Kum’da iki din adamı arabayla ezildi ve biri bıçaklandı

Kum’un Babülser şehrinde silahlı saldırıda hayatını kaybeden Abbas Ali Süleymani’nin cenazesi (Tesnim)
Kum’un Babülser şehrinde silahlı saldırıda hayatını kaybeden Abbas Ali Süleymani’nin cenazesi (Tesnim)
TT

Kum’da iki din adamı arabayla ezildi ve biri bıçaklandı

Kum’un Babülser şehrinde silahlı saldırıda hayatını kaybeden Abbas Ali Süleymani’nin cenazesi (Tesnim)
Kum’un Babülser şehrinde silahlı saldırıda hayatını kaybeden Abbas Ali Süleymani’nin cenazesi (Tesnim)

İran Uzmanlar Meclisi üyelerinden birinin öldürülmesinden günler sonra, devlet medyasının haberine göre İranlı bir din adamı, ülkedeki muhafazakarların kalesi olan Kum şehrinde ezilerek bıçaklı saldırıya uğradı.
İran Devrim Muhafızları’na (DMO) bağlı Sabirin News sitesi dün (Cumartesi), ‘Kum’un Şüheda Caddesi'nde sabah namazına yakın saatlerde otobüs durağında bekleyen iki öğrenciye bir arabanın saldırdığını, öğrencileri ezip yaraladıktan sonra sürücünün arabadan inerek birini boynundan ve vücudunun yan tarafından bıçakladığını’ bildirdi. Site saldırganın ‘daha sonra polislere de saldırdığını ve gözaltına alınmadan önce polis memurlarının silahlarını ele geçirmeye çalıştığını’ kaydetti.
Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) İran İslam Cumhuriyeti Haber Ajansı’ndan (IRNA) aktardığı habere göre olay bir trafik kazasının ardından meydana geldi. Kum Polis Şefi Emir Muhtari olaya ilişkin yaptığı açıklamada “Araba çarptıktan ve iki yaya yaralandıktan sonra, sürücü arabasından indi ve kurbanlardan biri olan din adamına bıçakla saldırdı” ifadelerini kullandı.
Aralarında saldırgan sürücünün de bulunduğu üç kişi hastaneye kaldırıldı. Din adamının hala yoğun bakımda olduğunu söyleyen Muhtari, ‘saldırının gerekçesinin ise henüz belli olmadığını’ belirtti. Polis, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü bildirdi.
Çarşamba günü, başkent Tahran'daki Marzdaran Caddesi'nde bir din adamı daha araba ile hedef alındı. Din adamına küçük bir arabanın çarptığı anı gösteren video ortaya çıktı. Polis, “Güvenlik güçleri sürücünün peşinde” açıklamasında bulunmuştu.
Olaydan saatler önce, Uzmanlar Meclisi üyesi Abbas Ali Süleymani, ülkenin kuzeyindeki Mazenderan eyaletinin Babülser şehrinde bir bankanın içinde vurularak öldürülmüştü. Yetkililer, güvenlik güçleri tarafından yakalanan saldırganla ilgili soruşturmayı sona erdirdikten sonra “Yaşanan bir güvenlik veya terör eylemi değildir” açıklamasında bulunmuşlardı.
75 yaşındaki Süleymani, bir dizi dini görevde bulundu.İran Dini Lideri Ali Hamaney'in temsilciliğini ve ülkenin güneydoğusundaki Sistan-Beluçistan eyaletinin yönetim merkezi Zahidan ve Kaşan (merkezde) gibi birçok büyük şehirde Cuma İmamlığı yaptı.
Din adamları son aylarda iktidara karşı öfkeli olan protestocuların hedefi haline geldi. Cuma imamları ve Hamaney'in temsilcileri başörtüsü kurallarının sıkılaştırılması için yetkililer üzerindeki baskılarını artırırken, ülkede yayılan yeni bir protesto hareketi olarak, din adamlarının başlarındaki sarıkların düşürüldüğünü gösteren videolar viral oldu.
İran’da geçtiğimiz eylül ayında başörtüsünü düzgün takmadığı gerekçesiyle Ahlak Polisi tarafından gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden Kürt asıllı Mahsa Amini adlı genç kızın ölümünden beri ülkenin dört bir yanını saran protestolardan sonra ülke başörtüsü konusunda geniş çaplı bir tartışmaya tanık oluyor.



İsrailli yazar David Grossman: Gazze'de yaşananlar "soykırım"

Yazar David Grossman, Tel Aviv'de İsrail hükümetine karşı düzenlenen protesto sırasında, Ocak 2023 (İsrail medyası)
Yazar David Grossman, Tel Aviv'de İsrail hükümetine karşı düzenlenen protesto sırasında, Ocak 2023 (İsrail medyası)
TT

İsrailli yazar David Grossman: Gazze'de yaşananlar "soykırım"

Yazar David Grossman, Tel Aviv'de İsrail hükümetine karşı düzenlenen protesto sırasında, Ocak 2023 (İsrail medyası)
Yazar David Grossman, Tel Aviv'de İsrail hükümetine karşı düzenlenen protesto sırasında, Ocak 2023 (İsrail medyası)

İsrailli yazar David Grossman, İtalyan gazetesi La Repubblica'da dün yayınlanan röportajında, Yahudi devletinin Gazze Şeridi'nde yürüttüğü savaşı “soykırım” olarak nitelendirdi.

Grossman şöyle konuştu: "Yıllarca bu terimi kullanmayı reddettim… Ama şimdi gazeteleri okuduktan, fotoğrafları gördükten ve orada bulunan insanlarla konuştuktan sonra, kendimi onu kullanmaktan alıkoyamıyorum."

Eserleri Fransızca, İngilizce ve İtalyanca gibi birçok dile çevrilen Grossman, şöyle devam etti: “Büyük bir acı ve kırık bir kalple, şimdi gözlerimin önünde olanları itiraf etmek zorundayım. Bu bir soykırım.”