OAPEC Genel Sekreteri: Doğalgaz ve petrol üretiminin durdurulması halinde dünya ‘ilkelleşir’

Şarku’l Avsat’a konuşan Loughani: Düşük karbonlu hidrojenin uluslararası ticareti 2030 yılına kadar yılda 15,5 milyon tona ulaşabilir

OAPEC Genel Sekreteri Cemal İsa el-Loughani
OAPEC Genel Sekreteri Cemal İsa el-Loughani
TT

OAPEC Genel Sekreteri: Doğalgaz ve petrol üretiminin durdurulması halinde dünya ‘ilkelleşir’

OAPEC Genel Sekreteri Cemal İsa el-Loughani
OAPEC Genel Sekreteri Cemal İsa el-Loughani

Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Örgütü (OAPEC) Genel Sekreteri Cemal İsa el-Loughani, petrol üreten ülkelerin iklim aktivistlerinin taleplerini dinleyerek, doğalgaz ve petrol üretimini durdurması halinde dünyanın ‘ilkelleşeceğini’ söyledi.

Şarku’l Avsat’a özel açıklamalarda bulunan Loughani, öyle bir durumda dünyada büyük elektrik kesintileri yaşanacağına ve şirketlerin kapanmak zorunda kalacağına dikkat çekti.

Ayrıca yakıt olmadan, esas olarak araçlara, demiryollarına ve deniz taşımacılığına dayanan tedarik zincirlerinin zarar görmesiyle küresel ticaretin durma noktasına geleceğini vurguladı.

Loughani, bu durumun ayrıca hastanelerin işletilmesinde ve hastaların taşınmasında petrol ve gaza dayalı olan küresel sağlık sisteminin çökmesine yol açacağını, bu çöküşün ilaç, ekipman ve tıbbi malzeme üretimini de kapsayacağını belirtti.

Böyle bir senaryoda, dünyanın eninde sonunda derin bir küresel çöküşe gireceği konusunda da uyardı.

Ancak bu kasvetli görünüm göz önüne alındığında, üretici ülkelerin petrol ve doğalgaz üretimini durdurmasının pek olası olmadığını belirten Loughani, şunları söyledi;

Küresel ekonominin ana motor olarak görülen, aynı zamanda ülkeler arasındaki ekonomik ilişkilerin kurulduğu en önemli temel direklerden biri olan ve milyonlarca insana enerji sağlayan petrol ve gaz endüstrisi olmayan bir küresel ekonominin hayal edilemeyeceğini vurgulamalıyız.

Petrol ve gazın, ülkeler arasındaki ekonomik ilişkilerin dayandığı ana faktörler olduğunu ve dünya çapında milyonlarca kişiye iş sağladığını da söyledi.

Ancak Loughani, petrol endüstrisinin geliştirilmesi ve OAPEC üye ülkeleri arasında enerji politikalarının koordine edilmesinde artan zorluklara da dikkat çekti.

Ayrıca petrolün adil ve makul koşullarla piyasalara teslimini güvence altına almak ve üyeler arasında petrol endüstrisindeki sermaye ve yatırımcılar için uygun koşulları sağlamaya yönelik ortak çabalara değindi.

Bunun OAPEC’in ana hedeflerinden biri olduğunu belirten Loughani, şu ifadelerle devam etti;

Bu hedefin uygulanmasındaki en önemli zorluklardan biri, çevre sorunları ve iklim değişikliğiyle bağlantılı olan petrol ve gaz yatırımlarının azaltılmasına yönelik yanıltıcı çağrılardır.

Emisyonsuz bir çevrenin petrol ve gaz tüketimini azaltmaya bağlanması konusunda büyük bir ısrar olduğunu söyleyen Loughani şöyle dedi;

Bu çağrılar, temiz teknolojiler yoluyla petrol ve gaz üretme ve emisyonları kontrol etmenin 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşılmasına yardımcı olduğu gerçeğini göz ardı ediyor.

Loughani, OAPEC’in sürdürülebilir enerji sistemlerini destekleme ve küresel iklim değişikliği çabalarına katkıda bulunma hedefinin bir parçası olarak, son yıllarda bunu uygulamaya başladığını da ekledi.

