Kuveyt'ten deniz sınırı anlaşmasını geçersiz sayan Irak'a protesto notasıhttps://turkish.aawsat.com/k%C3%B6rfez/4549436-kuveytten-deniz-s%C4%B1n%C4%B1r%C4%B1-anla%C5%9Fmas%C4%B1n%C4%B1-ge%C3%A7ersiz-sayan-iraka-protesto-notas%C4%B1
Kuveyt'ten deniz sınırı anlaşmasını geçersiz sayan Irak'a protesto notası
AA
Kuveyt, Irak Federal Mahkemesinin, iki ülke arasında deniz sınırının belirlenmesi ve seyrüseferin düzenlenmesi amacıyla imzalanan Hor Abdullah Anlaşması'nın geçersizliğine hükmetmesi nedeniyle Irak'a protesto notası verildiğini duyurdu.
Kuveyt haber ajansı KUNA'ya göre, Irak'ın Kuveyt Büyükelçisi El-Menhel es-Safi, ülkesinin, Hor Abdullah Anlaşması'nı geçersiz sayması üzerine Kuveyt Dışişleri Bakanlığına çağrıldı.
Kuveyt'in Arap Dünyası İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Ahmed el-Bekr, Safi'ye protesto notasını teslim etti.
Haberde, söz konusu anlaşmanın, Irak ve Kuveyt parlamentoları tarafından 2013'te onaylandığı bilgisine yer verildi.
Irak Federal Mahkemesi 4 Eylül'de, iki ülke arasında her daim tartışma konusu olan deniz sınırının belirlenmesi ve seyrüseferin düzenlenmesi için 2012'de imzalanan ve 2013'te de onaylanan Hor Abdullah Sınır Anlaşması'nın geçersiz olduğuna hükmetmişti.
Irak'ın 1990'da Kuveyt'i işgalinin ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 1993 yılında aldığı 833 sayılı kararla, Irak ile Kuveyt arasındaki kara sınırı belirlenmiş ancak deniz sınırının çizilmesi iki ülkeye bırakılmıştı.
Irak ile Kuveyt arasında 2003'te diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesinin ardından sınırların belirlenmesiyle ilgili müzakerelere de başlanmıştı.
Bu bağlamda Hor Abdullah bölgesinde seyrüseferi düzenleyen anlaşma, 2012'de imzalanmış ve 2013'te Irak tarafından onaylanmıştı.
Ancak söz konusu anlaşma, Iraklı bazı siyasetçiler, milletvekilleri ve uzmanlar tarafından, "Hor Abdullah'ı Irak'ın egemenlik alanından çıkardığı" gerekçesiyle eleştirilmişti.
Hor Abdullah, Basra Körfezi'nin kuzeyinde Kuveyt'in Bubiyan ve Verbe adaları ile Irak'ın El-Fav Yarımadası arasında yer alan ve Hor ez-Zübeyr (Zübeyr Körfezi) ile Irak içlerine kadar uzanan bir su yolu olarak öne çıkıyor.
Suudi Aramco, ABD’li şirketlerle, 30 milyar doları aşan anlaşmalar imzaladı
Suudi Aramco Başkanı ve CEO’su Mühendis Amin bin Hasan en-Nasır, Washington’da düzenlenen bir panelde konuştu (Şarku’l Avsat)
Suudi Aramco, ABD’li büyük şirketlerle toplam değeri 30 milyar doları aşan 17 mutabakat zaptı ve anlaşmalar imzaladığını açıkladı. Şirketin yaptığı anlaşmalar, Aramco’nun bağlı kuruluşları üzerinden yürütülecek.
Bu duyuru, Mayıs ayında açıklanan yaklaşık 90 milyar dolar değerindeki 34 mutabakat zaptı ve anlaşmanın devamı niteliğinde. Böylece Aramco’nun ABD’li şirketlerle potansiyel iş birliği hacmi yaklaşık 120 milyar dolara ulaştı.
Aramco tarafından yapılan açıklamaya göre anlaşmalar; LNG (sıvılaştırılmış doğal gaz), finansal hizmetler, ileri seviye araç üretimi, tedarik ve satın alma alanlarını kapsıyor. Anlaşmalar, Washington’da düzenlenen 2025 ABD-Suudi Yatırım Forumu kapsamında duyuruldu.
