Londra'nın merkezindeki konut fiyatlarında sert düşüş

Merkezdeki emlak fiyatları 2019'dan bu yana en büyük yıllık düşüşü yaşıyor

Londra emlak piyasası, koronavirüs salgının ardından getirilen seyahat kısıtlamalarının hafifletilmesiyle 2021 yılı ortaları ile 2022 yılı sonbaharı arasında bir artış yaşadı
Londra emlak piyasası, koronavirüs salgının ardından getirilen seyahat kısıtlamalarının hafifletilmesiyle 2021 yılı ortaları ile 2022 yılı sonbaharı arasında bir artış yaşadı
TT

Londra'nın merkezindeki konut fiyatlarında sert düşüş

Londra emlak piyasası, koronavirüs salgının ardından getirilen seyahat kısıtlamalarının hafifletilmesiyle 2021 yılı ortaları ile 2022 yılı sonbaharı arasında bir artış yaşadı
Londra emlak piyasası, koronavirüs salgının ardından getirilen seyahat kısıtlamalarının hafifletilmesiyle 2021 yılı ortaları ile 2022 yılı sonbaharı arasında bir artış yaşadı

Kifaye Euler
Londra'nın merkezindeki emlak fiyatları, mart ayına kadar olan 12 ay içinde yaklaşık yüzde 5 oranında düştü.
Birleşik Krallık'ın (BK) zayıf ekonomik görünümü ve konut piyasasında daha fazla gerileme yaşanması korkusu alıcıları anlaşma yapmaktan alıkoyduğundan, bu üç buçuk yıldaki en büyük yıllık düşüş kaydedildi.
Lone Race tarafından aktarılan rakamlara göre başkentin merkezi bölgelerindeki gayrimenkul fiyatları geçtiğimiz ay metrekare başına 1,326 sterlinden (1,64 dolar) 1,261 liraya (1,57 dolar) gerileyip 2021 yılı ortalarından bu yana en düşük seviyeyi görerek 2022'nin sonlarında başlayan düşüşü sürdürdü.
Lone Race'in genel müdürü Anthony Payne, Financial Times'a yaptığı açıklamada, "Emlak piyasasındaki fiyatlar geçtiğimiz yıl biraz şişirilmişti" dedi.

Yüksek çıkarlar ve ipotekler
Mayfair ve Kensington gibi şehrin lüks bölgelerindeki emlak fiyatları, piyasa varlıklı yabancı alıcılara dayandığından, ipotek maliyetlerindeki son artışa karşı daha savunması hale geldi.
Ancak Payne, "Alıcıların, ekonomik görünüm ve yükselen faiz oranlarıyla ilgili endişeler de dahil olmak üzere birçok faktör nedeniyle fiyatların düşmeye devam edeceğine dair endişeler konusunda daha temkinli hale geldiğini söyledi" ifadelerini kullandı.
Londra'daki emlak piyasasının şu anki durumunun alıcıların ve satıcıların karşı karşıya gelmeyi göze alabileceklerini ekleyen Payne, birkaç evi olan varlıklı alıcılar satın alma konusunda daha az baskı altındayken, satıcılar genellikle gerileme kaydedilen piyasada daha iyi bir konumdalar" şeklinde konuştu.
Payne, satıcıların geçtiğimiz yıl satış konusunda daha müsait olduklarını, ancak şu anda alıcı ile satıcının bir araya gelmediği bir boşluğun hakim olduğunu söyledi.
Verilere göre mart ayında kaydedilen gayrimenkul alım-satım işlemleri, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre beşte bir oranında düşerken, metrekare fiyatları yaklaşık iki yıldır ilk kez koronavirüs salgını öncesi üç yıllık ortalamanın altına geriledi.
Londra'daki üst düzey emlak ajansı Forbes Gilbert-Green'in yöneticisi James Forbes, "Piyasadaki birçok emlak ajansının iş yapamaz olduğunu duydum" dedi. 
Forbes, değerlendirmesine şöyle devam etti:
"Londra'da küresel bir finans merkezi olarak konumumuzu koruyamayacağımızdan endişeliyim. Hepimiz, olumlu bir intibası olan Londra markası ve İngiliz markasını önemsiyoruz. Piyasamızı yönlendiren de bu."

