ABD Genelkurmay Başkanı Milley: Ukrayna'nın bu yıl savaşı kazanması çok zor

"Bu önemli olduğu kadar gerçekten çok zor bir askeri görev"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in geçen yıl 24 Şubat'ta verdiği askeri operasyonla başlayan savaş, Donetsk'teki Bahmut'ta yoğunlaşmış durumda (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in geçen yıl 24 Şubat'ta verdiği askeri operasyonla başlayan savaş, Donetsk'teki Bahmut'ta yoğunlaşmış durumda (AFP)
TT

ABD Genelkurmay Başkanı Milley: Ukrayna'nın bu yıl savaşı kazanması çok zor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in geçen yıl 24 Şubat'ta verdiği askeri operasyonla başlayan savaş, Donetsk'teki Bahmut'ta yoğunlaşmış durumda (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in geçen yıl 24 Şubat'ta verdiği askeri operasyonla başlayan savaş, Donetsk'teki Bahmut'ta yoğunlaşmış durumda (AFP)

ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, Ukrayna'nın bu yıl savaşı kazanmasının çok zor olduğunu söyledi.
Milley, ABD merkezli haber sitesi Defense One'a verdiği söyleşide, Ukrayna ordusunun Kremlin'e bağlı güçleri topraklarından tamamen atmasının çok düşük ihtimal olduğunu savunarak, "Bu yıl için yakın vadede bunun başarılabileceğini sanmıyorum" dedi.
Cuma günü yayımlanan söyleşide Milley, şu ifadeleri kullandı:
"Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Ukrayna'nın hedefinin Rus işgali altındaki topraklarda yer alan tüm düşmanları atmak olduğunu birçok kez açıkça ifade etti. Bu önemli olduğu kadar gerçekten çok zor bir askeri görev. Hâlâ Rus işgali altındaki Ukrayna topraklarında bulunan yüzbinlerce Rus var. Yapılamaz demiyorum. Sadece bunun çok zor bir görev olduğunu söylüyorum."
Milley, dün katıldığı Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi'ndeki konuşmasında da Rus birliklerinin iyi eğitimden geçmediğini savunarak, özellikle Buça civarındaki Rus askerlerin "katliamdan geçtiğini" söylemişti.  
Orgeneral, söyleşisinde Kiev yönetiminin taleplerine rağmen ABD'nin göndermediği uzun menzilli Ordu Taktik Füze Sistemi'yle (ATACMS) ilgili de değerlendirmelerde bulundu.
Milley, ABD'nin elinde az sayıda ATACMS olduğunu, bu nedenle söz konusu füzelerin Ukrayna'ya gönderilmesine dair bir karar bulunmadığını belirtirken, ileriye dönük bir tahmin yapamayacağını da söyledi. 
Öte yandan 2014-2017'de ABD'nin eski Avrupa Kuvvetleri Komutanı olan Ben Hodges, Kiev yönetimine ATACMS gönderilmemesinin hata olduğunu savundu. 
Defense One'a konuşan Hodges, Kiev ordusunun bu füzelerle Kırım'da yer alan Rus donanmasının Karadeniz Filosu'nun üssünü vurabileceğine dikkat çekerek, Washington'ın Kremlin'le gerginliği daha da artırmaktan çekindiği için füzeleri göndermediğini ileri sürdü.

Independent Türkçe, Defense One, CNN



Rapor: İran, 12 günlük savaş sırasında 5 İsrail askeri üssünü doğrudan vurdu

 İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)
İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)
TT

Rapor: İran, 12 günlük savaş sırasında 5 İsrail askeri üssünü doğrudan vurdu

 İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)
İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)

The Telegraph’ın ulaştığı radar verilerine göre, İran füzeleri 12 günlük savaş sırasında beş İsrail askeri tesisini doğrudan vurmuş görünüyor.

Söz konusu saldırılar İsrailli yetkililer tarafından duyurulmadı. Katı askeri sansür yasaları nedeniyle ülke içinden rapor edilemiyor.

Bu saldırılar, her iki tarafın da mutlak zafer iddiasında bulunmaya çalıştığı iki düşman arasındaki sözlü savaşı daha da karmaşık hale getirecek.

İran'ın dini lideri Ali Hamaney (AFP)İran'ın dini lideri Ali Hamaney (AFP)

Savaş bölgelerindeki bomba hasarını tespit etmek için uydu radar verilerini kullanma konusunda uzman olan ABD merkezli Oregon Eyalet Üniversitesi akademisyenleri yeni verileri The Telegraph ile paylaştı.

Raporlara göre İsrail'in kuzey, güney ve orta kesimlerinde, aralarında büyük bir hava üssü, bir istihbarat toplama merkezi ve bir lojistik üssünün de bulunduğu, daha önce rapor edilmemiş beş askeri tesis İran füzeleriyle vuruldu.

The Telegraph'ın dün temas kurduğu İsrail ordusu yetkilileri, füze önleme oranları ya da üslerine verilen hasar konusunda yorum yapmayacaklarını ifade etti.

Bir ordu sözcüsü, “Söyleyebileceğimiz tek şey, ilgili tüm birimlerin operasyon boyunca operasyonel sürekliliği koruduğudur” dedi.

Askeri tesislere yönelik bu saldırılar, İsrail'in hava savunma sistemlerini deldiği bilinen, konut ve sanayi altyapısında büyük hasara yol açan 36 diğer saldırıya ilave olarak yapıldı.

Ülke genelinde konutlarda meydana gelen ciddi hasara rağmen sadece 28 İsraillinin hayatını kaybetmesi, ülkenin sofistike uyarı sisteminin ve halkın sığınakları disiplinli bir şekilde kullanmasının göstergesi.

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

Şarku’l Avsat’ın The Telegraph’tan aktardığına göre İran füzelerinin büyük çoğunluğu önlenirken, sınırı geçmeyi başaran füzelerin oranı 12 günlük savaşın ilk sekiz gününde günden güne arttı.

Bunun nedenleri net olmamakla birlikte, gelişmiş ateşleme teknikleri ve İran'ın gelişmiş füzeler kullanıyor olma ihtimali olabilir.

Demir Kubbe, İsrail'in en ünlü hava savunma sistemi olsa da aslında havan topları gibi kısa menzilli mermilere karşı koruma sağlamak üzere tasarlanmıştır ve ülkenin kullandığı ‘katmanlı’ hava savunma sisteminin sadece bir parçasıdır.

Orta katmanda, 300 kilometreye kadar menzile sahip insansız hava araçları (İHA) ve füzeleri engellemek için optimize edilmiş Davut Sapanı hava savunma sistemi yer alıyor. En üstte ise uzun menzilli balistik füzeleri atmosfere girmeden önce etkisiz hale getiren Arrow (HITS) sistemi yer alıyor.

Sadece 9,7 milyon nüfuslu küçük bir ülke olan İsrail'de, ülkenin ünlü füze savunma sistemlerinin ihlal edilmesi şok etkisi yarattı.

Ülke içinde askeri hedeflerin vurulduğuna dair şüpheler arttı.

Ülkenin en tanınmış gazetecilerinden biri olan Kanal 13 televizyonundan Raviv Drucker geçen hafta şunları söyledi: “İran'ın füze saldırılarının birçoğu İsrail askeri üslerinde, bugüne kadar halen haber yapmadığımız stratejik yerlerde gerçekleşti... Bu durum insanların İranlıların ne kadar isabetli olduklarını ve pek çok yerde ne kadar büyük bir yıkıma yol açtıklarını anlamamalarına neden oldu.”

Oregon Eyalet Üniversitesi'nde araştırmacı olan Corey Sher, biriminin hem İsrail hem de İran'daki füze hasarının daha kapsamlı bir değerlendirmesi üzerinde çalıştığını ve sonuçları yaklaşık iki hafta içinde yayınlayacağını açıkladı.

Sher, hasarı değerlendirmek için kullandıkları radar sistemi verilerinin patlamaları tespit etmek için yapılı çevredeki değişiklikleri ölçtüğünü ve saldırıların kesin olarak doğrulanması için ya söz konusu askeri alanlardaki saha raporlarının ya da uydu görüntülerinin gerektiğini ifade etti.

The Telegraph tarafından yapılan veri analizi, ABD ve İsrail savunma sistemlerinin genel olarak iyi bir performans sergilediğini, ancak savaşın yedinci gününde füzelerin yaklaşık yüzde 16'sının geçmesine izin verdiğini gösteriyor.

Bu, İsrail ordusunun daha önce yaptığı ve başarı oranını ‘yüzde 87’ olarak veren tahminle büyük ölçüde uyumlu.