'COP28'... 30 milyar dolarlık iklim çözümleri fonu

Dünya liderleri Dünya'yı kurtarmak için hızlı adımlar atılması çağrısında bulunuyor

BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed, Dubai'deki “COP28” konferansının ikinci gününde ülke liderleriyle hatıra fotoğrafında (Reuters)
BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed, Dubai'deki “COP28” konferansının ikinci gününde ülke liderleriyle hatıra fotoğrafında (Reuters)
TT

'COP28'... 30 milyar dolarlık iklim çözümleri fonu

BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed, Dubai'deki “COP28” konferansının ikinci gününde ülke liderleriyle hatıra fotoğrafında (Reuters)
BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed, Dubai'deki “COP28” konferansının ikinci gününde ülke liderleriyle hatıra fotoğrafında (Reuters)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al-Nehyan, dün Dubai'de düzenlenen BM İklim Konferansı’nın (COP 28) ikinci gününde yaptığı konuşmada, dünya çapında iklim çözümleri için 30 milyar dolarlık bir fonun kurulduğunu duyurdu. Zayed, 2030'a kadar 250 milyar doların toplanmasını ve yatırılmasını amaçladıklarını belirtti.

Dün (Cuma) düzenlenen konferansın ikinci gününde dünya liderleri, gezegeni kurtarmak için çağrıda bulunan konuşmalar yaptı. İngiltere Kralı III Charles, gezegeni koruma konusunda hızlı ve kararlı adımlar atılması gerektiğini vurgulayarak, "Dünyanın umutları devlet başkanları ve hükümetlere dayanıyor" diyerek, "COP 28"in gerçek bir dönüşümün başlangıcı olmasını umduğunu ifade etti.

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, liderleri birlikte çalışmaya ve gelişmekte olan ülkelere iklim değişikliği ile mücadele için teknoloji ve finansman sağlamaya çağırdı.

Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inácio Lula da Silva ise Amazon yağmur ormanlarının çoğunluğuna ev sahipliği yapan ülkesinin iklimi koruma konusunda liderlik yapmaya hazır olduğunu belirtti.

Birçok konuda anlaşma sağlanmasına rağmen, tazminat fonları ve iklim değişikliği ile mücadelede hala çözülmemiş anlaşmazlıkların olduğu bir atmosferde, fosil yakıtların gelecekteki kullanımının azaltılması veya terk edilip edilmeyeceği konusundaki soruların hala tartışma konusu olduğu görülüyor.



Rahman'ın misafirleri, Akabe Cemresi'ne taş atıyorlar

Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)
Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)
TT

Rahman'ın misafirleri, Akabe Cemresi'ne taş atıyorlar

Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)
Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)

Hacılar, bugün şafak vakti, Zilhicce ayının onuncu günü, sevinç ve coşku içinde, Allah'ın onlara Arafat'ta durma şerefini bahşetmesinden sonra, haccın en önemli kısmını yerine getirip, Allah'ın koruması altında “Muzdelife”de gecelediler.

Suudi Arabistan hükümeti, misafirlerin inanç dolu bir ortamda rahat ve huzur içinde ibadetlerini yerine getirebilmeleri için çeşitli alanlarda entegre ve kapsamlı bakım hizmetleri sunmaktadır.

Mina'ya vardıklarında, hacılar Peygamber Efendimiz'in sünnetine uyarak Akabe taşını attılar. Ardından bugün içinde kurbanlarını kesip başlarını kazıttılar, Kabe'yi tavaf ettiler ve Safa ile Merve arasında sa'y yaptılar.

Mina'da hacılar, hac ibadetlerini tamamlamak için birkaç gün daha kalırlar. Bu günlerde Allah'ı çok anar, hac ibadetini kendilerine bahşettiği için şükrederler ve üç taş atma ritüelini tamamlarlar. Önce küçük taş, sonra orta taş ve en son büyük taş olmak üzere her birine yedi taş atarlar.

Mina'da hacılar ibadetlerini yerine getirmeye devam ediyor, Teşrik günlerini geçiriyor, Allah’ı ​​sık sık anıyor ve Hacc'ı kendilerine bahşettiği için O'na şükrediyorlar. Daha sonra en küçüğünden başlayarak, sonra ortadaki ve en son olarak en büyüğü olmak üzere, her biri yedi çakıl taşıyla üç Cemarat'ın taşlanmasını tamamlıyorlar.

Rahman'ın misafirlerinin gelişi, Allah'ın şefkati ve hac ibadetini yerine getirenlerin gayretleri ile huzur ve sükunet içerisinde gerçekleşti ve bu durum hacıların rahat bir şekilde hareket etmesine, ibadetlerini kolaylıkla ve güvenle yerine getirmelerine vesile oldu.