Elektriğin yüzde 12’si güneş ve rüzgardan üretiliyor

AB, rüzgar enerjisi kapasitesini genişletemedi

Fransız şehri Saint-Nazaire kıyılarındaki rüzgar türbinleri. (Şarku’l Avsat)
Fransız şehri Saint-Nazaire kıyılarındaki rüzgar türbinleri. (Şarku’l Avsat)
TT

Elektriğin yüzde 12’si güneş ve rüzgardan üretiliyor

Fransız şehri Saint-Nazaire kıyılarındaki rüzgar türbinleri. (Şarku’l Avsat)
Fransız şehri Saint-Nazaire kıyılarındaki rüzgar türbinleri. (Şarku’l Avsat)

Küresel çapta rüzgar ve güneş enerjisinden elektrik üretimi geçen yıl, 2021’deki yüzde 10’dan yüzde 12’ye yükseldi.
İklim ve enerji konusunda çalışmalar yürüten bağımsız araştırma kurumu Ember tarafından hazırlanan raporda, geçen yıl dünyanın en büyük sera gazı karbondioksit emisyonu kaynağı olan sektörlerde bu alanda zirvenin görülmüş olabileceği belirtildi.
Ember, kürsel çapta elektrikle ilgili yıllık raporunda 78 ülkeden elektrik sektörünün verilerini inceleyerek küresel elektrik talebinin yüzde 93’ünü oluşturduğunu bildirdi..
Raporda, geçen yıl küresel elektrik üretiminin yüzde 39’unu yenilebilir ve nükleer enerji kaynaklarının oluşturduğu, bir önceki yıla göre güneş enerjisinin yüzde 24 ve rüzgar enerjisinin yüzde 17 arttığı sonucu yer aldı.
Güneş ve rüzgar enerjisi üretimindeki büyüme, 2022’de küresel elektrik talebindeki artışın yüzde 80’ini karşılayacak. Kömürle çalışan santrallerden elektrik üretimi yüzde 1,1 artarken, gazla çalışan santrallerden elektrik üretimi, yüksek akaryakıt fiyatları nedeniyle yüzde 0,2 azaldı.
Elektrik sektöründen kaynaklanan karbondioksit emisyonlarının geçen yıl yüzde 1,3 oranında artmasına rağmen, rüzgar ve güneş enerjisine olan bağımlılığın artması yükselişin yavaşlamasına katkıda bulundu. Raporda, rüzgar ve güneş enerjisinden üretilen elektriğin fosil yakıt santrallerinden gelmesi durumunda, elektrik sektörünün emisyonlarının 2022’de yüzde 20 daha yüksek olacağı belirtildi.
Rapora göre, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri rüzgar enerjisi üretiminin genişlemesinde geride kaldı. AB’de geçen yıl rüzgar enerjisi üretimi yıllık bazda yüzde 9 büyüyerek, yüzde 17 olan küresel ortalamanın altında kaldı. Rusya geçen yıl AB’ye doğalgaz arzını önemli ölçüde azalttığından beri Brüksel ve başkentler kapasiteyi daha hızlı artırmak ve yenilenebilir enerji üretimi için onay prosedürlerini hızlandırma sözü verdi.
Ember, Almanya’nın karadaki rüzgar enerjisinin konuşlandırılmasında dünya lideri olduğunu, ancak 2017-2021 yılları arasında, bundan önceki dört yıldaki kapasitenin ortalama üçte birini kurduğunu belirtti.
Raporda, 2022 yılında AB’de güneşten enerji üretiminin küresel ortalamaya göre yüzde 24 büyüdüğü vurgulandı.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre ABD’de rüzgar enerjisi üretimi 2022’de bir önceki yıla göre yüzde 15, güneş enerjisi üretimi de yüzde 25 oranında arttı.
Yavaş büyümeye rağmen AB ülkeleri halen enerji talebinin daha büyük bir kısmını yenilenebilir enerji ile karşılıyor. Rüzgar ve güneş, geçen yıl AB’de enerjinin yüzde 22’sini üretirken bu oran ABD’de yüzde 15, küresel olarak da yüzde 12 olarak gerçekleşti.



