Suriyeli hacılar 2012'den bu yana ilk kez Suudi Arabistan'a hava yoluyla geliyor

Şam'ın Riyad Büyükelçisi: İki ülke arasındaki ilişkiler doğru yönde ilerliyor

Cidde Havalimanı'nda Suriyeli bir kadının işlemleri yapılıyor. (SPA)
Cidde Havalimanı'nda Suriyeli bir kadının işlemleri yapılıyor. (SPA)
TT

Suriyeli hacılar 2012'den bu yana ilk kez Suudi Arabistan'a hava yoluyla geliyor

Cidde Havalimanı'nda Suriyeli bir kadının işlemleri yapılıyor. (SPA)
Cidde Havalimanı'nda Suriyeli bir kadının işlemleri yapılıyor. (SPA)

Cidde, 2012'deki ayrılıktan bu yana 12 yılı aşkın bir aradan sonra Şam'dan ilk hac uçuşunu karşılarken Suriyeli bir diplomat ikili ilişkilerin doğru yönde ilerlediğini vurguladı ve ilişkilerin geçmişte olduğundan daha iyi olma yolunda ilerlediğini belirtti.

sxdcvf
Cidde Havaalanı’na ulaşan Suriyeli bir hacı adayı (SPA)

Suriye'nin Suudi Arabistan Büyükelçisi Dr. Muhammed Eymen Susan, “İki ülke liderleri, Arap birlikteliğini oluşturmanın ve ulusumuzu karşı karşıya olduğu zorluklar karşısında güçlendirmenin öneminin farkına vararak, bu ilişkileri çeşitli alanlarda geliştirme ve güçlendirme yönünde bir irade ortaya koymuştur” şeklinde konuştu.

Susan sözlerini şöyle sürdürdü:

“İki ülkenin Şam ve Riyad'daki büyükelçiliklerinin yeniden açılması, her iki ülkeye de büyükelçi atanması, Suriyelilerin Hac farizasını yerine getirmek üzere kutsal topraklara gelmesi, sivil havacılık trafiğinin yeniden başlaması ve Suudi Arabistan Şura Konseyi ile Suriye Halk Meclisi'nde parlamenter kardeşlik komitelerinin kurulması, ilişkilerin geliştiğinin ve eskisi gibi değil, eskisinden daha güçlü bir şekilde geri dönmesi için güçlendirilmesi arzusunun göstergeleridir. Bu göstergeler kaçınılmaz olarak Arap tutumunun birliğine katkıda bulunacaktır. Suriye-Suudi Arabistan ilişkileri, Arap hakları ve çıkarlarını etkileyen gelişmeler karşısında Arap tutumunun ritmini ayarlamada her zaman kilit bir faktör olmuştur. Bu nedenle, Suriye ve Suudi Arabistan'daki iki kardeş halkın duygu ve isteklerine bir cevap niteliğinde olan iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişiminden memnun olduğumu içtenlikle ifade etmek isterim.”

x cdvgfbh
Cidde Havaalanı’na ulaşan Suriyeli bir hacı adayı (SPA)

İlişkilerin 12 yıl önce kesilmesinden bu yana Cidde'nin ilk Suriyeli hacı kafilesini kabul etmesi vesilesiyle konuşan Susan, “Suriyeli hacıları taşıyan ilk uçakların Cidde'deki Kral Abdulaziz Havaalanı’na varışından büyük mutluluk duyuyoruz. Kuşkusuz bu, her iki ülkenin ilgili makamları arasındaki iş birliğinin sonucudur” ifadelerini kullandı.

Susan, “Bu vesileyle, Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı ile Suudi Arabistan Kraliyet Sivil Havacılık Komisyonu'ndaki kardeşlerime, kutsal hac ibadetini yerine getirmek isteyen Suriye vatandaşlarının Suudi Arabistan’a ulaşmalarını sağlayan bu alandaki çabalarından dolayı içten teşekkürlerimi ifade etmek isterim” dedi.

İlk kafilenin havaalanında Suudi yetkililer tarafından kardeşçe karşılandığını ifade eden Susan, hacılara her türlü kolaylığın ve hizmetin sağlandığını, hacıların bu hizmetlerden son derece memnun kaldıklarını belirtti.

Büyükelçi, “Suriye uçaklarının Suudi Arabistan havalimanlarına iniş yapmasından duyduğum mutluluğu ifade etmek istiyorum. Bu sadece Hac sezonuyla sınırlı kalmayacak, iki ülke arasındaki düzenli uçuşlar yeniden başlayacak. Böylece Suudi Arabistan’da ikamet eden Suriyeliler ve Suudi kardeşlerimizin Suriye'yi ziyaret etmeleri ve Suudi Arabistan havalimanlarından doğrudan Şam Uluslararası Havalimanı’na seyahat etmeleri kolaylaşacak; dolaylı seyahat zahmetinden, bekleme sürelerinden ve mali masraflardan kurtulacaklar” dedi.

Susan, “Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı ile Suriyeli hacı adaylarının dosyasını yöneten Suriye Evkaf Bakanlığı arasında imzalanan anlaşmaya göre Suriye'nin bu yılki kotası 17 bin 500 hacı adayıdır ve hacı adayları, Suriye Evkaf Bakanlığı tarafından belirlenen kriterlere göre seçilmiştir” açıklamasında bulundu.

Hacı adaylarının belirlenmesinde benimsenen kriterlere göre hacı adayının daha önce hac ibadetini yerine getirmemiş olması gerektiği, yaş faktöründe ise ileri yaş gruplarının hac ibadetini yerine getirebilmeleri için dikkate alındığını belirten Susan, hacı adaylarının iyi bir şekilde yönetilebilmeleri için kafilelere bölündüğünü ve ‘önümüzdeki Haziran ayının beşine kadar art arda kutsal topraklara geleceklerini’ belirtti.

Susan, Suudi Hac yetkililerinin, Suriye'deki ilgili makamların yöneticileriyle iş birliği içinde, hacıların ibadetlerini en iyi koşullarda yerine getirebilmeleri ve onlara sağlık, ulaşım ve barınma dahil olmak üzere çeşitli hizmetler sunabilmek için büyük çaba sarf ettiğini vurguladı.

Büyükelçi Susan sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Suriyeli hacılar genellikle disiplinlidir ve talimatlara uyarlar. Bu da onların ibadetlerini sorunsuz bir şekilde gerçekleştirmelerini ve kutsal mekanları kolaylıkla, herhangi bir sorun yaşamadan ziyaret etmelerini sağlamaktadır.”

 



Suudi Arabistan ve Pakistan, tarihi ortaklıklarını güçlendirmek amacıyla ‘ekonomik iş birliği çerçevesi’ başlattı

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif’i kabul etti. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif’i kabul etti. (SPA)
TT

Suudi Arabistan ve Pakistan, tarihi ortaklıklarını güçlendirmek amacıyla ‘ekonomik iş birliği çerçevesi’ başlattı

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif’i kabul etti. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif’i kabul etti. (SPA)

Suudi Arabistan ve Pakistan, iki ülke arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerini güçlendirmek ve ortak çıkarlarını pekiştirmek amacıyla ekonomik iş birliği için ortak bir çerçeve başlatıldığını duyurdu.

Bu duyuru, Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif arasında dün Riyad'da gerçekleşen görüşmenin ardından bugün yayınlanan ortak bir bildiriyle yapıldı.

Bildiride, “Veliaht Prens Muhammed bin Selman ve Şahbaz Şerif, Suudi Arabistan ile Pakistan arasında yaklaşık seksen yıldır süren tarihi ortaklığın derinliği ve iki ülkenin liderlerini birleştiren yakın kardeşlik bağları ve İslami dayanışma temelinde, Suudi Arabistan ile Pakistan arasında bir ekonomik iş birliği çerçevesi başlatma konusunda anlaştılar. Bu çerçeve, iki ülkenin ortak ekonomik çıkarlarına dayanmakta ve ortak çıkarlarına hizmet edecek şekilde ticaret ve yatırım ilişkilerini güçlendirme konusundaki karşılıklı isteklerini teyit etmektedir” denildi.

Çerçeve, ekonomik, ticari, yatırım ve kalkınma alanlarında ‘iki ülke hükümetleri arasındaki iş birliğini desteklemeye, özel sektörün önemli rolünü güçlendirmeye ve enerji, sanayi, madencilik, bilgi teknolojisi, turizm, tarım ve gıda güvenliği gibi öncelikli sektörlerde iki ülke arasındaki ticari alışverişi artırmaya katkıda bulunacak’ bir dizi özel projenin tartışılmasını içeriyor.

Bildiride, iki tarafın şu anda bir dizi ortak ekonomik proje üzerinde çalıştığı belirtildi. Bu projeler içinde, iki ülke arasında enerji alanında iş birliği için bir mutabakat zaptı imzalanmasının yanı sıra, Suudi Arabistan ile Pakistan arasında bir elektrik bağlantı projesi için mutabakat zaptı imzalanması da yer alıyor.

Bu çerçeve, iki ülkenin kardeşçe ilişkilerini güçlendirme ve çeşitli ekonomik, ticari ve yatırım alanlarında sürdürülebilir bir ortaklık kurma konusundaki ortak vizyonlarını teyit etme çabalarının bir uzantısı olarak, iki ülkenin liderlerinin ve halklarının beklentilerini karşılayacak ve ortak çıkarlarına hizmet edecek şekilde ortaya çıktı. Bildiriye göre, iki ülkenin liderleri ayrıca, Suudi Arabistan-Pakistan Yüksek Koordinasyon Konseyi toplantısının düzenlenmesini sabırsızlıkla bekliyor.


Rumeyyan: Geleceğe Yatırım Girişimi kapsamında son dokuz yılda 250 milyar dolarlık anlaşma imzalandı

TT

Rumeyyan: Geleceğe Yatırım Girişimi kapsamında son dokuz yılda 250 milyar dolarlık anlaşma imzalandı

Rumeyyan: Geleceğe Yatırım Girişimi kapsamında son dokuz yılda 250 milyar dolarlık anlaşma imzalandı

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) önceki edisyonlarında yapılan anlaşmaların değerinin son dokuz yılda yaklaşık 250 milyar dolara ulaştığını açıkladı. Er-Rumeyyan, geçen yıl dünyanın bir değişim yaşadığını ve yatırımcıların ve şirketlerin hedeflerinin mevcut fırsatlarla birlikte arttığını vurguladı.

Er-Rumeyyan bu açıklamayı bugün, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in himayesinde Riyad'daki Kral Abdulaziz Uluslararası Konferans Merkezi'nde düzenlenen ve 30 Ekim'e kadar devam edecek olan FII’nın dokuzuncu edisyonunun açılış konuşmasında yaptı.

frgt
Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)

Er-Rumeyyan, küresel GSYİH'nın toplamının 111 trilyon dolardan fazla olduğunu söyledi. Dünyanın refah için yeni bir modele ve uluslararası iş birliğine ihtiyacı olduğunu ifade eden er-Rumeyyan, FII’nın dünya liderlerini ve karar vericileri bir araya getirerek iş birliği yapmalarını ve değişim için çaba sarf etmelerini sağlama rolünü vurguladı. Er-Rumeyyan ayrıca, FII’nın dokuzuncu edisyonunda, dünya liderlerinin refaha ulaşma çabalarını birleştirecek önemli bir duyurunun yer alacağını bildirdi.

Yapay zekânın küresel adalet üzerindeki etkisine ilişkin endişelerin arttığını belirten er-Rumeyyan, eşitsizliğin sadece ekonomik bir uçurum değil, aynı zamanda insanın hırsını ve hedeflerine ulaşma yeteneğini engelleyen bir faktör olduğunu açıkladı.

