Londra’nın Ortadoğu Temsilcisi Lord Ahmed Kahire’de

Kahire-Londra görüşmeleri bölgesel ve uluslararası gelişmeleri ele aldı

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, İngiltere'nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Lord Tarık Ahmed ile Kahire'de görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, İngiltere'nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Lord Tarık Ahmed ile Kahire'de görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
TT

Londra’nın Ortadoğu Temsilcisi Lord Ahmed Kahire’de

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, İngiltere'nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Lord Tarık Ahmed ile Kahire'de görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, İngiltere'nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Lord Tarık Ahmed ile Kahire'de görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Birleşik Krallık’ın Ortadoğu ve Kuzey Afrika İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Lord Tarık Ahmed ile Kahire'de bir araya geldi. 
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Ebu Zeyd, görüşmeye ilişkin şunları söyledi:
“İkili ziyaret, Mısır ve Birleşik Krallık arasında çeşitli alanlarda ortak iş birliği ve koordinasyon mekanizmalarını güçlendirmek ve iki ülke arasında geçen yıl Londra'da Temmuz ayında yapılan ilk Ortaklık Konseyi toplantısının sonuçlarını geliştirmek için karşılıklı arzu çerçevesinde gerçekleşti.” 
Mısır Dışişleri Bakanı, İngiliz tarafının, ortak eylem alanlarını güçlendirmeye katkıda bulunacak şekilde, ortak çıkarları ilgilendiren çeşitli konularda Mısır ile diyalog mekanizmaları yoğunlaştırmaya olan ilgisini takdir etti.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, görüşmelerin iki ülke arasındaki tarihi ve seçkin ilişkileri yansıttığını belirtti.
Mısırlı Sözcü, “İki bakan mevcut yıl içinde Kahire'de başkanlık edecekleri ikinci Ortaklık Konseyi oturumunun düzenlenmesine hazırlık için teknik istişare mekanizmalarının geliştirilmesinin önemini vurguladı. İki ülke arasındaki görüşmeler ikili iş birliğinin çeşitli yönlerini, özellikle ekonomik ve ticari konuları ele aldı” diye konuştu.
Bu bağlamda Bakan Şukri, Mısır pazarındaki İngiliz yatırımlarının hacmini ve İngiltere'nin Mısır'daki yabancı yatırımlar listesinde ilk sırayı almasını takdir etti. Mısır hükümetinin bu yatırımları artırmaya ve İngiliz şirketlerinin Mısır'daki büyük ulusal projelere katılımını güçlendirmeye olan ilgisini vurgulayan Mısırlı Bakan, “Ortak çıkarlara ulaşmak için iki ülke arasındaki ticaret oranını artırmanın yanı sıra ikili işbirliği için daha fazla fırsat keşfetmek gerekiyor” dedi.
İki bakan, mevcut küresel ekonomik krizin yansımalarını ve bu krizin etkilerini hafifletmek için iş birliği yollarını tartıştı. Şukri, “Bu krizin olumsuz yansımalarını kontrol altına almak için, özellikle de gıda tedarik zincirlerinde en çok etkilenen gelişmekte olan ülkelere yönelik destek sağlama konusunda uyumlu uluslararası çabaların önemini” vurguladı.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, “İki bakan bir dizi bölgesel ve uluslararası mesele hakkında görüş alışverişinde bulundu. Bunların arasında Rusya-Ukrayna krizinin yansımaları, Filistin topraklarında gerilimin tırmanması, Libya sahnesindeki son gelişmeler, Suriye dosyası, Sudan ve Yemen'deki durum var” dedi.
Samih Şukri, Mısır'ın bu dosyalarla ilgili tutumunun kriterleri ve Mısır'ın bölgede arzu edilen istikrarı sağlamaya yönelik çabaları hakkında Devlet Bakanı Ahmed’i bilgilendirdi. Birleşik Krallık Devlet Bakanı Lord Tarık Ahmed, ülkesinin, stratejik bir ortak olarak taşıdığı önem ışığında Mısır ile ilişkileri ilerletmeye olan ilgisini dile getirdi. Bu bağlamda İngiliz Bakan, “Mısır'ın Ortadoğu'daki güvenlik ve istikrar sütunlarını desteklemedeki rolüne” övgüde bulundu.
İki bakan, "Mısır ile Birleşik Krallık arasındaki ikili ilişkileri ilerletmek ve bölgedeki öncelikli konularda istişare ve koordinasyon mekanizmalarını yoğunlaştırmak için birlikte çalışmaya devam etmenin önemi" konusunda anlaştılar.



İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyor

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
TT

İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyor

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)

İsrail, sahada gerilimin arttığı ya da Filistin Yönetimi'nin çeşitli siyasi kazanımlar elde etmeye çalıştığı dönemlerde yıllardır sürdürdüğü bir politikanın parçası olarak Filistinli yetkililerin iç ve dış hareketlerini kısıtlamaya geri döndü.

Gazze savaşının başlamasından bu yana İsrail bu yaklaşımını yoğunlaştırdı. İsrail makamları dün Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Batı Şeria'daki Ramallah ve Nablus vilayetlerinde bir dizi kasaba ve köyü ziyaret etmesini engelledi.

Duvar ve Yerleşim Direniş Komisyonu’nun Facebook sayfası üzerinden yapılan paylaşımda, “İsrail işgal yetkilileri, önceden uyarıda bulunmaksızın, Başbakan Muhammed Mustafa'nın Nablus vilayetindeki Duma ve Kusra kasabalarını, Ramallah vilayetindeki Berka ve Deyr Dibvan kasabalarını ziyaret etmesini engelledi” denildi.

