Büyükelçi Prenses Rima bint Bender bin Sultan: Suudi Arabistan'ın Davos'a katılımı küresel liderlik rolünden kaynaklanıyor

Prenses Rima, Davos Forumu'nda gençliğin güçlendirilmesi konulu bir diyaloğa katılırken (MİSK)
Prenses Rima, Davos Forumu'nda gençliğin güçlendirilmesi konulu bir diyaloğa katılırken (MİSK)
TT

Büyükelçi Prenses Rima bint Bender bin Sultan: Suudi Arabistan'ın Davos'a katılımı küresel liderlik rolünden kaynaklanıyor

Prenses Rima, Davos Forumu'nda gençliğin güçlendirilmesi konulu bir diyaloğa katılırken (MİSK)
Prenses Rima, Davos Forumu'nda gençliğin güçlendirilmesi konulu bir diyaloğa katılırken (MİSK)

Suudi Arabistan'ın ABD Büyükelçisi Prenses Rima bint Bender bin Sultan, ülkesinin bu yılki Davos Forumu'na katılımının, küresel arenada ve her düzeydeki konumundan ve liderlik rolünden kaynaklandığını söyledi.

Prenses Rima SPA’ya yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu kapsamında çeşitli uluslararası forumlarda başarılara imza attığını, dış politikasında yeni bir yaklaşım çizdiğini, bölgede ve dünyada çeşitli konularda liderlik rolü üstlendiğini aktardı.

Rima bin Bender, Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'a, Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan başkanlığında Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'na katılan Suudi heyetinin bir parçası olarak kendisini seçtikleri için teşekkürlerini iletti.

Büyükelçi, dünyanın karşı karşıya olduğu çeşitli zorluklarla yüzleşmeye yönelik vizyonları ele almak ve fikir alışverişinde bulunmak için ülkesinin Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'na katılmayı dört gözle beklediğini ifade etti. Rima bin Bender ayrıca, söz konusu zirvenin, Suudi Arabistan’ın siyasi, ekonomik, iklim, teknik ve yenilikçi konularda başarılarından faydalanmak ve şu anda meyvelerini toplamakta olan 2030 Vizyonu hedeflerine ulaşmak için Krallığın karşılaştığı en belirgin zorlukları vurgulamak adına önemli olduğunu ifade etti.



Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, Krallığın Filistin devletinin kurulmasına ilişkin tutumunun kesin ve değişmez olduğunu vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan(SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan(SPA)
TT

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, Krallığın Filistin devletinin kurulmasına ilişkin tutumunun kesin ve değişmez olduğunu vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan(SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan(SPA)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, Krallığın Filistin devletinin kurulmasına ilişkin tutumunun değişmez ve sarsılmaz olduğunu ve bu tutumun müzakere ya da teklife tabi olmadığını vurguladı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Dışişleri Bakanlığı, Suudi Arabistan'ın Filistin devletinin kurulmasına ilişkin tutumunun kesin ve değişmez olduğunu vurgular. Veliaht Prens ve Başbakan Muhammed bin Selman, 18 Eylül 2024 tarihinde Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun açılışında yaptığı konuşmada bu tutumunu hiçbir yoruma yer vermeyecek şekilde açık ve net bir şekilde yinelemiştir. Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan'ın başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik yorulmak bilmeyen çalışmalarını durdurmayacağını ve bu olmadan İsrail ile diplomatik ilişkiler kurmayacağını vurguladı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman bu kararlı tutumunu 11 Kasım 2024 tarihinde Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşikilatı (İİT) - Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde de dile getirmiş, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik çabaların devam edeceğini teyit etmiş ve Filistin topraklarındaki İsrail işgalinin sona erdirilmesini talep etmiştir. Veliaht Prens Muhammed bin Selman, daha fazla barışsever ülkeyi Filistin devletini tanımaya ve Filistin'in Birleşmiş Milletler'e (BM) tam üyelik için uygun görülmesi suretiyle BM Genel Kurulu kararlarında ifade edildiği üzere Filistin halkının haklarını desteklemek üzere uluslararası toplumu harekete geçirmenin önemine dikkat çekmiştir.

Suudi Arabistan ayrıca, ister İsrail'in yerleşim politikaları, ister Filistin topraklarının ilhakı, isterse de Filistin halkını topraklarından sürme çabaları yoluyla olsun, Filistin halkının meşru haklarından taviz verilmesini kesin bir dille reddettiğini ve bugün uluslararası toplumun görevinin, topraklarına sahip çıkmaya devam edecek ve ondan vazgeçmeyecek olan Filistin halkının çektiği acımasız insani ıstırabı sona erdirmek için çalışmak olduğunu yineler.

Suudi Arabistan, bu kararlı tutumun müzakere ya da teklife tabi olmadığını ve -önceki ABD yönetimine ve mevcut yönetime açıkça ifade edildiği üzere- Filistin halkı uluslararası meşruiyet kararlarına uygun olarak meşru haklarını elde etmeden adil ve kalıcı bir barışın sağlanamayacağını vurgular.