Arap ülkeleri ve Rusya petrol üretimini azalttı

Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi’nde, Saudi Aramco doğu bölgesindeki Ras Tanura limanındaki petrol tankları ve kargo gemileri
Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi’nde, Saudi Aramco doğu bölgesindeki Ras Tanura limanındaki petrol tankları ve kargo gemileri
TT

Arap ülkeleri ve Rusya petrol üretimini azalttı

Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi’nde, Saudi Aramco doğu bölgesindeki Ras Tanura limanındaki petrol tankları ve kargo gemileri
Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi’nde, Saudi Aramco doğu bölgesindeki Ras Tanura limanındaki petrol tankları ve kargo gemileri

Suudi Arabistan, Arap ülkeleri ve Rusya, ağır bankacılık ve finansal krizlerden muzdarip olan küresel ekonomiye ilişkin artan belirsizliğin ortasında, dün gönüllü olarak petrol üretimini günde toplam bir buçuk milyon varilden fazla kısma kararı aldı.
Bugün yapılması planlanan OPEC+ Ortak Bakanlar İzleme Komitesi toplantısının arifesinde, dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan, dün üretimi Mayıs’tan 2023 sonuna kadar günde 500 bin varil, yani üretiminin yaklaşık yüzde 5’i oranında azaltacağını bildirdi.
Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığı habere göre, Enerji Bakanlığı’ndan bir kaynak, Suudi Arabistan’ın petrol üretimini kısma kararının OPEC üyeleri ve dışarıdan İşbirliği Bildirgesi’ne katılan bir dizi ülke ile koordinasyon içinde uygulayacağını söyledi.
Söz konusu kaynak, bu adımın petrol piyasalarının istikrarını desteklemeyi amaçlayan bir ihtiyati tedbir olduğunu vurguladı.
Kaynak ayrıca, “Üretimdeki bu gönüllü kısma kararı, 5 Ekim 2022’de düzenlenen OPEC üyesi ülkeler ile OPEC dışı üretici ülkelerin 33. bakanlar toplantısında kararlaştırılan bir kesintiye ek olarak yapılıyor” dedi.

Rusya’dan benzer adım
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, petrol üretimini günlük 500 bin varil azaltma kararını yıl sonuna kadar uygulayacaklarını bildirdi.
Novak, konuya ilişkin dün yaptığı açıklamada şunları söyledi;
“Piyasanın sorumlu bir katılımcısı olarak ve piyasadaki daha fazla dalgalanmaya karşı bir önlem olarak, Rusya, ikincil kaynaklar tarafından değerlendirilen ortalama üretim seviyesinden 2023 yılı sonuna kadar günde 500 bin varil gönüllü kesinti uygulayacaktır. Petrol piyasası, ABD ve Avrupa’da devam eden bankacılık krizi, ekonomik belirsizlik durumu ve enerji politikasındaki beklenmedik ve ileriyi göremeyen kararlar nedeniyle yüksek dalgalanma ve öngörülemezlik dönemi yaşıyor.”

Diğer Arap ülkelerinin açıklaması
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Altyapı ve Enerji Bakanı Suheyl el-Mezrui ise, OPEC+ anlaşmasına katılan bazı ülkelerle koordineli olarak, önümüzdeki Mayıs ayından yıl sonuna kadar, ülkesinin petrol üretimini gönüllü olarak günde 144 bin varil azaltacağını söyledi.
Mezrui, bu gönüllü kesintinin petrol piyasasında dengeyi sağlamak için alınan bir ihtiyati tedbir olduğunu da vurguladı.
Kuveyt, Irak, Umman ve Cezayir de aynı dönemde petrol üretimini gönüllü olarak azaltacaklarını açıkladı.
Kuveyt, günlük 128 bin varil kesinti yaptığını bildirdi.
Irak ise, üretimi günde 211 bin varil azaltacağını açıkladı.
Irak Petrol Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Önümüzdeki aydan başlayarak 2023 sonuna kadar, gönüllü olarak üretimi günde 211 bin varil azaltma kararı aldık” denildi.
Bakanlık, söz konusu kararın küresel petrol piyasasının karşı karşıya olduğu zorlukların üstesinden gelmek ve arz-talep ile piyasa istikrarı arasında bir denge sağlamak için ihtiyati tedbirler almak amacıyla alındığını belirtti.
Bakanlık, bunun bazı petrol üreticisi ülkelerle koordinasyon içinde ve önceki azaltma politikasıyla çelişmeyecek şekilde uygulandığını bildirdi.
Umman, petrol üretimini günlük 40 bin varil, Cezayir ise günde 48 bin varil azaltacağını duyurdu.

