Kuveyt, Körfez’deki ortak doğal gaz yatakları için müzakereye hazır

Suudi Arabistan ve Kuveyt, Tahran’ı Durra Gaz Sahası hakkında müzakereye davet etti

Kuveyt Dışişleri Bakanı Şeyh Salem Abdullah el-Cabir es-Sabah, İran’ın yeni Kuveyt Büyükelçisi Muhammad Totonçi’den güven mektubunu aldıktan sonra (Kuveyt Dışişleri Bakanlığı)
Kuveyt Dışişleri Bakanı Şeyh Salem Abdullah el-Cabir es-Sabah, İran’ın yeni Kuveyt Büyükelçisi Muhammad Totonçi’den güven mektubunu aldıktan sonra (Kuveyt Dışişleri Bakanlığı)
TT

Kuveyt, Körfez’deki ortak doğal gaz yatakları için müzakereye hazır

Kuveyt Dışişleri Bakanı Şeyh Salem Abdullah el-Cabir es-Sabah, İran’ın yeni Kuveyt Büyükelçisi Muhammad Totonçi’den güven mektubunu aldıktan sonra (Kuveyt Dışişleri Bakanlığı)
Kuveyt Dışişleri Bakanı Şeyh Salem Abdullah el-Cabir es-Sabah, İran’ın yeni Kuveyt Büyükelçisi Muhammad Totonçi’den güven mektubunu aldıktan sonra (Kuveyt Dışişleri Bakanlığı)

Kuveyt, Arap (Basra) Körfezi’nde bulunan Durra Gaz Sahası’ndaki uluslararası haklarını garanti altına almak amacıyla taraf ülkelerle müzakereye açık olduğunu açıkladı.

Kuveyt Başbakan Yardımcısı, Petrol Bakanı ve Maliye Bakanı Vekili Saad el-Barrak, bugün Meclis sorusuna cevaben, “İran’ın Durra Gaz Sahası’na sahasına ilişkin iddiaları, sahanın Kuveyt ve Suudi Arabistan’ın birlikte ve ortak mülkiyetini teyit eden sahadaki gerçekleri ortadan kaldırmaz” dedi.

Kuveyt Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Kuveyt ve Suudi Arabistan, Durra Gaz Sahası’nın tamamı da dahil olmak üzere, bölünmüş sular altındaki bölgede bulunan doğal kaynakların mülkiyetinin yalnızca iki ülke arasındaki ‘ortak mülkiyet’ olduğunu yeniden teyit eder” denildi.

İki ülke ayrıca uluslararası hukuk hükümleri ve iyi komşuluk ilkelerine uygun şekilde bir müzakere tarafı olan Suudi Arabistan ve Kuveyt ve diğer taraf olarak İran arasında bölünmüş olan bölgenin doğu sınırını müzakere etmek için İran’a ‘önceki ve tekrarlanan çağrılarını’ yeniledi.

Barrak açıklamasında, Petrol Bakanlığı’nın, Durra Gaz Sahası’yla ilgili olarak, Kuveyt’in İran ile dış politikasını etkileyen unsurların bir araya getirilmesine ilişkin çalışmalarını yürütmek üzere, Dışişleri Bakanlığı ile sürekli koordinasyon ve istişarelerde bulunduğunu ve bu alanla ilgili tüm veri ve teknik bilgileri sağladığını söyledi.

Barrak, “Açık denizdeki Durra Gaz Sahası 1967’de keşfedildi ve tamamen Kuveyt ile Suudi Arabistan arasında bölünmüş sular altında kalan bölgede bulunuyor. Bu şekilde, aralarında ortak bir alandır. Aralarında 2 Temmuz 2000 tarihinde akdedilen ve 2000 tarih ve (35) sayılı kanunla onaylanan sözleşmeye istinaden, o alandaki haklara eşit olarak ve münhasır sahip olmaları nedeniyle, içindeki doğal kaynakları kullanma konusunda tek başlarına tam haklara sahiptirler” dedi.

Kuveytli Bakan, 24 Aralık 2019’da aralarında imzalanan mutabakat zaptı temelinde, iki ülkenin 21 Mart 2022’de, günde bir milyar fit küp ve 84 bin varil kondens kapasitesine sahip sahayı tek bir şirket aracılığıyla geliştirmeyi öngören bir anlaşma imzaladığını da sözlerine ekledi.

FOTO: Kuveyt Dışişleri Bakanı Şeyh Salem Abdullah el-Cabir es-Sabah, İran’ın yeni Kuveyt Büyükelçisi Muhammad Totonçi’den güven mektubunu aldı (Kuveyt Dışişleri Bakanlığı)
Kuveyt Dışişleri Bakanı Şeyh Salem Abdullah el-Cabir es-Sabah, İran’ın yeni Kuveyt Büyükelçisi Muhammad Totonçi’den güven mektubunu aldı (Kuveyt Dışişleri Bakanlığı)

Bu gelişme, Kuveyt Dışişleri Bakanı Şeyh Salem Abdullah el-Cabir es-Sabah’ın, İran’ın yeni Kuveyt Büyükelçisi Muhammad Totonçi’den güven mektubu aldığı bir dönemde yaşandı.

Kuveyt Dışişleri Bakanı, İran Büyükelçisi’ne görevlerinde başarılar ve ikili ilişkilerde ilerleme diledi.

Şarku’l Avsat’ın Kuveyt Haber Ajansı KUNA’dan aktardığına göre İranlı Büyükelçi ise, söz konusu görüşmede, İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın Kuveyt Dışişleri Bakanı’na hitaben hazırladığı, İran’a resmi ziyaret davetini içeren bir mektubu iletti.



Hamas liderlerinin Doha’dan ayrıldığını doğrulayan Katar, ofislerinin ‘kalıcı olarak’ kapatılmadığını bildirdi

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
TT

Hamas liderlerinin Doha’dan ayrıldığını doğrulayan Katar, ofislerinin ‘kalıcı olarak’ kapatılmadığını bildirdi

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari bugün yaptığı açıklamada Hamas liderlerinin Doha'dan ayrıldığını doğrularken, ‘Hamas’ın Katar'ın başkentindeki siyasi bürosunun kalıcı olarak kapatılmadığını’ da bildirdi.

El-Ensari Doha'da düzenlediği basın toplantısında, “Hamas müzakere ekibinin bir parçası olan liderler şu anda Doha'da değiller ve bildiğiniz gibi çeşitli başkentler arasında hareket ediyorlar (...) Doha'daki Hamas ofisi arabuluculuk süreci için kuruldu. Arabuluculuk süreci olmadığında, ofisin kendisinin de bir işlevi olmadığı açıktır. Şayet Hamas ofisini kapatma kararı alınırsa, bunu bu platformdan duyacaksınız” ifadelerini kullandı.

(foto altı) Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'na bağlı Filistinli savaşçılar, 19 Temmuz 2023. (Reuters)

Daha önce Doha, Hamas ve İsrail arasındaki arabuluculuk faaliyetlerinin askıya alındığını duyurmuş, Katar Dışişleri Bakanlığı da bu kararı ‘ciddiyetsizlik ve şantajın reddedilmesi sonucunda’ aldıklarını açıklamıştı. Katar Dışişleri Bakanlığı tarafından o dönemde yapılan resmî açıklamalara göre, bu çabalar müzakerelerin son turunda bir anlaşmaya varılamaması üzerine askıya alındı.

El-Ensari, Katar'ın arabuluculuk çabalarına ancak Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek ve insani acılara son vermek için gerekli ciddiyet gösterildiğinde yeniden başlayacağını açıkladı. El-Ensari ayrıca, Katar'ın arabuluculuğunun şantaja maruz kalmasını kabul etmeyeceğini de vurguladı.

Mısır, Katar ve ABD aylardır İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına varılması ve iki taraf arasında esir ve mahkûmların takas edilmesi için dolaylı müzakereler yürütüyordu. Son anlaşmaya varma çabaları, İsrail'in kendi koşullarını karşılamadığı gerekçesiyle anlaşmayı reddetmesi, 6 Mayıs'ta Refah'a askeri bir operasyon başlatması ve ertesi gün Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını kontrol altına almasının ardından durdu.