Kuveyt’in yeni Emiri’nden hükümet ve meclise sert eleştiri

Kuveyt’in yeni Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah Ulusal Meclis’te yaptığı konuşmada (KUNA)
Kuveyt’in yeni Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah Ulusal Meclis’te yaptığı konuşmada (KUNA)
TT

Kuveyt’in yeni Emiri’nden hükümet ve meclise sert eleştiri

Kuveyt’in yeni Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah Ulusal Meclis’te yaptığı konuşmada (KUNA)
Kuveyt’in yeni Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah Ulusal Meclis’te yaptığı konuşmada (KUNA)

Kuveyt’in yeni Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, Ulusal Meclis önünde yemin ettikten sonra hükümet ve meclisi eleştirerek, onları ülkenin çıkarlarına zarar vermekte suç ortaklığı yapmakla suçladı.

Merhum Emir Şeyh Nevvaf el-Ahmed el-Cabir es-Sabah’ın yerine göreve gelen Kuveyt Emiri, yemin ettikten sonra milletvekillerine hitaben yaptığı konuşmada, hükümet ve meclisin, halkın ve ülkenin çıkarlarına zarar verdiğini söyledi.

Ayrıca, kamu atamaları ve terfilerinin en basit adalet standartlarını karşılamadığına dikkat çekti.

Şeyh Meşal, Kuveyt kimliğinde meydana gelen değişim, af dosyası ve yansımaları, rehabilitasyon yasasını onaylama yarışının, sanki iki tarafın arasında bir çıkar alışverişi varmış gibi göründüğüne dikkat çekti.

Kuveyt’in mevcut gerçekliğinin özellikle güvenlik, ekonomi ve yaşam koşulları düzeyinde gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Şeyh Meşal, “Daha önceki konuşmalarımda yerine getirilmesi gereken ulusal yükümlülükler olduğunu vurguladım. Ancak meclis ve kabineden herhangi bir değişiklik veya düzeltme fark etmedik” diye ekledi.

Şeyh Meşal bu ifadeleriyle, 22 Haziran 2022’de yönetimin düzeltilmesi çağrısında bulunduğu konuşmasına atıfta bulundu.

Şeyh Meşal’in yemin etmesinden kısa bir süre sonra, hükümet yeni bir başbakanın atanmasına izin vermek için usuli bir adımla istifasını sundu.

Bunun ardından başbakan ve bakanların istifasını kabul eden ve yeni bakanlık kuruluncaya kadar görevi yürütmelerini öngören bir Emirlik kararnamesi çıkarıldı.



Hamas liderlerinin Doha’dan ayrıldığını doğrulayan Katar, ofislerinin ‘kalıcı olarak’ kapatılmadığını bildirdi

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
TT

Hamas liderlerinin Doha’dan ayrıldığını doğrulayan Katar, ofislerinin ‘kalıcı olarak’ kapatılmadığını bildirdi

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari bugün yaptığı açıklamada Hamas liderlerinin Doha'dan ayrıldığını doğrularken, ‘Hamas’ın Katar'ın başkentindeki siyasi bürosunun kalıcı olarak kapatılmadığını’ da bildirdi.

El-Ensari Doha'da düzenlediği basın toplantısında, “Hamas müzakere ekibinin bir parçası olan liderler şu anda Doha'da değiller ve bildiğiniz gibi çeşitli başkentler arasında hareket ediyorlar (...) Doha'daki Hamas ofisi arabuluculuk süreci için kuruldu. Arabuluculuk süreci olmadığında, ofisin kendisinin de bir işlevi olmadığı açıktır. Şayet Hamas ofisini kapatma kararı alınırsa, bunu bu platformdan duyacaksınız” ifadelerini kullandı.

(foto altı) Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'na bağlı Filistinli savaşçılar, 19 Temmuz 2023. (Reuters)

Daha önce Doha, Hamas ve İsrail arasındaki arabuluculuk faaliyetlerinin askıya alındığını duyurmuş, Katar Dışişleri Bakanlığı da bu kararı ‘ciddiyetsizlik ve şantajın reddedilmesi sonucunda’ aldıklarını açıklamıştı. Katar Dışişleri Bakanlığı tarafından o dönemde yapılan resmî açıklamalara göre, bu çabalar müzakerelerin son turunda bir anlaşmaya varılamaması üzerine askıya alındı.

El-Ensari, Katar'ın arabuluculuk çabalarına ancak Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek ve insani acılara son vermek için gerekli ciddiyet gösterildiğinde yeniden başlayacağını açıkladı. El-Ensari ayrıca, Katar'ın arabuluculuğunun şantaja maruz kalmasını kabul etmeyeceğini de vurguladı.

Mısır, Katar ve ABD aylardır İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına varılması ve iki taraf arasında esir ve mahkûmların takas edilmesi için dolaylı müzakereler yürütüyordu. Son anlaşmaya varma çabaları, İsrail'in kendi koşullarını karşılamadığı gerekçesiyle anlaşmayı reddetmesi, 6 Mayıs'ta Refah'a askeri bir operasyon başlatması ve ertesi gün Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını kontrol altına almasının ardından durdu.