Riyad, DEAŞ ile Mücadele Uluslararası Koalisyon toplantısına ev sahipliği yapıyorhttps://turkish.aawsat.com/k%C3%B6rfez/4370911-riyad-dea%C5%9F-ile-m%C3%BCcadele-uluslararas%C4%B1-koalisyon-toplant%C4%B1s%C4%B1na-ev-sahipli%C4%9Fi-yap%C4%B1yor
Riyad, DEAŞ ile Mücadele Uluslararası Koalisyon toplantısına ev sahipliği yapıyor
DEAŞ ile Mücadele Uluslararası Koalisyon’nu üye sayısı 85 ülkeye ve pek çok uluslararası kuruluşlara ulaştı (SPA)
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad bugün (Perşembe), dışişleri bakanları, üst düzey yetkililer ve 85 ortak ülkenin katılımıyla, DEAŞ ile Mücadele Uluslararası Koalisyonu bakanlar toplantısına ev sahipliği yapacak.
Toplantının önde gelen katılımcılar arasında Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman ile Cidde’de görüşen ve ardından Riyad’a gelen ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’da yer alıyor. İki taraf, başlıca ekonomi ve güvenlik işbirliğini tartıştıkları birçok konu çerçevesinde bir araya gelmişti.
Suudi Arabistan, uluslararası koalisyonun en önemli kurucu üyelerinden biri. Koalisyon hava saldırılarının sayısı bakımından ikinci sırada yer alıyor. Suudi Arabistan Kraliyet Hava Kuvvetleri, Suriye’deki koalisyon hava saldırılarını desteklemek amacıyla toplam 341 sorti gerçekleştirdi.
Ağustos 2018’de Suudi Arabistan, Suriye’nin kuzeydoğusundaki DEAŞ’ten kurtarılan bölgelerdeki istikrar projelerini desteklemek için uluslararası koalisyona 100 milyon dolar katkı yaptığını açıkladı.
Suudi Arabistan, geçen Aralık ayında Lahey’de düzenlenen DEAŞ’le Mücadele Uluslararası Koalisyonu’nun siyasi direktörleri toplantısına katıldığını açıkladı. Suudi Arabistan, koalisyondaki aktif rolünün somutlaşmış hali olarak 2023 yılı bakanlar toplantısına ev sahipliği yapıyor. Suudi Arabistan’ın terör örgütleriyle her alanda mücadelede gösterdiği uluslararası çabalar ve bu örgütlerle mücadelede uluslararası işbirliğini desteklemedeki rolü dikkat çekici.
Arap Devletler Ligi Riyad’da yapılacak toplantıya, Genel Sekreter Yardımcısı ve Arap Birliği Arap İşleri ve Ulusal Güvenlik Direktörü Büyükelçi Halil İbrahim ez-Zevadi başkanlığındaki ir heyetle katılacak. Zevadi, DEAŞ’ın ortaya koyduğu ciddi zorluklarla mücadele hakkında fikir alışverişinde bulunmak için bu toplantının önemine dikkat çekti.
2014’te Suriye ve Irak’taki geniş alanlar üzerindeki kontrolünü ilan eden terör örgütü DEAŞ’ın ilk yenilgisi 2017’de Irak’ta, ardından 2019’da Suriye’de oldu ve kontrolündeki tüm alanları kaybetti. Ancak koalisyon, Mayıs 2022’de örgütün Suriye ve Irak’ta hala tehdit oluşturduğunu doğruladı.
Gizli hücre üyeleri, güvenlik güçlerine karşı Suriye ve Irak’ta sınırlı da olsa saldırılar düzenlemeye devam ediyor. Örgüt diğer ülkelerdeki saldırıları da üstleniyor ve bir dizi toplum için sürekli bir tehdit oluşturuyor.
Eric Trump, Şarku’l Avsat'a konuştu: Körfez ülkeleri büyümeye inanıyor ve iddialı projeleri benimsiyor
Eric Trump
Trump Organization’ın İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Eric Trump, Körfez ülkelerini ‘büyümeye inanan ve iddialı projeleri benimseyen açık bir zihniyete’ sahip olarak tanımladı. Trump, bölgenin hızlı hükümet desteği, güvenilir ortakları ve büyük fikirleri barındıran dinamik ekonomisi sayesinde geleneksel normların ötesine geçen istisnai projeler oluşturmak için ideal bir ortam olduğunu vurguladı.
Trump'ın yorumları, Suudi Arabistanlı Dar Al Arkan'ın bir iştiraki olan DarGlobal ile ortaklaşa geliştirilen, Şeyh Zayed Yolu üzerinde 80 katlı, 350 metre yüksekliğinde ve dünyanın en yüksek yüzme havuzuna sahip bir konut kulesi olan Dubai'deki Trump International Hotel & Tower projesinin duyurulmasının ardından Şarku’l Avsat'a verdiği özel röportaj sırasında geldi.
