İran, Çin ve Rusya arasında balistik füze yakıtı tedariki için gizli görüşmeler

Füzelerin Ukrayna'ya karşı kullanılmasından endişe ediliyor

Geçtiğimiz şubat ayındaki İran İslam Devrimi’nin yıldönümü vesilesiyle düzenlenen geçit töreninde sergilenen balistik füzeler (IRNA)
Geçtiğimiz şubat ayındaki İran İslam Devrimi’nin yıldönümü vesilesiyle düzenlenen geçit töreninde sergilenen balistik füzeler (IRNA)
TT

İran, Çin ve Rusya arasında balistik füze yakıtı tedariki için gizli görüşmeler

Geçtiğimiz şubat ayındaki İran İslam Devrimi’nin yıldönümü vesilesiyle düzenlenen geçit töreninde sergilenen balistik füzeler (IRNA)
Geçtiğimiz şubat ayındaki İran İslam Devrimi’nin yıldönümü vesilesiyle düzenlenen geçit töreninde sergilenen balistik füzeler (IRNA)

Diplomatik kaynaklar, Çin ve Rusya’nın balistik füze yakıtı olarak kullanılan büyük bir kimyasal bileşeni yeniden tedarik etmek için İran’la ileri düzeyde gizli görüşmelerde bulunduğunu ortaya çıkardı. Böylece Moskova’nın tükenmiş füze stoku da yenilenebilecek. Gelişme, 2015 yılında yayınlanan ve ülkelerin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) onayı olmadan İran'a bu maddeyi tedarik etmesini yasaklayan 2231 sayılı kararının açık bir ihlali olarak değerlendirildi.
Politico, bilgili kaynaklara dayandırdığı haberinde Tahran’ın, büyük miktarlarda, füze yakıtı için kullanılan katı yakıttaki ana bileşen olan amonyum klorat tedariki için Rusya devletine ait kimya üreticisi FKB INOSITE şirketinin de aralarında olduğu her iki ülkeden yetkililer ve hükümet kontrolündeki kuruluşlarla eş zamanlı müzakereler yürüttüğünü bildirdi. Politico’nun haberinde Çin’de ve bölgede Tahran adına ‘teknoloji danışmanı’ olarak çalışan İranlı diplomat Seccad Ehadzade'nin Pekin'de füze yakıtı tedariki için yapılan görüşmelere katılan heyete başkanlık yaptığına dikkat çekildi.
İran'ın ne kadar füze yakıt almak istediği henüz bilinmezken diplomatlar, son yıllarda İran ve Ortadoğu'daki vekilleri tarafından kullanılan 700 kilometre menzile sahip Zülfikar füzeleri de dahil olmak üzere binlerce füze üretmesi için yeterli bir miktar olacağını söylediler.
Diplomatlar, anlaşmanın uygulanması halinde bu füzelerin bir kısmının Ukrayna’ya konuşlandırılabileceğini söyledi.
İran, Rusya’ya Ukrayna sivil hedeflerine saldırmak için kullandığı ‘kamikaze’ insansız hava araçları (İHA) tedarik etmekle suçlanıyor. Tahran bunu reddediyor. Ayrıca Moskova'ya uluslararası yaptırımların nasıl atlatılacağı konusunda tavsiyelerde bulundu.
Füze yakıtı tedarikiyle ilgili görüşmeler, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından kendisini ABD’nin nüfuzuna karşı bir siper olarak gören İran, Rusya ve Çin arasındaki ilişkilerin güçlenmesinin hemen ardından başladı.
Diplomatlar, geçtiğimiz ay Moskova’yı ziyaret eden Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna’ya savaş açmasından yana açıkça bir tavır almadığını, fakat Rusya'nın çökmesine ve daha geniş bir istikrarsızlığa yol açabileceği korkusuyla Kremlin'in savaşı kaybetmediğinden emin olmak istediğini söylediler. Aynı diplomatlar, Rusya’ya füze yakıtı sağlayarak İran üzerinden Rusya'ya yardım etmenin, Çin'in perde arkasında Moskova'ya önemli destek sağlayabileceği yollardan biri olduğunu da sözlerine eklediler.
Batılı analistler, Çin'in Rusya'nın savaş çabalarına yardımcı olmak amacıyla, daha önce imzaladığı BM yaptırımlarını ihlal etmeyi düşünme ihtimalinin Pekin’nin müttefiki Moskova’nın geleceğine ilişkin derin endişesini yansıttığını belirttiler.
Rusya’nın geçtiğimiz yıl Ukrayna'ya karşı düzenlediği yoğun füze saldırıları, füze stoklarını tüketti. Rusya kendi füzelerini üretse de ürettiği miktar ordunun ihtiyacını karşılamıyor. Bu yüzden İHA’lar konusunda olduğu gibi füzeler konusunda da İran’dan destek almak Rusya için çekici bir alternatif olabilir.
İran, tıpkı Rusya gibi, füze üretimi konusunda büyük ölçüde kendi kendine yeterli olsa da gizli nükleer silah programı çerçevesinde uygulanan uluslararası yaptırımlar üretim kapasitesini sınırladı.
Analistler, İran'ın Ortadoğu'da kaslarını esnetmeye çalışırken balistik füze tedarikini artırmaya da istekli olduğunu söylediler.
İran, Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) yurtdışı kolu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'nin 2020 yılının başlarında öldürülmesine tepki olarak Irak'taki ABD güçlerinin kullandığı Ayn el-Esed Hava Üssü'ne onlarca balistik füze fırlattı. Füze saldırısı, 100'den fazla ABD askerinin beyin sarsıntısı geçirmesine neden oldu. Bu yüzden saldırı, ABD kuvvetlerine karşı türünün en büyük saldırısı olarak kabul edildi.
ABD Donanması, geçtiğimiz kasım ayında Umman Körfezi'nde İran’dan Yemen’e giden bir gemide yaklaşık 12 orta menzilli füzeye yetecek bir miktar olan yaklaşık 70 ton amonyum klorat keşfetti. ABD'li yetkililer, yükün Yemen'deki İran destekli Husilere gönderildiğini düşündüklerinden gemi ABD Donanması tarafından batırıldı.



Suriyeli resmi kaynak: İsrail ile barış anlaşması imzalamaktan bahsetmek için henüz erken

İşgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınıra yakın bir İsrail askeri aracı (Arşiv-Reuters)
İşgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınıra yakın bir İsrail askeri aracı (Arşiv-Reuters)
TT

Suriyeli resmi kaynak: İsrail ile barış anlaşması imzalamaktan bahsetmek için henüz erken

İşgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınıra yakın bir İsrail askeri aracı (Arşiv-Reuters)
İşgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınıra yakın bir İsrail askeri aracı (Arşiv-Reuters)

Suriye televizyonu dün resmi bir kaynağa dayandırdığı haberinde, İsrail ile barış anlaşması imzalanması için henüz erken olduğunu belirtti.

Kaynak, “İsrail ayrılma anlaşmasına bağlı kalana ve girdiği bölgelerden çekilene kadar yeni anlaşmalar müzakere etme olasılığından söz edemeyiz” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İsrail, 1967 savaşında büyük bölümünü işgal ettiği Golan Tepelerini, 1981 yılında Suriye'den ilhak etti. ABD Başkanı Donald Trump ilk döneminde İsrail'in Golan üzerindeki egemenliğini tanıdı, ancak uluslararası toplumun çoğu Golan'ı işgal altındaki Suriye toprağı olarak görüyor.

İsrail güçleri, Devlet Başkanı Beşşar Esed'in geçen yılın sonlarında devrilmesinden kısa bir süre sonra Suriye topraklarına daha fazla girdi.