Hollanda'da dünyanın en büyük lale bahçelerinden Keukenhof, kapılarını ziyaretçilere açtı

Fotoğraf: Abdullah Aşıran/AA
Fotoğraf: Abdullah Aşıran/AA
TT

Hollanda'da dünyanın en büyük lale bahçelerinden Keukenhof, kapılarını ziyaretçilere açtı

Fotoğraf: Abdullah Aşıran/AA
Fotoğraf: Abdullah Aşıran/AA

Hollanda'da dünyanın en büyük lale bahçelerinden biri olarak bilinen Keukenhof, 74'üncü kez kapılarını ziyaretçilere açtı.
Lalenin neredeyse her türüne ev sahipliği yapan Lisse kentindeki Keukenhof bahçesi, yılda bir milyondan fazla ziyaretçiyi ağırlıyor.
Bahçe, lalenin ömrünün kısalığından dolayı sadece 23 Mart ile 14 Mayıs arasında açık kalıyor. Laleler, en güzel şeklini nisan ayının ortasında alıyor.
Dünyanın en büyük ve en güzel lale bahçelerinden biri olarak tanınan yaklaşık 32 hektar büyüklüğündeki Keukenhof'a bu yıl 40 bahçıvan, çoğu lale olmak üzere 1600'ü aşkın çeşitte 7 milyon çiçek ekti.
7 binden fazla çim tohumunun ekildiği parkta 15 kilometrelik yürüyüş yolu bulunuyor.
En çok fotoğrafı çekilen yerlerden biri olan bahçede çeşitli sergiler ve şovlar da düzenleniyor.
Keukenhof'un verilerine göre, ziyaretçilerin yüzde 80'i yabancı turistlerden oluşuyor.
Bahçeyi Hollandalılardan sonra en çok Almanlar, İngilizler, Çinliler ve Amerikalılar ziyaret ediyor.
Kraliyet ailesinin büyük destek verdiği bahçeyi, mayıs ortasına kadar farklı ülkelerden bir milyon kişinin ziyaret etmesi bekleniyor.
Bir grup lale üreticisinin 1949'da ortak sergi açma fikriyle başlayan ve ilk defa 1950'de kurulan Keukenhof'u ilk yıl 236 bin kişi ziyaret etmişti.
Keukenhof, aynı zamanda Hollandalı lale soğanı ve çiçek üreticilerinin ürünlerini sergilediği uluslararası platform özelliği de taşıyor.
Her yıl yeniden tasarlanan Keukenhof bahçesinin tasarımcısı, moda trendlerinden ilham alıyor ve tasarımda katılımcıların isteklerini uyguluyor.
Ana vatanı Türkiye olmasına karşın Hollanda ile özdeşleşen lale, bu ülkenin ekonomisinde önemli bir yere sahip. Yılda 4 milyardan fazla lale soğanı eken Hollandalı üreticiler, bunların yarıya yakınını ihraç ediyor.



Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
TT

Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)

Galler İşçi Partisi Lideri Vaughan Gething, Galler Bölgesel Başbakanı olarak seçilmesinin ardından dört kurucu ülkeden (İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda) oluşan Birleşik Krallık'ın (Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığ) üç ülkesi göçmen kökenli isimler tarafından yönetilmeye başlandı. Gething, Galler'in başkenti Cardiff’te hükümetin dümenine geçerken, Rishi Sunak İngiltere Başbakanı olarak Londra'da, Hamza Yusuf ise İskoçya Başbakanı olarak Edinburgh'da iktidarı ellerinde bulunduruyor.

Babası Güney Galler'den bir veteriner olan 52 yaşındaki Vaughan Gething’in annesi ise Zambiya'da bir kümes hayvanı çiftliğinde çalışıyordu. Eski Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela'nın hikayesi, Gething’i henüz 17 yaşındayken İşçi Partisi'ne katılmasında etkili oldu. Gething, 2011 yılında Cardiff'te meclis üyesi seçilerek siyasi kariyerine başladı.

Cardiff hükümetinde 2013 yılından bu yana çeşitli görevler üstlenen Gething, 2014 yılında Kalkınma Bakan Yardımcılığı, ardından Sağlık Bakan Yardımcılığı, ardından 2016-2021 yılları arasında Sağlık Bakanı olarak görev yaptı. Birkaç gün önce rakibi Jeremy Miles'ı kıl payı mağlup ederek Galler İşçi Partisi'nin lideri olan Gething, 2021 mayısında Mark Drakeford hükümetinin ekonomi bakanlığı görevini üstlenmişti.

Gething, özelde Galler’in genelde ise Avrupa’nın ilk siyahi lideri oldu. Birleşik Krallık tarihindeki bu yeni durum, ‘artık göçmenlerin çocukları ve torunları sahada ve yerel meclislerden hükümete kadar çeşitli siyasi makamlar için ülkenin yerli halkıyla rekabet ediyor’ yorumlarına neden oldu.

Galler’de bir göçmenin başbakan olarak seçilmesinden önce Hint asıllı Budist Rishi Sunak, 2022 yılında İngiltere’nin başbakanlık koltuğuna oturmuştu. Pakistan asıllı bir Müslüman olan Hamza Yusuf ise 2023 yılında İskoçya hükümetinin başına geçti. Böylece Birleşik Krallık'ı oluşturan ülkelerden üçü artık her zaman beyazların seçildiği makamlara partileri tarafından seçilen göçmenlerin getirildiğine tanık oldu.

Birleşik Krallık'ta farklı milletlerden üç ismin iktidara gelmesinin ve göçmenlerin çocuklarının ve torunlarının siyasetin tüm kademelerinde yer almasının yolu açıldı. Yerel halkla belediye ve meclis sandalyeleri için yarışan göçmenlerin çocukları ve torunları, hükümetlerde çeşitli görevler alırken bakanlık görevlerinde bulundular ve iç siyasi sahnede etkili oldular.

Birleşik Krallık'taki dördüncü ülke olan Kuzey İrlanda da liderlik konusunda bir istisnaya tanık oluyor. Kuzey İrlanda tarihinde ilk kez ‘Birleşik İrlanda’ fikrini destekleyen Katolik bir kadın siyasetçi olan Sinn Fein, 2023 yılında Belfast parlamento seçimlerinde rakibi Demokratik Birlik Partisi'nin (DUP) 1998 yılında imzalanan barış anlaşmasının temelini oluşturan güç paylaşımı hükümetine yönelik boykotunu sona erdirmeyi başararak iktidara geldi.