Suudi Arabistan Veliaht Prensi KİK zirvesine katılmak üzere Doha’ya gitti

Suudi Arabistan Veliaht Prensi KİK zirvesine katılmak üzere Doha’ya gitti
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi KİK zirvesine katılmak üzere Doha’ya gitti

Suudi Arabistan Veliaht Prensi KİK zirvesine katılmak üzere Doha’ya gitti

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Katar’da düzenlenecek olan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Yüksek Konseyi’nin 44. oturumuna katılmak üzere bugün Doha’ya gitti.

Veliaht Prens, Kral Selman bin Abdulaziz’in talimatıyla, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Sani’nin davetine cevaben, bugün ülkesinin KİK zirvesine katılan heyetine başkanlık etmek üzere Katar’a gitti.

Muhammed bin Selman, resmi ziyareti sırasında Katar Emiri ile bir araya gelerek, ortak çıkar konularını ve iki kardeş ülke arasındaki ilişkileri geliştirme yollarını tartışacak.

İki lider aynı zamanda, Suudi Arabistan-Katar Koordinasyon Konseyi toplantısına başkanlık edecek.



Suudi Arabistan İsrail'in "Philadelphia Ekseni"ne ilişkin açıklamalarını kınadı

Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)
Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)
TT

Suudi Arabistan İsrail'in "Philadelphia Ekseni"ne ilişkin açıklamalarını kınadı

Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)
Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)

Suudi Arabistan dün (Salı), İsrail'in Philadelphia Ekseni'ne ilişkin açıklamalarını ve uluslararası kanun ve normların devam eden ihlallerini meşrulaştırmaya yönelik saçma girişimlerini şiddetle kınayarak, bu iddialar karşısında Mısır'ın yanında yer aldığını ve dayanışma içinde olduğunu teyit etti.

Şarku’l Avsat’ın Dışişleri Bakanlığı açıklamasından aktardığına göre Suudi Arabistan, Mısır, Katar ve Amerika'nın kalıcı bir ateşkese varmak için yürüttüğü arabuluculuk çabalarını baltalayan ve bölgede tanık olunan tehlikeli gerilimi daha da arttıran bu provokatif açıklamaların sonuçları konusunda uyarıda bulundu.

Suudi Arabistan, Filistin halkının çektiği acılara son verilmesinin önemini ve Filistin halkının doğuştan gelen kendi kaderini tayin hakkını kullanabilmesi, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devlet kurabilmesi için ortak uluslararası çabalara duyulan ihtiyacı yineledi.