Mini bütçe karmaşası
Londra emlak piyasası, 2021 yılı ortaları ile geçtiğimiz yılın sonbaharı arasında bir yükseliş yaşadı.
Koronavirüs salgınından sonra uygulanan seyahat kısıtlamalarının gevşetilmesinin ardından yabancı alıcılar sterlindeki gerilemeden ve düşen faiz oranlarından faydalandı.
Ancak geçen eylül ayında görev süresi kısa süren eski Başbakan Liz Truss'un 'mini bütçe' projesinin yol açtığı kaos, BK'da yatırımcı güven endeksinde sert düşüşe neden olurken çok sayıda evin satışını etkileyen bir dönüm noktası oldu.
Emlak arama motoru Zoopla'nın CEO'su Richard Donnell, yatırımcıların Londra'ya yatırım yapmak için ekonomik ve siyasi istikrar istediklerini söyledi. 
BK'nın en geniş konut piyasası şu ana kadar, son aylarda kaydedilen nispeten küçük düşüşlerle birlikte artan ipotek maliyetlerinin konut fiyatlarını yüzde 10 oranında aşağı çekebileceği yönündeki tahminleri boşa çıkardı. 

Independent Arabia



Bakan Nebati: Ülkeye 'kiralık konut üreticisi' kavramını getirerek, kiralık konut arzını artıracağız

AA
AA
TT

Bakan Nebati: Ülkeye 'kiralık konut üreticisi' kavramını getirerek, kiralık konut arzını artıracağız

AA
AA

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, kentsel dönüşüme yönelik yeni finansman modeliyle ilgili, "Konut üreticisi ile anlaşan bağımsız bölüm sahiplerine piyasaya göre çok uygun koşullarda kredi kullandırarak kentsel dönüşümü teşvik edeceğiz. Bu modelle, konut sahipleri hak kaybına uğramadan ve emsaller korunarak kentsel dönüşümü güçlü bir şekilde destekleyeceğiz." dedi.
Nebati, Şanlıurfa'da, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile kentsel dönüşümü desteklemek amacıyla hayata geçirilecek yeni finansman modellerine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Afet bölgesinin yeniden imar ve ihyasını sağlamak için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile çalışmaları hızla sürdürdüklerini bildiren Nebati, bu kapsamda gereken her türlü finansmanı Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak sağlayacaklarını söyledi.
Nebati, kentsel dönüşüm probleminin çözümünde 3 ayrı yaklaşım üzerinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile eşgüdüm içinde çalışmayı sürdürdüklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Birinci modelde konut üreticisi ile anlaşan bağımsız bölüm sahiplerine piyasaya göre çok uygun koşullarda kredi kullandırarak kentsel dönüşümü teşvik edeceğiz. Bu modelle, konut sahipleri hak kaybına uğramadan ve emsaller korunarak kentsel dönüşümü güçlü bir şekilde destekleyeceğiz. İkinci modelimizdeyse ada bazlı kentsel dönüşüm kapsamında konut üreticilerini teşvik edeceğiz. Bu kapsamda konut üreticilerine düşük maliyetli finansman desteği sağlayarak depreme dayanıklı konut arzını hızla artıracağız. Bu iki durumda da KGF desteklerini devreye alarak hem konut üreticisinin hem de bağımsız bölüm maliklerinin krediye erişimlerini kolaylaştıracağız."

"Kira enflasyonunu dizginleyeceğiz"
Çalışmalarına Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaşandığı 6 Şubat'tan önce başlanan ve dünyada farklı örnekleri olan üçüncü modelin de özellikle kiralık konut arzını artırmaya yönelik olduğuna işaret eden Nebati, şu ifadeleri kullandı:
"Bu modelle ülkemize 'kiralık konut üreticisi' kavramını kazandırmayı ve kiralık konut arzını kısa sürede artırmayı hedefliyoruz. Model kapsamında üretilen kiralık konutlar, öncelikle kentsel dönüşümde riskli yapı malik ve kiracılarına hizmet sağlayacaktır. Kiralama tutarları ve kira artışları kamu otoritesi tarafından belirlenecek ve kira tavanı uygulaması yapılacaktır. Böylece, özellikle salgın sonrasından bu yana makul seviyelerin çok ötesinde artış gösteren kira enflasyonunu dizginleyeceğiz."
Nebati, depremler sonrası TOKİ projelerinde görev alan yüklenicilerin ilk etapta sözleşmelerini bağlamaları için ihtiyaç duydukları finansmana erişimi kolaylaştırabilmek adına yürürlükte olan Kredi Garanti Fonu (KGF) paketini revize edeceklerini dile getirerek, tüm modellerle ilgili diğer detayları gelecek günlerde kamuoyuyla paylaşacaklarını bildirdi.

"TOKİ'ye damga vergisi istisnası getirdik"
İçinde bulunulan zorlu dönemde vatandaşların konut ve barınma ihtiyaçlarına çözüm olmak ve finansmana erişimlerini kolaylaştırmak amacıyla konut kredilerinde uygulanan kredi değer oranlarını güncellediklerini anlatan Nebati, şunları kaydetti:
"Ayrıca, deprem nedeniyle özellikle orta ve alt gelir grubuna yönelik konutların daha uygun şartlarla üretilmesine imkan sağlamak amacıyla TOKİ tarafından konut ve konut ile ihale edilen yapım işlerine ilişkin olarak 2023 yılı sonuna kadar uygulanmak üzere damga vergisi istisnası getirdik. Bu süreçte, bir yandan da yıkılan veya kullanılamaz hale gelen iş yerleri için mobil çözümler de üretiyoruz. 6 bin geçici ticarethaneyi esnafımızın hizmetine verdik, 3 bin konteynerden oluşan çarşıları da kuruyoruz. Diğer taraftan, kurumlarımızla koordineli şekilde ilerleyerek OSB'lere yönelik de üzerimize düşen ne varsa hızlıca yerine getireceğiz."
Dünyada bugüne kadar gerçekleşen en büyük felaketlerden birinin yaşandığı süreçte devletin tüm kurumları ve imkanlarını seferber ettiğini anlatan Nebati, kendisinin de depremin ilk gününden bu yana bölgede vatandaşlarla dayanışma içinde çalıştığını söyledi.
Nebati, depremzede vatandaşlara seslenerek, "Yüreğinizi ferah tutun. Devletimiz tüm şefkatiyle, tüm imkanlarıyla sizlerin yanındadır. Sorunların her biri çözüme kavuşana kadar, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde sizlerle birlikte olmaya, beraberce yol almaya kesin kararlıyız. Altını çizmek isterim ki Türkiye büyük ve güçlü bir ülkedir. Tüm maddi kayıplarınızı inşallah çok daha iyileriyle ve en güzel şekilde, yine birlik içinde telafi edeceğiz." dedi.

"AFAD'a 27 milyar lira aktardık"
Deprem sonrası Bakanlığının sağladığı desteklere ilişkin bilgi veren Nebati, "Deprem felaketinin ilk anından itibaren tüm kamu kurum ve kuruluşlarımızın acil nakit taleplerini hızla karşılıyoruz. Bunun için ilk etapta 100 milyar liralık kaynak ayırdık ve bu kapsamda, şimdiye kadar, AFAD'a 27 milyar lira aktardık. Depremden etkilenen vatandaşlarımıza ve hayatını kaybeden kardeşlerimizin yakınlarına nakdi yardımlarda bulunuyoruz." diye konuştu.
Nebati, depremin bütçeye ilave maliyet getirmesinin kaçınılmaz olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kimsenin içinde en ufak bir kaygı dahi olmasın. Yüksek büyüme performansımız ve taviz vermediğimiz mali disiplinle elde ettiğimiz güçlü mali alan sayesinde, bu büyük felaketin açtığı tüm yaraları hep birlikte saracağız. Hükümet olarak bugüne kadar verdiğimiz sözlerin nasıl ki hep arkasında durduysak, yine sözlerimizin arkasında dimdik durmaya devam edeceğiz. Bütçe imkanlarımıza ilave olarak, şehirlerimizi hızla ayağa kaldırmak amacıyla Afet Yeniden İmar Fonu'nu da kuruyoruz. Şeffaf bir şekilde yönetilecek olan bu Fon ile afetler için uzun vadeli kaynak sağlayarak bütçe üzerindeki yükü azaltacağız. Afet sonrasında, bu yılın ilk çeyreğinde büyümenin sınırlı olarak olumsuz etkilenme ihtimali olsa da yılın geri kalanında kademeli şekilde toparlanmasını bekliyoruz. Alacağımız ilave önlemlerle, depremin 2023 yılı büyümesindeki olumsuz etkisi de haliyle sınırlı kalacaktır."
Bu zorlu dönemde çiftçilerin yanında olmayı kesintisiz şekilde sürdürdüklerine dikkati çeken Nebati, "Deprem nedeniyle ürünleri, işleri veya işletmesi zarar gören 115 bin tarımsal üreticimizin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerinden kullandığı Hazine faiz destekli 39 milyar lira tutarındaki kredi ödemesini 1 yıl süreyle vade farksız şekilde erteledik. Bu kapsamda, Şanlıurfa'daki 17 bin tarımsal üreticimizin Hazine faiz destekli kredi ödemelerini de erteledik." dedi.

