Cezayir’de yeni petrol yatakları keşfedildi

Cezayir’de yeni petrol kuyusu keşifleri işsizliği azaltma umutlarını canlandırıyor

Sonatrach’ın yeni petrol kuyuları keşfi vesilesiyle yayınladığı bir fotoğraf
Sonatrach’ın yeni petrol kuyuları keşfi vesilesiyle yayınladığı bir fotoğraf
TT

Cezayir’de yeni petrol yatakları keşfedildi

Sonatrach’ın yeni petrol kuyuları keşfi vesilesiyle yayınladığı bir fotoğraf
Sonatrach’ın yeni petrol kuyuları keşfi vesilesiyle yayınladığı bir fotoğraf

Cezayir ulusal petrol ve doğal gaz şirketi Sonatrach yaptığı açıklamada, yılın ilk üç ayında ülkenin çöllerinde 6 yeni enerji kaynağı keşfettiğini duyurdu. Bu gelişme, güneyde yaşayanların iş pozisyonlarından daha fazla istifade etme umudunu artırırken, yerel halk yerine ülkenin kuzeyinden insanların işe alınması sebebiyle hükümete yapılan protestolara da son vereceği öngörüldü.
Sonatrach, yeni keşiflerin kendi çabalarına dayanarak yapıldığını belirtti. Bu çabaların, başkentin 800 km güneyinde Hassi Mesud sahasının doğusunda bulunan Touggourt bölgesindeki önemli petrol ve gaz potansiyelini ortaya çıkardığını vurguladı. Ayrıca, hidrokarbon rezervlerini yenilemek amacıyla arama çalışmaları kapsamında Sonatrach’ın çabalarının büyüklüğüne dikkat çekerken, Cezayir’deki madencilik sektörünün önemini de vurguladı.
Şarku’l Avsat’ın yerel kaynaklardan edindiği bilgilere göre Şirket, Emkid Mesud Havzası’nda iki kuyu açtıktan sonra iki petrol keşfi yapıldığını bildirdi. Açıklamaya göre, ilk kuyuda günlük 5 bin 699 varil petrol ve 170 bin 461 metreküp gaz, ikinci kuyuda ise günlük 4 bin 856 varil petrol ve 255 bin 912 metreküp gaz akışı kaydedildi.
Şirket açıklamasında, Kars-3 kuyusunun sondajı sırasında İllizi Havzası’nın Ohanet bölgesinde yoğunlaştırılmış gaz miktarlarının keşfedildiği belirtildi. Günlük 336 bin 930 metreküp gaz ve bin 504 varil petrol kaydedildi. Hassi R’mel sahasının güneydoğusunda yer alan Vadi Mia havzasında LGL-2 kuyusunun sondajı sırasında bir petrol ve gaz kaynağı keşfi yapıldı. Günlük 453 varil petrol ve 168 bin 312 metreküp gaz akışı kaydedildi.
Son yıllarda hükümet, güneydeki işsiz krizini, çöl bölgelerinin halkı için enerji tesisleri açarak çözmeye çalıştı. Halkı, en önemli enerji sahalarının bulunduğu Ouargla şehrine verilen bir unvan olan ‘petrol başkenti’nde teknik pozisyonlarda ve basit mesleklerde çalıştırmayı hedefledi. 2011 yılında valilik, iş sağlanmasını ve sakinlerinin kendilerine karşı ‘ayrımcılık’ olarak gördüğü duruma son verilmesini talep eden geniş çaplı protestolara tanık oldu. Protestocular, hükümet ve Sonatrach yetkililerini, onları görmeden gelerek kuzey bölgelerinden insanları çalıştırmakla suçladı. Bölgenin hidrokarbonla ilgili enstitülerinden ve kolejlerinden mezun olan genç yeteneklerle dolu olduğunu, ancak bu gençlerin işsiz olduklarını belirttiler. Protestoların baskısı altındaki hükümet, bölge vatandaşlarının yeni işler bulmasını ve maaşlarını artırmasını sağlayarak Ulusal İstihdam Ajansı’nda reformlar yapmak için hızlı adılar attı. 2018 yılında bir altyapının tamamlanması gibi altyapı projeleri de başlatıldı. Bununla birlikte de Ouargla, petrol nehirlerinde yüzerken, gelişim ve sakinlerinin yaşam standardının düşük olması açısından bir çelişki içinde yaşamaya devam etti.
Yeni enerji kuyuları keşifleri, uzmanların son yıllarda en büyük petrol kuyuları olan Hassi Mesud ve Hassi R’mel sahalarında yaşanan kıtlığın gölgesinde Cezayir’in petrol üretiminde düşüş beklediği bir zamanda geldi.
Cezayir’in petrol üretiminde son zamanlarda görülen düşüş, Kasım ayında başlayan ve Aralık 2023’e kadar devam edecek olan, ham petrol üretimini günde iki milyon varile düşürmeyi amaçlayan OPEC Plus ittifakının kararlarının uygulanmasıyla eş zamanlı olarak geldi. Bununla birlikte, geçtiğimiz Kasım ayında Cezayir’deki petrol üretimi, OPEC Plus anlaşması kapsamında belirlenen kota olan günlük 1.007 milyon varilden daha yüksekti.
Ukrayna’da savaşın patlak vermesinden bu yana Rus gaz ithalatındaki azalmanın gölgesinde, Cezayir’in Avrupa enerji politikası için önemli bir muhatap konumuna geldiği kaydedildi. Cezayir’in en önemli gaz kaynağı haline geldiği İtalya gibi birçok Avrupa ülkesi, doğalgazı güvence altına almak için Cezayir ile temaslarda bulundu. Diğer yandan İspanya, Cezayir ile ilişkilerinin Batı Sahra ihtilafı sebebiyle bozulmasının ardından ilişkilerini bu anlaşmazlıktan uzaklaştırmayı başardı.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.