Hollywood grevi, talk show programlarını vurdu

Göstericiler, 20 Kasım 2007'de Hollywood'daki Writers Guild of America grevi sırasında pankartlar taşıyor (AFP)
Göstericiler, 20 Kasım 2007'de Hollywood'daki Writers Guild of America grevi sırasında pankartlar taşıyor (AFP)
TT

Hollywood grevi, talk show programlarını vurdu

Göstericiler, 20 Kasım 2007'de Hollywood'daki Writers Guild of America grevi sırasında pankartlar taşıyor (AFP)
Göstericiler, 20 Kasım 2007'de Hollywood'daki Writers Guild of America grevi sırasında pankartlar taşıyor (AFP)

Hollywood yazarlarının grevi nedeniyle ABD'de gece geç saatlerde yayımlanan programlar yayından kaldırıldı.
Film, televizyon ve diğer eğlence türlerinde çalışan 11 bin 500 yazarı temsil eden sendika, ücret konusunda aylardır süren müzakerelerin ardından 2 Mayıs Salı gününden itibaren eyleme geçecek.
Bu, Jimmy Kimmel, Jimmy Fallon, Seth Meyers ve Stephen Colbert gibi talk show sunucularının bir anlaşmaya varılıncaya kadar programlarının bölümlerini çekemeyeceği ve yayımlayamayacağı anlamına geliyor.
Kimmel'ın programına çıkacakken iptalle karşılaşan konuklar arasında Melissa McCarthy, Will Poulter ve Barry'nin yıldızlarından Anthony Carrigan yer alıyor. Fallon ise Ken Jeong, Jennifer Lopez ve Elle Fanning'i ağırlayacaktı.
Colbert de Citadel yıldızı Priyanka Chopra Jonas, Michael J. Fox ve Shonda Rhimes'la röportaj yapacaktı.
Henüz teyit edilmemiş olsa da, kanalların yeni bölümler yerine eski Jimmy Kimmel Live!, The Tonight Show, The Daily Show ve Late Night yayınlarının tekrarlarını göstermesi bekleniyor.
Meyers, Pazartesi günü (1 Mayıs) yaptığı açıklamada yazarların grev kararını desteklediğini şöyle belirtti:
"Yazmayı çok seviyorum. Televizyon için yazmayı çok seviyorum. Bu programı yazmayı çok seviyorum. Her gün ne yapmak istediğimize dair bir fikirle gelip bütün öğleden sonra bunun üzerinde çalışmamızı ve sonra da buraya gelme zevkini yaşamayı çok seviyorum. Gösteri dünyasında hiç kimsenin bir işe sahip olma hakkı yok. Ancak bir işi olan insanların adil ücret almaya hakkı var. Hayatlarını kazanmaya hakları var. Bence bu, lonca tarafından ortaya konan çok makul bir talep. Ben de bu talepleri destekliyorum."
Pazartesi günü (1 Mayıs) Met Gala'da konuşan Fallon, Variety'ye "Eğer yazarlarım olmasaydı bir şovum olmazdı ve onları sonuna kadar destekliyorum" dedi.
Bu, 15 yıl içinde gerçekleşen ilk yazarlar grevi ve Hollywood'da herhangi bir türde gerçekleşen ilk grev.
Grev hafta sonuna kadar devam ederse, Pete Davidson'ın sunacağı haftalık skeç programı Saturday Night Live normal seyrinde devam edemeyecek.



Bollywood, demokrasi ve laiklik savunuculuğundan muhafazakarlığa nasıl kaydı?

Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)
Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)
TT

Bollywood, demokrasi ve laiklik savunuculuğundan muhafazakarlığa nasıl kaydı?

Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)
Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)

Amerikan medya kuruluşu CNN, Hindistan Başbakanı Narendra Modi yönetimi altında Bollywood'un nasıl muhafazakarlaştığını inceledi.

Haberde, yılda 1500 ila 2 bin film üretilen devasa sinema sektörünün "ülkenin kültürü, kimliği ve ekonomisi üzerinde büyük etkisi olduğu" belirtildi.

Ancak eskiden laik ve demokratik değerleri temsil eden Hint sinemasının, son 10 yılda Modi'nin liderliğindeki radikal sağcı Hindistan Halk Partisi'nin (BJP) politikaları doğrultusunda muhafazakar bir çizgiye kaydığı öne sürüldü.  

Mumbai'de yaşayan film eleştirmeni ve gazeteci Tanul Thakur, Müslümanlar başta olmak üzere dini azınlıkları yok sayan yapımların Modi döneminde arttığını savunarak şunları söyledi: 

Popüler Hint sinemasındaki bu büyük değişimi, filmlerin sadece hükümetin çizgisine uymakla kalmayıp, aynı zamanda giderek daha korkunç hale geldiğini ilk elden gördüm. Siyasetin, sinemaya bu kadar etki ettiğine, Hindistan'daki dini azınlıkların ve her türlü anlatı çeşitliliğinin bu kadar bariz şekilde görmezden gelindiğine tanıklık etmek çok endişelendirici.

Haberde, 2022 yapımı Kashmir Files (Kashmir Dosyaları) ve 2023 yağımı Kerala Story (Kerala Hikayesi) filmlerinin, stereotip tasvirlerle Müslümanları kötülediği ve dini gerilimi körüklediği gerekçesiyle eleştiri topladığına dikkat çekildi. 

İktidarın filmleri doğrudan fonlamadığı fakat Modi'nin her iki filmden de övgüyle söz ettiği hatırlatıldı. Ayrıca BJP kontrolündeki bazı eyaletlerde polislere ve kamu görevlilerine filmleri mesai saatlerinde izlemeleri için izin verildiğine işaret edildi.

Kashmir Files'ın yönetmeni Vivek Agnihotri, 2022'de CNN'e verdiği söyleşide "Müslümanları eleştiren bir film yapmadım" demişti.

Kerala Story'nin yönetmeni Sudipto Sen ise geçen yıl yerel medyaya yaptığı açıklamada İslamofobi eleştirilerini reddederek filmde DEAŞ'ı hedef aldığını savunmuştu. 

Haberde, BJP'nin radikal sağcı politikalarıyla güçlenen Hindu milliyetçilerinin, iktidarı eleştiren veya "hassas konulara" giren filmlere tepki gösterdiğine de işaret edildi. 

2020'de çıkan Netflix yapımı A Suitable Boy'da (Uygun Erkek), Hindu tapınağında Müslüman bir erkeğin genç bir Hindu kadını öptüğü sahnenin muhafazakarlardan büyük eleştiri topladığı hatırlatıldı. 

Aynı platformda 2023'te yayımlanan Annapoorani de "dini hassasiyetlerle uyuşmadığı" gerekçesiyle tepki çekmişti. Netflix bunun ardından filmi platformdan kaldırmıştı. Radikal sağcı düşünce Vishva Hindu Parishad kuruluşu, platformun kararını "zafer" diye nitelemişti.

Independent Türkçe, CNN, Guardian