ABD Hazine Bakanı Yellen'dan borç limitine yönelik önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği uyarısı

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
TT

ABD Hazine Bakanı Yellen'dan borç limitine yönelik önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği uyarısı

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, borç limitine yönelik alınan önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği ve ülkenin bu tarihten sonra nakit sıkıntısı çekebileceği uyarısında bulundu.
Yellen, borç limitine ilişkin ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy'ye yönelik yeni bir mektup kaleme aldı.
Hazine Bakanlığının federal hükümetin faaliyetlerini finanse etmeye devam etme kabiliyetine ilişkin McCarthy'yi haberdar etmek için kendisine yazdığını belirten Yellen, 13 Ocak'taki mektubunda, nakdin ve olağanüstü tedbirlerin haziran başından önce tükenmesinin olası olmadığını belirttiğini anımsattı.
Yellen, "Son federal vergi tahsilatlarını inceledikten sonra, en iyi tahminimiz, Kongre'nin borç limitini artırmaması veya askıya almaması durumunda, hükümetin tüm yükümlülüklerini haziran başına kadar ve potansiyel olarak 1 Haziran itibarıyla getiremeyeceğidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Kongre'nin en kısa sürede harekete geçmesi zorunlu"
Bu tahminin mevcut verilere dayandığına dikkati çeken Yellen, federal gelirler ve harcamalar doğası gereği değişken olduğu için Hazine'nin olağanüstü önlemlerinin tükeneceği fiili tarihin bu tahminlerden birkaç hafta sonra olabileceğini kaydetti.
Yellen, Hazine'nin devlet borçlarını ne zaman ödeyemeyeceğini kesin olarak kestirmenin mümkün olmadığını vurgulayarak, daha fazla bilgi geldikçe Kongre'yi bilgilendirmeye devam edeceğini aktardı.
Janet Yellen, "Mevcut tahminler göz önüne alındığında, Kongre'nin borç limitini hükümetin ödemelerini yapmaya devam edeceğine dair daha uzun vadeli kesinlik sağlayacak şekilde artırmak veya askıya almak için mümkün olan en kısa sürede harekete geçmesi zorunlu." ifadelerini kullandı.

Eyalet ve yerel yönetim tahvillerinin ihracını askıya alma kararı
Ayrıca Hazine Bakanlığının Eyalet ve Yerel Yönetim Serisi (SLGS) hazine tahvillerinin ihracını da askıya aldığına dikkati çeken Yellen, bunların eyaletlere ve belediyelere verilen özel amaçlı hazine tahvilleri olduğunu, ihraçlarının borç limitine dahil edildiğini, borç limiti ile ilgili riskleri yönetmek için bu adımın atılacağını, ancak eyalet ve yerel yönetimler mali durumlarını yönetmek için önemli bir araçtan mahrum bırakılacağı için maliyetinin de olabileceğini ifade etti.
Yellen, "Borç limitinin askıya alınması veya artırılması için son dakikaya kadar beklemenin işletmelere ve tüketici güvenine ciddi zararlar verebileceğini, vergi mükellefleri için kısa vadeli borçlanma maliyetlerini artırabileceğini ve ABD'nin kredi notunu olumsuz etkileyebileceğini geçmiş borç limiti çıkmazlarından öğrendik." değerlendirmesinde bulundu.
Kongre'nin borç limitini yükseltmemesi halinde bu durumun Amerikan aileleri için ciddi zorluklara neden olacağına dikkati çeken Yellen, ABD'nin küresel liderliğine zarar vereceğini ve ulusal güvenlik çıkarlarını savunma kabiliyeti hakkında soru işaretleri doğuracağını vurguladı.
Yellen, Kongre'ye, mümkün olan en kısa sürede harekete geçerek ABD'nin itibarını koruma çağrısında bulundu.

Borç limiti açmazı
ABD'de federal hükümet, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.
Borç limiti ya da borç tavanı, "ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği para miktarının üst sınırı" anlamına geliyor.
Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu elinde bulunduran Cumhuriyetçiler, borç limiti müzakerelerinde önemli harcama kesintilerinden yana bir tavır sergiliyor. Demokratlar ise borç limitinin artırılmasında ısrarcı oluyor ve Cumhuriyetçilerin belirli harcamaları kısma önerilerini geri çeviriyor.
Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında bir açmaz haline gelen borç limiti konusunun piyasaları sarsmasından endişe duyuluyor. ABD'de resesyon beklentileri artarken, iki partinin borç limiti üzerindeki hesaplaşması her zamankinden daha fazla risk taşıyor.



Dünya resesyona doğru mu gidiyor?

Endekslerin dün ağır kayıplar vermesinin ardından New York Menkul Kıymetler Borsası'ndaki bir yatırımcı (Reuters)
Endekslerin dün ağır kayıplar vermesinin ardından New York Menkul Kıymetler Borsası'ndaki bir yatırımcı (Reuters)
TT

Dünya resesyona doğru mu gidiyor?

Endekslerin dün ağır kayıplar vermesinin ardından New York Menkul Kıymetler Borsası'ndaki bir yatırımcı (Reuters)
Endekslerin dün ağır kayıplar vermesinin ardından New York Menkul Kıymetler Borsası'ndaki bir yatırımcı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın yeni gümrük vergileri küresel borsalarda büyük çalkantılara yol açarak küresel resesyon korkularını körükledi.

Küresel borsalarda hisse senetlerinin endişe verici bir şekilde düştüğü fırtınalı bir günün ardından, piyasalar bugün biraz sakinleşti.

Ancak Trump'ın dün Çin'e yönelik gümrük vergisi tehditlerini arttırması ve Avrupa Birliği'nin (AB) karşı gümrük vergileri uygulama planları yapması, küresel ekonomiyi resesyona itebilecek uzun süreli bir ticaret savaşına ilişkin korkuları arttırdı.

Resesyon, üretimin, ülkelerin gayri safi yurt içi hasılasının (GSYH), satışlarının ve ihracatının art arda iki 3 aylık dönem boyunca daraldığı genel ekonomik faaliyetteki bir yavaşlamadır.

Hisse senedi piyasaları

BBC'nin görüştüğü bazı ekonomistler, ‘borsada yaşananların ekonomide yaşananlardan farklı olduğunu, hisse senedi fiyatlarındaki düşüşün her zaman ekonomik sefaletin yaklaştığı anlamına gelmediğini, ancak aynı zamanda daha geniş çaplı bir durgunluğa da yol açabileceğini’ söyledi.

Uzmanlar, borsa değerlerinde şu anda yaşananlar gibi çok büyük düşüşlerin, küresel borsaları oluşturan şirketlerin gelecekteki kazançlarının radikal bir şekilde yeniden değerlendirilmesi anlamına geldiğini belirttiler.

Piyasaların makul beklentisi, artan gümrük tarifelerinin daha yüksek maliyetlere ve daha düşük kârlara yol açması.

Şarku’l Avsat’ın BBC'den aktardığına göre, bu bir resesyonun kaçınılmaz olduğu anlamına gelmiyor, ancak resesyon ihtimali Trump'ın son yüzyılın en sert ve en geniş gümrük tarifelerini açıklamasından öncesine kıyasla çok daha yüksek.

BlackRock CEO'su Larry Fink dün Reuters’a verdiği demeçte, ABD'nin ağır gümrük vergileri uygulaması nedeniyle ABD borsalarının yüzde 20 oranında düşmeye devam edebileceğini ve ekonominin halihazırda resesyonda olabileceğini öne sürdü.

New York Ekonomi Kulübü'nde konuşan Fink, enflasyonist baskıların piyasanın beklediğinden çok daha büyük olduğu yönündeki endişelerini dile getirdi.

Emtia borsaları

Bakır ve petrol fiyatları küresel ekonominin sağlığının bir barometresidir. Trump'ın gümrük vergilerini açıklamasından bu yana her ikisi de düştü.

Dünkü seansta petrol fiyatları, son tarifelerin enerji talebini azaltacağı endişesiyle yüzde 2 düşerek 4 yılın en düşük seviyesine yaklaştı. Ancak petrol fiyatları bugün yüzde 1'den fazla yükseldi.

ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs, ticaret savaşı devam ederken küresel petrol göstergesi Brent ham petrolünün varil fiyatının 40 doların altına düşebileceğini söyledi.

Bankalar

Bankalar genellikle ekonomik faaliyetin göstergesi olarak görülür.

Trump'ın gümrük tarifelerinin açıklanmasından bu yana, aralarında gümrük tarifeleri ve karşı tarifeler nedeniyle küresel resesyon ihtimalinin yüzde 60 olduğunu tahmin eden JP Morgan'ın da bulunduğu en az yedi büyük yatırım bankası resesyon riski tahminlerini yükseltti.

Yatırımcılar tüketici harcamalarında, kredi talebinde ve anlaşma yapımında düşüşe hazırlanıyor. ABD bankası Wells Fargo'da analist olan Mike Mayo Reuters'a verdiği demeçte, “Bankaların gelecekte kredi zararı rezervlerini artırmaları gerekecek ve bu da kârları etkileyecek” dedi.

New York Menkul Kıymetler Borsası'ndaki bazı yatırımcıların görüşleri

ABD'nin en büyük menkul kıymetler borsası olan New York Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem yapan Stephen, The Guardian'a verdiği demeçte, piyasadaki dalgalanmanın ‘kimsenin ne olup bittiğini bilmediğini’ gösterdiğini söyledi. Stephen, “Biz de bilmiyoruz. Dün inanılmaz bir dalgalanma yaşadık. Piyasa o kadar ani çakıldı ki hepimizin kafası karıştı. Trump'ın açıklamadığı bir eylem planı olduğunu ummak zorundayız. Ben umutlarımı buna bağlıyorum. Çünkü gerçekte bu çok korkutucu ve felaket olabilir” ifadelerini kullandı.

Bir diğer yatırımcı Gordon, bugün piyasalarda bir miktar toparlanma olmasına rağmen, bunun durumun istikrara kavuştuğu anlamına gelmediğini; önümüzdeki birkaç gün içinde daha fazla dalgalanma beklediğini söyledi.

Bir başka deneyimli yatırımcı Anthony ise “Şu anda bir durgunluk içinde olduğumuza şüphe yok. Ancak Donald Trump dönemi sonsuza kadar sürmeyecek. Şu anda onun insafına kalmış olabiliriz ama hiçbir şey sonsuza kadar sürmez. Resesyona neden olan bir başkan asla yeniden seçilemeyeceği gibi partisi de seçilemeyecektir” şeklinde konuştu.