Suudi Arabistan'a akan yabancı yatırımların geçen yıl yüzde 24 artarak 31,7 milyar dolara ulaştığını açıklayan er-Rumeyyan, hükümetlerin ve özel sektörün küresel refahı sağlamak için ortak olarak çalışması gerektiğini belirtti.

FII, 250 panel oturumu aracılığıyla 8 binden fazla katılımcı ve 650 seçkin konuşmacıyı bir araya getiriyor. Bu da Riyad’ın, dünyanın dört bir yanından liderleri ve yenilikçileri buluşturan, vizyonları geleceğin yatırımlarını şekillendirecek pratik stratejilere dönüştüren önde gelen küresel bir merkez olarak konumunu güçlendiriyor.


İki kutsal camiyi bir ayda 54,5 milyon kişi ziyaret etti

Mescid-i Haram'da bir ayda cemaat sayısı 17,7 milyonu aştı (SPA)
Mescid-i Haram'da bir ayda cemaat sayısı 17,7 milyonu aştı (SPA)
TT

İki kutsal camiyi bir ayda 54,5 milyon kişi ziyaret etti

Mescid-i Haram'da bir ayda cemaat sayısı 17,7 milyonu aştı (SPA)
Mescid-i Haram'da bir ayda cemaat sayısı 17,7 milyonu aştı (SPA)

Mekke'deki Mescid-i Haram ve Medine'deki Mescid-i Nebevî, 23 Eylül- 22 Ekim 2025 tarihleri ​​arasında 54,5 milyondan fazla ziyaretçiyi ağırladı. Bu sayı, bir önceki aya göre 938 binden fazla ziyaretçi artışına işaret ediyor. Bu durum, Suudi Arabistan'ın hacıların ibadetlerini kolay ve güvenli bir şekilde yerine getirmelerini sağlamak için sunduğu hizmet ve olanaklar göz önüne alındığında, bu iki ziyaret yerine olan talebin arttığını gösteriyor.

Mescid-i Haram Başkanlığı, aynı zaman diliminde Suudi Arabistan içinden ve dışından 11,7 milyondan fazla kişinin umre ziyaretinde bulunduğunu, bunların yaklaşık 1,5 milyonunun yurt dışından geldiğini belirtti.

Mescid-i Haram'da ibadet edenlerin sayısı 17,7 milyonu, Mescid-i Nebevi'de ise 21,3 milyonu aştı. Ayrıca, iki milyon kişi Ravza-i Şerif'i ziyaret etti ve yaklaşık 1,5 milyon kişi Hz. Muhammed (s.a.v.) ve iki sahabesini (Allah onlardan razı olsun) ziyaret etti. Hicr-i İsmail'de ibadet edenlerin sayısı ise 9,37 milyonu aştı.

Ana girişlere yerleştirilen akıllı sensörler sayesinde ibadet edenlerin ve hacıların sayısı gerçek zamanlı olarak doğru bir şekilde izlenerek modern teknolojilere dayalı istatistiklere göre, İki Harem-i Şerif'e gelen toplam ziyaretçi sayısı 54,5 milyonu aştı.

Kuruma göre, bu rakamlar, çeşitli sektörlerin ziyaretçilere, hacılara ve ibadet edenlere hizmet etmek ve İki Harem-i Şerif'te sunulan hizmetlerin kalitesini artırmak için gösterdiği önemli çabaları yansıtmakta. Bu, liderlerin dünyanın dört bir yanından gelen Tanrı Misafirlerine en iyi hizmeti sunma özlemleriyle uyumludur.

Ziyaretçi ve hacı sayısındaki sürekli artış, Suudi Arabistan'ın onların gelişini kolaylaştırma ve tüm modern imkan ve teknolojilerle donatılmış güvenli bir manevi ortam sağlama çabalarının bir uzantısıdır. Bu durum, İki Harem-i Şerif'e ve ziyaretçilerine hizmeti önceliklerinin ön sıralarına koyan Vizyon 2030 hedefleriyle uyumlu, seçkin bir dini deneyimin elde edilmesine katkıda bulunmaktadır.