Suudi Arabistan Hac organizasyonu için hizmet kapasitesini artırıyor

Kamu ve özel kuruluşlar, kalabalıkları yönetmek ve organize etmek için insan ve dijital kadrolarını seferber ediyor.

Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)
Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)
TT

Suudi Arabistan Hac organizasyonu için hizmet kapasitesini artırıyor

Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)
Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)

Hac ibadeti, dünyanın en büyük ve kültürel açıdan en çeşitli kalabalıklarından biri. Bu nedenle Hacı adaylarının kalabalığının büyüklüğü ve çeşitliliği, Hac dönemi boyunca tüm Suudi devlet kurumları için büyük bir zorluk teşkil ediyor.

Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Siber Güvenlik Kurumu, Sivil Havacılık İdaresi, İletişim ve Bilgi Teknolojileri Kurumu, İnsan Kaynakları ve Sosyal Kalkınma Bakanlığı, İstatistik Genel Müdürlüğü, Mekke Belediyesi, Kral Abdulaziz Uluslararası Havalimanı, Suudi Demiryolları Şirketi, Ulusal Su Şirketi ve Suudi Elektrik Şirketi, küçük bir alanda iki milyondan fazla hacı ile yeryüzündeki en büyük insan topluluğunu yönetmek için çalışıyor.

Kutsal mekanların hazırlığı

Bugünlerde kutsal mekanlar, hacıların huzur ve maneviyat atmosferinde ibadetlerini kolaylıkla yerine getirebilmeleri için hazırlıkların yapıldığı ve gerekli tüm ihtiyaçların sağlandığı çalışmalara tanıklık ediyor.

Hacılara hizmet vermekle ilgili kamu ve özel sektör kuruluşları, hacıların ihtiyaç duydukları her şeyi sağlamak amacıyla, sahadaki idari ve teknik hususları dikkate alarak operasyonel planlara göre çalışmalarını sürdürüyor. Bu bağlamda Mekke Belediyesi, 1445 Hac sezonuna hazırlık olarak yolların, aydınlatmaların, kaldırımların ve kamu tesislerinin güvenliğini ve yüksek verimlilikle kullanılmasını sağlamak üzere 24 saat çalışan bir dizi saha ekibi kurdu.

CDFERT
Kutsal mekanlar hacı adaylarını kabul etmeye hazır. (SPA)

Mekke Belediyesi, kutsal mekanlarda coğrafi dağılıma göre bir dizi hizmet merkezi hazırladı ve bunlara ekipman, mekanizma ve insan gücü sağladı.

İlgili kuruluşlar, hacıların taşınması ve onlara en iyi ve en kaliteli hizmetin sunulması için saha hizmet merkezlerini donatarak hazırlıklarını tamamladı. Modern çadırlar, ışık ve ısı yalıtımı, yangına dayanıklılık ve ultraviyole (UV) korumasına sahip uluslararası özelliklerle donatıldı. Her çadır özel bir soğutma sistemine, elektrik tesisatı ve destek hizmetleri için güvenlik ve emniyet araçlarına bağlandı.

SCDFERGT
Sıcaklığı düşürmek için kutsal mekanlardaki asfalt yüzeyleri soğutuluyor. (SPA)

Söz konusu kuruluşlar ayrıca, kutsal mekanlardaki taşıma ağının çalışmasını sağlamak için otobüslerin güzergahlarını ve yollarını kontrol etmeyi sürdürüyor.

Asfalt yüzeylerin soğutulması

Suudi Arabistan Karayolları Genel Müdürlüğü, ilgili makamlarla ortaklaşa olarak Arafat'taki Nemire Mescidi'nin yanında 25 bin metrekarelik bir alanda uyguladığı asfalt yüzeylerin soğutulması deneyimini kutsal mekanlardaki bir dizi yerde yaygınlaştıracak.

Bu, mahallelerdeki ve yerleşim alanlarındaki sıcaklığı düşürmeyi, binaları soğutmak için kullanılan enerjiyi azaltmayı, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmayı ve bekleme alanlarında ve insanların toplandığı alanlarda daha rahat bir ortam sağlamayı amaçlıyor.

