Suudi Arabistan, İİT Yürütme Komitesi’ni Gazze konusunda acil toplantıya çağırdı

İsrail’in, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus yakınlarına düzenlediği hava saldırısının ardından bir binadan yoğun duman yükseliyor (DPA)
İsrail’in, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus yakınlarına düzenlediği hava saldırısının ardından bir binadan yoğun duman yükseliyor (DPA)
TT

Suudi Arabistan, İİT Yürütme Komitesi’ni Gazze konusunda acil toplantıya çağırdı

İsrail’in, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus yakınlarına düzenlediği hava saldırısının ardından bir binadan yoğun duman yükseliyor (DPA)
İsrail’in, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus yakınlarına düzenlediği hava saldırısının ardından bir binadan yoğun duman yükseliyor (DPA)

İslam Zirvesi’nin mevcut oturum başkanı ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Yürütme Komitesi Başkanı olan Suudi Arabistan, Gazze ve çevresindeki askeri gerilimin, sivilleri tehdit eden kötü koşulların yanı sıra bölgenin güvenlik ve istikrarının ele alınması için Yürütme Komitesi’nin bakanlar düzeyinde acil toplanması yönünde çağrıda bulundu.

İİT Genel Sekreterliği ise, İsrail’in Filistin halkından yüzlerce kişinin ölümü ve yaralanmasına yol açan saldırılarını kınadı.

Genel Sekreterlik tarafından bugün yapılan açıklamada, İsrail’in işgale devam ettiği ve uluslararası meşruiyet kararlarına uymadığı hatırlatıldı. İsrail’in Filistin halkına, topraklarına ve kutsal mekanlarına yönelik saldırı ve suçlarını her gün artırdığı belirtildi. Ayrıca, Filistin halkının meşru haklarından mahrum bırakılmasının istikrarsızlığın temel nedeni olduğu ifade edildi.

İİT Genel Sekreterliği, gerilimin tırmanmasından İsrail işgalini sorumlu tuttu.

Aynı zamanda, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) olmak üzere, uluslararası topluma, İsrail saldırganlığını durdurma, Filistin halkına uluslararası koruma sağlama ve İsrail işgalini sona erdirmeye yönelik, 4 Haziran 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulmasını ve uluslararası meşruiyete uygun olarak iki devletli çözüm vizyonuna dayalı adil ve kapsamlı bir barışa ulaşılmasını sağlayacak ciddi bir siyasi sürece sponsor olma konusundaki sorumluluklarını üstlenme çağrısında bulundu.



Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
TT

Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)

Mekke: Ömer el-Bedevi

Danimarka vatandaşı Liz Christensen, bir yıldan kısa bir süre önce, bir inanç sığınağı arayışı yolculuğunun ardından İslam'ı seçtiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat ile yaptığı sohbette, dünyanın farklı yerlerinden dua ederek gelen hacıların görüntüsü de dahil olmak üzere İslam'a ait olmanın tüm tezahürlerini anlatırken sözleri gözyaşlarıyla karıştı.

Liz, bu yıl dünyanın 100 ülkesinden 2 bin 443 hacı adayını ağırlayan İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Misafir Programı'nın bir parçası. Misafirlerin her birinin inançlarının özünü ve çevreleri üzerindeki etkisini yansıtan bir hikayesi var.

Bu misafirlerin arasında, Danimarka'dan Suudi Arabistan'a yaklaşık on saatlik bir yolculukla gelen ve Haccın büyük rüknünü yerine getirmek üzere Arafat'ta vakfeye duran, inanç atmosferiyle dolu, huşu ve sükûnet içinde, takdir-i ilahi ile kuşatılmış hacılara katılarak, kendilerine af, mağfiret, merhamet ve ateşten kurtuluş bahşetmesi için Allah'a dua etmesine vesile olan kendi hikâyesine sahip Liz de bulunuyor.

Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat'a konuşan Liz gözyaşlarına hâkim olmaya çalışarak şunları söyledi: “Mutluluktan ağlıyorum. Çünkü küçüklüğümden beri Tanrı'yı arıyordum. Pek fazla insanın Tanrı hakkında düşünmediği ya da konuşmadığı bir toplumda büyüdüm ama ben Tanrı'yı arıyordum.”

Liz, inanç yolculuğu boyunca yıllarını düşünerek ve tefekkür ederek geçirmiş, mantığa aykırı olduğuna inandığı şeyleri eleştirmeye cesaret etmiş ve doğayı tefekkür etmesi onu gerçeğin özünü aramaya yöneltmiş.

Liz şöyle diyor: “Dünyadaki güç her zaman galip geldi ve sonra bu güce sevgi demeye başladım. ‘Sevgi en büyük güçtür’ dedim ve bundan tatmin oldum. Sonra doğaya geçtim ve ağaçlardan çok etkilendim. Bu yüzden ağaçlara baktığımda ‘Bir şey var, bir yaratıcı var diyorum’. Zira doğaya baktığımda bunun kendi kendine olması imkânsız.”

Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)

Liz kendi inanç yolculuğuna devam ederken, oğlu geçen yıl şubat ayında İslam'ı seçtiğini açıkladı ve bu onun hareketi hakkında konuşmak için bir fırsat oldu. Liz şöyle diyor: “Bana bunu anlattığında ağlıyordum ama şimdi bunun gerçek olduğunu biliyorum.”

Bu yıl yaklaşık iki milyon Müslüman'ın Hac ibadetini yerine getirdiği kutsal topraklara gelen Liz, mekânın dinginliği karşısında şaşkına döndüğünü ifade etti. “Burada olduğum ve bu kadar çok kız kardeşle konuşabildiğim için çok mutluyum” diyen Liz, Haccın inanç arayışındaki uzun yolculuğunun doruk noktası olduğunu söyledi.