BAE ve Etiyopya, ikili ilişkileri genişletmek istiyor

BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed Al Nahyan ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed görüşmesinden (WAM)
BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed Al Nahyan ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed görüşmesinden (WAM)
TT

BAE ve Etiyopya, ikili ilişkileri genişletmek istiyor

BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed Al Nahyan ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed görüşmesinden (WAM)
BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed Al Nahyan ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed görüşmesinden (WAM)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed Al Nahyan ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, gerçekleştirdikleri görüşmede, iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin çeşitli yönlerinin yanı sıra tüm bölgesel ve uluslararası ortak endişe konularını ele aldı.

Nahyan ve Ahmed arasında gerçekleşen görüşme, ekonomik, yatırım ve hayati kalkınma yönlerinde çeşitli işbirliği yollarını, iki ülkenin gelecekteki özlemlerine hizmet etmek ve halkların refahına katkıda bulunmak için tüm sektörlerde gelişme potansiyellerini içeriyordu.

Taraflar, bölgesel ve uluslararası gelişmeler ile iki ülkeyi ilgilendiren bir dizi konuyu ele alırken, vatandaşların yaşam kalitesini ve refahını artırmaya katkıda bulunan işbirliği ve etkili ortaklıklar kurmanın önemini vurguladı. Etiyopya Başbakanı, BAE Devlet Başkanı’nın ülkesini ziyaret etmesinin, iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine güçlü bir ivme kazandırdığını söyledi.

BAE Devlet Başkanı Addia Ababa’da Abiy ile yaptığı görüşmede (WAM)
BAE Devlet Başkanı Addia Ababa’da Abiy ile yaptığı görüşmede (WAM)

Nahyan, ülkesinin ortaklık ve işbirliğine dayalı dost ülkelerle dış ilişkilerini güçlendirme çabasının bir parçası olarak, Etiyopya ile karşılıklı güven ve saygıya dayalı ve ortak çıkarlara hizmet eden işbirliğini geliştirme konusundaki istekliliğini teyit etti.

BAE Devlet Başkanı açıklamasında, “BAE ile Etiyopya arasındaki ilişkiler büyüyor, son yıllarda özellikle her iki ülke sürdürülebilirlik ve kalkınmaya hizmet eden alanlarda niteliksel ilerlemeye tanık oluyor” diyerek, özellikle tarım, gıda güvenliği, enerji, ticaret, yatırım, teknoloji ve diğer sektörlerde dost Etiyopya ile ilişkilerini ilerletme konusundaki istekliliğini vurguladı.

Ticari ortaklık

Etiyopya'nın, ülkesi için iki ülke arasındaki petrol dışı ticaret hacminin 2022'de 1,4 milyar dolara ulaşmasıyla Afrika’daki önemli bir ticaret ortağı olduğunu söyleyen Nahyan, “Önümüzdeki yıllarda bu sayıyı artırmak için çalışıyoruz. İki ülkenin yenilenebilir enerji ve güneş enerjisi alanındaki iş birliğine ek olarak, özellikle iki ülke arasındaki birçok ve gelecek vaat eden yatırım fırsatlarıyla ortak yatırımı geliştirmek ve ufku genişletmek için çalışıyoruz” dedi.

Nahyan, Etiyopya'nın ‘Afrika Birliği Örgütü'nün genel merkezine ev sahipliği yapması nedeniyle özellikle kalkınma alanlarında Afrika ile ilişkileri güçlendirmeye yönelik stratejik yönü çerçevesinde BAE için özel bir öneme sahip olduğu ve kıta üzerinde büyük bir ağırlığa sahip olduğunu’ ifade etti.

Ayrıca, BAE'nin bölgede ve dünyada istikrar ve refahı destekleyen yaklaşımı temelinde Afrika kıtasında barışı sağlayan her şeyin yanında olduğunu ve bu nedenle krizlere barışçıl çözümler bulmaya yönelik tüm girişim ve çabaları desteklediğini vurguladı.

Mısır-Etiyopya anlaşması

Nahyan, Mısır ile Etiyopya arasında Nahda Barajı dosyasında uzlaşmaya varmak için müzakerelerin başlatılmasına ilişkin son anlaşmaya ilişkin olumlu adımı memnuniyetle karşılayarak, bu müzakerelerin, aralarındaki işbirliğini artıracak ve bölgede istikrarı destekleyecek şekilde tüm taraflar için tatmin edici bir çözüme ulaşmasını umduğunu ifade etti.

BAE Devlet Başkanı, Etiyopya Başbakanı'nı BAE'nin bu yılın sonunda ev sahipliği yapacağı Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ne (COP28) Taraflar Konferansı'na katılmaya davet etti.

Görüşmenin sonunda iki taraf, çeşitli ekonomik, ticari, yatırım ve kalkınma alanlarının yanı sıra ortak çıkarlara hizmet eden sürdürülebilir kalkınma, güvenlik ve istikrarın sağlanmasına yönelik çabalara katkıda bulunan işbirliğini ilerletme konusundaki isteklerini teyit etti.



