Küresel piyasalar ABD'nin enflasyon verilerine odaklandı

AA
AA
TT

Küresel piyasalar ABD'nin enflasyon verilerine odaklandı

AA
AA

Küresel pay piyasaları, ABD'de artan resesyon endişeleri ve para politikalarına ilişkin belirsizliklerin öne çıktığı haftayı karışık seyirle kapatırken, gelecek hafta ABD'de enflasyon başta olmak üzere yoğun veri gündemi yatırımcıların odağına yerleşti.
Hafta boyunca ABD'de açıklanan iş gücü piyasası verileri varlık fiyatları üzerinde etkili olurken, geçen hafta OPEC+ ülkelerinin petrol arzında kesintiye gitme kararı alması da piyasalarda fiyatlamaları zorlaştırdı.
ABD'de dün açıklanan verilere göre tarım dışı istihdam martta 236 bin ile beklentilere paralel gerçekleşirken, işsizlik oranı yüzde 3,6'dan 3,5'e geriledi.
Ülkede perşembe günü açıklanan verilere göre ise ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 1 Nisan ile biten haftada 228 bine çıkarak beklentileri aştı. Ülkede Mayıs 2021'den bu yana ilk kez 10 milyonun altına inen JOLTS Açık İş Sayısı verisinin ardından çarşamba günü de özel sektör istihdamı öngörüleri karşılayamamıştı.
Enflasyon ve resesyon endişesi arasında kalan yatırımcıların resesyon tehlikesinin öne çıkmaya başlamasının ardından güvenli liman arayışının tahvil talebini desteklediği görüldü.
ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta yüzde 3,26 ile Eylül 2022'den bu yana en düşük seviyeyi görmesinin ardından, haftayı yaklaşık 7 baz puan düşüşle yüzde 3,41'den tamamladı.
Analistler, ABD'nin tarım dışı istihdam verilerinin beklentilere paralel gerçekleşmesiyle, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) gelecek ay atacağa adımlara ilişkin belirsizliklerin güçlü kalmaya devam ettiğini söyledi.
ABD'de açıklanan makroekonomik verilerin enflasyonun sınırlı şekilde yavaşladığına işaret ettiğini kaydeden analistler, çarşamba günü açıklanacak Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin yatırımcıların odağında olduğunu ifade etti.
Analistler, işgücü piyasasından alınan sinyallerin net olmadığını belirterek, enflasyondaki gidişatın varlık fiyatlarında oynaklığı artırmasının beklendiğini söyledi.
Artan belirsizliklerle, güvenli liman arayışı değerli metal fiyatlarını da desteklemeye devam ederken, 2.032 dolarla 9 Mart 2022'den bu yana en yüksek seviyesini test eden altının ons fiyatı, haftayı yüzde 1,93 artışla 2.007 dolardan tamamladı.
Brent petrolün varil fiyatı da geçen hafta yüzde 6 değer kazancıyla haftayı 84,7 dolardan tamamlayarak, yükseliş eğilimini üst üste üçüncü haftaya taşıdı.

New York borsası karışık seyretti
ABD'de pay piyasaları geçen hafta karışık bir seyir izlerken, gelecek hafta çarşamba günü enflasyon verilerinin yanı sıra Fed tutanaklarından alınacak olası sinyaller de yatırımcıların odağında bulunacak.
Bu hafta açıklanan verilere göre, Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) imalat endeksi, martta 46,3 ile piyasa beklentilerinin altında kalırken, imalat sanayisindeki daralmanın devam etmesi resesyon endişesini artıran başka bir etken oldu. Fabrika siparişleri de şubatta yüzde 0,7 azalarak beklentilerin altında kalmıştı.
Bu gelişmelerle, geçen hafta New York borsasında, S&P 500 yüzde 0,1 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,9 düşerken, Dow Jones endeksi yüzde 0,63 yükseldi.
10 Nisan ile başlayan haftanın veri takviminde, çarşamba günü enflasyon ve FOMC toplantı tutanakları, perşembe günü Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve haftalık işsizlik başvuruları ve cuma günü de perakende satışlar, sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı takip edilecek.

