İncil'in 1300 yıl önce silinen çevirisi ortaya çıkarıldı

Ultraviyole ışıkla incelenen metin, Yeni Ahit'in eski Süryanice çevirisini içeriyor

Silinmiş Süryanice çeviri ultraviyole ışığın altında böyle görünüyor (Vatikan Kütüphanesi)
Silinmiş Süryanice çeviri ultraviyole ışığın altında böyle görünüyor (Vatikan Kütüphanesi)
TT

İncil'in 1300 yıl önce silinen çevirisi ortaya çıkarıldı

Silinmiş Süryanice çeviri ultraviyole ışığın altında böyle görünüyor (Vatikan Kütüphanesi)
Silinmiş Süryanice çeviri ultraviyole ışığın altında böyle görünüyor (Vatikan Kütüphanesi)

Yaklaşık 1300 yıl önce Filistin'de bir katip, üzerinde Süryanice metin yazılı bir İncil bölümünü sayfayı yeniden kullanabilmek için sildi.
O dönemde çölde parşömen bulmak çok zordu ve kaynakları uzun süre kullanabilmelerinin tek yolu buydu.
Neyse ki Avusturya Bilimler Akademisi'nden Ortaçağ uzmanı Grigory Kessel ve ekibi, ultraviyole ışıkla yaptıkları incelemeler sayesinde bu silinmiş metni ortaya çıkarmayı başardı.
Hakemli bilimsel dergi New Testament Studies'de yakın zamanda yayınlanan makalede kayıp bölümün ayrıntıları aktarılıyor.
Buna göre silinen metin, Yeni Ahit'in eski Süryanice versiyonunun parçalarını içeriyordu ve Matta İncili’nin 12. bölümünün bir yorumuydu.
Yeni keşifle birlikte metin, İncil'in erken Süryanice çevirisini içerdiği ve bugün halen var olduğu bilinen 4 metinden biri oldu.
İlk kez 1750 yıl önce, MS üçüncü yüzyılda çevrildiği bilinen metin, 6. yüzyılda bu parşömen üzerine kopyalanmıştı.
Ancak Filistinli katip, metni 8. yüzyılda silmiş ve üzerine başka bir yazı yazmıştı.
Kessel, "Yakın zamana kadar, İncillerin eski Süryanice çevirisini içeren yalnızca iki el yazması biliniyordu" diye konuştu.
Bunlardan biri halihazırda Birleşik Krallık'taki British Library'de tutuluyor. Bir diğeri Mısır'daki Sina Dağı'nda yer alan St. Catherine Manastırı'nda keşfedilmişti.
Üçüncü el yazmasından parçalar yakın zamanda "Sina Palimpsests Projesi" sırasında ortaya çıkarılmıştı.
Sonuncu parçayı da Kessel, Vatikan Kütüphanesi'nde buldu. 
Avusturya Bilimler Akademisi Ortaçağ Araştırmaları Enstitüsü müdürü Claudia Rapp, keşfin bir diğer önemli yönünü şöyle açıkladı:
“Bu keşif, modern dijital teknolojiler ve temel araştırmaler arasındaki etkileşimin Ortaçağ el yazmaları söz konusu olduğunda ne kadar verimli ve önemli olabileceğini kanıtlıyor.”
 
Independent Türkçe, Jerusalem Post, Daily Express



Oldboy'un yönetmeni ve Squid Game'in yıldızı yeni filmde buluştu

Squid Game'deki "Front Man" rolüyle tanınan 55 yaşındaki Lee Byung-hun, 2000 yapımı Birleşik Güvenlik Bölgesi'nde de Park Chan-wook'la birlikte çalışmıştı (CJ Entertainment)
Squid Game'deki "Front Man" rolüyle tanınan 55 yaşındaki Lee Byung-hun, 2000 yapımı Birleşik Güvenlik Bölgesi'nde de Park Chan-wook'la birlikte çalışmıştı (CJ Entertainment)
TT