Paylaşımın devamında, “Bu keyfi adım, işgal makamları tarafından Filistin hükümetine karşı alınan bir dizi ırkçı tedbirin devamı niteliğinde olup, hükümet ile Filistin vatandaşları arasındaki güveni sarsmaya yönelik umutsuz bir girişimdir” ifadesi yer aldı.

Abbas'ın seyahatinin engellenmesi

Geçtiğimiz günlerde İsrail, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Suriye'ye yapacağı ziyarete hazırlık amacıyla Ürdün'e gitmesini de engellemeye çalıştı. Ancak yoğun çabaların ve çeşitli tarafların temaslarının ardından Abbas, İsrail'in oyalamasının ardından Ürdün'e karayoluyla gitmek zorunda kaldı.

y6jukı
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)

Filistin Yönetimi bu konuda resmi bir açıklama yapmadı. Bazı yetkililer son dakikaya kadar ve birden fazla kez Abbas'ın hava yoluyla seyahat edeceğini teyit etmeye çalıştı, ancak sonunda yıllardır nadiren gerçekleşen bir şey olarak Abbas karayoluyla gitti.

İsrail'in bu kısıtlamasının, Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye'yi ziyaret etme ve İsrail'in halen ‘terörist’ olarak tanımladığı ve ülkesinin topraklarına saldırdığı Suriyeli mevkidaşı Ahmed eş-Şera ile görüşme niyetinden mi yoksa Filistin'in ‘iki devletli çözüm’ çerçevesinde bir Filistin devletinin uluslararası alanda tanınması için başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkeleriyle ve Suudi Arabistan'la koordinasyon içinde hareket etmesinden mi kaynaklandığı bilinmiyor.

Elbette bu tutum İsrail hükümetini ve Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu kızdırdı ve Fransa'nın çabalarına ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un açıklamalarına saldıran açıklamalar yapmasına neden oldu.

Sessiz kalmak

Filistin hükümeti Mustafa'nın Batı Şeria'daki bazı kasabaları ziyaret etmesinin engellenmesi konusunda sessiz kalırken, Filistin Devlet Başkanlığı da Suriye ziyareti öncesinde Başkan Abbas'a karşı İsrail tarafından yapılan girişimler konusunda sessiz kaldı.

dfrgthy
İsrail askerleri askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarında (İsrail ordusu)

İsrail'de hiçbir resmi kurum İsrail'in attığı bu adımlar hakkında yorum yapmazken, bazı medya kuruluşları Netanyahu hükümetinden resmi bir yorum almaksızın Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye ziyaretini engelleme girişimlerini haber yaptı.

Gözlemciler, Filistinli yetkililerin hareketlerine getirilen bu kısıtlamanın, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria şehirlerine uyguladığı siyasi ve fiziki kuşatma çerçevesinde gerçekleştiğini düşünüyor.

Geçtiğimiz birkaç ay içinde Batı Şeria bir dizi yoğun askeri operasyona maruz kaldı. İsrail ordusu gece gündüz baskınlar düzenliyor, daha fazla kontrol noktası kuruyor, bölge sakinlerine yaptırımlar uyguluyor ve bir bölgeden diğerine veya bir vilayetten diğerine hareketlerini kısıtlıyor. İsrail polisi çeşitli yollarda konuşlanmış durumda ve Filistinlilere hiç de azımsanmayacak miktarlarda trafik cezaları uyguluyor.

Batı Şeria'nın coğrafi yapısının değiştirilmesi

İsrail askeri operasyonları üç aydır ağırlıklı olarak Cenin Mülteci Kampı’nda, aynı süre zarfında Tulkerim Mülteci Kampı’nda ve yaklaşık 70 gündür Tulkerim vilayetindeki Nur Şems Mülteci Kampı’nda yoğunlaştı. Bu operasyonlar, ‘silahlı terörizmin yuvası’ olarak tanımlanan bu kampların coğrafi yapısını değiştirmeye yönelik olarak evleri buldozerle yıkmayı ve yeni yollar inşa etmeyi içeriyor.

Söz konusu operasyonlar, yaklaşık 18 aydır acımasız bir savaşa maruz kalan Gazze Şeridi'nde yaşananların bir tekrarı olarak on binlerce Filistinlinin bu kamplardan göç etmesine neden oldu. Diğer vilayetlerdeki köyler, kasabalar ve kamplar da her gün daha fazla yerleşim karakolu kuran, yerleşim yolları inşa eden, Filistinli çiftçilere ait ekipmanlara el koyan ve onlara saldırarak aralarında çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan yerleşimcilerin saldırılarına maruz kalıyor.

DFRGTYH
Batı Şeria'nın El Halil kentinde Yahudi yerleşimine bakan bir tepede yürüyen Filistinli adam, 3 Nisan 2025. (AFP)

İsrailli yerleşimciler dün sabah Nablus'un doğusundaki Beyt Decen köyünde bir elektrik hattını uzatmak için çalışırken Filistinlilerin ekipmanlarına ve üç kamyona el koydu. Başka bir grup yerleşimci de Ürdün Vadisi'nin kuzeyinde mahsulleri sulamak için kullanılan su pompalarını çaldı.

Filistinlilere göre yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen bu saldırıların çoğu İsrail ordusunun koruması altında gerçekleştiriliyor. Bu durum, Tel Aviv'de yerleşimi ve yerleşimcileri teşvik eden Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir gibi aşırılık yanlısı bakanların yer aldığı aşırı sağcı hükümet altında bu tür saldırıları meşrulaştırarak İsrail'de açık ve net bir yaklaşım değişikliğine işaret ediyor.