Katar, İran-İsrail ateşkesinde son dakika arabuluculuğunu açıkladı

TT

Katar, İran-İsrail ateşkesinde son dakika arabuluculuğunu açıkladı

Katar, İran-İsrail ateşkesinde son dakika arabuluculuğunu açıkladı

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) Katar'ın el-Udeyd Hava Üssü’ne yönelik füze saldırılarına rağmen Katar'ın İran ve İsrail arasında ateşkes anlaşmasına varılması için yoğun çaba sarf ettiğini açıkladı.

Doha'yı ziyaret etmekte olan Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşan Al Sani şu ifadeleri kullandı: “Ateşkes konusuyla ilgili olarak Katar devleti, ateşkesin istikrarını sağlayacak bir anlaşmaya varmak için Katar Emiri Şeyh Temim'in hem ABD tarafı hem de İran Cumhurbaşkanı ile gerçekleştirdiği temaslar aracılığıyla büyük çaba sarf etti… Bu sürecin başarısı nihayetinde ilgili tarafların iradesine ve kararlılığına bağlıdır.”

Al Sani, Katar Emiri'nin İran Cumhurbaşkanı ile yaptığı bir telefon görüşmesini de açıklayarak şunları söyledi: “Sayın Emir, İran Cumhurbaşkanı ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi ve bu görüşmede Katar'ın komşu bir ülke olarak her zaman bölgenin güvenlik ve istikrarını korumaya çalıştığını vurguladı.”

sdfrgt
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani (DPA)

Al Sani, “Durumu alevlendirmeyi amaçlayan tüm girişimlere rağmen Katar olayları akıllıca ele almaya devam edecektir” dedi.

Bununla birlikte, İran'ın Katar'a yönelik füze saldırısının ülkenin egemenliğinin ihlali olduğunu vurguladı. Al Sani, “Yaşananlar Katar devletinin egemenliğinin ihlalidir ve bu kabul edilemez; ülkenin güvenliğini ve egemenlik haklarını korumak için uluslararası hukuk ve kabul edilen sözleşmeler uyarınca gerekli hukuki ve siyasi tedbirler alınacaktır” şeklinde konuştu.

Al Sani, İran ile İsrail arasındaki ateşkesin önemini vurgulayarak, ABD ve İran'ı müzakere masasına geri dönmeye çağırdı. Al Sani, “Ateşkesin kararlaştırıldığı şekilde devam edeceğini umuyor ve Katar devletinin her zaman istediği kapsamlı bir diplomatik çözüme ulaşmak için ABD ve İran taraflarını müzakere masasına dönmeye çağırıyoruz” ifadesini kullandı.

Al Sani sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm tarafların çıkarlarını garanti altına alan adil bir anlaşma çerçevesinde, nükleer silahlardan arındırılmış, güvenli ve istikrarlı bir bölge için çalışmanın önemine inanıyoruz. İran'ın da komşu bir ülke olarak anlayış ve yapıcı bölgesel iş birliği çerçevesinde güvenlik, istikrar ve büyüme arzusunda olduğunu yineliyoruz.”

Al Sani, “Bölgedeki olayları her zaman sorumluluk ruhu ve bilgelik gözüyle ele almalıyız. İsrail'in bölgeye ve İran'a yönelik tekrarlanan saldırganlığı gerilimin daha da artmasına yol açmakta ve bölgedeki istikrarsızlık durumunu daha da kötüleştirmektedir. Bu düşmanca yaklaşımın devam etmesi bölgeyi daha karmaşık ve tehlikeli yollara sürüklemekte ve bölgesel barış ve güvenliği önemli ölçüde tehdit etmektedir” ifadelerini kullandı.

Katar'ın hava savunma sistemlerinin İran füzelerine karşı gösterdiği başarı konusunda ise Al Sani şunları söyledi: “Katar'ın bugün açıkça teyit ettiği mesaj, güvenliğini korumak, topraklarını ve halkını savunmak için tam kapasiteye sahip olduğudur. Katar Silahlı Kuvvetleri etkinliğini ve yüksek hazırlık düzeyini kanıtlamış ve herkese Katar devletinin kendisini, vatandaşlarını ve topraklarında yaşayanları tam güç ve yeterlilikle savunabileceği yönünde güçlü bir mesaj göndermiştir.”

Katar Silahlı Kuvvetleri’nin ‘söz konusu saldırıya karşı koymada kahramanca bir hareket’ sergilediğini ve düşman füzelerinin biri hariç hepsini durdurup düşürdüğünü belirten Al Sani, “Bu performans silahlı kuvvetlerimizin sahip olduğu yüksek hazırlık ve profesyonellik düzeyini yansıtmakta ve anavatanın güvenlik ve egemenliğini yetkinlikle koruma kabiliyetlerini teyit etmektedir” dedi.

Al Sani ayrıca, İsrail'in Lübnan topraklarına yönelik saldırılarını da kınayarak şunları söyledi: “İsrail'in ateşkesi sürekli ihlal etmesini ve Lübnan'ın egemenliğine yönelik saldırılarını açık ve kesin bir dille kınıyoruz… Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ni sorumluluklarını yerine getirmeye ve İsrail'in bölgenin istikrarını tehdit eden bu sorumsuz hareketlerini durdurmaya çağırıyoruz.”