Banka krizinin petrol üzerindeki etkileri
Şarku’l Avsat’a konuşan bir OPEC kaynağı, “Petrol üretimini gönüllü olarak kısma kararı, piyasalarda artan belirsizliğe yanıt olarak, piyasa istikrarını desteklemeyi amaçlayan bir ihtiyati tedbirdir. Bu karar, piyasalarda gerekli istikrarın sağlanmasına katkıda bulunan önceki kararlardan özünde farklı değil” dedi.
Söz konusu kararın, küresel petrol piyasalarında istikrarı destekleyeceğine, şeffaflığı ve netliği artıracağına vurgu yapan kaynak, Suudi Arabistan ve ‘dünyanın dört bir yanındaki tüketicilere yeterli ve güvenilir petrol arzı sağlama’ kararını paylaşan ülkelerin bu konudaki istekliliğine dikkat çekti.
Geçen ay yaşanan bankacılık krizi, Londra Menkul Kıymetler Borsası’ndaki ham petrol vadeli işlem sözleşmelerini 15 ayın en düşük seviyesine, varil başına 70 dolara çekti.
Bu da OPEC+ üyelerinin, fiyatı desteklemek için yeni üretim kesintileri açıklayacağı yönündeki spekülasyonları güçlendirdi.
OPEC kaynağı açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü;
“Suudi Arabistan, piyasadaki belirsizlik durumu ve zayıf duyarlılıkla yüzleşmek için ihtiyatlı bir yaklaşım benimsemenin faydasını defalarca göstermiştir. Bu yaklaşımı benimsemenin sonucu ilgili tüm taraflar için olumluydu. Doğalgaz ve kömür piyasaları gibi diğer enerji piyasalarının tanık olduğu büyük dalgalanmalara kıyasla, geçen yıl küresel petrol piyasalarının tanık olduğu istikrar bunu açıkça gösterdi. Ekim 2022’de OPEC+ tarafından alınan kararlar, aynı ihtiyati yaklaşıma dayanıyor. Piyasa analistleri ve petrol endüstrisindeki birçok saygın büyük kurum, o dönemde piyasada artan belirsizlikle başa çıkmanın doğru ve uygun olduğunu kabul etti.”

ABD üretime değil fiyatlara odaklanıyor
ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü, Başkan Joe Biden yönetiminin ABD’li tüketiciler için fiyatlara odaklandığını söyledi.
Sözcü, petrol piyasasının ekonomik büyümeyi desteklemesi ve ABD’li tüketiciler için fiyatların düşürülmesi için tüm üreticiler ve tüketicilerle çalışmaya devam edeceğini ekledi.
Reuters’in aktardığına göre sözcü, “Piyasadaki belirsizlik göz önüne alındığında, şu anda üretim kesintileri tavsiye edilmiyor. Varil hacmine değil, ABD’li tüketicilere yönelik fiyatlara odaklanıyoruz ve fiyatlar geçen yıldan bu yana önemli ölçüde düştü” dedi.



Trump bir sonraki FED başkanını erken açıklayacak mı?

FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
TT

Trump bir sonraki FED başkanını erken açıklayacak mı?

FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)

ABD Başkanı Donald Trump, 11 ay sonra görev süresi dolacak olan Jerome Powell'ın yerine FED'in yeni başkanı olarak seçeceği ismi alışılmadık bir şekilde erken açıklamayı düşünüyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) yakın tarihli bir haberinde yer alan bu karar, Trump'ın yönetim kurulunun faiz oranlarını düşürme konusundaki yavaş yaklaşımından duyduğu hayal kırıklığının bir sonucu olarak ortaya çıktı. Powell'ın halefi, üç ila dört aylık geçiş döneminin çok öncesinde, bu yaz ya da eylül veya ekim aylarında açıklanabilir.

ghyj
FED Başkanı Jerome Powell, FED Yönetim Kurulu toplantısında (EPA)

Trump'ın mevcut para politikasına karşı sabırsızlığının artması, onu seçim sürecini hızlandırmayı düşünmeye sevk etti. Şarku’l Avsat’ın WSJ’den aktardığına göre erken bir duyuru, başkan adayının mayıs ayında resmi olarak göreve başlamadan önce bile piyasa beklentilerini etkilemesine ve para politikasını yönlendirmesine olanak sağlayabilir.