"Kamu bankalarının destek tutarı 80 milyar lirayı buldu"
Nebati, esnafa sağlanan desteklere de değinerek, şunları kaydetti:
"Daha önce açıkladığımız 250 milyar liralık kredi hacmine sahip KGF paketlerine 100 milyar lira daha ekledik. Deprem bölgesinde faaliyet gösteren işletmelerimiz için 2 yeni KGF paketini uygulamaya aldık. Bu kapsamda, onar milyar lira tutarında toplam 20 milyar lira kefalet limitini haiz Deprem Bölgesi İşletme Giderleri Destek Paketi ve Deprem Bölgesi Yatırım Destek Paketi ile işletmelerimize ek destekler de sunuyoruz. İş yerleri veya işletmeleri zarar gören 156 bin esnaf ve sanatkarımızın Halk Bankası tarafından kullandırılan 23,5 milyar liralık Hazine faiz destekli kredi ödemelerini 6 ay süreyle faizsiz şekilde erteledik. Bu kapsamda Şanlıurfa'da yaklaşık 23 bin esnaf ve sanatkarımızın 4,1 milyar lira tutarındaki Hazine faiz destekli kredi ödemesini ertelemiş durumdayız."
Nebati, sadece kamu bankalarının bölgeye sağladığı destek tutarının 80 milyar lirayı bulduğuna dikkati çekti.

"3 milyar liralık sigorta ödemesi gerçekleşti"
Afetin hemen ardından deprem sigortası kapsamındaki faaliyetleri hızlandırdıklarını bildiren Nebati, "Hasar tespitlerinin yapılmasıyla ödemelere ivedilikle başladık. Bugüne kadar 3 milyar liralık ödeme gerçekleştirdik ve ödemelerimiz hızla devam ediyor. İlk kez hasar ihbarından hasar inceleme sürecinin tamamlanmasına kadar olan süreçte, sigortalılara avans ödemesi alma imkanı da tanımaya başladık." dedi.
Nebati, bu süreçte birçok vergi düzenlemesini de hayata geçirdiklerini anlatarak, "Ayrıca, sahadan gelen talepleri dikkate alarak bugüne kadar yapılmış en kapsamlı matrah ve vergi artırımı ile borç yapılandırmasını içeren kanun teklifimiz Meclis Genel Kurulunda kabul edilmiş ve yakın zamanda uygulamaya geçecektir. Deprem tarihine kadar tahakkuk etmiş elektrik ve doğal gaz faturalarının silinmesi ile elektrik ve doğal gaz faturalarının ertelenmesi konusunda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz." ifadesini kullandı.
Konuşmasında sadece Bakanlığının bugüne kadar yaptıklarının özetini anlattığını belirten Nebati, diğer tüm bakan ve bakanlıkların da günün 24 saatinde çalışarak, daha sahada talep oluşmadan, gerekeni hızlı şekilde uygulamaya koyduklarını dile getirdi.
​​​​​​​AK Parti iktidarı olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, aşamayacakları hiçbir sorun olmadığını belirten Nebati, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bırakın birileri masaların etrafında ikbal hesapları yapıp dursunlar, birileri çadırların önünde fotoğraf versinler, birileri sosyal medya üzerinden söylemler geliştirsin. Onlar söylemeye, biz yapmaya devam edeceğiz. Biz uyumuyoruz, çalışmaya devam ediyoruz. Bizim bakanlarımız çadırlarda da yattılar, konteynerlerde de yattılar. Bürokrasimiz, belediye başkanlarımız, askerimiz, polisimiz aynı şekilde... Bizler, tüm enerjimizle, tüm inancımızla vatandaşlarımıza hızlı ve kalıcı çözümler üretmek için gece gündüz demeden mücadeleyi sürdüreceğiz. Şanlıurfa'mızın ve diğer tüm illerimizin bir an evvel yeniden imar ve ihya edilmesinde tüm gücümüzle çalışacak, milletimizle birlik içinde, yan yana, omuz omuza yol almaya devam edeceğiz. Geçmiş başarılarımız, yarınlarda elde edeceğimiz yeni zaferlerin en sağlam teminatıdır.​​​​"