Aramco Başkanı ve CEO’su Amin Nasser, ABD şirketlerinin 1933’teki kuruluş döneminden bu yana Aramco’nun büyümesinde kritik rol oynadığını belirterek, imzalanan yeni anlaşmaların inovasyon ve büyüme için yeni fırsatlar yaratacağını ifade etti.
Yeni mutabakat zaptı ve anlaşmaların detayları
LNG (Sıvılaştırılmış Doğal Gaz):
MidOcean Energy: Lake Charles LNG projesine olası yatırım için mutabakat zaptı.
Commonwealth LNG: Louisiana’daki LNG tesisi projesi ve Aramco Trading’in LNG ve gaz satın alma olasılığı.
Tedarik ve Hizmetler:
SLB, Baker Hughes, McDermott, Halliburton, Nesser, KBR, Flowserve, NOV, Worley ve Fluor gibi ABD’li şirketlerle yüksek kaliteli malzeme ve profesyonel hizmet tedariki için çeşitli anlaşmalar imzalandı.
İleri Seviye Araç Üretimi:
Sciencesko: Karbon fiber ve ileri kompozit malzemelerin yerel üretimini değerlendirmek için mevcut mutabakat zaptı uzatıldı.
Finansal Hizmetler:
Loomis Sayles, Blackstone, PGIM: Varlık yönetimi ve yatırım alanında ortaklık.
JPMorgan: Nakit yönetimi alanında stratejik iş birliği.
ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın katılımıyla başladıhttps://turkish.aawsat.com/k%C3%B6rfez/5210635-abd-suudi-arabistan-yat%C4%B1r%C4%B1m-forumu-veliaht-prens-muhammed-bin-selman%E2%80%99%C4%B1n-kat%C4%B1l%C4%B1m%C4%B1yla
ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın katılımıyla başladı
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman’ın Amerika Birleşik Devletleri’ne gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında, ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu bugün Washington’daki Kennedy Center’da düzenlediği programa katıldı. Ziyaretin ikinci gününde düzenlenen forumda, çok sayıda Amerikan şirketi yer alırken, bazı şirketler Suudi Arabistan’da yeni yatırımlar yapacaklarını açıkladı.
Veliaht Prens, forum öncesinde ve sonrasında birçok büyük Amerikan şirketinin üst düzey yöneticileriyle bir araya geldi.
Öte yandan, ABD Başkanı Donald Trump, dün yaptığı açıklamada Suudi Arabistan’ı “NATO dışı başlıca müttefik” olarak tanımladığını duyurdu. Trump, “Suudi Arabistan ile büyük ortaklığımız, iki ülkenin çıkarları doğrultusunda ilerlemeye devam edecek” ifadelerini kullandı.
Suudi-Amerikan yapay zekâ ortaklığı yeni tıbbın yol haritasını çiziyorhttps://turkish.aawsat.com/k%C3%B6rfez/5210512-suudi-amerikan-yapay-zek%C3%A2-ortakl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-yeni-t%C4%B1bb%C4%B1n-yol-haritas%C4%B1n%C4%B1-%C3%A7iziyor
Suudi-Amerikan yapay zekâ ortaklığı yeni tıbbın yol haritasını çiziyor
Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Beyaz Saray ziyareti, sadece geçici bir siyasi toplantı değil, Riyad ile Washington arasındaki diyaloğun geleneksel diplomasi dilinden geleceğin diline geçtiği önemli bir dönüm noktasıydı.
ABD’deki karar mekanizmalarında, yapay zekâ, ileri yarı iletken teknolojileri ve yüksek başarımlı bilişim üzerine kurulu yeni bir stratejik ortaklık döneminin temeli atıldı. Bu yeni çerçeve, yalnızca iki ülke arasındaki ittifakın şeklini belirlemekle kalmıyor, aynı zamanda önümüzdeki yıllarda küresel sağlık ekonomisini de yeniden şekillendirmeyi amaçlıyor; akıllı teşhisten niceliksel tıbba, tahmine değil veriye dayalı tedavilerin tasarlanmasına kadar uzanan geniş bir dönüşüm süreci öngörülüyor.
Yeni bir dönemin başlangıcı
Suudi Arabistan ve ABD, yapay zekâ alanında kapsamlı bir stratejik ortaklık anlaşması imzaladı. Anlaşma; ileri düzeyde ulusal modeller geliştirilmesini, veri merkezlerinin kapasitesinin artırılmasını, gelişmiş çip tedarik zincirlerinin desteklenmesini ve yeni teknolojiler için modern düzenleyici çerçevelerin oluşturulmasını hedefliyor.