Favori adaylar

FED başkanlığı için aralarında şu isimlerin de bulunduğu çok sayıda kişi yarışıyor:

  • Kevin Warsh: Eski bir FED yöneticisi ve Başkan George W. Bush'un danışmanı olan Warsh favoriler arasında. Trump, Warsh ile sekiz yıl önce bu pozisyon için ve geçen sonbaharda da Hazine Bakanlığı için görüşmüştü. Geçmişte bir ‘şahin’ (istihdamdan çok enflasyonla ilgilenen) olarak tanınmasına rağmen Warsh geçtiğimiz günlerde Trump'ın erken bir aday göstermesi halinde şaşırmayacağını belirtti. Ancak Trump'a yakın bazı isimler Warsh'ın fazla bağımsız olacağından endişe ediyor.
  •  Kevin Hassett: Ulusal Ekonomi Konseyi'nin şu anki direktörü olan Hassett'in bu göreve ilgisiz olduğu bildirildi.
  • Scott Bessent: ABD Hazine Bakanı'nın ismi çeşitli adayların müttefikleri tarafından dillendiriliyor. Uzun süredir yatırımcı olan Bessent, kamuoyu önünde mevcut görevine bağlı olmasına rağmen FED Başkanı olma fikrine sıcak baktığını ifade etti. Temsilcilere “Başkan Trump ne isterse onu yapmaktan mutluluk duyacağını” söyledi.
  • David Malpass: Trump'ın ilk döneminde atadığı Dünya Bankası eski başkanı, düşük faiz oranlarını desteklemesi ve FED'in ‘eski’ modellerini eleştirmesi nedeniyle Başkan'ın gözüne girmeyi başardı.
  • Christopher Waller: FED Yönetim Kurulu Üyesi Waller, Trump tarafından 5 yıl önce FED Yönetim Kurulu’na atanmış olsa da zayıf bir aday olarak görülüyor. Waller, yönetimin büyüme odaklı bir para politikası arzusu doğrultusunda, temmuz sonundaki bir sonraki FED toplantısında mümkün olan en kısa sürede faiz indirimi çağrısında bulunan ilk isim olarak Beyaz Saray'ın dikkatini çekti.

Beyaz Saray'ın tutumu ve FED'in bağımsızlığı

Beyaz Saray Sözcüsü Kush Desai, yönetimin ‘ekonomik büyümeyi, istihdamı ve yatırımı hızlandırmak için zemin hazırladığını ve para politikasının bu gündemi tamamlama ve ABD'nin ekonomik toparlanmasını destekleme zamanının geldiğini’ belirtti.

dfgrthy
FED Başkanı Jerome Powell, FED Yönetim Kurulu'nun bir toplantısına başkanlık ederken (AFP)

Siyasi baskılara rağmen FED Başkanı Jerome Powell, siyasetin Merkez Bankası’nın görüşlerini etkilemediğini sürekli olarak savundu. Powell bir Senato komitesine verdiği demeçte, faiz oranlarını düşürme konusundaki temkinli yaklaşımını şu sözlerle savundu: “Eğer burada bir hata yaparsak, bedelini insanlar öder... ödeyecektir.”

Erken açıklamanın riskleri ve dinamikleri

Erken bir açıklama, hem Trump hem de gelecek başkan için potansiyel dezavantajlar barındırıyor. Bu adım yeni başkanı zor bir duruma sokabilir, potansiyel olarak gelecekteki meslektaşlarının kamuoyu önünde eleştirilmesine yol açabilir veya çok uyumlu olarak algılanabilir, bu da Senato onayını tehlikeye atabilir. Ekonomist Douglas Rediker'in belirttiği gibi, ‘Trump seçimini ne kadar erken yaparsa, o kişinin karşılaşacağı zorluklar o kadar artar ve Powell'ın gerçek halefi olma ihtimali o kadar azalır.’

Dahası, Powell'ın FED'deki görev süresi 2028 yılına kadar devam ediyor, yani başkan olarak görev süresi sona erdikten sonra 18 ay daha Yönetim Kurulu’nda kalmayı seçebilir, ki o bu konuda yorum yapmayı reddetti.

Trump'ın sadık bir başkan arzusu, daha kolay bir faiz politikası isteğiyle uyumlu olsa da, mevcut Yönetim Kurulu üyeleri görevden erken ayrılmadığı sürece üyelerin çoğunluğunu atayamayacağı için, 12 üyeli faiz belirleme komitesini etkilemekte büyük bir zorlukla karşı karşıya. FED, Başkan Richard Nixon'ın faiz oranlarını düşük tutması için FED Başkanı’na gizlice baskı yaptığı 1970'lerden bu yana bağımsızlığını şiddetle koruyor.