OAPEC, Suudi Arabistan, Libya ve Kuveyt tarafından 9 Ocak 1968’de Beyrut’ta imzalanan anlaşmayla kuruldu.

Merkezi Kuveyt’te olan kuruluş, 1967 savaşını takip eden zorlu koşullar altında bir Arap başarısı olarak görüldü.

Enerji ve emisyonlar

Loughani, petrol ve gaz endüstrisinin son yıllarda küresel ekonominin büyümesinde önemli bir rol oynadığını vurgulayarak, başlangıçta onu destekleyen bazı ülkelerin maruz kaldığı baskıya rağmen, sektörün gelecekte de rolünü oynamaya kesinlikle devam edeceğini belirtti.

OAPEC’in karbon emisyonlarının azaltılmasına ilişkin küresel trendleri karşılamaya başladığını dile getiren Loughani, karbon yakalama ve depolama (CSS) gibi temiz teknolojilere yönelik sürekli yatırım, yenilik ve gelişmeye dikkat çekti.

Loughani, “Her ne kadar yenilenebilir enerjinin, özellikle de güneş enerjisi ve rüzgar enerjisinin payının en hızlı ve en büyük oranda artması beklense de, uluslararası enerji kuruluşlarının çoğu, petrol ve gaz talebinin küresel enerjideki en büyük payı (2045’e kadar yaklaşık yüzde 53,7) oluşturmaya devam edeceğini tahmin ediyor” dedi.

Petrol piyasaları

Bazı ülkelerin temiz enerjiye geçmesinin ardından petrol sektöründeki yatırımların azalmasına değinen Loughani, özellikle üretim ve aramada yaşanan düşüşün küresel rezervlerin büyümesinde yavaşlamaya yol açacağını kabul etti.

OAPEC Genel Sekreteri, bunun da artan talebi karşılayacak genel arzı etkileyebileceğini ve sonuç olarak enerji fiyatlarında artışlara yol açabileceğini ifade etti.

Loughani konuya ilişkin açıklamasına şunları ekledi;

Petrol arama ve üretim yatırımlarının 2023 yılında yaklaşık 397,6 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu, 2045 yılına kadar küresel petrol talebini karşılamak için gereken yatırımlarda tahmini yüzde 17’den fazla bir boşluk olduğu anlamına geliyor.

Genel Sekreter, Rusya-Ukrayna savaşının küresel enerji sektörü haritası üzerindeki etkilerine ilişkin ise şunları söyledi;

Şubat 2022’de başlayan Rusya-Ukrayna krizi, enerji üreten ülkeler haritasındaki potansiyel değişiklikler de dahil olmak üzere küresel enerjide değişikliklere yol açtı. Bu kriz, birçok ülkeyi alternatif enerji kaynakları aramaya ve enerji kaynaklarını çeşitlendirmeye yöneltti. Bunun en belirgin örneği, Mayıs 2022’de açıklanan Avrupa Birliği’nin yaptırımlara tabi Rus fosil yakıtlarına olan bağımlılığı hızla azaltma ve yenilenebilir enerjilere bağımlılığa geçişi hızlandırma planıdır (REPowerEU). Rusya-Ukrayna krizi ve buna bağlı olarak 2022 yılında enerji fiyatlarında yaşanan keskin artış, ABD’de ham petrol üretiminin günde yaklaşık 13,3 milyon varil gibi yeni bir rekor seviyeye yükselmesinin de ana etkenlerinden biriydi.

Arap ülkelerinin rezervleri

Loughani, küresel enerji sektörü için petrol arzının güvence altına alınmasında Arapların, özellikle de Suudi Arabistan’ın rolüne dikkat çekerek şunları söyledi;

Arap ülkeleri, sahip oldukları büyük rezervler ve küresel üretimin büyük bir kısmını ve rafineri ve petrokimya endüstrisi gibi ilgili endüstrileri satın almaları ışığında, küresel enerji sektörü için petrol tedarikinin güvence altına alınmasında önemli bir rol oynuyor. Suudi Arabistan’ın, iklim değişikliğinin zorluklarıyla yüzleşirken, özellikle ekonomik kalkınma söz konusu olduğunda sürekli olarak petrol kaynaklarının güvenliğini sağlamak ve güvenilir enerji kaynakları sağlamak için çabaladığını vurgulamak isteriz. Bu, Suudi Arabistan’ın OPEC+’yı kurma ve başarısını sağlama konusundaki öncü çabalarında kanıtlanmıştır.

