İnsan hakları örgütleri, İsrail'in Filistinli tutuklulara karşı hak ihlallerindeki artışa dikkati çekiyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İnsan hakları örgütleri, İsrail'in Filistinli tutuklulara karşı hak ihlallerindeki artışa dikkati çekiyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Filistinli insan hakları örgütleri, 2022'nin İsrail’in Filistinlilere karşı gözaltı ve tutuklamalarla ağır insan hakları ihlallerine ve cezaevlerinde artan baskıcı politikalarına tanık olunan bir yıl olduğuna dikkati çekiyor.
Filistin'de her yıl 17 Nisan, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs ile abluka altındaki Gazze Şeridi’nde İsrail güçleri tarafından çeşitli gerekçelerle tutuklanan veya gözaltına alınan Filistinlilerle dayanışma amacıyla "Filistin Esirler Günü" olarak anılıyor.
Önde gelen uluslararası insan hakları örgütleri, İsrail’i, sistematik ırksal ayrımcılığı ifade eden apartheid rejimi olarak tanımlarken Filistinlilerin en fazla hak ihlaline maruz kaldığı uygulamalardan biri de keyfi gözaltı ve tutuklamalar.
AA muhabirinin, Filistinli tutuklularla ilgili faaliyet yürüten "Esirler ve Özgürlüğüne Kavuşanlar Heyeti", "Filistinli Esirler Cemiyeti", "Ed-Damir Tutuklulara Destek ve İnsan Hakları Derneği" ve "Vadi el-Hilve Enformasyon Merkezi" gibi bazı sivil toplum kuruluşlarının (STK) raporlarından derlediği bilgilere göre İsrail hapishanelerinde 4 bin 900 Filistinli bulunuyor.
Buna göre 2023 yılında şimdiye kadar, çoğu işgal altındaki Doğu Kudüs'ten olmak üzere aralarında 350'den fazla çocuk ve 40 kadının da bulunduğu yaklaşık 2 bin 300 kişi hakkında gözaltı veya tutuklama işlemi yapıldı.
Abluka altındaki Gazze Şeridi'nde gözaltına alınan Filistinli balıkçıların sayısında da artış gözlenirken İsrail hapishanelerindeki tutuklu balıkçı sayısı 64'e ulaştı.

- İsrail hapishanelerindeki çocuk ve hasta tutuklular
İsrail güçlerince çeşitli iddialarla gözaltına alınan Filistinliler arasında çok sayıda çocuk da bulunuyor. Filistinli çocuklardan bazıları bu gözaltıların ardından İsrail mahkemelerince hapse mahkum ediliyor.
İsrail'in 2022 yılında 882, 1967'den beri ise yaklaşık 50 bin Filistinli çocuğu gözaltına aldığı kaydedilirken tutuklu Filistinli çocuklar, uluslararası hukuku ve çocuk haklarına dair sözleşmeleri ihlal eden koşullarda eğitim ve öğrenimden de yoksun bırakılıyor.
İsrail hapishanelerinde sayıları 5 bine yaklaşan Filistinli tutuklulardan 31’ini kadınlar, 160'ını da 18 yaşından küçük çocuklar oluşturuyor.
Bu kişiler arasında müebbet hapis cezasına çarptırılanların sayısı 554 iken 700'e yakın da hasta tutuklu bulunuyor.
İsrail, ciddi şekilde bakıma muhtaç durumdaki kanser hastası 24 tutukluyu ve bazılarında çeşitli derecelerde tümör bulunan 700 hastayı hapishanede tutmaya devam ediyor.
Tutuklu haklarıyla ilgilenen STK'lar İsrail’in Filistinli tutuklulara karşı "tıbbi ihmal" ve "yavaş yavaş öldürme" politikası uyguladığına dikkati çekerek hasta tutukluların sağlık hakkının ihlal edildiği uyarısında bulunuyor.

- İsrail'in "idari tutukluluk" uygulaması
İsrail, "idari tutukluluk" adını verdiği uygulamayla Filistinlileri herhangi bir suç isnadında bile bulunmadan 1 ila 6 ay alıkoyabiliyor. Askeri mahkemelerce tutuklunun "İsrail'in güvenliği için tehlike teşkil ettiğine" karar verilmesi halinde bu süre 5 yıla kadar uzatılabiliyor.
İsrail hapishanelerinde 6'sı çocuk olmak üzere 1016 "idari tutuklu" bulunuyor.
İnsan hakları kuruluşlarının yayınladığı raporlar, yeni verilen tutuklama kararları ile önceki tutukluluk kararlarının yenilenmesi dahil, son dönemde idari tutuklama kararlarında büyük artış yaşandığına dikkati çekiyor. Buna göre, 2022 sonu itibarıyla 2 bin 409 idari tutukluluk kararı verilirken bu son 5 yılın en yüksek sayısı olarak kayıtlara geçti.

- Naaşları teslim edilmeyen Filistinli tutuklular
Öte yandan İsrail, 1980 ile 2023 yılları arasında hapishanelerde ölen 12 mahkumun naaşlarını ailelerine teslim etmeyi reddederek alıkoymaya devam ediyor.
Tutukluların aileleriyle birlikte sistematik şekilde hak ihlallerine maruz kaldığı belirtilen raporlarda, İsrail'in toplu cezalandırma politikasını yaygınlaştırdığı, tutuklulara ve ailelerine yönelik ihlalleri arttırdığı kaydediliyor. Aralarında ruhsal ve kronik hastalıklardan muzdarip 35 tutuklunun tecrit edilerek hücre hapsinde tutulduğu, ailelerinin bu kişileri ziyaret etmesinin engellendiği aktarılıyor.
İsrail güçlerinin Filistinlilere yönelik gözaltı ve tutuklamaları genellikle gece yarısı ev baskınlarıyla yapılırken bu baskınlar sırasındaki aramalarda mahremiyetin ihlali, evin altüst edilmesi, eşyalara zarar verilmesi, elektronik ev aletleri ve teknolojik cihazların kırılması gibi orantısız güç kullanımının yaygınlığına dikkat çekiliyor.

- Filistinli 19 gazeteci parmaklıklar ardında
Filistinli 19 gazeteci de parmaklıklar ardında tutuluyor.
Beyrut merkezli "Gazetecileri Destekleme Komitesi"ne göre, İsrail makamları, 19 Filistinli gazeteci ve medya çalışanını "insanlık dışı ve acımasız sağlık koşulları altında" hapishanede tutuyor.
Bu gazeteciler arasında, ceza almış 10, tutukluluğu birkaç kez yenilenen idari tutuklu 4 ve yargılanmadan tutukluluğu devam eden 5 kişi bulunuyor.

- Aşırı sağcı İsrail hükümeti, Filistinli tutukluların koşullarını zorlaştırıyor
İsrail'de 2022'nin sonunda göreve gelen Binyamin Netanyahu liderliğindeki koalisyon hükümeti, aşırı sağcı ve ırkçı politikalarıyla bilinen ve Filistinli tutuklulara karşı daha katı tutum sergilenmesini isteyen partilerden oluşuyor.
Raporlar, İsrail hükümeti tarafından, önceki yıllarda işletilen yasalara ek olarak, 2023 yılı içinde "tutukluların ve ailelerinin kaderini etkileyen ırkçı yasaların" sayısının arttığına işaret ediyor.
Bu kapsamda, İsrail'e karşı direniş faaliyetleri yürüten İsrail vatandaşı Filistinliler ile Doğu Kudüs’te daimi oturumu bulunanların, tutukluluk hallerine ek olarak vatandaşlık ve ikamet haklarının iptal edilmesini öngören yasa tasarısı hazırlanıyor.
İsrail hapishanelerinde Filistinlilere yönelik "duş alma süresi ve kullanılan su miktarı kısıtlaması, bayat ve bozuk ekmek dağıtılması, baskın ve teftişlerin artarak devam etmesi, tutukluların hücreye alınması" gibi çeşitli baskı yöntemleri de sıklaşıyor.
Filistinlilere karşı ırkçı ve ayrımcı söylem ve eylemleriyle bilinen Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Filistinli tutukluların, cezaevindeki hayat koşullarını zorlaştıran ve haklarını ihlal eden girişimleriyle öne çıkıyor.
Ben-Gvir, 6 Ocak’ta İsrail'in güneyindeki Nefha Hapishanesi'ni ziyaret ederek, "Filistinli tutukluların koşullarının zorlaştırılması için önlemler alma" tehdidinde bulunmuştu.
Ben-Gvir, 8 Ocak'ta da İsrail Meclisindeki Arap milletvekillerinin, Filistinli tutukluları ziyaretlerine kısıtlama getirilmesi kararı almıştı. Bir önceki İsrail hükümetinde Ben Gvir’in selefi olarak görev yapan Bakan Omar Bar-Lev döneminde ise Meclisin tüm üyelerine ziyaret izni veriliyordu.

