Yemen: Esir değişimi anlaşmasının ilk gününde 320 kişi takas edilecek

Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi, Riyad'da İngiltere Büyükelçisi ile görüştü (SABA) 
Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi, Riyad'da İngiltere Büyükelçisi ile görüştü (SABA) 
TT

Yemen: Esir değişimi anlaşmasının ilk gününde 320 kişi takas edilecek

Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi, Riyad'da İngiltere Büyükelçisi ile görüştü (SABA) 
Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi, Riyad'da İngiltere Büyükelçisi ile görüştü (SABA) 

Suudi Arabistan ve Umman, Yemenli tarafları BM tarafından önerilen barış haritasını kabul etmeye ikna etmek için Riyad'da diplomatik adımlar atıyor. Buna paralel olarak Yemen hükümeti ile Husi grubu arasında İsviçre'de imzalanan son anlaşma kapsamında bugün (Cuma) esir değişimi süreci başlıyor.
Suudi Arabistan ve Umman geçen pazar gününden beri Sana'da Husileri barış haritasına ve ateşkesi istikrara kavuşturmak, yenilemek ve genişletmek de dahil olmak üzere bazı ön adımları kabul etmeye ikna etme çabalarını sürdürürken, Yemenli ve uluslararası çevreler, nihai ve kalıcı bir barışa varılması konusunda önümüzdeki günlerin belirleyici olacağı konusunda iyimser. Bu bağlamda Yemen hükümeti ve Husi kaynakları, İsviçre anlaşması kapsamında, isimleri üzerinde anlaşmaya varılan 4 cenazenin (Perşembe) takas edildiğini; iki cenazenin kara yoluyla Sana’ya, diğer iki cenazenin ise yine kara yoluyla Marib'e nakledildiğini ifade ettiler.
Yemen hükümetinin esir takası müzakere heyetinden İnsan Hakları Bakan Yardımcısı Macid Fedail ve mahkumların dosyasından sorumlu Husi yetkilisi Abdulkadir el-Murtada'nın açıklamalarına göre, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi, esir değişiminin bugün (Cuma) başlayacağını bildirdi.
Fedail, Twitter'dan yaptığı açıklamada, 3 günlük değişim sürecinin ilk gününde her iki taraftan 320'den fazla esirin Kızıl Haç uçaklarıyla takasına tanık olunacağını söyledi. Değişim sürecinin Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin kolaylaştırmasıyla Sana, Aden, Muha, Marib, Riyad ve Abha'daki Yemen ve Suudi Arabistan’a ait 6 havalimanı aracılığıyla gerçekleşmesi planlanıyor.
Yemen hükümeti ile Husiler arasında BM gözetiminde 11 Mart'ta İsviçre'de başlayan esir takası görüşmeleri sonucunda taraflar, 20 Mart'ta aralarında 4 gazeteci ile tanınmış siyasi, askeri ve güvenlik yetkililerinin de bulunduğu 887 kişinin karşılıklı olarak serbest bırakılması konusunda anlaşmaya varmıştı. O dönemde Yemen hükümeti anlaşmayı memnuniyetle karşıladı. Yemen hükümeti temsilcileri, "hepimiz hepimiz için" temelinde diğer esirlerin de serbest bırakılmasına yönelik görüşmeleri tamamlamak için başka turların yapılacağını belirttiler. Şarku’l Avsat’ın ulaştığı bilgilere göre anlaşma, hükümet ve onu destekleyen koalisyon için 181 kişiyi ve çoğu savaş cephelerinde esir alınan 706 Husi milisini içeriyor.
Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC), ikinci esir takası sürecini koordine ediyor ve denetliyor. Bir önceki esir değişiminde komitenin koordinesinde her iki taraftan binden fazla tutuklu serbest bırakılmıştı.
Riyad, diplomatik hareketliliğe tanık oluyor. Suudi Arabistan’ın başkentinde şu anda Yemen Başkanlık Konseyi üyeleri ve Yemen krizi dosyasında çalışma yürüten büyükelçilerin toplantıları yapılıyor. Bir yandan da Sana'da devam eden Suudi Arabistan-Umman görüşmelerinin sonucu bekleniyor.
Öte yandan Yemen resmi kaynakları Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi'nin, İngiltere’nin Yemen Büyükelçisi Richard Oppenheim'ı kabul ettiğini bildirdi. İkilinin görüşmesinde, “Suudi Arabistan'ın ateşkesi istikrara kavuşturma, sürdürülebilir ateşkes ilan etme ve Birleşmiş Milletler himayesinde Yemen'de kapsamlı bir diyaloğun önünü açacak esir takas sürecini tamamlama çabaları çerçevesinde barış sürecinde yaşanan gelişmeler” ele alındı.
Yemen resmi haber ajansı SABA’nın aktardığına göre Alimi, Oppenheim ile görüşmesinde, Husi milisleri tarafından kontrol edilen bölgelerdeki eğitim ve sağlık çalışanlarının maaşlarının ödenmesi de dahil olmak üzere, hükümetin barış ve insanların acılarının hafifletilmesine yönelik girişimlerini hatırlattı. Ajansa göre toplantıda, Husi milislerini Suudi Arabistan ve uluslararası toplumun çabalarıyla ciddi şekilde ilgilenmeye ve Birleşmiş Milletler tarafından desteklenen kapsamlı bir siyasi sürece geri dönmeye zorlamak için tüm çabaları birleştirmenin önemi vurgulandı.
İngiliz büyükelçisi ayrıca Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Ferec el-Bahseni ile bir araya geldi. Resmi kaynaklara göre Bahseni, "Tüm cephelerde ateşkesin sağlanması ve Yemen krizini çözmek için siyasi diyalog kurulması uluslararası toplumu ilgilendiriyor. Başkanlık Konseyi çatışmayı durdurmaya ve barışı tesis etmeye katkıda bulunan her türlü çabayı başarıya dönüştürme konusundaki istekliliğini yineledi. Yemen krizini çözmek için icra edilen herhangi bir diyalog veya tartışmaya güney meselesini yerleştirmek önemli.” açıklamalarında bulundu.
Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Osman Mecli ise Fransa’nın Yemen Büyükelçisi Jean-Marie Safa ile Riyad'da yaptığı görüşmede, Husi milislerin "sözleşmeleri, antlaşmaları ve ittifakları bozmaya alışkın olduğunu" belirtti. Mecli’ye göre Husilerin sorumsuz açıklamaları ve gerilimi askeri anlamda tırmandırmaları, saldırgan davranışlarını değiştirmeyeceklerini teyit ediyor.
SABA haber ajansına göre Mecli, "Halkımızın yaşam, inanç ve ifade özgürlüğünü koruyan, kadın ve çocukların haklarını himaye eden barıştan yanayız. Barış uğruna birçok tavizler verdik.” İfadelerini kullandı.
Meşru Hükümeti Destekleme Koalisyonu'nuna, tutumları ve barışı tesis etme çabalarına güvendiklerini söyleyen Mecli, “Husilerin gelecekteki bir savaş için hazırlık yaptığından eminiz. Sana, Sada, Amran, Hacca, Cevf, Tihame, Zimar ve Yemen’de tek karış topraktan vazgeçmeyeceğiz.” diye konuştu.



Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
TT

Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)

İran destekli Husilerin, Kızıldeniz'deki iki ticari gemiyi batırmasının yankıları sürüyor. 

Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri, 7 Temmuz'da yaptığı açıklamada Magic Seas isimli gemiyi, iki insansız deniz aracının yanı sıra üç drone ve 5 balistik füzeyle vurduklarını duyurmuştu. 

Sözcü, 9 Temmuz’daki açıklamasında da Eternity C adlı geminin vurulduğunu söylemişti. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde, Liberya bandıralı iki geminin de Yunan şirketlerine ait olduğu belirtiliyor.

Haberde yardım çağrısı yapılmasına rağmen ABD ya da müttefiklerinin bölgedeki hiçbir gemisinin olaya müdahale etmediği aktarılıyor.

Pazar günü düzenlenen saldırıda Magic Seas mürettebatının gemiyi terk ettiği belirtiliyor. 

Ancak pazartesi gecesi düzenlenen ikinci saldırıda Eternity C mürettebatının Husilerle çatışmaya girdiği, bazı kişilerin Şii örgüt tarafından rehin alındığı aktarılıyor. En az üç kişinin gemide ölü bulunduğu, 15 kişinin kayıp olduğu, 10 kişininse kurtarıldığı yazılıyor. 

Britanyalı denizcilik teknolojisi firması VanguardTech’ten Ellie Shafik, "Bu, Husilerin 48 saat içinde yarattığı en ciddi hasar" diyor. 

Eski Birleşik Krallık Donanması Subayı Christopher Long da Husi militanlarının kontrolündeki bölgelerde askeri varlığın çok zayıf olduğunu, bunun da ticari gemileri savunmasız bıraktığını söylüyor. Long, "Oradaysanız, tamamen yalnızsınız" ifadelerini kullanıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla Husilere ait hedeflere 15 Mart’ta saldırı başlatılmıştı. 6 Mayıs’ta örgütle ateşkes yapıldığı ve operasyonun sonlandırıldığı duyurulmuştu. 

WSJ’nin aktardığına göre ABD, Husiler Amerikan gemilerine saldırmadıkça ateşkesi geçerli sayıyor. Pentagon’un bölgedeki askeri duruşunu değiştirmediği aktarılıyor. 

Diğer yandan Husilerin saldırıları, Gazze’de yeni bir ateşkes anlaşması için görüşmelerin yoğunlaştığı bir dönemde meydana geldi. 

Katar’ın başkenti Doha’da süren müzakerelerde Tel Aviv yönetimi ve Hamas arasındaki anlaşmazlıkların büyük ölçüde çözüldüğü fakat İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus kentlerini ayıran Morag Koridoru'nda işgali sürdürme ısrarının henüz aşılamadığı kaydedilmişti.

Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı operasyonuna destek olarak başlatmıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP