Suudi Arabistan ve Pakistan: Çıkarlar ağı çerçevesinde ortaklığın yeniden teyidi

Dikkatli bir diplomatik yaklaşım ilişkileri uyumlu hale getirir

Görsel: Shutterstock
Görsel: Shutterstock
TT

Suudi Arabistan ve Pakistan: Çıkarlar ağı çerçevesinde ortaklığın yeniden teyidi

Görsel: Shutterstock
Görsel: Shutterstock

Kaswar Klasra

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile Pakistan Genelkurmay Başkanı Korgeneral Asım Munir 20 Mart 2024 tarihinde Cidde'de bir araya geldiler. Görüşmede, Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Suudi Arabistan ile Pakistan arasındaki güçlü ilişkiye övgüde bulundu. İslamabad da yaptığı açıklamada aynı duyguyu paylaşırken Suudi Arabistan’ın Pakistan'a olan sarsılmaz desteği vurgulandı.

Bu görüşmeden birkaç gün sonra Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Pakistan'ın Milli Günü dolayısıyla düzenlenen geçit töreninin onur konuğu oldu. Aynı günün yani 23 Mart'ta, Prens Halid bin Selman’a Pakistan'ın üst düzey sivil ve askeri yetkililerinin katıldığı bir törenle Devlet Onur Nişanı (Nişan-ı Pakistan) verildi.

Pakistan Milli Günü törenleri sırasında Prens Halid bin Selman'ın Devlet Onur Nişanı’na layık görülmesi, Pakistan ile Suudi Arabistan arasındaki köklü ilişkileri yansıtırken Pakistan’ın bu adımı, Suudi Arabistan'ın 1947 yılından bu yana Pakistan'a verdiği kesintisiz desteği ve yıllar içinde kurulan güçlü diplomatik ilişkileri teyit ediyor.

dsefver
Suudi Arabistan Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Pakistan Genelkurmay Başkanı Korgeneral Asım Münir'i kabul etti (SPA)

Prens Halid bin Selman’ın Pakistan ziyaretinin zamanlaması ve Pakistan'ın Milli Günü törenlerine katılması, iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve bölgesel zorluklarla ortak mücadelede kararlılığı gösterdi.

Oldukça prestijli ve sivillere takdim edilen en yüksek ödülü Devlet Onur Nişanı, genellikle Pakistan'ın ulusal çıkarlarının ilerletilmesine önemli ölçüde katkıda bulunanlara veriliyor. Pakistan, Prens Halid bin Ortaklığın güçlendirilmesiSelman’a bu nişanı takdim ederek onun katkılarına övgüde bulurken Pakistan ile Suudi Arabistan arasındaki her zaman sürecek olan karşılıklı saygıyı ve iş birliği ruhunu da teyit etmiş oldu.

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Pakistan ziyareti sırasında ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı ve Genelkurmay Başkanı ile görüştü. Taraflar, kardeş ülkeler olan Pakistan ve Suudi Arabistan arasındaki stratejik ortaklığın güçlendirilmesi konusunda mutabakata vardılar.

Pakistanlı ve Suudi Arabistanlı yetkililer arasındaki üst düzey temaslar, iki ülke arasındaki ilişkilerin gücünü ve bölgedeki istikrar ve refahın desteklenmesine yönelik ortak kararlılığı teyit etti.

Özetle Pakistanlı ve Suudi Arabistanlı yetkililer arasındaki bu üst düzey temaslar, iki ülke arasındaki ilişkilerin gücünü ve bölgedeki istikrar ve refahın desteklenmesine yönelik ortak kararlılığı teyit ediyor. Karmaşık bir jeopolitik zeminde yol almaya devam eden Pakistan ve Suudi Arabistan’ın ilişkileri, güçlenmeye ve ortaya çıkan zorlukları ortak eylem ve karşılıklı iş birliğiyle ele almaya hazır olduklarını gösteriyor.

dfervfr
Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif, beraberinde Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman bin Abdulaziz ile Pakistan Milli Günü vesilesiyle İslamabad'da düzenlenen askerî geçit töreni izlerken, 23 Mart 2024 (AFP)