Bitcoin’de yükseliş devam ediyor... 90 bin dolar seviyesine yaklaştı

Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)
Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)
TT

Bitcoin’de yükseliş devam ediyor... 90 bin dolar seviyesine yaklaştı

Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)
Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)

Dünyanın en popüler kripto para birimi Bitcoin (BTC), 90 bin dolara yaklaşarak yeni rekorlar kırmaya devam ederken, ABD doları da başlıca para birimleri karşısında son dört ayın en yüksek seviyesine çıktı.

Devam eden bu yükselişle birlikte Bitcoin 89 bin dolar sınırını aşarak kripto para piyasasının toplam değerini pandeminin başlangıcından bu yana en yüksek seviyelere taşıdı.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg'den aktardığına göre bazı analistler, potansiyel bir Donald Trump yönetiminin kripto para birimlerini destekleyeceği ve bunun da piyasadaki düzenleyici kısıtlamaların hafifletilmesine yardımcı olabileceği beklentisiyle Bitcoin'in bu yılın sonuna kadar 100 bin dolara ulaşmasını ve muhtemelen 2025'in sonuna kadar 150 bin doları aşmasını bekliyor.

Bu alana yoğun yatırım yapan şirketler arasında, Bitcoin'in umut vaat eden geleceğine olan derin inancını yansıtacak şekilde, kısa bir süre önce toplam değeri 2 milyar dolardan fazla olan 27 bin 200 Bitcoin daha satın aldığını duyuran MicroStrategy de yer alıyor.

Bu bağlamda, Onramp Bitcoin'in kurucu ortağı Jesse Myers, 11 Kasım'da X platformunda yaptığı paylaşımda, “Bitcoin'in neden yükselmeye devam ettiğini merak ediyorsanız... Evet, yeni yönetim son zamanlardaki yükselişte etkili oldu. Ancak esas mesele bu değil. Asıl olay, yarılanmanın üzerinden 6 ay geçmiş olması” ifadelerini kullandı.

Myers, nisan ayında blok ödüllerini 6,25 BTC'den 3,125 BTC'ye düşüren ve blok başına verimi azaltırken blok üretmeyi daha zor hale getiren ‘Bitcoin yarılanmasının’ etkisine işaret etti. Bu sürecin piyasada bir ‘arz şokuna’ neden olduğunu, çünkü mevcut fiyatlarla satışa sunulan miktarların artan talebi karşılamakta yetersiz kaldığını ve arz ve talebin yeniden dengelenmesini gerektirdiğini belirtti.

Bu yılın ocak ayında piyasaya sürülen Bitcoin borsa yatırım fonları (ETF'ler) da talep artışına katkıda bulundu. ABD’de listelenen Bitcoin ETF’leri 11 Kasım’da sadece bir günde yaklaşık 13 bin 940 BTC giriş gördü. Günlük çıkarılan BTC sayısı ise sadece 450. Myers bunu, Bitcoin'e olan talepteki eşi benzeri görülmemiş artışın açık bir yansıması olarak değerlendirdi.

Her dört yılda bir ‘balon’ oluşması fikri bazılarına garip gelse de Myers, 2012, 2016 ve 2020 yıllarında yaşanan yarılanmaların ardından bu olgunun gerçekleştiğini ve şimdi de aynı senaryonun tekrarlandığını vurgulayarak, Bitcoin fiyatlarının yükselmeye devam edeceğini söyledi.

Diğer yandan On-chain analisti James Check, Bitcoin'in piyasa değerini altınınkiyle karşılaştırarak bu görüşü destekledi. Altın geçtiğimiz yıl piyasa değerine yaklaşık 6 trilyon dolar eklerken, piyasaya sürekli olarak büyük miktarlarda yeni ve geri dönüştürülmüş altın giriyor. Buna karşın, Bitcoin'in piyasa değeri sadece 1,6 trilyon dolar civarında ve sınırlı mevcudiyeti onu zor durumdaki yatırımcılar tarafından elde tutulan nadir bir emtia haline getiriyor.

Check, bu kıtlığın Bitcoin yatırımcılarının birikmiş deneyimleriyle birleştiğinde, Bitcoin'i gelecekte daha fazla yükseliş için olgunlaştırdığı sonucuna vardı.