Suudi Arabistan’ın G20’deki ortaklarıyla ortak çıkarlara ulaşmanın yanı sıra üreticilerden, yatırımcılara ve tüketicilere kadar enerji piyasasındaki tüm etkili taraflar için adil maliyetleri sürdürmek amacıyla işbirliği yaptığını da kaydetti.

Hidrojen

OAPEC Genel Sekreteri, son yıllarda Arap ülkelerinin, uluslararası aktörlerle mutabakat zaptı imzalayarak, hidrojen alanında uluslararası işbirliğini ve ortaklığı geliştirmek amacıyla kayda değer faaliyetlere tanık olduklarını belirtti.

Loughani, “Bu projelerin hayata geçirilmesinin Arap ülkelerinin önümüzdeki yıllarda küresel hidrojen haritasında önemli bir yer işgal etmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Genel Sekreter, “Açıklanan projelerin önümüzdeki birkaç yıl içinde uygulamaya konulması durumunda, düşük karbonlu hidrojenin uluslararası ticareti 2030 yılına kadar 15,5 milyon ton/yıla ulaşabilir” diye ekledi.



ADIPEC Konferansı... BAE, enerji sektöründe gerçekçi politikalar çağrısında bulundu

BAE Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı ve Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi (ADNOC) CEO’su Sultan el-Cabir, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı’nın (ADIPEC 2025) açılışında yaptığı konuşmada (Reuters)
BAE Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı ve Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi (ADNOC) CEO’su Sultan el-Cabir, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı’nın (ADIPEC 2025) açılışında yaptığı konuşmada (Reuters)
TT

ADIPEC Konferansı... BAE, enerji sektöründe gerçekçi politikalar çağrısında bulundu

BAE Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı ve Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi (ADNOC) CEO’su Sultan el-Cabir, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı’nın (ADIPEC 2025) açılışında yaptığı konuşmada (Reuters)
BAE Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı ve Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi (ADNOC) CEO’su Sultan el-Cabir, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı’nın (ADIPEC 2025) açılışında yaptığı konuşmada (Reuters)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), küresel enerji sektöründeki liderleri, politika yapıcıları ve yatırımcıları, istihdam yaratmak, büyümeyi ve küresel rekabet gücünü teşvik etmek için gerçekçi yasalar ve iddialı ortaklıklar benimsemeye çağırdı. Bu, ülkenin halihazırda kendisinin de izlediği bir model.

BAE Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı ve Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi (ADNOC) CEO’su Sultan el-Cabir, “BAE, enerji güvenliğini destekleyen, kaynaklarını çeşitlendiren ve sermayeyi çeken gerçekçi bir yaklaşım benimsemektedir. Bu yaklaşım, yatırımcıların güvenilirlik, istikrar ve güvene değer vermesi nedeniyle yatırım akışını sürdürmektedir” ifadelerini kullandı.

El-Cabir bu açıklamayı, BAE'nin başkenti Abu Dabi'de düzenlenen ve 45'ten fazla bakan ve 250'den fazla üst düzey yönetici dahil olmak üzere çok sayıda küresel enerji liderini bir araya getiren Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı’nın (ADIPEC 2025) açılışında yaptı. Etkinliğin amacı, artan küresel enerji talebini karşılamanın yollarını tartışmak, esnek bir enerji sistemi kurmanın gerekliliğini vurgulamak ve enerji çözümlerinin kapsamını genişleterek herkes için ilerlemenin sağlanmasını garanti altına almak.

Etkili politikaların ‘geçici trendlere değil, kalıcı gerçeklere dayandığını’ açıklayan el-Cabir, ‘ekonomileri zayıflatan’ gerçekçi olmayan düzenlemelere karşı uyarıda bulundu.

El-Cabir, ADNOC'un 200'den fazla AIQ aracında yapay zekâ ve robotik kullanımıyla arıza süresini azaltma ve verimliliği artırma örneklerini sundu. Bu çözümün üretim tahminlerinin doğruluğunu yüzde 90 oranında artırması bekleniyor.