Wilson Center’daki Güney Asya Enstitüsü Direktörü Michael Kugelman, Suudi Savunma Bakanı Prens Halid’in Pakistan ziyaretinin, Pakistan ile Suudi Arabistan ilişkilerinin güçlendirilmesine yardımcı olacağını belirtti. Al-Majalla’ya konuşan Kugelman, bu ziyaretin kesinlikle ilişkilerin güçlenmesine yardımcı olacağını ve çok önemli bir zamanda gerçekleştiğini söyledi. Suudi Arabistan-Pakistan ilişkilerinin, birkaç yıl önce Hindistan ve İran ile ilgili birtakım meseleler yüzünden kısa süreli uzaklaşılmasının ardından her zamanki güçlü haline geri döndüğünü hatırlatan Kugelman, “Şimdi Pakistan Genelkurmay Başkanı’nın ve Başbakanı’nın Suudi Arabistan’la olan yakın şahsi ilişkileri, Suudi Arabistan’ın kilit rolü ve hayati b yatırım kaynağı olarak görülmesi bakımından İslamabad bu ziyaretin başarılı olması için gelinden geleni yapmakta kararlı. İki ülke arasındaki ilişki her ikisi için de önemli olsa da şu an özellikle Pakistan için hayati önem taşıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Pakistan’ın Suudi Arabistan'la çok yönlü ilişkileri, ortak çıkarları olduğunu teyit ediyor.

Pakistanlı gözlemciler ve dış politika uzmanları, Pakistan ile Suudi Arabistan arasında uzun yıllara dayanan ilişkilerin tarihi açıdan zengin olduğunu ve özellikle savunma, güvenlik ve ekonomi alanlarında karşılıklı güven ve iş birliğine dayandığını düşünüyorlar. Ayrıca Suudi Arabistan’ın ekonomik sıkıntılar sırasında mali yardım ve önemli yatırımlar yoluyla Pakistan'a verdiği kesintisiz desteğin, ilişkilerinin gücünü ve ortaklığın derinliğini vurguladığını belirtiyorlar.

Pakistan ve Suudi Arabistan arasındaki ilişkinin ince detaylarını anlamak, iki devletin izlediği yolu anlamanın yanı sıra, Yakın Doğu ve Güney Asya'daki bölgesel nükleer dengeler ve jeopolitik dinamikler üzerindeki daha geniş kapsamlı etkileri değerlendirmek için de hayati önem taşıyor.

Suudi Arabistan’ın Pakistan’a yardımları

Suudi Arabistan, özellikle Hindistan'ın 1998 yılında nükleer denemeleri sırasında olduğu gibi kritik dönemlerde Pakistan’a önemli yardımlarda bulundu. Şarku’l Avsat’ın Majalla’dan aktardığı habere göre bu yardımlar, bir yandan iki ülke arasındaki ilişkinin derinliğini teyit ederken, diğer yandan Suudi Arabistan'ın önemli miktarda petrol yardımında bulunacağına dair verdiği söz, Pakistan'ın nükleer deneme kararlarında belirleyici bir faktör olmuş ve Suudi Arabistan’ın sıkıntılı zamanlarda Pakistan’ın gerçek dostu olduğunu göstermiştir.

Bunun yanında Suudi Arabistan halkının ve kurumlarının Pakistan’a önemli mali yardımlarıyla birlikte, Suudi Arabistan ideolojisinin Pakistan’ın eğitim çerçevesinin belli bölümleri üzerindeki etkisi, iki ülke arasındaki ilişkinin geleneksel devlet dinamiklerinin ötesine geçerek kapsamlı ve çok yönlü doğasına başka bir boyut kazandırıyor.

Pakistan’ın Suudi Arabistan'la çok yönlü ilişkileri, dış politika çerçevesinin merkezinde yer alan ekonomik, ideolojik ve stratejik ortak çıkarları olduğunu teyit ediyor. Mevcut yerel ve uluslararası engeller arasında bu ilişkilerin sürdürülmesinin Pakistan’ın gelecekteki yönünün anahtarı olacağına şüphe yok.

Pakistanlı Jeopolitik Analist Ahmed Kureyşi, Pakistan Genelkurmay Başkanı’nın şahsi ilişkilerinin iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesinde etkili olduğunu düşünüyor. Kureyşi, Al-Majalla’ya yaptığı açıklamada, “Suudi Arabistan Savunma Bakanı, başka bir ülkedeki önemli bir askerî geçit törenine katılmak üzere özel olarak Pakistan'a gitti. Suudilerin kısa süre içinde attıkları bu olağanüstü adım, Pakistan'a ne kadar önem verdiklerinin açık bir göstergesiydi. Suudi Arabistan'ın Pakistan'a en üst düzeyde verdiği büyük önemi teyit ediyor. Bu ziyaretin, diğer bazı faktörlerin yanı sıra, Pakistan hükümeti ve silahlı kuvvetleri üzerinde derin bir etki yaratması beklenirken, ziyaret aynı zamanda Pakistan ile Suudi Arabistan arasındaki stratejik ilişkilerde bir başka dönüm noktasını temsil ediyor. Bununla birlikte ziyaret, Pakistan ile Suudi Arabistan arasındaki gelişen stratejik ortaklığı da somutlaştırıyor” ifadelerini kullandı.

Pakistan, ikinci en büyük Müslüman nüfusa ve nükleer güce sahip olması nedeniyle jeopolitik açıdan oldukça önemli bir ülke.

Prens Halid bin Selman’ın ziyareti genel olarak ve kendisine onur nişanı takdim edilmesiyle Pakistan ile Suudi Arabistan arasındaki, kökleri tarihi bağlara ve ortak değerlere uzanan kalıcı dostluğun ve dayanışmanın özel bir göstergesiydi. Her iki ülke de bölgesel dinamikler ve küresel zorluklarda önemli rollere sahipler.

Riyad ve İslamabad arasında son dönemde atılan adımlar, ilişkilerin güçlendirilmesinde ve iki ülke arasındaki ortaklığın, daha önce eşi ve benzeri görülmemiş seviyelere yükseltilmesinde önemli ilerlemeler kaydedildiğini gösterdi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı tarafından geçtiğimiz yıl yapılan ve Suudi Arabistan’ın Pakistan'daki yatırımlarını 10 milyar dolara çıkarmasıyla ilgili fizibilite çalışmalarının başladığı belirtilen açıklama, Pakistan ekonomisini canlandırmaya yönelik somut bir çabaya işaret etti.

Bunun yanında Suudi Arabistan'ın Pakistan Devlet Bankası'ndaki mevduat limitini 2 milyar dolardan 5 milyar dolara çıkarması da Suudi Arabistan'ın ekonomik sıkıntılar yaşayan Pakistan'a önemli ölçüde mali yardımda bulunma isteğinin göstergesiydi.

Suudi Arabistan, bu adımları münferit olarak değil, Pakistan ekonomisinin güçlendirilmesine yardımcı olmayı amaçlayan daha geniş kapsamlı bir çaba çerçevesinde atıyor. Suudi Arabistan’ın Pakistan Devlet Bankası'ndaki 3 milyar dolarlık mevduatın vadesini uzatmasının yanı sıra, Cenevre’deki toplantı sırasında Pakistan'ın yaşadığı sel felaketinin yaralarını sarmasına yardımcı olmak üzere verilen önemli miktarda mali yardım sözü, müttefikine verdiği desteğin boyutunu ortaya koymuştur.

Yetenekler, zorluklar ve dengeler

Pakistan, ikinci en büyük Müslüman nüfusa ve nükleer güce sahip olması nedeniyle jeopolitik açıdan oldukça önemli bir ülke. Bu da Pakistan ile Suudi Arabistan arasında güçlü ilişkilere neden dikkat edilmesi gerektiğini açıklıyor. Hindistan Yarımadası'nın 1947 yılında Hindistan ve Pakistan olmak üzere iki egemen devlete bölünmesiyle bu iki ülke arasında başlayan rekabette Suudi Arabistan'ın Pakistan’a verdiği destek, İslamabad’ın istikrar ve ekonomik refah arayışında çok önemli bir unsur olarak öne çıkıyor.

