l Avsat'a konuşan aileler ve doktorların ifadelerine göre, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukanın neden olduğu açlık krizi her geçen gün daha da kötüleşiyor ve BM'nin kıtlık uyarıları gerçeğe dönüşüyor.

Üç yaşındaki Ömer Mohammed el-Hums iki tür ölüm tehdidiyle karşı karşıya: Birincisi, ailesinin çoğunun hayatını kaybettiği İsrail bombardımanında yaralanması, ikincisi ise gıda kıtlığından kaynaklanan ciddi yetersiz beslenme nedeniyle.

Savaşın başlamasından bu yana 66'sı çocuk olmak üzere en az 250 kişinin açlıktan öldüğü tahmin ediliyor. Filistin Sağlık Bakanlığı aynı dönemde Gazze'de 57 bin kişiden fazla ölüm kaydedildiğini açıkladı.

Siyasi açıdan ise Hamas kaynakları, yönetimin, ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail'in de kabul ettiğini duyurduğu Gazze Şeridi'nde iki aylık (60 günlük) yeni bir ateşkes önerisi üzerinde çalıştığını bildirdi.

Öte yandan İsrail Başbakanı Biyjamin Netanyahu Hamas'ı ortadan kaldırma hedefine bağlı kalarak, "Hamas olmayacak, Hamasistan olmayacak. Buna geri dönmeyeceğiz. Her şey bitti" ifadelerini kullandı.