- İsrail'in baskılarına karşı Filistinli tutukluların tek seçeneği "açlık grevi"
İsrail'in bu baskı politikalarına karşı Filistinli tutukluların önünde ise açlık grevi dışında pek bir seçenek bulunmuyor.
Filistin Esirler Cemiyeti, dün yaptığı açıklamada, 71 gündür açlık grevinde bulunan Filistinli tutuklu Hıdır Adnan'ın (44) hayatının "gerçek bir tehlike" altında olduğu uyarısında bulundu.
"Adnan'ın sağlık durumunun son derece tehlikeli bir aşamaya geldiği, her an şehit olmayla karşı karşıya olduğu" kaydedilen açıklamada, "uluslararası insan hakları kurumları dahil tüm yetkili makamlar vakit geç olmadan Filistinlinin hayatını kurtarmaya" çağrıldı.

- Ramazan ayında Mescid-i Aksa'da gözaltılar
İsrail güçlerinin işgal altındaki Doğu Kudüs’te uyguladığı gözaltılar, ramazan ayında Mescid-i Aksa’daki Filistinlilere karşı da devam etti.
Fanatik Yahudilerin "Pesah Bayramı" nedeniyle Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleme ve burada kurban kesme çağrıları üzerine teravih namazının ardından Aksa'daki Kıble Mescidi'ne sığınan Filistinlilere İsrail polisi müdahale etti.
İsrail polisi, Kıble Mescidi'nde ibadet eden Filistinlilere karşı göz yaşartıcı gaz, kauçuk kaplı mermi ve cop kullandı, kutsal mabedi adeta savaş alanına çevirdi.
İsrail güçleri, uluslararası tepkiye yol açan saldırılarında, Kıble Mescidi'ne sığınan 400'den fazla Filistinliyi gözaltına aldı.



Irak'ta bir alışveriş merkezinde çıkan yangında yaklaşık 60 kişi hayatını kaybetti

TT

Irak'ta bir alışveriş merkezinde çıkan yangında yaklaşık 60 kişi hayatını kaybetti

Yanmış binanın dışından bir fotoğraf... 17 Temmuz 2025 (AFP)
Yanmış binanın dışından bir fotoğraf... 17 Temmuz 2025 (AFP)

Irak İçişleri Bakanlığı tarafından bugün yapılan açıklamaya göre, Bağdat'ın 170 km güneydoğusundaki Vasıt vilayetinin merkezinde beş katlı bir ticaret merkezinde çıkan yangında 61 kişi hayatını kaybetti.

Irak televizyonlarında yer alan haberlere göre Kut kentindeki alışveriş merkezinde çıkan yangında yaşamını yitirenlerin sayısı 77'ye yükseldi.

Vasıt vilayetindeki yerel yetkililer daha önce kentteki bir alışveriş merkezinde gece çıkan yangında yaklaşık 50 kişinin hayatını kaybettiğini ve yaralandığını açıklamıştı.

ukılo
Irak Sivil Savunma İdaresi ekipleri, Kut yangınını söndürmeye ve mahsur kalan vatandaşları kurtarmaya çalışıyor. (INA)

Şarku’l Avsat’ın Irak Haber Ajansı’ndan (INA) aktardığına göre Vali Muhammed Cemil el-Meyyahi yaptığı açıklamada, “Vasıt vilayetindeki büyük bir ticaret merkezinde meydana gelen trajik yangında şehit olan ve yaralananların sayısı yaklaşık 50 kişiye ulaştı” ifadelerini kullandı.

3 günlük yas ilan edildi

Eyalette 3 günlük yas ilan edildiğini belirten Vali, ‘ilgili makamların yangının nedenlerini araştırmaya devam ettiğini ve ilk sonuçların 48 saat içinde açıklanacağını’ kaydetti.

Vali, “Yerel makamlar olayla ilgili olarak bina sahibi ve alışveriş merkezi hakkında yasal işlem başlattı” dedi.

Kut'taki bir AFP muhabiri, ilk raporların yangının altı katlı binanın birinci katında çıktığını ve büyüyerek son kata kadar yayıldığını gösterdiğini belirtti.

AFP muhabiri, şehirdeki bir hastanede yanmış cesetler gördüğünü, hastanenin sabah saat 4’e kadar yaralı taşıyan ambulanslarla dolu olduğunu ifade etti.

