Yemen hükümeti ile Husiler arasındaki tutuklu ve esir takasının ikinci aşaması tamamlandı

Korgeneral Mutlak Azima Cumartesi günü serbest bırakılan Sudanlı mahkumlardan birini onurlandırırken (Şarku’l Avsat)
Korgeneral Mutlak Azima Cumartesi günü serbest bırakılan Sudanlı mahkumlardan birini onurlandırırken (Şarku’l Avsat)
TT

Yemen hükümeti ile Husiler arasındaki tutuklu ve esir takasının ikinci aşaması tamamlandı

Korgeneral Mutlak Azima Cumartesi günü serbest bırakılan Sudanlı mahkumlardan birini onurlandırırken (Şarku’l Avsat)
Korgeneral Mutlak Azima Cumartesi günü serbest bırakılan Sudanlı mahkumlardan birini onurlandırırken (Şarku’l Avsat)

Yemen hükümeti ile İran destekli Husilerin Cenevre anlaşmasına uygun olarak yürüttüğü tutuklu ve esir takası ikinci gün de devam etti.
Yemen Başkanlık Konseyi Başkan Yardımcısı Tarık Salih’in kardeşi Muhammed bin Muhammed ve oğlu Affaş da dahil 19 kişi Riyad’a gönderildi.
Yemen’deki meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu’nun Sözcüsü Tuğgeneral Türki El-Maliki,16’sı Suudi, 3’ü Sudanlı olmak üzere 19 esirin Riyad’daki Kral Halid Uluslararası Havalimanı'na ulaştığını bildirdi.
Sözcü ayrıca, 250 Husi esiri taşıyan iki uçağın Sana’ya gönderildiğini duyurdu.
Esir takası kapsamında serbest bırakılanlar Riyad havaalanına vardıklarında, Suudi Arabistan Genelkurmay Başkanı Fayyad Hamed er-Ruveyli, Genelkurmay Başkan Yardımcısı Korgeneral Mutlak el-Azima başta olmak üzere üst düzey yetkililer tarafından karşılandı.


Korgeneral Fayyad Ruveyli dün serbest bırakılan bir Suudi vatandaşını onurlandırırken (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat’a konuşan, takas müzakerelerine katılan hükümet heyetinin resmi sözcüsü ve Yemen İnsan Hakları Bakanlığı Müsteşarı Macid Fedail şunları söyledi;
“Cumartesi günü yapılan serbest bırakma süreci, Muha’dan (Yemen’in batısı) Sana’ya yaklaşık 300 kişiyi ve Abha’dan (Suudi Arabistan’ın güneyi) Sana’ya 250 Husi mahkumu içerdi.”
Cuma günü gerçekleşen takas anlaşmasının ilk aşaması kapsamında, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi tarafından işletilen Sana ve Aden havaalanları arasındaki dört uçuşla, her iki taraftan 318 kişi serbest bırakıldı.
Macid Fedail, anlaşmanın 887 kişiyi içerdiğini ve bu sayıya ulaşmak için sürecin art arda ilerleyeceğine dikkat çekti.
Fedail, Cuma günü serbest bırakılan Yemen eski Savunma Bakanı Tümgeneral Mahmud Subayhi ve eski cumhurbaşkanının kardeşi Tümgeneral Nasır Mansur Hadi’nin sağlık durumlarının iyi olduğunu, ancak kapsamlı tıbbi muayenelerden geçeceklerini söyledi.
Yemen İnsan Hakları Bakanlığı Müsteşarı, Subayhi ve Hadi’nin yakalanması hakkında o dönemde dolaşan çelişkili söylentilere değinerek şunları söyledi;
“Tümgeneral Nasır Mansur Hadi, Tümgeneral Subayhi ve Faysal Receb Anad üssünde ön cephedeyken çok yakın bir zamanda gözaltına alındı. O sırada Tümgeneral Hadi bacağından vuruldu. Husiler tarafından pusuya düşürülerek gözaltına alındılar. Bunların bazen aileleriyle arada bir iletişim kurmasına izin verildi. Bu bağlantılar aracılığıyla akıbetleri hakkında bilgi topluyorduk. 8 yıl önce esir alınan Muhammed Kahtan’a gelince, şu ana kadar, diri mi ölü mü, akıbetini bilmiyoruz ve durumu hakkında karşı taraftan bir açıklama yok.”



Irak Başbakanı: İran'daki rejimin çökmesi bölgenin istikrarını sarsar

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)
TT

Irak Başbakanı: İran'daki rejimin çökmesi bölgenin istikrarını sarsar

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, İran’daki rejimin çöküşüne ilişkin ‘aceleci hesaplamalar’ konusunda uyarıda bulunarak, bunun bütün bölgenin istikrarını bozacağını ve zaten istikrarsız olan bölgede bir güvenlik boşluğu yaratacağını söyledi.

Sudani, dün İngiliz haber ağı BBC'ye verdiği röportajda şunları söyledi:

“İran'daki rejim, hızla çökecekmiş gibi gösterildiği kadar zayıf değil. Bu rejim köklü bir rejim ve çok sayıda destekçisi ve yandaşı var.”

Irak Başbakanı İran'daki rejimin çöküşünün Irak'a etkisiyle ilgili bir soruya verdiği yanıtta, “Mantık, komşularda herhangi bir yerde çıkan yangının tüm bölgeye yayılacağını söylüyor. Bu yangından kimse korunamaz” ifadelerini kullandı.

Sudani, Irak'ın savaşın tüm bölgeye yayılmasından ‘gerçek bir endişe’ duyduğunu söyledi.

İsrail savaş uçakları, geçtiğimiz ay 12 gün süren savaş sırasında Irak hava sahasını kullanarak İran’daki hedefleri bombaladı. Başbakan Sudani bunu ‘ülkenin egemenliğinin ihlali’ olarak nitelendirdi.

Hükümetinin ülkenin savunma yapısında bir zayıflık tespit ettiğini, bunun üzerine Güney Kore ve Fransa'dan hava savunma sistemleri satın almak için çalışmalara başladığını ve son gerginliklerin ardından da bu süreci hızlandırmaya karar verdiğini söyleyen Irak Başbakanı, “Bizim bu tür ihlallere karşı koyacak yeterli ve ileri teknolojiye sahip bir hava savunma sistemimiz yok. Bu, aslında Irak'ı dahil olmadığı bir savaşa sürüklemek anlamına geliyordu” şeklinde konuştu.

Sudani, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Planlarımızı kesinlikle sürdüreceğiz ve İsrail ya da başka herhangi bir ülkenin Irak hava sahasını ihlal etmesine izin vermeyeceğiz. Mümkün olan tüm araçları kullanacağız.”

Irak'ın yeni radar sisteminin bazı parçalarını teslim aldığını ve bu yıl içinde sistemin büyük bir kısmını teslim alacağını belirten Sudani, “Güney Kore'den ilk sevkiyatı alacağız, ancak daha fazlasına ihtiyacımız var” dedi.

İsrail ile İran arasındaki ateşkesin kırılganlığından duyduğu endişeyi dile getiren Sudani, ateşkesi tehdit eden en önemli unsurlardan birinin İsrail hükümetinin başında Binyamin Netanyahu'nun bulunması olduğunu söyledi.

Irak Başbakanı, şunları söyledi:

“Bu, tüm bölge için bir endişe kaynağı, çünkü savaşları ve çatışmaları tüm bölgeye yaymak bu kişinin hayatta kalma stratejisidir. Bu da bölgedeki tüm ülkelerle sorunlar yaratıyor. Gazze'de ateşkes sağlanamadı, Lübnan'da da durum aynı, Suriye'ye istediği zaman saldırıyor. Bu endişe verici bir durum.”