Zelenskiy: Rusya’nın BMGK dönem başkanlığı BM’nin ‘tamamen iflas ettiğini’ gösteriyor

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy (EPA)
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy (EPA)
TT

Zelenskiy: Rusya’nın BMGK dönem başkanlığı BM’nin ‘tamamen iflas ettiğini’ gösteriyor

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy (EPA)
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy (EPA)

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Rusya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) dönem başkanlığını üstlenmesinin saçma olduğunu söyleyerek, bunun kurumun ‘tamamen iflas ettiğini’ gösterdiğini vurguladı.
Zelenskiy dün yaptığı açıklamada, “Rusya, BMGK’ya başkanlık ediyor. Bu tür kurumların tamamen iflas ettiğini kanıtlayan herhangi bir şey hayal etmek zor” dedi.
Rusya’nın uygulamadığı hiçbir terör biçimi kalmadığını dile getiren Zelenskiy, zulüm işleyen devletlerin uluslararası kurumları etkilememesi için BMGK da dahil olmak üzere küresel kurumların reforme edilmesi gerektiğini ekledi.
Zelenskiy, “Açıkça gecikmiş olan bu reform, bir terör devletinin dünyayı yok etmesini önlemeyi içeriyor. Teröristler kaybetmeli, terörden sorumlu tutulmalı ve hiçbir yere başkanlık etmemelidir” dedi.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba ise, Rusya’nın BMGK dönem başkanlığının, ‘uluslararası toplumun suratına atılmış bir tokat’ olduğunu söyledi.
Kuleba ayrıca, konseyin mevcut üyelerini, Rusya’nın bu başkanlığı kötüye kullanma girişimlerine karşı koymaya çağırdı.
Ancak bu eleştirilere rağmen, Moskova bu ay Mozambik’ten sonra BM heyetine Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un başkanlık edeceğini bildirdi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mariya Zaharova gazetecilere verdiği demeçte şunları söyledi;
“Rusya’nın dönem başkanlığının bir diğer önemli etkinliği, BMGK’da ‘Birleşmiş Milletler Antlaşması ilkelerinin korunması yoluyla etkili çok taraflılık’ konulu üst düzey bir açık tartışma olacak. Bu toplantıya Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov başkanlık edecek.”
Zaharova, Lavrov’un 25 Nisan’da Ortadoğu konulu bir tartışma oturumuna da başkanlık etmeyi planladığını da kaydetti.
Kiev’in diplomatik destekçilerinden, özellikle ABD’den konuya ilişkin yanıt gecikmedi.
Beyaz Saray sözcüsü Karine Jean-Pierre, Perşembe günü yaptığı açıklamada, ABD’nin Moskova’nın konseydeki koltuğunu dezenformasyon yaymak ve Ukrayna’daki eylemlerini haklı göstermek için kullanmaya devam etmesini beklediğini söyledi.
Sözcü, “Birleşmiş Milletler Antlaşması’nı yüzsüzce ihlal eden ve komşusunu işgal eden bir ülkenin BMGK’da yeri yoktur” diye ekledi.
Ukrayna’yı güçlü bir şekilde destekleyen üç Baltık ülkesi de Rusya'nın BMGK dönem başkanlığını üstlenmesini ‘1 Nisan şakası’ olarak değerlendirdi.
Rusya başkanlığındaki BMGK’nın ilk toplantısı Pazartesi sabahı yapılacak. Ancak yalnızca bu ayın çalışma programıyla ilgili olağan kapalı tartışmaları içerecek. Toplantıyı, her zamanki gibi, bu organın yeni başkanı Rusya Büyükelçisi Vasily Nebenzia’nin bir basın toplantısı izleyecek.



Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
TT

Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)

Galler İşçi Partisi Lideri Vaughan Gething, Galler Bölgesel Başbakanı olarak seçilmesinin ardından dört kurucu ülkeden (İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda) oluşan Birleşik Krallık'ın (Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığ) üç ülkesi göçmen kökenli isimler tarafından yönetilmeye başlandı. Gething, Galler'in başkenti Cardiff’te hükümetin dümenine geçerken, Rishi Sunak İngiltere Başbakanı olarak Londra'da, Hamza Yusuf ise İskoçya Başbakanı olarak Edinburgh'da iktidarı ellerinde bulunduruyor.

Babası Güney Galler'den bir veteriner olan 52 yaşındaki Vaughan Gething’in annesi ise Zambiya'da bir kümes hayvanı çiftliğinde çalışıyordu. Eski Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela'nın hikayesi, Gething’i henüz 17 yaşındayken İşçi Partisi'ne katılmasında etkili oldu. Gething, 2011 yılında Cardiff'te meclis üyesi seçilerek siyasi kariyerine başladı.

Cardiff hükümetinde 2013 yılından bu yana çeşitli görevler üstlenen Gething, 2014 yılında Kalkınma Bakan Yardımcılığı, ardından Sağlık Bakan Yardımcılığı, ardından 2016-2021 yılları arasında Sağlık Bakanı olarak görev yaptı. Birkaç gün önce rakibi Jeremy Miles'ı kıl payı mağlup ederek Galler İşçi Partisi'nin lideri olan Gething, 2021 mayısında Mark Drakeford hükümetinin ekonomi bakanlığı görevini üstlenmişti.

Gething, özelde Galler’in genelde ise Avrupa’nın ilk siyahi lideri oldu. Birleşik Krallık tarihindeki bu yeni durum, ‘artık göçmenlerin çocukları ve torunları sahada ve yerel meclislerden hükümete kadar çeşitli siyasi makamlar için ülkenin yerli halkıyla rekabet ediyor’ yorumlarına neden oldu.

Galler’de bir göçmenin başbakan olarak seçilmesinden önce Hint asıllı Budist Rishi Sunak, 2022 yılında İngiltere’nin başbakanlık koltuğuna oturmuştu. Pakistan asıllı bir Müslüman olan Hamza Yusuf ise 2023 yılında İskoçya hükümetinin başına geçti. Böylece Birleşik Krallık'ı oluşturan ülkelerden üçü artık her zaman beyazların seçildiği makamlara partileri tarafından seçilen göçmenlerin getirildiğine tanık oldu.

Birleşik Krallık'ta farklı milletlerden üç ismin iktidara gelmesinin ve göçmenlerin çocuklarının ve torunlarının siyasetin tüm kademelerinde yer almasının yolu açıldı. Yerel halkla belediye ve meclis sandalyeleri için yarışan göçmenlerin çocukları ve torunları, hükümetlerde çeşitli görevler alırken bakanlık görevlerinde bulundular ve iç siyasi sahnede etkili oldular.

Birleşik Krallık'taki dördüncü ülke olan Kuzey İrlanda da liderlik konusunda bir istisnaya tanık oluyor. Kuzey İrlanda tarihinde ilk kez ‘Birleşik İrlanda’ fikrini destekleyen Katolik bir kadın siyasetçi olan Sinn Fein, 2023 yılında Belfast parlamento seçimlerinde rakibi Demokratik Birlik Partisi'nin (DUP) 1998 yılında imzalanan barış anlaşmasının temelini oluşturan güç paylaşımı hükümetine yönelik boykotunu sona erdirmeyi başararak iktidara geldi.