Uzun vadede güçlü bir talep öngörerek, maliyet, yatırım, teknoloji ve personel arasında denge kurulması gerektiğini vurgulayan el-Cabir, ‘temel göstergelere’ odaklanılması çağrısında bulundu.

El-Cabir konuşmasında, elektrik şebekeleri, veri merkezleri ve enerji tedarik kaynaklarına yıllık 4 trilyon dolarlık sermaye yatırımı yapılması gerektiğini vurguladı. El-Cabir, “Gelecekteki ekonomilerin büyüme gereksinimleri, geçmişteki altyapı üzerine inşa edilmiş elektrik şebekeleriyle karşılanamaz” dedi.

El-Cabir, 2040 yılına kadar enerji talebini artıracak faktörleri sıralayarak, veri merkezlerinin elektrik ihtiyacının dört kat artacağını, 1,5 milyar kişinin şehirlere taşınacağını, 2 milyardan fazla ek klima cihazının devreye alınacağını ve küresel uçak filosunun 25 binden 50 bine çıkacağını belirtti.

Yenilenebilir enerji üretiminin iki katından fazla artacağı, sıvılaştırılmış doğal gazın yüzde 50, jet yakıtının ise yüzde 30'dan fazla artacağı, petrol üretiminin 2040'tan sonra da günde 100 milyon varilin üzerinde devam edeceği ve malzeme ve ulaşımda kullanımının artacağı öngörüsünde bulunan el-Cabir, “Dünya, enerji kaynaklarını geliştirmeli, bir kaynağı başka bir kaynakla değiştirmemelidir” şeklinde konuştu.

El-Cabir, enerji yetkililerine ‘temel unsurlara odaklanmaları ve yan etkileri göz ardı etmeleri’ çağrısında bulundu. Enerji talebinin uzun vadede güçlü olduğunu, ancak kısa vadede belli bir belirsizlik bulunduğunu belirterek, bunun maliyet kontrolü ile sermaye yatırımlarının uyumlu hâle getirilmesini, verimliliğin artırılmasını ve insan kaynağı, teknoloji ile yapay zekâya yatırım yapılmasını gerektirdiğini vurguladı.

El-Cabir, ENACT (Energy Action Partners) Konseyi'nin, enerji ve yapay zekânın büyümenin ikiz itici gücü olduğu konusunda hemfikir olduğunu belirtti. Güvenilir bir temel enerji kapasitesinin sağlanması ve elektrik iletim şebekelerinin genişletilmesi gerektiğini vurguladı. BAE’nin sermaye için çekici bir ortam sunduğunu ve ADNOC’un ortaklıklarını öne çıkardı. El-Cabir ayrıca, uluslararası yatırım kolu XRG’nin çeşitli ülkelerde gaz anlaşmalarında genişlediğini ve küresel ölçekte kimya ve altyapı alanlarındaki varlığın güçlendirildiğini ifade etti.


Faysal bin Ferhan ve Rubio bölgesel gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ve Amerikalı mevkidaşı Marco Rubio (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ve Amerikalı mevkidaşı Marco Rubio (Şarku'l Avsat)
TT

Faysal bin Ferhan ve Rubio bölgesel gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ve Amerikalı mevkidaşı Marco Rubio (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ve Amerikalı mevkidaşı Marco Rubio (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, dün ABD'li mevkidaşı Marco Rubio ile bölgesel gelişmeleri ve bunlara yönelik çabaları ele aldı.

Bu gelişme, Prens Faysal bin Ferhan'ın Dışişleri Bakanı Rubio ile iki tarafın ülkeleri arasındaki ikili ilişkileri gözden geçirdiği bir telefon görüşmesi sırasında gerçekleşti.


Sisi, Büyük Mısır Müzesi'nin açılışını yaptı: Bugün tarihte yeni bir sayfa açıyoruz

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve eşi Entissar Amer, Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nin açılış törenine katıldı (DPA)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve eşi Entissar Amer, Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nin açılış törenine katıldı (DPA)
TT

Sisi, Büyük Mısır Müzesi'nin açılışını yaptı: Bugün tarihte yeni bir sayfa açıyoruz

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve eşi Entissar Amer, Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nin açılış törenine katıldı (DPA)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve eşi Entissar Amer, Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nin açılış törenine katıldı (DPA)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi cumartesi akşamı, yapılışına iki yılı aşkın bir süre önce başlanan Büyük Mısır Müzesi'ni resmi olarak açtı.

sdfrg
Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nin açılış töreni sırasında düzenlenen ışıklı gösteri (AFP)

Sisi, açılış sırasında yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Bugün, Büyük Mısır Müzesi'nin açılışını kutluyor ve şu anın ve geleceğin tarihinde yeni bir sayfa açıyoruz.”

Mısır Cumhurbaşkanı, müzenin, tek bir medeniyete adanmış dünyanın en büyük müzesi olduğunu belirtti.

t56y7u
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve eşinin Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nin açılışında çekilmiş bir grup fotoğrafı (EPA)

Fransız Haber Ajansı AFP'ye göre Sisi, müzenin inşası sırasında uluslararası bazı şirketler ve kurumlarla kapsamlı bir iş birliği yapıldığını söyledi.

dfrt
Havai fişek gösterisi, Büyük Mısır Müzesi'nin yer aldığı Giza'nın gökyüzünü aydınlattı (AP)

Sisi dün sabah, Büyük Mısır Müzesi'nin açılışına katılan Mısırlı konuklarını, dünya liderlerini ve önde gelen şahsiyetleri karşıladı. Resmi Facebook sayfasında yaptığı paylaşımda şunları söyledi:

“İnsan medeniyetinin beşiği olan Mısır'ın bereketli topraklarından, eski Mısır uygarlığının hazinelerini barındıran Büyük Mısır Müzesi'nin açılışına tanıklık etmek üzere gelen konuklarımızı, dünya liderlerini ve önde gelen şahsiyetleri hoş geldiniz diyorum. Antik Mısırlıların dehası ile modern Mısırlıların yaratıcılığını bir araya getiren bu müze, kültür ve sanat dünyasına yeni bir simge ekliyor, medeniyet ve bilgiye ilgi duyan herkesi kendine çekiyor ve insanlığın birliği ile halklar arasında barış, sevgi ve iş birliği değerlerine inanan herkes için bir gurur kaynağı oluyor.”

fjugyh
Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nde bulunan Kral 2. Ramses'in heykeli (EPA)

Büyük Mısır Müzesi, Giza Piramitleri yakınlarında 500 bin metrekarelik bir alanı kaplayan, modern Mısır tarihinin en büyük kültür projesi.

Müzede, tarih öncesi dönemlerden Ptolemaik döneme kadar Mısır medeniyetinin tarihini kapsayan 100 binden fazla eser sergileniyor. Müzenin en dikkat çekici salonları arasında, ziyaretçileri Asılı Obelisk ve Kral 2. Ramses'in heykeli ile karşılayan Büyük Salon., Antik Mısır krallarının heykellerini kronolojik sırayla sergileyen Büyük Merdiven, ve 2021 yılında dünyanın en karmaşık arkeolojik nakliye operasyonlarından biriyle taşınan Kral Khufu'nun Güneş Teknesi’nin yer aldığı salon bulunuyor.

dcfghy
Giza'daki Büyük Mısır Müzesi'nin açılış töreninde düzenlenen havai fişek gösterisi (AP)

Müze ayrıca, ilk kez tek bir yerde sergilenen Kral Tutankhamun'un koleksiyonunun tamamına da ev sahipliği yapıyor. Koleksiyon, kralın hazinelerinden 5 binden fazla parçanın yanı sıra, Mısır'ın tarihini çağlar boyunca anlatan binlerce eserden oluşuyor ve müzeyi Mısır medeniyetinin yaşayan bir kaydı haline getiriyor.

Büyük Mısır Müzesi ayrıca, yeni nesillere medeniyetlerini interaktif bir şekilde tanıtan bir çocuk müzesi, Ortadoğu'nun en büyüğü olan dünya standartlarında bir koruma merkezi, uluslararası sergi salonları, bir konferans merkezi, Firavun bahçeleri, eğlence alanları ve entegre turizm hizmetleri de sunuyor.

Kral Tutankhamun'un eksiksiz koleksiyonu, müzede sergilenen en önemli eserlerden biri ve koleksiyon, Tutankhamun'un mezarının keşfedilmesinden bu yana ilk kez sergileniyor.