Kalabalık yönetimi

Mekke’deki sağlık kurumu, Mekke ve kutsal mekanlardaki 18 hastane ve 126 sağlık merkezini donatarak, Sağlık Bakanlığı tarafından denetlenen organizasyon planlarına göre en üst düzeyde entegre sağlık hizmetleri sunmak üzere Mekke ve kutsal mekanlardaki tüm hastane ve sağlık merkezlerinin operasyonel planlarını tamamlayarak, bu yılki 1445 Hac sezonuna hazır olduğunu duyurdu.

SDCVF
Suudi Arabistan’a gelen hacı adaylarının kabulü sırasındaki sağlık hizmetlerinden (SPA)

Suudi Arabistan Tıbbi Tedarik ve Ekipman Birimi, ambulanslara yönelik tedarik sürecini hazırladı. Birim, 10 milyon parça tıbbi sarf malzemesi içeren 10 binden fazla kutuya ek olarak, tedarik noktalarında sahayı sürekli ve kesintisiz olarak güvence altına almayı kolaylaştıran 5 milyon tıbbi malzemeden oluşan bir yedek bakiye ile donatıldı.

Harameyn Hızlı Treni’nde 1,6 milyon koltuk

Suudi Demiryolları Şirketi, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 100 binden fazla koltuk artışıyla 1,6 milyondan fazla koltuk kapasitesi sağlayacak 3 bin 800'den fazla sefer gerçekleştirmeyi planlıyor.

SCDFERG
Ambulanslar için tıbbi ekipman hazırlanıyor. (SPA)

Harameyn Hızlı Treni, gelişmiş sinyalizasyon ve iletişim sistemlerini kullanarak saatte 300 km/hıza ulaşan dünyanın en hızlı 10 treninden biri ve Suudi demiryolu ağının kalkınma planı ve genişleme programının önemli bir bileşeni.

Bu proje batı bölgesindeki iki büyük şehri birbirine bağlamakta, artan iç ve dış hacı sayısına hizmet etmek için artan talebi karşılamakta ve Mekke, Medine ve Cidde'deki karayolu tıkanıklığını hafifletmektedir.

SXCDVF
Harameyn Hızlı Treni hacı adayları için kapasiteyi artırıyor. (SPA)

Suudi Demiryolları Şirketi, Harameyn Hızlı Treni'ndeki yolcuların deneyimini zenginleştirme çabalarının bir parçası olarak, kısa bir süre önce Cidde'deki tren istasyonuna ek olarak Mekke ve Medine'deki tren istasyonlarında VIP salonunun açılışını yaptı.

Mekke Yolu Projesi

İçişleri Bakanlığı'nın bir girişimi olan Mekke Yolu Projesi, Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 programının bir parçası olarak hacılara hizmet vermek amacıyla hacı adaylarının Suudi Arabistan’a girişini kolaylaştırmada hayati bir rol oynuyor.

CSDF
Mekke Yolu Projesi hacılara hizmet sunmaya devam ediyor. (SPA)

Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı tüm kaynaklarını, girişimin kendi ülkelerindeki havaalanlarında bulunan salonlardan Medine'deki Prens Muhammed bin Abdulaziz Uluslararası Havaalanı ve Cidde'deki Kral Abdulaziz Uluslararası Havaalanı'na, en son teknolojiye sahip cihazlara ve hacıların dillerini konuşan nitelikli personele ayırıyor.

Dışişleri Bakanlığı hacıların vize işlemlerini kolaylaştırıp varışlarından önce gerekli desteği sağlarken, Sağlık Bakanlığı hacıların güvenliğini sağlamak için sağlık hizmetleri ve muayeneler sunmayı taahhüt ediyor. Hac ve Umre Bakanlığı da verimli bir operasyon için hacıların organize edilmesine ve yönlendirilmesine katkıda bulunuyor.

Sivil Havacılık İdaresi, uçuşları koordine edip lojistik sağlarken, Zekat, Vergi ve Gümrük Kurumu da hacı adaylarının güvenliği için gümrük işlemlerini yönetiyor.

XCSDVFBG
Fotoğraf: SPA

Mekke Yolu Projesi, girişimden yararlananların tüm giriş işlemlerini varışlarından önce tamamlamayı amaçlamakta olup, teknoloji ve yapay zeka kullanımı sayesinde bu sürecin kolaylaştırılmasına ve zamandan tasarruf edilmesine büyük katkı sağlıyor.

Proje, Vizyon 2030'un hacılara sunulan hizmetleri iyileştirme hedefleri doğrultusunda kolay ve hızlı hizmetler sunmayı ve hacı adaylarının deneyimini daha konforlu hale getirmeyi amaçlıyor.

Mekke Yolu Projesi’nin başarısı, hacılara en iyi hizmeti sunmak için devlet kurumları ve organlarıyla yapılan verimli iş birliğine de yansıyor.



NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

TT

NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu'nun (PIF) sahibi olduğu NEOM'daki gelişme hızı, Oxagon ve NEOM Yeşil Hidrojen projelerinin üretim ve işletmeye yaklaşmasıyla birlikte hızlanıyor. Söz konusu projeler, Suudi Arabistan’ın temiz enerji ve ileri endüstrilere geçişinde önemli bir rol oynuyor. Bu adım, karbon emisyonlarının azaltılması ve ulusal ekonominin çeşitlendirilmesini hedefleyen Vizyon 2030 çerçevesindeki çalışmalar kapsamında atılıyor. Yenilenebilir enerji ve teknolojik yenilik temelli entegre sanayi ve teknoloji ekosistemlerinin inşası yoluyla, NEOM’un sürdürülebilir sanayiler ve geleceğin teknolojileri alanında küresel bir merkez olarak konumunu güçlendirmesi amaçlanıyor.

İşletme ve bakım

NEOM Yeşil Hidrojen Şirketi CEO'su Visam el-Gamidi, şirketin 2026'da test ve devreye alma aşamalarını tamamladıktan sonra 2027'de ticari üretime başlamaya hazırlandığını duyurdu. Bu projenin, Suudi Arabistan’ın temiz enerjiye geçişinin en önemli dayanaklarından biri olduğunu ve karbonsuzlaşma ve net sıfır emisyon hedefleri olan Vizyon 2030 hedefleriyle uyumlu olduğunu açıkladı.

Şirketin ACWA Power, Air Products ve NEOM arasında bir ortak girişim olduğunu ve NEOM projesi kapsamındaki sanayi şehri Oxagon'da bulunduğunu belirtti. Proje üç ana tesisten oluşuyor: Oxagon'daki hidrojen üretim tesisi, yaklaşık 80 kilometre doğuda bulunan güneş enerjisi sahası ve yaklaşık 120 kilometre kuzeydeki rüzgâr türbini sahası.

El-Gamidi, Şarku’l Avsat ile yaptığı röportajda, projenin toplam üretim kapasitesinin 2026 yılı sonuna kadar hidrojen tesisine güç sağlamak için 4 gigawatt olacağını ve ticari üretimin ertesi yıl 2027'de başlayacağını açıkladı. Tesis, günde 600 ton hidrojen üretebilecek; bu hidrojen, yılda 1,2 milyon ton amonyağa dönüştürülecek ve projenin bir parçası olarak inşa edilen deniz rıhtımı da dahil olmak üzere tesise ait özel bir liman üzerinden sevk edilecek. El-Gamidi, şirketin yaklaşık iki yıl önce inşaat aşamasına girdiğini ve şu anda inşaat aşamasının yüzde 80'inden fazlasını tamamladığını, güneş ve rüzgâr enerjisi santrallerinin ise ileri aşamalarda olduğunu ve 2026 yılında hidrojen tesisine test ve işletme için enerji sağlamaya hazır olduğunu bildirdi.

El-Gamidi, şirketin sadece fabrikayı inşa etmekle kalmayıp, aynı zamanda kurumsal yapısını da kurduğunu, bugüne kadar yaklaşık 350 çalışanı istihdam ettiğini, operasyonlar, bakım ve tüm destek fonksiyonları için gerekli yetenekleri çektiğini açıkladı. Şirket ayrıca, bu gelecek vaat eden sektöre katılmak üzere yeni mezunları eğitmek ve nitelik kazandırmak için özel eğitim programları başlattı.

El-Gamidi, şirketin Oxagon bölgesinde bulunmasının ve limanın hidrojen tesisine yakın olmasının projenin başarısında belirleyici bir rol oynadığını belirtti. El-Gamidi’ye göre, tüm rüzgâr türbinleri Neom Limanı ve Oxagon hizmetleri üzerinden ithal edildi. Ayrıca hidrojen tesisinin ana ekipmanları ve birçok diğer ekipman da Neom Limanı ve Oxagon üzerinden getirildi.

Oxagon'un sanayi bölgesindeki yatırımcılara NEOM'da lisans ve izinler, liman hizmetleri, mühendislik ve lojistik hizmetlerini içeren entegre bir sistem sağladığını ve bunun da projenin uygulama aşamalarında önemli ilerlemeler kaydetmesini sağladığını belirtti.

El-Gamidi, bugün inşa edilenin sadece bir istasyon değil, küresel bir model haline gelecek yeni bir endüstrinin başlangıcı olduğunu vurgulayarak, büyük ölçekli bir hidrojen endüstrisi kurmanın ve onu geleceğe taşımanın mümkün olduğunu dünyaya kanıtladığını ifade etti.

Projenin ekonomik ve sosyal etkisi hakkında konuşan el-Gamidi, şirketin NEOM Yeşil Hidrojen Projesi kapsamında 300 ila 350 arasında doğrudan istihdam sağlayacağını ve bunların çoğunun halihazırda doldurulduğunu, ayrıca destekleyici sektörlerde bu sayının 6 ila 7 katı arasında dolaylı istihdam yaratacağını açıkladı.

Projenin NEOM'da yer almasının, tesisin bakımını ve uzun vadeli sürdürülebilirliğini desteklemek için sürekli endüstriyel hizmetlere ihtiyaç duyulacağı anlamına gelen, yukarı ve aşağı akış hizmetlerinin geliştirilmesine kapı açacağını belirtti. Suudi Arabistan'daki hidrojen endüstrisinin yapay zekâ, dijitalleşme ve mühendislik çözümleri gibi alanlarda uzmanlaşmış birçok şirketi çekeceğini ve Suudi ekonomisinin çeşitlendirilmesi için yeni bir dayanak noktası olacağını vurguladı.

Gelecekteki fırsatlar

Oxagon CEO'su Vishal Wanchoo ise projenin NEOM'da ileri ve temiz endüstrilere ev sahipliği yaptığını ve bölgenin ana ekonomik itici güçlerinden biri olduğunu vurguladı. Oxagon'daki çalışmaların 2021'de planın başlatılmasından bu yana önemli ilerleme kaydettiğini açıkladı. Şehrin, Neom limanı çevresindeki Kızıldeniz'de, özellikle Avrupa ve Afrika olmak üzere birçok coğrafi bölgeye mükemmel erişim sağlayan stratejik bir konumda bulunduğunu ve bu nedenle ürün ihracatı ve Suudi Arabistan'a hizmet vermek için ideal bir yer olduğunu belirtti.

Wanchoo, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Neom Limanı’nın halihazırda faaliyete geçtiğini ve endüstriyel şirketleri Oxagon'da iş kurmaya çekmek için çabaların sürdüğünü, Neom Yeşil Hidrojen Projesi’nin ise yeşil hidrojenin büyük ölçekli üretimi için ilk büyük proje olduğunu bildirdi. Ayrıca, Oxagon'un endüstriyel şehir için odaklandığı temel alanlar olan yapay zekâ veri merkezlerini genişletmenin ve genel olarak yapay zekâ sistemini geliştirmenin yanı sıra entegre bir yenilenebilir enerji sistemi kurmak için çalıştığını da doğruladı.