Avrupa'da ekonomik aktivite güçlü görünüyor
Avrupa borsaları geçen hafta karışık bir seyir izlerken, bölgede açıklanan makroekonomik veriler ekonomik aktivitenin beklentilere göre güçlü kaldığını işaret etti.
Ekonomik aktivitenin güçlenmesi, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) gelecek ay yapılacak toplantıda da şahin adımlarına devam edeceği yönündeki beklentileri desteklerken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda 25 baz puanlık faiz artışına kesin gözüyle bakılıyor.
Bu hafta açıklanan verilere göre, Almanya'da fabrika siparişleri, aylık bazda yüzde 4,8 artarak yüzde 0,3'lük beklentileri oldukça geride bırakırken, ülkede sanayi üretimi de aylık bazda yüzde 2,0 artarak tahminleri aştı.
Almanya'da martta imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 44,7 ve Avro Bölgesi'nde imalat sanayi PMI 47,3 ile beklentileri aşarken, İngiltere'de imalat sanayi PMI 47,9 ile tahminlerin altında kaldı.
İmalat sanayi PMI, bölge genelinde 50 seviyesinin altındaki seyrini sürdürerek daralmaya işaret etse de beklentilerin üzerinde gelmesi olumlu karşılanırken, bölge genelinde hizmet sektörü PMI 50 üzerindeki seyrini sürdürerek genişlemeye işaret etti.
Bu gelişmelerle, geçen hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,44 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,37 değer kazanırken, Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,20 değer kaybetti. Fransa'da CAC 40 endeksi ise yatay seyretti.
Gelecek hafta salı Avro Bölgesi'nde perakende satışlar ve yatırımcı güven endeksi, perşembe Almanya'da enflasyon, İngiltere'de sanayi üretimi ve büyüme verileri takip edilecek. Pazartesi günü ise tatil nedeniyle bölgede piyasalar kapalı olacak.

Asya Bölgesi'ndeki ülkelerin merkez bankaları piyasaları şaşırttı
Asya borsalarında geçen hafta karışık bir seyir öne çıkarken, bölge ülkelerinin merkez bankaları piyasaları şaşırttı.
Hafta içinde, Yeni Zelanda Merkez Bankası, 25 baz puanlık piyasa beklentilerine karşın politika faizini 50 baz puan yükseltirken, Hindistan Merkez Bankası 25 baz puanlık faiz artışı beklentilerine karşın politika faizini yüzde 6,50'de sabit bıraktı.
Avustralya Merkez Bankası da politika faizini yüzde 3,60'ta sabit bırakırken, politika metninde "gerekmesi halinde ek sıkılaştırmanın yapılabileceğini" belirtti.
Hafta başında, Çin'in, ABD'li yarı iletken çip üreticisi Micron'a soruşturma başlatması, ABD ve Çin arasında tansiyonun tekrar yükselebileceği endişesini beraberinde getirirken, yarı iletken çip üreticisi şirketlerin hisse senetlerinde oynaklık arttı.
Bölgede açıklanan makroekonomik veriler ise karışık sinyaller vermeye devam ederken, Çin'de Caixin imalat sanayi PMI martta 50'ye gerileyerek ülkede yeni tip koronavirüs (Kovid-19) önlemlerinin kaldırılmasının ardından ekonomide gözlenen toparlanmaya ilişkin soru işaretleri uyandırdı. Hizmet sektörü PMI martta 57,8'e ve aynı dönemde bileşik PMI da 54,5'e çıktı.
Öte yandan, Japonya'da hükümet, Ueda Kazuo'yu Merkez Bankası'nın (BoJ) yeni başkanı olarak resmen tayin etti. Japonya'da BoJ Başkanı Kuroda Haruhiko'nun 10 yıl süren 2 dönemlik görev süresi hafta sonu itibarıyla son buluyor.
Ueda döneminin merak edilenleri arasında BoJ'un izlediği ultra geniş parasal politikaların sürdürülebilirliği ile yüzde 2'lik enflasyon hedefi yer alırken, hükümet, BOJ'un, ekonomik büyümeyi ve fiyat istikrarını sağlamak için hükümet ile yakın çalışmaya devam etmesi gerektiğini vurguluyor.
Japonya'da imalat sanayi PMI martta 49,2'ye çıksa da imalat sektöründeki daralmanın devam ettiğini gösterirken, aynı dönemde hizmet sektörü PMI 55,2'ye ve bileşik PMI da 52,9'a çıktı. Ülkede öncü endeks şubatta 97,7'ye yükseldi.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,87 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,34 gerilerken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,67 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,55 yükseldi.
10 Nisan ile başlayan haftanın veri takviminde, pazartesi Japonya'da ödemeler dengesi, salı Çin'de TÜFE ve ÜFE, perşembe Çin'de dış ticaret fazlası verileri takip edilecek.

BIST 100 endeksi üç haftalık düşüş eğilimine son verdi
Yurt içinde üst üste üç haftalık düşüş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, bu hafta yüzde 2,3 yükselişle 4.924,64 puandan kapanırken, gelecek hafta gözler pazartesi günkü ödemeler dengesi ile salı günkü sanayi üretimi verilerine çevrildi.
AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının şubatta 8,18 milyar dolar açık vermesini bekliyor. Cari işlemler hesabı, Ocak 2023'te 9 milyar 849 milyon dolar açık verirken, yıllıklandırılmış cari açık 51 milyar 686 milyar dolar olmuştu.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) bu hafta, Europower Enerji ve Otomasyon Teknolojileri Sanayi Ticaret AŞ'nin 40,60 liradan halka arz başvurusuna onay verdi.
Geçen hafta açıklanan verilere göre, TÜFE aylık yüzde 2,29 ve yıllık yüzde 50,51 artışla beklentilerin altında kalırken, Dünya Bankası, Türkiye'nin ekonomisine ilişkin büyüme tahminlerini bu yıl için yüzde 2,7'den yüzde 3,2'ye yükseltti.
Dolar/TL haftayı bir önceki haftalık kapanışın yüzde 0,39 üzerinde 19,2522'den tamamladı.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 4.900 ve 4.850 seviyelerinin destek, 5.000 ve 5.100 puanın ise direnç olarak öne çıkabileceğini söyledi.
Gelecek hafta yurt içinde, ayrıca çarşamba perakende satışlar takip edilecek.



Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
TT

Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)

Donald Trump'ın başkanlık seçimlerini kazanmasıyla ABD-Çin ilişkilerinin nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken Pekin, Washington'ın "arka bahçesi" Güney Amerika'daki yatırımlarına devam ediyor. Çin'in finansmanıyla Peru'da inşa edilen mega liman da Washington'ın radarında. 

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Peru Devlet Başkanı Dina Boluarte, Chancay Limanı'nın açılışını 14 Kasım'da gerçekleştirdi. 

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC'nin analizinde, Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında inşa edilen mega limanın "Kuzey Amerika'yı devre dışı bırakacak yeni ticaret rotaları oluşturabileceği" ifade ediliyor. 

Şi'nin açılışa katılmasının, Pekin'in bu limana ne kadar değer verdiğinin göstergesi olduğu yorumu da yapılıyor. Boluarte ve Şi, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamında bir araya gelmişti. Chancay Limanı'nın açılışı da zirveye damga vurdu. 

Şi, Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ekonomik bağları güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtirken, Boluarte de limanın açılışını "Peruluların gurur duyduğu tarihi bir an" diye niteledi.

BBC'nin analizinde, ABD'nin Güney Amerika'daki "komşularına ve onların ihtiyaçlarına kayıtsız kalmasının bedelini ödediği" değerlendirmesi paylaşılıyor. Washington merkezli düşünce kuruluşu Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nden Monica de Bolle, Pekin'in hamlesine ilişkin şu yorumu yapıyor: 

ABD, Latin Amerika'da uzun süredir etkin değil, Çin de çok hızlı adımlar attı, son 10 yılda bölgedeki durumu gerçekten yeniden şekillendirdi. Amerika'nın arka bahçesinde doğrudan Çin'le ilişki kuruluyor. Bu sorun yaratacak bir durum.

Çin devletine ait Cosco Shipping'in yürüttüğü 3,5 milyar dolarlık proje, Peru'nun Pasifik kıyısındaki balıkçı kasabası Chancay'ı devasa bir lojistik merkezine dönüştürdü. Peru'nun başkenti Lima'nın yaklaşık 70 kilometre kuzeyindeki mega liman, iki ülke arasındaki tek yönlü nakliye süresini 35 günden 23 güne indirdiği gibi, lojistik maliyetlerinde de yüzde 20'den fazla tasarruf sağlayacak. 

Ayrıca Peru'da her yıl 8 binden fazla kişinin doğrudan istihdama katılmasına ek olarak yıllık 4,5 milyar dolar gelir yaratması öngörülüyor. 

"Şanghay'dan Chancay'a" sloganıyla inşa edilen mega liman, 15 güvertesiyle Latin Amerika'nın en büyük derin deniz limanı olacak. Tüm aşamaları tamamlandığında bu mega liman sadece Peru'nun değil Şili, Ekvador, Kolombiya ve Brezilya'nın ürünlerinin de Asya'ya ulaşmasını sağlayacak.

ABD'li yetkililer, bu limanın askeri amaçlarla kullanılabileceğini de öne sürüyor. Britanya gazetesi Financial Times'ın (FT) görüştüğü ABD Güney Komutanlığı'ndan emekli General Laura Richardson, Çin donanmasının buraya gemi konuşlandırarak limanı "çift fonksiyonlu" şekilde kullanabileceğini savunuyor. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal, Çin'in Arjantin'den lityum, Venezuela'dan ham petrol ve Brezilya'dan demir cevheriyle soya satın aldığını hatırlatarak, Pekin'in Güney Amerika'daki projelerinin toplam değerinin 286 milyar doları bulduğuna işaret ediyor. 

ABD'nin Güney Amerika ülkelerini "ikinci plana atması" sebebiyle Pekin yönetiminden birçok diplomat ve bürokratın bölgede yoğun faaliyet gösterdiğine dikkat çekiliyor. WSJ'ye konuşan Washington'ın eski Panama Büyükelçisi John Feeley, ABD'nin bölgeye yönelik politikasını değiştirmesi gerektiğini belirterek şunları söylüyor: 

ABD, Latin Amerika'ya bir fırsat gözüyle değil bir sorun olarak bakıyor.

Independent Türkçe, BBC, Wall Street Journal, Financial Times, RT