ABD Hazine Bakanlığı, First Republic Bank için bulunan çözümden memnuniyet duyulduğunu açıkladı

AA
AA
TT

ABD Hazine Bakanlığı, First Republic Bank için bulunan çözümden memnuniyet duyulduğunu açıkladı

AA
AA

ABD Hazine Bakanlığı, bankacılık krizinde adı geçen First Republic Bank konusunda Mevduat Sigorta Fonu için en az maliyetle ve tüm mevduat sahiplerini koruyacak şekilde bir çözüm bulunmasından memnuniyet duyulduğunu bildirdi.
Hazine Bakanlığı Sözcüsü tarafından konuya ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, "Hazine, kurum konusunda Mevduat Sigorta Fonu için en az maliyetle ve tüm mevduat sahiplerini koruyacak şekilde çözüm bulunmasından memnuniyet duyuyor." değerlendirmesinde bulunuldu.
ABD bankacılık sisteminin sağlam ve dayanıklı olmaya devam ettiği vurgulanan açıklamada, Amerikalıların, mevduatlarının güvenliğinden ve bankacılık sisteminin işletmeler ile ailelere kredi sağlama işlevini yerine getirme kabiliyetinden emin olması gerektiği kaydedildi.

First Republic Bank'ın düzenleyicilerin devreye girmesiyle JPMorgan tarafından satın alınacağı açıklanmıştı
ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), bugün, First Republic Bank'ın kapatıldığını ve varlıklarının ABD'nin büyük bankalarından JPMorgan Chase tarafından satın alınacağını duyurmuştu.
FDIC'den yapılan açıklamada, bankanın 93,5 milyar dolarlık mevduatının tamamının (sigortasız mevduatlar dahil) ve varlıklarının çoğunun JPMorgan Chase'e satılacağı, First Republic'in satılmasının Mevduat Sigorta Fonu'na 13 milyar dolara mal olacağının tahmin edildiği kaydedilmişti.
First Republic Bank'ın 13 Nisan itibarıyla 229,1 milyar dolarlık toplam varlığa ve 103,9 milyar dolarlık mevduata sahip olduğu bildirilen açıklamada, el konulan bankanın 8 eyaletteki 84 ofisinin yarından itibaren JPMorgan Chase'in şubeleri olarak yeniden açılacağı aktarılmıştı.
Anlaşmanın bir parçası olarak, JPMorgan Chase'in, FDIC'e 10,6 milyar dolarlık ödeme yapacağı bildirildi.

"Hükümetimiz bizi adım atmaya çağırdı"
JPMorgan Chase Üst Yöneticisi (CEO) Jamie Dimon da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Hükümetimiz bizi ve diğerlerini adım atmaya çağırdı ve biz de yaptık." ifadesini kullandı.
Dimon, JPMorgan Chase'in finansal gücünün, kabiliyetinin ve iş modelinin söz konusu işlemi Mevduat Sigorta Fonu'nun maliyetlerini en aza indirecek şekilde yürütmek için bir teklif vermesine olanak sağladığını kaydetti.
Jamie Dimon, satın almanın genel olarak, JPMorgan Chase için mütevazı bir fayda sağladığını aktardı.

ABD'de 2 ay içinde iflas eden üçüncü banka oldu
First Republic Bank, faiz oranlarındaki keskin yükselişin ardından ABD'de 2 ay içinde iflas eden üçüncü banka oldu.
Bankanın hisseleri, geçen hafta açıklanan ilk çeyrek bilançosunun ardından keskin bir düşüş kaydetmiş. Söz konusu düşüş bankayı ayakta tutabilecek bir kurtarma anlaşması için umutların azalmasıyla daha da derinleşmişti.
Cuma günü yüzde 50'den fazla düşüş kaydeden bankanın hisse fiyatı, yılbaşından bu yana da yaklaşık yüzde 99 değer kaybetti.

İlk çeyrek bilançosu, mevduatlarının yüzde 40'ın üzerinde azaldığını gösterdi
ABD'de geçen ay Silikon Vadisi Bankası (SVB) ve Signature Bank'ın iflası sonrası First Republic Bank da finansal zorluk yaşamıştı.
Bank of America, Citigroup, JPMorgan Chase ve Wells Fargo'nun aralarında bulunduğu 11 büyük banka, mart ayı ortasında, First Republic Bank'a destek olmak ve bankacılık sektöründeki güveni sağlayarak bankalardan kaçışların yayılmasını önlemek amacıyla toplam 30 milyar dolar mevduat aktaracağını duyurmuştu.
First Republic'in yılın ilk çeyreğine ilişkin bilançosu, bankanın mevduatlarının, ABD'li büyük bankalardan gelen 30 milyar dolara rağmen mart sonu itibarıyla geçen yılın sonuna kıyasla yüzde 40,8 azaldığını ortaya koymuştu.



Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Elektrikli araçların şarj edilmesi gerekiyor ve halka açık şarj cihazlarının sayısı, benzin pompalarıyla karşılaştırıldığında daha az, işlemi tamamlamak için de daha fazla zamana ihtiyaç duyuluyor.

Ancak The Automobile Association'ın yeni verileri, elektrikli araçların şarjının bitmesi ve arızalanma kaygılarının fazla büyütülmüş olabileceğini ortaya koyuyor.

Son istatistikler, 2024'te The Automobile Association'in aldığı yardım çağrılarından yalnızca yüzde 1,85'inin elektrikli araçların biten bataryalarıyla ilgili olduğunu gösteriyor. Bu oran, geçen sene yüzde 2,26'ydı.

Her 5 sürücüden 2'si aracın şarjının biterek arızalanmasından endişelenirken, veriler bu durumun çok az sayıda sürücüyü etkilediğine işaret ediyor.

The Automobile Association, günde yaklaşık 8 bin arızaya müdahale ettiğini aktardı. Batarya bittiği için çağırıldıklarında asıl sorun, genellikle aracın şarj edilememesi oluyor.

Kurum, arızaların çoğunun lastikler veya 12 voltluk batarya sorunları gibi hem benzinli hem de elektrikli araçlarda ortak olan problemlerden kaynaklandığını belirtti.

2015'ten bu yana boş batarya yüzünden yaşanan arızalar azalıyor. O yılda yardım çağrılarının yüzde 8'i, tükenmiş batarya hücreleri yüzünden yapılmıştı.

O zamandan beri, daha fazla şarj cihazı ve daha iyi menzile sahip araçlar, sürücülerin düşük şarj nedeniyle arıza yaşamasını önlemeye yardımcı oluyor.

The Automobile Association, çağrıların yüzde 1'inin benzin ve dizelle çalışan araçların yakıtının bitmesinden kaynaklandığını ve zamanla düşük şarj yüzünden yapılan çağrıların da bu seviyeye ineceğini söyledi.

The Automobile Association'in başkanı Edmund King şöyle dedi:

The Automobile Association'in son sayıları, elektrikli araç arızalarının yüzde 2'sinden azının 'şarjın bitmesi' nedeniyle olduğunu gösteriyor, bu da menzil kaygısının geçmişte kalacağına işaret ediyor. 'Şarjın bitmesi' arızalarının çoğu, şarjın sıfıra inmesinden değil, ya şarjın azalması ya da araçların şarj kapaklarının takılması gibi teknik sorunlardan kaynaklanıyor. Son 8 yılda şarjı biten elektrikli araçların oranı yaklaşık yüzde 80 azaldı, bunun nedeni şarj cihazlarının sayısının ve güvenilirliğinin artması, müşterilere şarj sonrası daha iyi destek verilmesi, yeni elektrikli araçların menzilindeki gelişme ve sürücü eğitimi ve bilgilendirme sürecinin iyileşmesi.

Birleşik Krallık'ta artık neredeyse 1 milyon elektrikli araba şarj cihazı var; bu sayı, sürücülerin ihtiyaçlarına yetişmeyi desteklese de otomobil endüstrisi, hâlâ piyasaya daha fazla ve daha hızlı modeller sürmekte istekli.

Ancak Zapmap'e göre, şarj cihazlarının çoğu evlere yerleştirilmiş halde ve sadece 65 bini halka açık.

Her halükarda bozuk şarj cihazları ve yüksek ücretlerin, elektrikli araç sürücüleri için sıkıntı yarattığı sıkça bildiriliyor.

Özel şarj şirketleri, istediği ücretlendirmeyi yapabiliyor ve ücrete KDV eklemek zorunda kalıyor, bu da kilovat saatlik ücretlerde büyük farklara yol açabiliyor.

Elektrikli araç satın alanların çoğu, filo işleten şirketler ya da sokak dışında park yerleri olan, araçlarını düşük maliyetle, kendileri şarj edebilen ev sahipleri.

Otomobil endüstrisi, araçların kitlesel olarak benimsenmesi için halka açık ucuz şarj imkanlarına ihtiyaç duyulduğu uyarısını yapıyor.

Independent Türkçe