Sağlık uygulamaları ve bilimsel araştırma, anlaşmanın en önemli başlıkları arasında yer alıyor. Bu adım, Suudi Arabistan’ın küresel bilgi ekonomisinde etkin bir rol üstlenme yönündeki ilerlemesini de yansıtıyor.
50 milyar dolar… Suudi Arabistan’ın silikon çağına girişi
Ziyaret kapsamında, Veliaht Prens Muhammed bin Selman, ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray’daki görüşmesinde ülkenin teknolojik dönüşüm kararlılığını vurguladı. Veliaht Prens, Suudi Arabistan’ın yüksek bilişim kapasitesine yönelik büyük bir talebi olduğunu belirterek, kısa vadede yarı iletken ihtiyaçları için yaklaşık 50 milyar dolar harcayacaklarını söyledi.
Ziyaret sırasında, yapay zekâ alanında iki ülke arasında bir mutabakat zaptı (MoU) imzalandı. Bu mutabakat zaptı, deneyimlerin paylaşılması, ortak bir düzenleyici ortamın geliştirilmesi, sağlık modeli eğitiminin desteklenmesi ve yapay zekaya dayalı tıbbi uygulamaların mümkün kılınması için pratik bir çerçeve oluşturuyor.
Reuters, yapay zekâ ve mikroçiplerin savunma ve sivil nükleer enerji ile birlikte ABD-Suudi Arabistan görüşmelerinin ana temalarından biri olduğunu bildirdi.
Washington’dan Riyad’a uzanan yapay zekâ koridoru
Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Washington, Suudi Arabistan’ın yatırım gücü ve büyük ulusal projelerini hızla hayata geçirme kapasitesi sayesinde bölgede ileri düzey bir silikon ekosistemi (Advanced Silicon Ecosystem) kurabilecek potansiyele sahip olduğuna inanıyor.
Silikondan hastaneye… Çip, sağlık hizmetlerinin geleceğini nasıl değiştiriyor?
Elektronik çipler, sağlık hizmetlerinin geleceğini dönüştürüyor; çünkü gelişmiş teknolojilerin çalışmasını mümkün kılıyor. Bunlar arasında:
* Hastalık tahmin modelleri (Disease Prediction Models)
* Protein simülasyonu (Protein Simulation)
* İleri hesaplamalı ilaç tasarımı (Advanced Computational Drug Design)
Bu amaçla Suudi Arabistan, akıllı tıbbın (Smart Medicine) geleceğini destekleyecek teknolojik bir altyapı oluşturmak amacıyla, ileri elektronik alanında uzmanlaşmış ALAT ve ulusal yapay zekâ modelleri geliştiren HUMAIN gibi öncü teknoloji şirketlerini hayata geçirdi.
Kuantum tıbbı… Bu ortaklığın bir sonraki durağı
Küresel ölçekte henüz erken aşamada olsa da kuantum bilişim (Quantum Computing), sağlık alanındaki dönüşümün doğal bir uzantısı olarak görülüyor.
Bu teknoloji, şu imkânları sunuyor:
* Kuantum protein simülasyonu (Protein Quantum Simulation)
* Eşi görülmemiş doğrulukta tıbbi görüntüleme analizi (Ultra-High Precision Medical Imaging)
* Her hastaya özel tedavilerin tasarlanması (Personalized Therapeutics)
Bu uygulamaların önümüzdeki on yıl içinde Suudi sağlık sisteminin bir parçası haline gelmesi bekleniyor.
Beyaz Saray’dan NEOM’a… Küresel tıbbın yeni manzarası
NEOM projelerinin dijital tıp, dijital ikiz teknolojileri ve akıllı klinikler alanlarında küresel bir laboratuvara dönüşmesi; buna eşlik eden stratejik ortaklık anlaşması, mutabakat zaptı ve yatırımlarla birlikte, Suudi Arabistan-ABD ortaklığını teknoloji ile sağlık güvenliğini birleştiren yeni bir aşamaya taşıyor. Bu gelişmeler, Suudi Arabistan’ı akıllı tıp yarışının merkezine yerleştiriyor.
Isaac Newton’un dediği gibi, “Daha uzağı görebildiysem, bu devlerin omuzlarında durduğum içindir.”
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة