Martin Scorsese ve Leonardo DiCaprio, Killers of the Flower Moon'la kendi rekorlarını kıracak

(Evan Agostini/AP)
(Evan Agostini/AP)
TT

Martin Scorsese ve Leonardo DiCaprio, Killers of the Flower Moon'la kendi rekorlarını kıracak

(Evan Agostini/AP)
(Evan Agostini/AP)

Martin Scorsese'nin yeni filmi Killers of the Flower Moon'un (Dolunay Katilleri) muazzam uzunluktaki süresi ortaya çıktı.
David Grann'in aynı adlı çok satan kitabına dayanan, Scorsese'nin yakında çıkacak filminin başrollerinde Leonardo DiCaprio, Lily Gladstone, Robert De Niro ve Jesse Plemons yer alıyor.
Hikaye 1920'lerde, topraklarında petrol bulunmasından sonra ABD'nin Oklahoma eyaletindeki Osage Kızılderili kabilesini sarsan bir dizi cinayetle ilgili bir FBI soruşturmasını anlatıyor.
Variety'ye göre mayısta Cannes Film Festivali'nde prömiyeri yapılacak film, Scorsese'nin yanı sıra DiCaprio'nun da en uzun filmi olma rekorunu kıracak.
Scorsese'nin önceki filmi İrlandalı (The Irishman) üç buçuk saat sürerken, Killers of the Flower Moon'un 4 saate ulaşacağı bildiriliyor.
Bu iddia, 200 milyon dolara mal olan Apple TV Plus projesinin ekimde çıkacağının duyurulmasının ardından geldi.
Film, Scorsese ve DiCaprio'nun rekorunu kırsa da bu uzun gösterim süresi, De Niro'nun en uzun filmi olan Bir Zamanlar Amerika'da'nın (Once Upon a Time in America) süresini geçmiyor. Sergio Leone'nin 1972 yapımı gangster filmi, 4 saat 11 dakika uzunluğunda.
2021'de DiCaprio'nun senarist Eric Roth'la arasındaki "tartışmaların" ardından aslında DiCaprio için tasarlanan rolü oynamak üzere Plemons'ın devreye girdiği ortaya çıkmıştı.
Filmde DiCaprio aslında bir dizi cinayeti araştıran FBI ajanı Tom White rolünde yer alacaktı. Fakat artık Robert De Niro'nun canlandırdığı çiftlik sahibinin yeğeni Ernest Burkhart'ı oynuyor. Başlangıçta Dicaprio'nun oynamak istediği rol buydu.



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience