Çin ile ABD arasında Güney Çin Denizi'nde savaş gemisi gerginliği

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Çin ile ABD arasında Güney Çin Denizi'nde savaş gemisi gerginliği

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD donanmasına ait savaş gemisinin, Çin'in Güney Çin Denizi'nde egemenlik iddiasında bulunduğu adaların yakınından geçmesi bölgede gerilimi yükseltti.
Çin Halk Kurtuluş Ordusu Güney Cephesi Komutanlığı, yaptığı açıklamada, ABD donanmasına ait Arleigh Burke sınıfı güdümlü füze muhribi USS Milius'un, Çinlilerin "Nanşa" olarak adlandırdığı Spartly Adaları'ndaki Mischief Resifi yakınında "kara sularına izinsiz olarak girdiğini" bildirdi.
Çin deniz ve hava kuvvetlerinin seyir boyunca gemiyi gözlediği ve takip ettiği belirtilen açıklamada, "Çin, Güney Çin Denizi'ndeki adalarda ve yakınındaki sularda tartışmasız egemenliğe sahiptir. Bölgedeki askeri birlikler yüksek teyakkuzu sürdürecek, Güney Çin Denizi'nde egemenliği, güvenliği, barışı ve istikrarı kararlılıkla savunacaktır." ifadelerine yer verildi.
ABD'nin Pasifik'teki 7. Filosu da yaptığı açıklamada, geminin geçişinin uluslararası hukuka uygun bir "seyrüsefer serbestisi operasyonu" olduğunu bildirdi.
Geminin, tartışmalı resife 12 mil mesafede seyrettiği, bunun kara suları için uluslararası kabul gören mesafe olduğunun kaydedildiği açıklamada, ayrıca doğal hali düşük dalga irtifasında olan resifin uluslararası hukuka göre kara suları sayılamayacağı ifade edildi.
Açıklamada, ABD'nin hangi ülkeden gelirse gelsin denizlerdeki aşırıya kaçan egemenlik taleplerine karşı çıktığı belirtilerek, "Uluslararası toplumun denizlerde seyrüsefer serbestisini sağlama sorumluluğu vardır, bu küresel güvenlik, istikrar ve refahın korunması için gereklidir." değerlendirmesi yapıldı.
ABD savaş gemisinin bölgedeki faaliyetinin, Çin ordusunun Tayvan lideri Tsai Ing-wen'in ABD'yi ziyaretinin ardından Ada çevresinde başlattığı askeri tatbikata denk gelmesi dikkati çekti.
Çin ile egemenlik ihtilafındaki Tayvan, Güney Çin Denizi'nin kuzeyinde yer alıyor.

- Güney Çin Denizi anlaşmazlığı
Güney Çin Denizi, kıyıdaş ülkelerin İkinci Dünya Savaşı'nın ardından bağımsızlıklarını kazanmasından bu yana egemenlik ihtilaflarına konu oluyor.
Çin, ilk kez 1947'de yayımladığı haritayla Güney Çin Denizi'nin yüzde 80'inde egemenlik iddiasında bulunuyor. Filipinler, Vietnam, Brunei ve Malezya gibi kıyı komşusu ülkeler de bölgede hak iddia ediyor.
Çin'in bölgedeki ihtilaflı adalarda askeri üsler inşa etmesi ve sivil gemi filolarını uzun süreli bulundurmasına bölge ülkelerinin yanı sıra ABD de karşı çıkıyor.
ABD'nin de son dönemde Çin'in artan varlığına karşı bölgede "Seyrüsefer Serbestisi Operasyonları" (FONP) adını verdiği askeri devriye ve seyir faaliyetlerini artırdığı gözleniyor.



ABD’li gençler, İsrail’e diğer ABD’lilere göre daha eleştirel bakıyor

Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
TT

ABD’li gençler, İsrail’e diğer ABD’lilere göre daha eleştirel bakıyor

Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)

ABD Başkanı Joe Biden’ın Gazze’deki savaşa karşı tavrı konusunda kamuoyunun genel olarak bölünmüş olduğu bir dönemde, Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan bir anket, genç ABD’lilerin İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşa diğer vatandaşlardan daha eleştirel yaklaştığını gösterdi.

Savaşla ilgili gündem ve savaşın Biden’ın yeniden seçilme şansını nasıl etkileyeceğine dair Washington’daki yoğun tartışmalara rağmen, anket ayrıca birçok ABD’linin konuyu yakından takip etmediğini veya fazla önem vermediğini ortaya çıkardı.

Anket katılanların yüzde 40’ı, Biden’ın doğru dengeyi kurup kurmadığından emin olmadıklarını söyledi.

18 ila 29 yaş arasındaki ABD’liler arasında, ankete katılanların yüzde 46’sı İsrail’in 7 Ekim saldırısına verdiği tepkinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Yüzde 21’i bunun kabul edilebilir olduğunu söylerken, geri kalanı emin olmadıklarını belirtti.

Yaşlı ABD’lilerin görüşleri gençlerden oldukça farklıydı.

65 yaş ve üzerindekilerin yüzde 53’ü İsrail’in tepkisini desteklerken, yüzde 29’u bunu kabul edilemez olarak nitelendirdi.

Kendisini İsrail’in sadık bir destekçisi olarak olarak gören Biden (81), Hamas tarafından düzenlenen saldırıya karşı İsrail’in karşılık verme hakkını güçlü bir şekilde savundu.

Biden, İsrail’e verdiği askeri ve diplomatik desteğe rağmen, İsrail liderlerini, Hamas’ın yönettiği Gazze Şeridi’nde sivilleri korumak için yeterli çaba göstermemekle de eleştirdi.

ABD seçimleri yaklaşırken, tüm dikkatler Biden’ın, Kasım ayında eski başkan Donald Trump’la yarışacağı seçimde zafer kazanması gereken Michigan eyaletine odaklanıyor.

Michigan’daki Müslümanlar ve Arap asıllı ABD’lilerin büyük bir kesimi bu rekabette belirleyici bir rol oynayabilir.

Anket, Demokratlar arasında Biden’ın Gazze’deki savaşı nasıl ele aldığına ilişkin görüşlerin karışık olduğunu da gösterdi.

Demokratların yüzde 34’ü Biden’ın İsrail’i kayırdığını, yüzde 29’u ise doğru dengeyi yakaladığını söyledi.

12 bin 693 kişinin katıldığı anket, ABD’li Müslümanların İsrail’e yönelik keskin eleştirel görüşlerini de ortaya koydu.

Müslümanların yüzde 21’i Hamas’ın 7 Ekim saldırısını kabul edilebilir buldu.

Ankete göre ABD’li Yahudilerin yüzde 62’si, İsrail’in Gazze’deki savaşı yürütme şeklinin kabul edilebilir olduğunu söyledi.

Her ne kadar Yahudi cemaati, İsrail’i Evanjelik Protestanlardan daha fazla eleştirse de, bu oran ulusal ortalamanın üzerinde.