Sudan: İki generalin savaşı iç savaşa dönüşür mü?

Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (AFP)
Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (AFP)
TT

Sudan: İki generalin savaşı iç savaşa dönüşür mü?

Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (AFP)
Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (AFP)

Sudan, erozyon ve iç çekişme tuzağına düşen bazı Arap ülkelerini yakalamakta gecikmedi. Bu devletler bir yandan, uluslararası hukuka göre, egemenlik, bağımsızlık ve kendi kaderini tayin hakkından yararlanırlar (Hukuken). Ancak öte yandan, sahadaki fiili ve acı gerçekliğe göre, siyasi ve askeri ademi merkeziyetçiliğe sahip parçalanmış (fiilen) devletlerdir, bu nedenle özgür bir siyasi kararları yoktur. Bu alanda Suriye'den başlayıp Libya'da biten, Lübnan'dan geçen birçok örnek var.
Sudan çok önemli bir jeopolitik konuma sahip. Kuzeyinde Mısır, doğusunda Eritre ve Etiyopya, batısında Çad ve Libya ile komşudur. Sudan doğudaki en önemli deniz olan Kızıldeniz'e bakmaktadır. Kızıldeniz en önemli iki deniz geçidi olan Babül Mendeb ve Süveyş Kanalı'nı birbirine bağlıyor.
Sudan, büyük bölgesel güçlerin yanı sıra süper güçlerin de ilgi odağı. Rusya bu ülkede bir deniz üssü istiyor, Türkiye de aynı şeyi istiyor. Sudan'da Rus güvenlik şirketi Wanger var. Wanger’in amacı Rusya'nın Afrika'daki rolünü ve etkisini güçlendirmenin yanı sıra Sudan'daki altın madenlerini kontrol etmeye çalışmaktır.
Sudan karışır ve istikrarsızlaştırılırsa Mısır'ın ulusal güvenliği sarsılır. Sudan, Mısır'ın stratejik derinliğini oluşturuyor. Sudan'ın bugünkü durumu diğer ülkelerden farklıdır. Bugün devam eden savaş bir iç savaş değil. Dünün dostları ve bugünün düşmanları olan iki generalin savaşıdır. Savaşın sebebi her zaman kimin ‘güç’ sahibi olacağı üzerinedir. Ancak çatışmaların uzun süre devam etmesi iç savaşa neden olabilir. Hartum'dan Omdurman'a, Meroe'den Al Fashir'e ve Darfur bölgesine kadar tüm Sudan topraklarında çatışmalar yaşanıyor. Bunlar, sahada durumu zorlaştırıyor. Şu anda ateşkesi ve dolayısıyla siyasi çözüme geçişi sağlayacak bir ‘itfaiyeci’ yok. Eğer iki general siyasi çözüme geçişi kabul ederse, bu çözümün bileşenleri için bir yol haritası olmayacak. Çözümün bileşenleri çatışmaların başlamasından önceki siyasi çözümlerden özünde farklıdır. Bugün siyasi çözüm her ikisi için de kayıp anlamına gelebilir, çünkü çözüm kaçınılmaz olarak farklı liderliklerle olacaktır.
Çatışmaları durdurabilecek bir askeri güç de yok. Dünya kendi sorunlarıyla meşgul ve bugün dünyanın önceliği önce Ukrayna'da, sonra ise Tayvan çevresinde yaşananlarda. Uluslararası ve bölgesel kurumlar bile Afrika-Arap düzeyinde bir çözüm empoze edemiyor. Uluslararası düzeyden ve Güvenlik Konseyi düzeyinden söz etmeye bile gerek yok.

Saha gelişmeleri!
Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki güç dengesi bir yana, çatışmaların akıbeti ve sonucu kimin lehine şimdiye kadar bilinmiyor. Tanklar, toplar, uçaklar ve zırhlı araçlar da dahil olmak üzere ‘sert güç’ Sudan ordusundan yana. Düzenli ordunun genellikle belirli bir teşkilatı ve belirli bir silahlanmanın yanı sıra savaşçı bir askeri doktrini vardır. Başlangıçta vatan sınırlarını savunmak için tasarlanmıştır. Ama iç çatışmaya müdahale edince her şey değişiyor ve diğer milisler gibi bir milise dönüşüyor.
Öte yandan, Hızlı Destek Kuvvetlerinin eğitimi, nispeten hafif ve ağır silahlarla hareket kabiliyetine ve muharebelerde çatışmaktan kaçınma hamlesine dayanmaktadır. Hızlı Destek Kuvvetleri’nin bazı hayati hedefleri kontrol etmek için sürpriz unsuruna güvenmesinin nedeni budur.

Eski ve yeni yöntem!
ABD'li askeri tarihçi Edward N. Luttwak, ‘Darbe’ adlı kitabında, başarılı darbenin şu mekanizmayı izleyen darbe olduğunu söylüyor:
• Cumhurbaşkanlığı sarayı ve Savunma Bakanlığını çevrelemek
• Enformasyon Bakanlığını kontrol altına almak
• Kara ve hava girişlerini kontrol altına almak
• Darbe bildirisini okumak
Bu mekanizmayı çevremizde kaç kez deneyimledik? Aynı model bugün Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki çatışmalarda da yaşanıyor. Çatışma, Cumhuriyet Sarayı çevresinde, Hartum'daki yüksek askeri komuta çevresinde ve uluslararası havaalanı çevresinde yaşanıyor. Omdurman Valiliği'nde de radyo binasının kontrolü sürüyor. Başka yerlerde, Hızlı Destek Kuvvetleri, askeri kararlılık için çok önemli bir ağırlık merkezi olarak görüldüğü için Sudan ordusunun hava kuvvetlerini etkisiz hale getirmeye çalışıyor. Yoksa Sudan'ın en önemli hava üssü olan Maravi üssü çevresinde yaşanan ve sürmekte olan şiddetli çatışmaların ne anlamı var? Her neyse, zamanla Sudan ordusu bu hedefleri başarabilir ama zafer ve nihai çözüm garanti değil. Çatışma başka bölgelere kayabilir ve burada savaş bölgesel bir iç savaşa dönüşebilir.

Neleri denetleyelim?
Askeri üsleri, özellikle hava üslerini (en önemlileri 7 üs olan) kimin kontrol ettiğini, trafiği ve uzunluğu 31 bin km olan yolları ve yaklaşık 5 bin km uzunluğundaki demiryollarını, zenginlik alanlarını kimin kontrol ettiğini, dışarının müdahale edip etmeyeceğini, ederse kimin lehine edeceğini? İşte bu büyük felaket, çünkü dış müdahale genellikle iç savaşları uzatır ve her zaman masumlar bedel öder.



Yedek askerlerin isyanını önlemek için milyar dolarlık İsrail planı

Askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarındaki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
Askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarındaki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
TT

Yedek askerlerin isyanını önlemek için milyar dolarlık İsrail planı

Askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarındaki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
Askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarındaki İsrail askerleri (İsrail ordusu)

İsrail hükümeti, yedek subay ve askerler için 3 milyar şekel (yaklaşık 1 milyar dolar) değerinde büyük bir mali destek planını onayladı.

İsrail medyası bu planın doğru, hayati ve adil olduğunu, ancak iyi niyetle onaylanmadığını, daha ziyade Netanyahu'nun hizmete uymama olgusunu engelleme girişimi olduğunu kaydetti.

Ordu, uyum oranının yüzde 75 olduğunu bildirdi. Ancak gözlemciler bu rakamın hileli olduğunu, ordunun uyum sağlamayacağını bildiği kişileri kasıtlı olarak davet etmediğini ve gerçek uyum oranının yüzde 50'yi geçmediğini iddia etti.

Gözlemciler, Netanyahu'nun bu olgudan korktuğunu ve başlangıçta Genelkurmay Başkanı'na, askerlik hizmetini yerine getirmeyenleri cezalandırması yönünde baskı yaptığını ileri sürdü. Ancak Netanyahu, böyle bir eylemin, sokaklarda kendi politikasına karşı gösteri yapan on binlerce asker ve subayla karşı karşıya gelme tehlikesini doğuracağının farkındaydı.

asdfergt
İsrail askerleri geçtiğimiz ocak ayında Gazze Şeridi'nde öldürülen bir meslektaşlarının defni sırasında Kudüs'teki askeri mezarlıkta (EPA)

Böylece Netanyahu, birçoklarının ‘siyasi rüşvet’ olarak gördüğü ‘havuç’ yöntemine başvurdu.

Plan ilk olarak Başbakan Binyamin Netanyahu, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Adalet Bakanı Yariv Levin ve Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın başkanlık ettiği toplantıda onaylandı. Planın üç ay içinde Mevzuat Bakanlık Komitesi tarafından onaylanması bekleniyor.

Yıllık ödenek

Plan, 60 günden fazla (üniversite öğrencileri için 40 gün) görev yapan her kolordu komutanı için yılda bir kez 22 bin şekel (bir dolar yaklaşık 3,5 şekel), bölük komutanları için 10 bin şekel, tümen komutanları için 6 bin şekel, tatil günlerinde görev yapanlar için 5 bin şekel ve birden fazla çağrılanlar için bin şekel daha ödenek verilmesini içeriyor.

Yedek kuvvetlerde 10 günden fazla görev yapanlara yarım puan, 30 günden fazla görev yapanlara 0,75 puan, yılda 40 günden fazla görev yapanlara tam puan ve ilave her beş gün için çeyrek puan olmak üzere en fazla dört puana kadar gelir vergisi muafiyeti tanınıyor.

Yedek askerlere konut yardımı yapılıyor. Ayrıca, çalışanlarını askere gitmeleri için serbest bırakan ve döndükten sonra işe geri alan işverenlere vergi indirimi sağlanıyor.

xsadfrgt
Gazze Şeridi sınırındaki İsrail askerleri (Reuters)

Katz, bu miktarın şu anda yedek ordudaki asker ve subaylara verilen ödenekler için harcanan 20 milyar şekellik bütçeye eklendiğini söyledi.

Diğer yandan bir grup subay ‘rüşveti’ reddederek, savaşın sona erdirilmesi ve esirlerin serbest bırakılması talebiyle bir medya kampanyası başlattı. Şarku’l Avsat’ın Yedioth Ahronoth'tan aktardığına göre kampanya, ‘Kaçırılanların hayatları para karşılığında satılamaz’ sloganı altında yürütülecek.