Wanchoo, Neom Limanı’nın şu anda Yeşil Hidrojen Projesi’ne malzeme tedarik ederek ve karmaşık sevkiyatlar gerçekleştirerek hizmet verdiğini açıkladı ve projenin gelecekteki fırsatlarına yönelik büyük heyecanı vurguladı. Ayrıca, Oxagon'un önceliklerinden birinin kapsamlı bir yenilenebilir enerji sistemi kurmak olduğunu belirterek, yeşil hidrojen alanındaki çalışmaların yaklaşık dört yıl önce başladığını ve geleneksel enerjiden temiz enerjiye geçişin devam ettiği göz önüne alındığında, Krallığa hizmet etmek ve ihracat kapasitesini artırmak için yenilenebilir enerji sisteminin tüm unsurlarının geliştirilmesinin önemini vurguladı.

Wanchoo, Oxagon’un odaklandığı ilk üç temel sütunun, rüzgâr enerjisi teknolojisinin geniş ölçekte yerli üretimi, güneş enerjisi teknolojisinin orta ve nihai aşamalarda yerli olarak üretilmesi ve yüksek üretim kapasitesine sahip bu tesislerin hem Suudi Arabistan’ın yenilenebilir enerji ihtiyacını karşılaması hem de ihracat pazarlarına hizmet etmesi olduğunu belirtti. Ayrıca, yenilenebilir enerji ekosisteminin kilit unsurlarından biri olarak batarya teknolojilerinin geliştirilmesi yönünde çalışmaların sürdüğünü ifade eden Wanchoo, bu alanda projenin önemli bir ilerleme kaydettiğini vurguladı.

Temiz ve teknik endüstrilerle ilgili olarak, Oxagon'un tüm faaliyetlerinin doğası gereği temiz enerji olan yenilenebilir enerji etrafında döndüğünü açıkladı. Hedefin yenilenebilir enerji bileşenlerinin üretimi ile sınırlı olmadığını, Oxagon'daki tüm endüstrilerin tamamen yenilenebilir enerji kullanarak çalıştırılmasına kadar uzandığını vurguladı. NEOM Yeşil Hidrojen Projesi'nin en büyük yenilenebilir enerji üretim projelerinden biri olduğunu ve tamamen temiz enerjiyle çalıştığını, bu sayede Oxagon'daki diğer endüstrilere de aynı enerjiyi sağladığını belirtti.

Wanchoo, teknik alandaki odak noktalarının yapay zekâ olduğunu belirterek, yapay zekâ ile yenilenebilir enerji arasında yakın bir bağlantı bulunduğunu vurguladı. Günümüzde yapay zekânın karşılaştığı en büyük zorluklardan birinin sürdürülebilirlik olduğunu, zira bu alanın soğutma amaçlı büyük miktarda enerji ve su tükettiğini söyledi. Bu nedenle, Oxagon, sürdürülebilir çözümler benimsemeye özen gösteriyor. Şehirde kurulacak dev yapay zekâ veri merkezi, yenilenebilir enerji ile çalışacak ve soğutma için deniz suyu kullanılacak; böylece operasyonların ve kullanılan teknolojilerin sürdürülebilirliği sağlanmış olacak.

Wanchoo ana hedefin bu görüşmeleri ilerletmek ve şirketlerin faaliyetlerine başlayabilmeleri için anlaşmaları sonuçlandırmak olduğunu vurguladı. Yenilenebilir enerji ve yapay zekâ projelerinin hızlı büyümesi göz önüne alındığında, planın 2026 yılı sonundan önce endüstriyel üretime başlamak ve 2027 yılına kadar tam üretime ulaşmak olduğunu belirtti.


Savaş hazırlığını artırmaya yönelik Suudi Arabistan- Amerika tatbikatları

Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
TT

Savaş hazırlığını artırmaya yönelik Suudi Arabistan- Amerika tatbikatları

Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)

Suudi Arabistan ve ABD kara kuvvetleri arasındaki ortak askeri tatbikat "Quincy-1" dün Fort Irwin askeri üssünde başladı.

Tatbikat, operasyonel hazırlığı artırmayı, uzmanlık alışverişinde bulunmayı ve çeşitli muharebe ortamlarında ortak operasyonların entegrasyonunu amaçlıyor.

Resim   Ortak tatbikat manevraları “Quincy-1” Fort Irwin askeri üssünde başladı, (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)

Yaklaşık bin 200 mil karelik bir alanı kaplayan dev Fort Irwin askeri üssü, Kaliforniya ve Nevada eyaletleri arasında, Mojave Çölü'nün kalbinde yer almaktadır.


Suudi Arabistan’a F-35 satışı masada: İsrail’in askeri hakimiyeti zayıflayabilir

Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)
Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)
TT

Suudi Arabistan’a F-35 satışı masada: İsrail’in askeri hakimiyeti zayıflayabilir

Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)
Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)

ABD, Suudi Arabistan'ın 48 adet F-35 savaş jeti satın alma teklifini değerlendiriyor. 

Kimliğinin açıklanmaması şartıyla Reuters'a konuşan ABD'li yetkililer, Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) teklif üzerinde aylardır çalıştığını belirtiyor. 

Pentagon'daki politika departmanından geçen teklifin, bakanlıktaki üst düzey yetkililer tarafından değerlendirmeye alındığı ifade ediliyor. 

Diğer yandan nihai satış kararı için kabine düzeyinde ilave onaylar, Kongre'ye bildirim ve Donald Trump'ın imzası gerekecek.

Haberde, Suudi Arabistan yönetiminin, uçakları satın almak için doğrudan Trump'la iletişime geçtiği aktarılıyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, 18 Kasım'da Beyaz Saray'ı ziyaret edecek. Sürecin bu görüşmeden önce hızlandırıldığı ifade ediliyor. 

Analizde, hava kuvvetlerini modernize etmek ve özellikle İran'dan gelebilecek muhtemel tehditlere karşı koymak amacıyla Riyad yönetiminin yıllardır bu savaş uçaklarını istediğine işaret ediliyor. 

Washington'ın Riyad'la savunma işbirliğini geliştirmeye açık olduğunu göstermesi üzerine Suudi Arabistan'ın jetler için tekrar teklifte bulunduğu belirtiliyor. Suudi Arabistan Hava Kuvvetleri'nde Boeing yapımı F-15'ler ve Avrupa menşeli Tornado ve Typhoon savaş jetleri yer alıyor. 

Trump, mayıstaki Ortadoğu turunda Suudi Arabistan'ı ziyaret etmiş, iki ülke arasında 142 milyar dolarlık silah anlaşması imzalanmıştı. Beyaz Saray'ın "tarihin en büyük savunma satış anlaşması" diye nitelediği anlaşma hava ve füze sistemlerinden iletişim teknolojilerinin 

geliştirilmesine kadar birçok kalemi içeriyordu. 

Öte yandan satışın gerçekleşmesinin, ABD'nin Ortadoğu'daki politikasında önemli bir değişime işaret edeceği belirtiliyor. 

Ortadoğu'da filosunda F-35 bulunan tek ülke İsrail. Washington silah satışlarıyla İsrail'in "niteliksel askeri üstünlüğünü" sağlama politikası yürütüyor ancak bu jetlerin Suudi Arabistan'a da satılmasının, bölgedeki "askeri dengeleri değiştirebileceğine" dikkat çekiliyor. 

Israel Hayom'daki analizde de bu hamlenin "İsrail'in bölgedeki askeri hakimiyetine meydan okuma" anlamına geleceği yazılıyor. 

Riyad yönetimi, F-35'leri satın almak için eski ABD Başkanı Joe Biden'la da görüşmüştü. Suudi Arabistan-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi çerçevesinde bu satışların gerçekleştirilebileceği bildirilmişti. Ancak iki ülke arasında ABD arabuluculuğunda yürütülen normalleşme görüşmeleri, Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşı nedeniyle askıya alınmıştı. 

Independent Türkçe, Reuters, Israel Hayom