Pakistan'ın karşılaştığı iç zorluklar, sivil-asker dengesizliği, etnik ve mezhepçi gerginlikler, ekonomik baskılar ve iklim tehditleri gibi sorunlar, özellikle ülke siyasetindeki belirsizlik çerçevesinde istikrar ve ilerlemenin önünde büyük engeller oluşturuyor. Tüm bu karmaşık problemler, Pakistan'ın uluslararası ortaklarını, çıkarları açısından İslamabad'la ilişkilerini yeniden değerlendirmeye itti.

dwefer
Başkent İslamabad'da düzenlenen Pakistan Milli Günü törenlerinde paraşütçülerin gösterisinden  23 Mart 2024 (AFP)

Pakistan’ın ABD ve Çin gibi büyük güçlerle ilişkilerini dengeleyen hassas diplomatik yaklaşımına, başta Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) olmak üzere Körfez ülkeleriyle derinleşen ilişkileri eşlik etti. Bu ilişkiler, ortak dini duyguların ötesine geçerken ekonomik olarak karşılıklı bağımlılık, bu ilişkilerde önemli bir rol oynuyor. Pakistan işgücünün büyük bir kısmının Suudi Arabistan'da bulunduğu biliniyor. Körfez ülkelerinden gelen büyük miktardaki para transferi de Pakistan'ı bu ülkelere bağlayan ekonomik ilişkilerin altını çiziyor.

Körfez ülkelerinin Pakistan’a sağladığı destek, aralarındaki derin bağın ve karşılıklı desteğin göstergesidir.

Pakistanlı meslek sahiplerinin Körfez ülkelerindeki finans sektörünün ve sağlık sektörünün ayrılmaz bir parçasını oluşturması nedeniyle, Pakistan işgücünün Körfez ülkelerindeki altyapının geliştirilmesine katkısı oldukça önemli bir rol oynuyor. Bununla birlikte İslamabad, askeri eğitim ve danışmanlık alanlarındaki çalışmalarıyla bu ilişkilerin stratejik yönünü pekiştiren güçlü güvenlik ilişkileri de kurdu.

Suudi Arabistan'ın Pakistan'a 1998 yılındaki ekonomik yaptırımlar sırasında bedava petrol tedarik etmesi gibi, Körfez ülkelerinin Pakistan’a verdiği destek, zor zamanlarda birbirlerinin yanında olduklarını gösteriyor.

Öte yandan Pakistan, ekonomik kazanımlar ve güvenlik alanındaki iş birliğinin yanı sıra çıkarlarını korumak için son derece karmaşık bir ortamı olan uluslararası arenada manevra yapmak gibi karmaşık bir görevle karşı karşıya. İttifaklar arasında bir denge kurmak ve içerideki zorlukların üstesinden gelmek, Pakistan'da istikrar ve sürdürülebilir büyümenin sağlanması açısından oldukça önemli.



Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Trump’la  görüşmek için Washington’a gitti

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Trump’la  görüşmek için Washington’a gitti

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman, bugün (Pazartesi9 Kral Selman bin Abdülaziz’in talimatı ve ABD Başkanı Donald Trump’ın daveti üzerine resmi bir çalışma ziyareti için Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti.

Suudi Kraliyet Divanı’ndan yapılan açıklamada, Prens Muhammed bin Selman’ın ziyareti kapsamında Başkan Trump ile bir araya gelerek iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi, iş birliği alanlarının genişletilmesi ve ortak öneme sahip bölgesel konuların ele alınacağı bildirildi.

ABD’de siyasi çevreler, söz konusu ziyareti iki ülke ilişkilerinin stratejik niteliğini pekiştiren ve ekonomik ile güvenlik alanlarında ortaklığı derinleştiren önemli bir adım olarak değerlendiriyor.

Beyaz Saray’ın, sabah karşılama töreni, Oval Ofis görüşmeleri ve resmi akşam yemeğini de kapsayan kapsamlı bir devlet ziyareti programı hazırladığı belirtildi.

Trump, hafta sonu tatili için Florida’ya hareketinden önce yaptığı açıklamada, “Bu ziyaret bir buluşmadan fazlası… Suudi Arabistan’ı ve Veliaht Prensi onurlandırıyoruz” ifadelerini kullandı.

Bölgedeki gelişmeler ve iki ülkenin beklentileri ışığında, Suudi analistler Prens Muhammed bin Selman’ın Washington temaslarının, doksan yıla dayanan ilişkilerde yeni bir ivme yaratmasını bekliyor.

Ziyaretin ana gündemini, ikili ilişkilerin daha ileri seviyelere taşınması, son dönemde yürütülen temasların sonuçlandırılması ve bölgesel krizlerin barışçıl çözümlerinin ele alınması oluşturuyor.

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nin, iki ülkenin kamu ve özel sektörleri arasında stratejik bir köprü rolü üstlendiği; ortak hedefleri kalıcı ekonomik ortaklıklara ve etkin yatırım projelerine dönüştürmeyi amaçladığı ifade ediliyor.

Konseyin CEO’su Charles Hallab, Şarku’l Avsat gazetesine yaptığı değerlendirmede, ziyaretin “Suudi Arabistan 2030 Vizyonu” kapsamında savunma, yapay zekâ, dijital dönüşüm ve yaşam kalitesi endüstrileri gibi kritik sektörlerde iş birliğini daha da ileriye taşıyacağını söyledi.


Enerjiden teknolojiye... Suudi Arabistan-ABD ilişkilerinin geleceğini şekillendiren anlaşmalar

ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Reuters)
TT

Enerjiden teknolojiye... Suudi Arabistan-ABD ilişkilerinin geleceğini şekillendiren anlaşmalar

ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Reuters)

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın Washington ziyareti, Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ekonomik iş birliğinin benzeri görülmemiş bir ivme kazandığı kritik bir dönemde gerçekleşiyor.

Artık ilişki yalnızca enerji sektöründeki tarihi ortaklıkla sınırlı değil; yapay zekâ, madencilik, yenilenebilir enerji ve eğlence gibi geleceğin hayati sektörlerini de kapsayacak şekilde genişlemiş durumda. Bu genişleme, ekonomik dönüşümü hedefleyen Vizyon 2030 amaçlarıyla uyumlu.

Bu yoğun ticari faaliyet, karşılıklı güveni ve daha sürdürülebilir, çeşitli bir küresel ekonomi inşa etme yönündeki ortak isteği yansıtıyor.

2025 yılının ilk on ayında -yani ABD Başkanı Donald Trump’ın bu yıl 20 Ocak’ta başlayan yeni döneminden itibaren- iki ülkenin özel sektörü, yalnızca büyük finansal anlaşmalarla sınırlı kalmayan; bilgi transferi, teknoloji yerelleştirme ve yerel yeteneklerin geliştirilmesini de içeren bir dizi anlaşma, mutabakat zaptı ve stratejik ortaklığa imza attı.

Bu detaylı inceleme, Şarku’l Avsat tarafından sektörel olarak sınıflandırılan en önemli anlaşmalar ve ticari duyurulara ışık tutmayı amaçlıyor. Bu da Suudi Arabistan-ABD ortaklığının sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasında ve küresel ekonominin geleceğinin şekillendirilmesine katkıda bulunmadaki stratejik önemini doğruluyor.

Finans ve yatırım

Finans ve yatırım sektörü büyük bir ivme kazandı. Başlıca Amerikan kuruluşları, Suudi Arabistan’daki hızlı büyümeden faydalanmak ve Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu (PIF) ile daha yakın çalışmak amacıyla Riyad’daki varlıklarını güçlendirmek için yarışıyor.

* Bölgesel merkez

Amerikan finans devleri, Riyad’ı bölgesel merkezleri olarak seçti. Ekim 2025’te Citigroup, Riyad’daki bölgesel merkezinin açılışını resmen duyurdu. Aynı şekilde State Street Corporation, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesi için yeni bölgesel merkezini başkentte faaliyete geçirdi. Nisan 2025’te Bank of New York Mellon, kendi bölgesel merkezini kurmak için gerekli lisansı aldı. Yönetim danışmanlığı şirketi Bain & Company de yeni bölgesel merkezinin açılışını ilan etti.

axscdf
ABD'deki State Street binası (Reuters)

* İş genişlemesi

Goldman Sachs, Ekim 2025’te Suudi Arabistan’daki servet yönetimi bölümünü genişlettiğini duyurdu; bu adım, on yılı aşkın süredir devam eden faaliyetlerini daha da güçlendiriyor.

* Devasa fonlar ve ortaklıklar

Ekim ayında, Geleceğe Yatırım Girişimi (FII), küresel bir varlık yönetim şirketi olan Guggenheim Investments ile stratejik bir ortaklık kurduğunu duyurdu. Mart ayında, ABD'li özel sermaye şirketi Warburg Pincus, Hassana Investment Company ile yaptığı anlaşma ile Krallık'taki yatırım fırsatlarını araştırdı. Mayıs ayında, ABD'li yatırım şirketi Burlington Capital, Al-Bushra Altyapı Geliştirme Fonu'na stratejik ortak olarak katıldı. Şubat ayında, Suudi İhracat-İthalat Bankası (Saudi EXIM), ticaret finansmanı çözümlerini geliştirmek için American International Group (AIG) dahil olmak üzere küresel kuruluşlarla üç reasürans anlaşması imzaladı.

xcsdfg
Üç reasürans anlaşmasının imza töreninden (Suudi İhracat-İthalat Bankası / Saudi EXIM)

* Eğlence ve teknolojiye yatırım

PIF'ın yatırımları, ekonomik çeşitlendirme planını teyit ederek, interaktif eğlence sektörü ve gelecek teknolojilerine odaklandı. Eylül ayında, PIF'ın da dahil olduğu bir konsorsiyumun liderliğinde Electronic Arts (EA) şirketinin yaklaşık 55 milyar dolar karşılığında satın alınacağının açıklanmasıyla sektör büyük bir anlaşmaya tanık oldu. PIF destekli Scopely, Mart 2025'te, Pokemon Go'nun geliştiricisi Niantic'in video oyun bölümünü 3,5 milyar dolar karşılığında satın almak için bir anlaşma imzaladı.

Ocak 2025'te WWE, Suudi Arabistan Genel Eğlence Otoritesi ile ortaklaşa, Royal Rumble etkinliğinin Ocak 2026'da Riyad'da, Kuzey Amerika dışında ilk kez düzenleneceğini duyurdu. Suudi Arabistan'ın SURJ Sports Investment şirketi de, küresel spor sektörüne yatırımı artırmak için ABD merkezli Enfield Investment Partners ile bir ortaklık anlaşması imzaladı.

Petrol, gaz ve mineraller

Enerji ve doğal kaynaklar sektörü, ortaklığın temel dayanağı olmaya devam etti; özellikle gaz projeleri ve petrolün kimyasallara dönüştürülmesine yönelik girişimlere artan bir odaklanma görüldü.

* Aramco'nun devasa anlaşmaları

Mayıs ayında Aramco, toplam potansiyel değeri yaklaşık 90 milyar dolar olan 34 mutabakat zaptı ve anlaşmayı ABD şirketleriyle imzaladığını duyurdu. Ayrıca NextDecade ve Sempra ile 6,2 milyon ton sıvılaştırılmış doğal gaz için bir mutabakat zaptı imzaladı.

Ağustos ayında Aramco, el-Cafura gaz sahasını geliştirmek üzere orta ölçekli altyapı varlıkları için BlackRock liderliğindeki bir konsorsiyumla 11 milyar dolarlık kiralama ve geri kiralama anlaşması imzaladı.

xsdfr
Honeywell ve Aramco arasında yapılan anlaşmanın imza töreninden (Honeywell)

Eylül ayında, Aramco ve Honeywell, ham petrolü doğrudan kimyasallara dönüştürme teknolojisini geliştirmek üzere bir anlaşma imzaladı. Ocak ayında KBR, Aramco’nun gaz işleme kapasitesini artırmak için yürüttüğü büyük genişleme programını desteklemek üzere bir sözleşme kazandı; Baker ise el-Cafura sahasının üçüncü aşamasındaki gaz teknolojisi talebini kazandı. Ekim ayında, Baker, doğal gaz sahalarında boru döşeme ile entegre sondaj operasyonlarını genişletmek için bir sözleşme aldı.

* Madencilik

Ekim ayında, Bechtel, Ma’aden tarafından Arjom Altın Madeni’nin geliştirilmesi için mühendislik, tedarik ve inşaat yönetimi ana sözleşmesini kazandı. Mayıs ayında, Ma’aden, nadir toprak elementleri için entegre bir tedarik zinciri kurmak üzere Amerikan MP Materials Corp ile bir mutabakat zaptı imzaladı.

İletişim ve bilgi teknolojileri

İletişim ve bilgi teknolojileri sektörü, büyük anlaşmaların odak noktası olarak öne çıkıyor ve altyapıyı destekleyen dev girişimlerle destekleniyor.

* Yapay zekâya büyük yatırımlar

Şubat ayında, yapay zekâ çipleri geliştiren girişim Groq, Suudi Arabistan’dan 1,5 milyar dolarlık taahhüt aldı. Ayrıca Salesforce, yapay zekâ geliştirmeyi desteklemek ve 30 bin Suudi vatandaşını eğitmek için 500 milyon dolarlık yatırım planlarını açıkladı.

Ekim ayında, HUMAIN ve Qualcomm, 200 MW işlem gücüne sahip gelişmiş bir yapay zekâ altyapısı kurmak için ortaklık yaptıklarını duyurdu; bu ortaklık, Mayıs 2025’te Qualcomm ve HUMAIN arasında imzalanan mutabakat zaptının devamı niteliğinde.

Ağustos ayında, HUMAIN, Suudi Arabistan’da Groq kullanarak OpenAI modellerini çalıştırmaya başladı.

asdfrg
HUMAIN CEO'su Tarık Emin ve Qualcomm CEO'su Cristiano Amon (HUMAIN)

Şubat ayında Accenture, bulut çözümleri ve üretken yapay zekanın benimsenmesini hızlandırmak için Google Cloud ile ortaklık kurarken, ServiceNow 2026 yılında Suudi Arabistan'da veri merkezleri açacağını duyurdu.

Yine Şubat ayında, Elon Musk'ın Neuralink şirketinin rakibi Paradromics, beyin-bilgisayar arayüzü tedavileri geliştirmek için NEOM ile ortaklık kurdu.

* Dijital genişleme

Ocak 2025'te Amazon Web Services, Cidde'de yeni bir Amazon CloudFront kenar sitesi açacağını duyurdu. Nisan ayında SS&C Technologies bölgedeki faaliyetlerini güçlendirmek için Riyad'da yeni bir ofis açacağını duyurdu.

İnşaat, gayrimenkul ve ulaşım

Amerikan şirketleri, Suudi Arabistan’ın büyük projelerinin altyapı ve lojistik hizmetlerinin yönetimi ve geliştirilmesinde önemli bir rol oynadı:

* Proje yönetimi

Ekim ayında, Parsons Corporation, Diriye Projesi’nin ikinci aşamasında altyapı geliştirmeyi desteklemek için 56 milyon dolarlık bir sözleşme kazandı. Temmuz 2025'te Bechtel, Mayıs ayında Riyad Expo 2030 için proje yönetimi danışmanı olarak seçildi. Bechtel, Riyad'daki Kral Selman Uluslararası Havalimanı'nda üç yeni terminal için bir anlaşma imzaladı. Mart ayında, ABD şirketi Turner Construction, tamamlandığında dünyanın en yüksek kulesi olacak Cidde Kulesi'nin proje yöneticisi olarak atandı.

asdfg
Riyad'daki Kral Selman Uluslararası Havalimanı Projesi (Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu – PIF)

* Lojistik

Ağustos ayında AECOM, Krallık'ta entegre lojistik hizmetlerinin büyümesini desteklemek için Special Integrated Logistics Zone Company ile stratejik bir ortaklık kurduğunu duyurdu.

Havacılık ve otomotiv

Bu sektördeki anlaşmalar, ileri teknolojilerin benimsenmesi ve geleceğin havacılığına odaklanarak Suudi Arabistan’ın küresel lojistik merkezi konumunu güçlendirdi.

* Gelişmiş havacılık

Eylül 2025’te, Suudi Arabistan ve Boeing, gelişmiş hava taşımacılığı sektöründe iş birliği fırsatlarını keşfetmek üzere bir mutabakat zaptı imzaladı. Haziran ayında, Abdul Latif Jameel ve Joby Aviation, Suudi Arabistan’da elektrikli uçakların dağıtım olanaklarını keşfetmek için bir mutabakat zaptı imzaladı. Mart 2025’te, Amerikan Doroni Aerospace, Kingdom Aero Industries ile H1-X model ‘uçan arabayı’ üretmek üzere ortaklık kurduğunu açıkladı. Ocak ayında ise Matternet, M2 insansız uçağını işletmek için Suudi Arabistan Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden onay aldı; böylece ilk onay alan operatör oldu.

* Havayolları

Ekim ayında Delta Havayolları, 2026 yılının Ekim ayından itibaren Atlanta ile Riyad arasında direkt uçuşların başlayacağını duyurdu. Ayrıca Riyadh Air, Şubat ayında IBM ile, misafir deneyimlerini geliştirmek amacıyla bir yapay zekâ kurumu kurmak için bir anlaşma imzaladı.

y67
Delta Havayolları’na ait bir uçak (Şarku’l Avsat)

* Otomobiller

Tesla, mart ayında yaptığı duyurunun ardından nisan ayında Suudi Arabistan'da faaliyetlerine başladı. WeRide ve Uber de ekim ayında Riyad'da sürücüsüz taksi hizmetini sunmaya başladı.

Su ve yenilenebilir enerji

Bu anlaşmalar, enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve temiz ve sürdürülebilir enerji çözümlerinin benimsenmesi konusunda güçlü bir taahhüdü gösteriyor.

* Güneş enerjisi ve enerji depolama

Ekim ayında Abunayyan Holding ve Nextrack, güneş enerjisinin benimsenmesini hızlandırmak için bir ortak girişim olan Nextracker Arabia'yı kurmak üzere bir anlaşma imzaladı. Ağustos ayında Healthium, Suudi Arabistan Elektrik Şirketi'nden toplam kapasitesi 4 gigawatt saat olan iki pil enerji depolama projesini hayata geçirmek üzere bir sözleşme kazandı. Şubat ayında Helion, Vizyon 2030 sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek için KARNO jeneratörleri tedarik etmek üzere Al-Khorayef Group ile bir niyet mektubu imzaladı.

* Hidrojen

Nisan ayında, hidrojen mobilitesi alanında küresel bir yenilikçi olan Ron, Suudi Arabistan pazarlarına stratejik ticari erişim anlaşması başlattığını duyurdu.

Sonuç olarak, 2025 yılı boyunca Suudi ve Amerikan şirketleri arasındaki iş anlaşmalarında görülen benzeri görülmemiş ivme, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın köklü dönüşümünün kanıtıdır. Bu anlaşmalar, Krallığın ekonomisini çeşitlendirme ve modern bilgi ve teknoloji altyapısına yoğun yatırım yapma konusundaki sarsılmaz kararlılığını da vurgulamakta ve dev Amerikan şirketlerinin, Suudi pazarının bölgesel ve küresel büyümeye açılan bir kapı olarak sunduğu benzersiz fırsatları takdir ettiğini göstermektedir.


Suudi Arabistan’dan Suriye’ye ilk ham petrol hibe sevkiyatı ulaştı

Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)
Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)
TT

Suudi Arabistan’dan Suriye’ye ilk ham petrol hibe sevkiyatı ulaştı

Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)
Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)

Suudi Arabistan’ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe kapsamında gönderdiği ilk ham petrol sevkiyatı pazar günü Banias Limanı’na ulaştı. Yaklaşık 650 bin varil Suudi ham petrolü taşıyan tanker limana demirledi. Bu sevkiyat, toplam 1,65 milyon varil ham petrolden oluşan hibenin ilk bölümünü oluşturuyor.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan Haber Ajansı SPA’dan aktardığı habere göre teslimat Suudi liderliğinin talimatları doğrultusunda gerçekleştirildi. Krallığın Suriye’yi destekleme konusundaki kararlılığını sürdürecek.

Hibe anlaşması, 11 Eylül’de Suudi Kalkınma Fonu ile Suriye Enerji Bakanlığı arasında imzalanmıştı. Suudi Enerji Bakanlığı’nın gözetiminde uygulanan hibe; Suriye rafinerilerinin işletme kapasitesini artırmayı, operasyonel verimliliği ve mali sürdürülebilirliği sağlamayı, ekonomik kalkınmayı güçlendirmeyi, ekonomik zorlukların aşılmasına katkı sunmayı ve hayati sektörlerin büyümesini teşvik etmeyi hedefliyor. Böylece ulusal ve uluslararası düzeyde Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne destek verilmesi amaçlanıyor.

SPA, bu adımın Suudi Arabistan’ın Suriye halkının yaşam koşullarını iyileştirmeye yönelik süregelen çabalarının ve iki ülke arasındaki güçlü, tarihi bağların bir yansıması olduğunu vurguladı.