Eric Trump, projenin Riyad, Cidde ve Umman'da duyurulan projelerin ardından Trump Organization’ın bölgedeki bir dizi yatırımının sonuncusu olduğunu vurgulayarak, Dubai seçiminin sadece ticari bir karar olmadığını, buranın öncü kültürüne ve farklı fikirleri kucaklamasına olan inançtan kaynaklandığını belirtti.
Kulenin felsefesi
Bu yeni kulenin şehirdeki diğer projelerden farklı olduğunu vurgulayan Trump, “Biz diğer markalar gibi niceliksel genişleme peşinde değiliz. Bizim felsefemiz, her şehirde o yerin karakterini ifade eden ve siluete katkıda bulunan ikonik bir proje inşa etmektir. Birbirinin kopyası değil, farklı deneyimler istiyoruz. Dubai'deki yeni bina şehrin her köşesinden görülebilecek, lüksü, yeniliği ve olağanüstü konumu bir araya getiren bir simge olacak” ifadelerini kullandı.
Dubai'de yapılması planlanan Trump International Hotel & Tower (Şarku’l Avsat)
Trump sözlerini şöyle sürdürdü: “Çoğu marka, şehirleri otellerinin o kadar çok versiyonuyla dolduruyor ki aradaki fark artık tanınmaz hale geliyor. Biz bu modeli reddediyoruz. İnsanların kulemizi uzaktan görmelerini ve Trump'ın imzası olduğunu hemen anlamalarını istiyoruz.”
Uygulama hızı
Trump, Körfez'deki hükümet prosedürlerinin hızını överek, Dubai'deki kule için ruhsatların sadece altı haftada alındığını ve bunun ‘dünyada eşi benzeri görülmemiş’ bir hız olduğunu söyledi. Trump, “Benzer bir projeyi Avrupa'da yapmayı deneyin, altı ay sonra bile bir yanıt alamazsınız. Orada her şeye hayır diyen bir kültür var. Burada ise yenilikçi büyük projeler görmek için gerçek bir istek var” dedi.
Körfez'deki niteliksel değişim
Bölgedeki büyük değişimleri yorumlayan Trump şunları söyledi: “Körfez bugün emlak, turizm ve eğlence gelişiminde bir paradigma değişimine öncülük ediyor. Suudi Arabistan'ın Diriye'de yaptıkları ya da Dubai'nin yirmi yılda başardıkları dünyada rakipsiz. Dubai'yi 2005 yılından bu yana ziyaret ediyorum ve yaşanan dönüşümü kendi gözlerimle gördüm. Şehir artık sadece bir iş merkezi değil, yaşam, eğlence, turizm, eğitim ve inovasyon için küresel bir destinasyon haline geldi.”
Trump, “Körfez'de geleceğe yönelik bir tutku var. İnsanlar geriye değil ileriye bakıyor. En iyisini istiyorlar ve bunu başarabileceklerine inanıyorlar. Trump Organization gibi istisnai fırsatlar arayan markaların ihtiyacı olan şey de tam olarak bu” şeklinde konuştu.
Trump, bölgedeki iş ortamıyla ilgili olarak ise şu ifadeleri kullandı: “Körfez, özellikle de Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) muhteşem. Avrupa'da bürokrasi nedeniyle proje yapmak zorken, Körfez'de büyümeye inanan ve iddialı projeleri benimseyen açık bir zihniyet var. Bu proje için izinleri altı haftadan kısa bir sürede aldık ki bu dünyada nadir görülen bir durum.”
Suudi Arabistan ilham verici bir model
Eric Trump Suudi Arabistan'daki gelişmeleri överek, ülkenin küresel bir destinasyon olma yolunda ilerlediğini söyledi. Trump sözlerine şöyle devam etti: “Suudi Arabistan inanılmaz işler yapıyor. Diriye, Qiddiya ve NEOM gibi projeler vizyoner liderliğin ekonomiyi ve küresel konumu nasıl yeniden tanımlayabileceğini gösteriyor. Batı'da artık Körfez'deki güvenlik ya da yaşam kalitesi konusunda herhangi bir şüphe yok. Buradaki insanlar güvenli şehirlerde yaşıyor ve rakipsiz bir misafirperverlik ve lüks düzeyinin tadını çıkarıyor. Küresel bilinç değişti. Körfez kendini güçlü bir şekilde kanıtladı ve dünya bunu hayranlıkla izliyor.”
Çift haneli büyüme
Trump sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Dubai lüks markalara layık bir şehir. Ekonomisi çift haneli oranlarda büyüyor, sakinleri ve ziyaretçileri lüks ve ayrıcalığa değer veriyor. Dolayısıyla, bunu Trump Organization felsefesiyle birleştirdiğimizde mükemmel bir kombinasyon yaratıyoruz. Biz sadece bina satmıyoruz, ikonlar inşa ediyoruz.”
Eric Trump, ABD Başkanı Donald Trump'ın üçüncü oğludur ve Trump'ın dünya çapındaki gayrimenkul ve otel projelerini yöneten aile şirketi Trump Organization'ın İcra Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.
Babasının iki dönem başkanlık yapmasının ardından aile şirketini kardeşi Donald Jr. ile birlikte yönetmektedir.