Çoğu zaman güvenlik standartlarının göz ardı edildiği ülkede son yangın dün geç saatlerde çıktı. Raporlara göre yangın, 5 katlı binada bulunan Corniche Hipermarket’in birinci katında çıktıktan sonra tüm binaya yayıldı. Yangının nedeni henüz bilinmiyor, ancak kurtulanlardan biri AFP'ye yaptığı açıklamada bir klimanın patladığını söyledi.

ıdfgbh
Yangında hayatını kaybeden kurbanların cenaze töreninden... 17 Temmuz 2025. (Reuters)

51 yaşındaki Ali Kazım, alışveriş merkezi ile kurbanların nakledildiği hastane arasında gidip geldi ve kaybolan akrabasını, eşini ve üç çocuğunu aradı. Alışveriş merkezinde, kurtarma ekipleri enkaz altında kurbanları ararken, bir ambulans da yakınlarda bekliyordu. Akrabasının cep telefonunun olayın başından beri kapalı olduğunu söyleyen Kazım, “Ailesi dünden beri ona ulaşmaya çalışıyor ama başaramıyor. Onlara ne olduğunu bilmiyoruz” dedi. AFP muhabiri olay yerinde yangının kontrol altına alındığını, ancak binanın cephesinin kül olduğunu bildirdi. İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Bu acı yangın, çoğu yoğun duman nedeniyle boğularak hayatını kaybeden 61 masum vatandaşın hayatına mal oldu. Bunların arasında kimliği bilinmeyen 14 yanmış ceset de bulunuyor” denildi.

kıloşp
Yangında hayatını kaybedenlerin cenaze törenine katılan yakınları... 17 Temmuz 2025 (Reuters)

“Kaçamadık”

INA daha sonra bir sağlıkçı kaynaktan ‘kurbanların sayısının 63 ölü ve 40 yaralı olduğunu’ aktardı. AFP’ye konuşan bir sağlıkçı kaynak, kimliği belirlenemeyen çok sayıda ceset olduğunu doğruladı. İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, sivil savunma ekiplerinin restoran ve süpermarket bulunan binada mahsur kalan ‘45'ten fazla kişiyi’ kurtardığını belirtti. AFP muhabiri, adli tıp kurumunda sevdikleri hakkında bilgi almak için bekleyen kurbanların yakınlarını gördüğünü bildirdi. Bazıları yıkılmıştı. Yerde oturan bir adamın kendine vurup bağırdığı görüldü. 50'li yaşlarında bir doktor olan Nasır el-Kureyşi, yangında 5 aile ferdini kaybettiğini söyledi. AFP’ye konuşan el-Kureyşi, “Başımıza bir felaket geldi... Evdeki elektrik kesintilerinden kaçmak için akşam yemeği yemek üzere alışveriş merkezine gittik... İkinci katta bir klima patladı, ardından yangın çıktı ve kaçamadık.”

Gevşek güvenlik kuralları

45 yaşındaki Mutaz Kerim, üç akrabasının kayıp olduğunu öğrendikten sonra gece yarısı alışveriş merkezine koştu. Saatler sonra, ikisinin cesetleri yanmış haldeyken kimliklerini tespit etti. Bunlardan biri, üç gün önce bu alışveriş merkezinde çalışmaya başlamıştı. Adli tıp kurumunun önünde, kayıp olan üçüncü akrabası hakkında bilgi almak için beklerken öfkeyle şöyle dedi: “Yangınları söndürmek için bir sistem yok.”

df bgfr
Yanmış binanın dışından bir fotoğraf... 17 Temmuz 2025 (AFP)

Son günlerde sıcaklıkların yükselmesi ile Irak'ın çeşitli bölgelerinde mağaza ve depolarda yangınlar çıktı.

Petrol kaynakları açısından zengin olan Irak'ta, özellikle inşaat ve ulaştırma sektörlerinde güvenlik kurallarına çoğu zaman uyulmuyor. Ayrıca ülke, on yıllardır süren çatışmaların sonucu olarak çökmüş bir altyapıya sahip ve bu da sık sık yangınların ve diğer ölümcül felaketlerin meydana gelmesine neden oluyor.

Eylül 2023'te, Irak'ın kuzeyindeki Kerkük’te bir düğün salonu yangını çıktı ve 134 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer, yangının havai fişekler ve yanıcı inşaat malzemeleri nedeniyle çıktığını bildirdi.