Bilim insanları ilaca dirençli bir enfeksiyonu antibiyotiksiz tedavi etmeyi başardı

"Herkese antibiyotik vermemeye dikkat ediyoruz çünkü daha dirençli bakterilerle uğraşmak istemiyoruz"

2019 verilerine göre antibiyotiğe dirençli enfeksiyonlar, dünya genelinde ölümlerin en önemli üçüncü nedeni (Wikimedia Commons)
2019 verilerine göre antibiyotiğe dirençli enfeksiyonlar, dünya genelinde ölümlerin en önemli üçüncü nedeni (Wikimedia Commons)
TT

Bilim insanları ilaca dirençli bir enfeksiyonu antibiyotiksiz tedavi etmeyi başardı

2019 verilerine göre antibiyotiğe dirençli enfeksiyonlar, dünya genelinde ölümlerin en önemli üçüncü nedeni (Wikimedia Commons)
2019 verilerine göre antibiyotiğe dirençli enfeksiyonlar, dünya genelinde ölümlerin en önemli üçüncü nedeni (Wikimedia Commons)

Danimarkalı bilim insanları, antibiyotiğe dirençli bir bakteriyi antibotiksiz yok etmenin yolunu buldu.
Latince adı Staphylococcus aureus olan bakteriye genellikle üst solunum yollarında ve deride rastlanıyor. Hastane ortamında rahatlıkla çoğalan bu bakteri deri kanseri hastaları başta olmak üzere hastanede tedavi gören birçok kişiyi tehdit ediyor.
Kopenhag Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, bakterileri enfekte eden ve bu yüzden "bakteriyofaj" diye bilinen virüslerin ürettiği bir enzimin yapay bir versiyonunu oluşturdu.
Endolizin adı verilen bu enzim, enfeksiyondan sonra bakterinin hücre duvarında ağ benzeri yapılar oluşturan peptidoglikan moleküllerini dilim dilim ayırıyor ve bakterileri içeriden yok ediyor.
Daha sonra bunu deri lenfoması hastalarından alınan biyopsi örneklerinde tespit edilen Staphylococcus aureus bakterilerini yok etmek için kullandı.
Bu enzim, Staphylococcus aureus'un duvarına nüfuz edecek şekilde tasarlandı. Böylece zararlı patojenleri hedef alarak öldürürken, zararsız cilt bakterilerini olduğu gibi bıraktı.
Laboratuvarda yapılan analizler, endolizinlerin deri örneklerinde Staphylococcus aureus'u yok etmekle kalmadığını, aynı zamanda bu bakterilerin kanser gelişimini destekleme yeteneklerini de engellediğini gösterdi.
İmmünolog Niels Ødum, "Cilt lenfoması nedeniyle ciddi şekilde hasta olan kişiler için bakteriler bazen çözülemeyen bir sorun olabilir. Zira bu kişilerden birçoğu antibiyotiklere dirençli bir tür Staphylococcus aureus'la enfekte olmuş durumdadır" diye konuştu.
Ødum, "Bu nedenle herkese antibiyotik vermemeye dikkat ediyoruz çünkü daha dirençli bakterilerle uğraşmak istemiyoruz. O yüzden bu enfeksiyonları tedavi etmenin ve en azından önlemenin yeni yollarını bulmamız önemli" diye ekledi.
S. aureus aslında insan derisi ve solunum yollarında doğal olarak var. Genellikle zararsız olsa da bağışıklık sistemi zayıfladığında küçük cilt enfeksiyonlarından zatürre gibi tehlikeli hastalıklara kadar, bir dizi enfeksiyona yol açabiliyor.
Özellikle hastane ortamında ilaca dirençli bakteri türleri ciddi ve giderek büyüyen bir sorun. Örneğin, S. aureus, ameliyat sırasında veya kateter gibi tıbbi cihazlar aracılığıyla kan dolaşımına girerek vücudun ilk savunma hattı olan deri ve mukozal bariyerleri aşabiliyor.
Kemoterapi gibi düzenli tedaviler için hastaneleri ziyaret eden, bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler, temel antibiyotiklere dirençli hale gelen bu bakterilerin yarattığı tehlikeyle karşı karşıya.
Bakteriler, antibiyotiklere karşı yeni ilaçların keşfedilip geliştirilmesinden çok daha hızlı direnç geliştiriyor.
Bilim insanları bu yüzden, bakterilerle antibiyotik dışında mücadele etmenin yöntemleri üzerinde duruyor.
 
Independent Türkçe, Science Alert, NDTV



Dünya'nın bir uydusu daha oluyor

Uzmanlar, yeni çalışmanın Dünya'nın çevresinin ne kadar yoğun bir güzergah olduğunu gösterdiğini söylüyor (ESA)
Uzmanlar, yeni çalışmanın Dünya'nın çevresinin ne kadar yoğun bir güzergah olduğunu gösterdiğini söylüyor (ESA)
TT

Dünya'nın bir uydusu daha oluyor

Uzmanlar, yeni çalışmanın Dünya'nın çevresinin ne kadar yoğun bir güzergah olduğunu gösterdiğini söylüyor (ESA)
Uzmanlar, yeni çalışmanın Dünya'nın çevresinin ne kadar yoğun bir güzergah olduğunu gösterdiğini söylüyor (ESA)

Dünya, uzaydaki bir göktaşını yakalayarak iki ay boyunca uydusu yapmaya hazırlanıyor. 

Gezegene yaklaşan asteroitler bazen atmosfere girmeden uzaklaşıp gidiyor, bazen de Dünya'ya çarparak yanıyor.

Fakat bazen de gezegenin yörüngesine takılıp kısa süreliğine Ay'a eşlik ediyorlar. 

NASA'nın fonladığı Asteroit Karasal Etkili Son Uyarı Sistemi (ATLAS) teleskoplarını kullanan gökbilimciler son sınıfta yer alan bir asteroit keşfetti. 

7 Ağustos'ta gözlemlenen gökcismine 2024 PT5 adı verildi. 

Madrid Complutense Üniversitesi'nden Carlos de la Fuente Marcos ve Raúl de la Fuente Marcos, 2024 PT5'in 29 Eylül'den 25 Kasım'a kadar Dünya'nın yörüngesinde döneceğini tespit etti. 

Research Notes of the American Astronomical Society adlı hakemli dergide yayımladıkları çalışmada, yaklaşık 10 metre çapındaki asteroidin 56,6 günün ardından tekrar Güneş'in yörüngesine girerek yolculuğuna devam edeceğini aktardılar. 

Dünya'nın yörüngesine bu şekilde giren asteroitlere mini uydu adı veriliyor. Ancak zaman zaman uzay çöpleri gibi yapay cisimler de mini uydu sanılabiliyor.

Raúl de la Fuente Marcos "Ne zaman yörüngesi Dünya'ya bu kadar benzeyen bir cisim keşfedilse, onun aslında bir uzay enkazı olma ihtimali var" diyor. 

Fakat yapılan gözlemlerin 2024 PT5'in doğallığına "şüphe bırakmadığını" ekliyor. 

Diğer yandan bazı bilim insanları, bu küçük asteroidin aslında mini uydu olmadığını savunuyor. Mini uyduların Dünya'nın çevresinde en az bir tam tur atması gerekiyor ve 2024 PT5, tam bir daire çizmeden yörüngeden ayrılacak.

İlginç bir şekilde Ay'ın kısa süreli yoldaşının kendisinden kopmuş olma ihtimali de var. 

NASA'nın Jet İtki Laboratuvarı'ndan Paul Chodas, asteroidin geçmiş hareketlerinin, Ay'ın geçirdiği bir çarpışmadan kopmuş bir parça olabileceğine işaret ettiğini söylüyor. Fakat bu kesin bir şekilde doğrulanmadı.

Kasımda Dünya'nın yörüngesini terk edecek 2024 PT5'in Ocak 2025'te geri dönmesi bekleniyor. Bu ziyaretini daha kısa tutacak asteroit, muhtemelen 2055'te tekrar gelecek.

2024 PT5, küçüklüğü ve pek ışık yaymaması nedeniyle muhtemelen amatör teleskoplarla gözlemlenemeyecek. 

Independent Türkçe, IFL Science, New York Times, Research Notes of the American Astronomical Society