Oldboy'un yönetmeni ve Squid Game'in yıldızı yeni filmde buluştu

Squid Game'deki "Front Man" rolüyle tanınan 55 yaşındaki Lee Byung-hun, 2000 yapımı Birleşik Güvenlik Bölgesi'nde de Park Chan-wook'la birlikte çalışmıştı (CJ Entertainment)
Squid Game'deki "Front Man" rolüyle tanınan 55 yaşındaki Lee Byung-hun, 2000 yapımı Birleşik Güvenlik Bölgesi'nde de Park Chan-wook'la birlikte çalışmıştı (CJ Entertainment)

Güney Kore sinemasının usta yönetmeni Park Chan-wook, 30. Busan Uluslararası Film Festivali'ne (BIFF) üç yıl aradan sonra No Other Choice (Eojjeolsuga eobsda) adlı filmiyle geri dönüyor. 17-26 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek festivalin açılış filmi olarak seçilen yapım, Park'ın 2022'de Cannes'da En İyi Yönetmen ödülünü kazandığı Ayrılma Kararı (Heojil kyolshim) sonrası ilk uzun metrajı.

No Other Choice, konforlu hayatı bir anda altüst olan Man-su'nun hikayesini anlatıyor. İşinden aniden kovulan Man-su, eşi Miri, iki çocuğu ve evini koruyabilmek için zorlu bir hayatta kalma mücadelesine girişiyor. Festival, bu hikayeyi "onun kendi hayatta kalma savaşı" diye tanımlıyor.

Filmde Man-su'yu Squid Game'le küresel üne kavuşan Lee Byung-hun canlandırıyor. Lee aynı zamanda bu yılki festivalin açılış töreninde sunuculuk görevini de üstlenecek. Oyuncu kadrosunda ayrıca Son Ye-jin, Park Hee-soon ve Lee Sung-min gibi tanınmış isimler yer alıyor.

Park Chan-wook, bu projeyi 2019'da BIFF'te "Uzun zamandır hayalini kurduğum bir tutku projesi" diye tanımlamıştı. No Other Choice, ilk olarak Venedik Film Festivali'nde dünya prömiyerini yapacak, ardından Asya prömiyerini Busan'da gerçekleştirecek. Filmin Kuzey Amerika dağıtım haklarını ise Neon üstlendi.

"Kore sinemasına yeniden dikkat çekecek"

BIFF Direktörü Jung Hanseok, "Park Chan-wook'un yıllardır gerçekleştirmeyi arzuladığı bu projenin prömiyerine çeşitli izleyici kitleleriyle birlikte tanıklık edecek olmak beni derinden heyecanlandırıyor" diyerek ekledi: 

Bu seçimin, Kore sinemasına yeniden dikkat çekecek güçlü bir ivme yaratmasını içtenlikle diliyorum.

Festival yetkilileri, filmin Kore sineması için kritik bir döneme denk geldiğini vurgulayarak "seyircilerin gerçekten görmek istediği türden bir yapım" diye konumlandırıldığını ve "Kore sinemasına taze bir soluk getireceğini" belirtiyor.

Park Chan-wook, 1992'deki ilk filmi Ay Güneşin Rüyasıdır'la (Daleun... haega kkuneun kkum) sinemaseverlerin karşısına ilk kez çıkmıştı. 

Ardından Birleşik Güvenlik Bölgesi (Gongdong gyeongbi guyeok JSA), İhtiyar Delikanlı (Oldeuboi) Lanetli Kan (Stoker), Hizmetçi (Ah-ga-ssi) ve Ayrılma Kararı gibi ses getiren yapımlara imza atmıştı.

Cannes Film Festivali'ne yarışma bölümünden 4 kez davet edilen yönetmen, Büyük Jüri, Jüri ve En İyi Yönetmen ödüllerinin tamamını kazanarak bu başarıyı elde eden ilk Koreli yönetmen olmuştu.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter