Saudi Aramco küresel ekonomik zorluklara rağmen şimdiye kadarki en yüksek ikinci net geliri elde etti

Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Amin Nasser (AP)
Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Amin Nasser (AP)
TT

Saudi Aramco küresel ekonomik zorluklara rağmen şimdiye kadarki en yüksek ikinci net geliri elde etti

Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Amin Nasser (AP)
Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Amin Nasser (AP)

Suudi Arabistan ulusal petrol şirketi Saudi Aramco’nun Başkanı ve CEO’su Amin Nasser, küresel ekonominin karşı karşıya olduğu zorluklara rağmen, şirketin şimdiye kadarki en yüksek ikinci net geliri elde ettiğini açıkladı.

Nasser bugün yaptığı açıklamada, “2023’te şimdiye kadarki en yüksek ikinci net gelirimizi elde ettik. Dayanıklılığımız ve çevikliğimiz, ekonomik olumsuzluklara rağmen sağlıklı nakit akışlarına ve yüksek karlılık seviyelerine katkıda bulundu” dedi.

Hissedarlara 2023 yılı için ödenen toplam temettü tutarının da bir önceki yıla göre yüzde 30 artış sağladıklarını söyleyen Nasser, “Önümüzdeki yıllarda, yeni enerji çözümlerinin yanı sıra petrol ve gazın da küresel enerji karışımının önemli bir parçası olacağı bir geleceğe doğru ilerliyoruz” diye konuştu.

Nasser, Suudi hükümetinin maksimum sürdürülebilir üretim kapasitesini günde 12 milyon varil seviyesinde tutma yönündeki son direktifinin ‘daha fazla esneklik sağladığını’ açıkladı.

Aynı zamanda, güvenilirliklerini, operasyonel esnekliklerini ve mevcut pazar fırsatlarını yakalama yeteneklerini artırmaya katkıda bulunacak, ham petrolü artırmaya yönelik birçok stratejik projede ilerleme kaydetmeye devam ettiklerini belirtti.

Kızıldeniz’deki durumun kesinlikle bir sorun olduğunu vurgulayan Nasser, “Ancak Kızıldeniz’deki durumdan dolayı müşterilerimiz üzerinde herhangi bir etki hissetmiyoruz, miktarlar üzerinde de bir etki yok” dedi.

Çin ve Hindistan’dan petrol için güçlü bir talep olduğuna da dikkat çekti.

Saudi Aramco tarafından yapılan açıklamaya göre, şirketin net geliri 2022’de 604 milyar riyal (161,1 milyar dolar) iken, 2023’te 454,8 milyar riyal (121,3 milyar dolar) olarak kaydedildi.



Hamas liderlerinin Doha’dan ayrıldığını doğrulayan Katar, ofislerinin ‘kalıcı olarak’ kapatılmadığını bildirdi

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
TT

Hamas liderlerinin Doha’dan ayrıldığını doğrulayan Katar, ofislerinin ‘kalıcı olarak’ kapatılmadığını bildirdi

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari bugün yaptığı açıklamada Hamas liderlerinin Doha'dan ayrıldığını doğrularken, ‘Hamas’ın Katar'ın başkentindeki siyasi bürosunun kalıcı olarak kapatılmadığını’ da bildirdi.

El-Ensari Doha'da düzenlediği basın toplantısında, “Hamas müzakere ekibinin bir parçası olan liderler şu anda Doha'da değiller ve bildiğiniz gibi çeşitli başkentler arasında hareket ediyorlar (...) Doha'daki Hamas ofisi arabuluculuk süreci için kuruldu. Arabuluculuk süreci olmadığında, ofisin kendisinin de bir işlevi olmadığı açıktır. Şayet Hamas ofisini kapatma kararı alınırsa, bunu bu platformdan duyacaksınız” ifadelerini kullandı.

(foto altı) Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'na bağlı Filistinli savaşçılar, 19 Temmuz 2023. (Reuters)

Daha önce Doha, Hamas ve İsrail arasındaki arabuluculuk faaliyetlerinin askıya alındığını duyurmuş, Katar Dışişleri Bakanlığı da bu kararı ‘ciddiyetsizlik ve şantajın reddedilmesi sonucunda’ aldıklarını açıklamıştı. Katar Dışişleri Bakanlığı tarafından o dönemde yapılan resmî açıklamalara göre, bu çabalar müzakerelerin son turunda bir anlaşmaya varılamaması üzerine askıya alındı.

El-Ensari, Katar'ın arabuluculuk çabalarına ancak Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek ve insani acılara son vermek için gerekli ciddiyet gösterildiğinde yeniden başlayacağını açıkladı. El-Ensari ayrıca, Katar'ın arabuluculuğunun şantaja maruz kalmasını kabul etmeyeceğini de vurguladı.

Mısır, Katar ve ABD aylardır İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına varılması ve iki taraf arasında esir ve mahkûmların takas edilmesi için dolaylı müzakereler yürütüyordu. Son anlaşmaya varma çabaları, İsrail'in kendi koşullarını karşılamadığı gerekçesiyle anlaşmayı reddetmesi, 6 Mayıs'ta Refah'a askeri bir operasyon başlatması ve ertesi gün Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını kontrol altına almasının ardından durdu.