Suudi Arabistan Hac organizasyonu için hizmet kapasitesini artırıyor

Kamu ve özel kuruluşlar, kalabalıkları yönetmek ve organize etmek için insan ve dijital kadrolarını seferber ediyor.

Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)
Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)
TT

Suudi Arabistan Hac organizasyonu için hizmet kapasitesini artırıyor

Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)
Suudi Arabistan ülkeye gelen hacı adaylarını karşılayıp, onlara rehberlik ederek gidecekleri yerlere ulaştırıyor. (SPA)

Hac ibadeti, dünyanın en büyük ve kültürel açıdan en çeşitli kalabalıklarından biri. Bu nedenle Hacı adaylarının kalabalığının büyüklüğü ve çeşitliliği, Hac dönemi boyunca tüm Suudi devlet kurumları için büyük bir zorluk teşkil ediyor.

Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Siber Güvenlik Kurumu, Sivil Havacılık İdaresi, İletişim ve Bilgi Teknolojileri Kurumu, İnsan Kaynakları ve Sosyal Kalkınma Bakanlığı, İstatistik Genel Müdürlüğü, Mekke Belediyesi, Kral Abdulaziz Uluslararası Havalimanı, Suudi Demiryolları Şirketi, Ulusal Su Şirketi ve Suudi Elektrik Şirketi, küçük bir alanda iki milyondan fazla hacı ile yeryüzündeki en büyük insan topluluğunu yönetmek için çalışıyor.

Kutsal mekanların hazırlığı

Bugünlerde kutsal mekanlar, hacıların huzur ve maneviyat atmosferinde ibadetlerini kolaylıkla yerine getirebilmeleri için hazırlıkların yapıldığı ve gerekli tüm ihtiyaçların sağlandığı çalışmalara tanıklık ediyor.

Hacılara hizmet vermekle ilgili kamu ve özel sektör kuruluşları, hacıların ihtiyaç duydukları her şeyi sağlamak amacıyla, sahadaki idari ve teknik hususları dikkate alarak operasyonel planlara göre çalışmalarını sürdürüyor. Bu bağlamda Mekke Belediyesi, 1445 Hac sezonuna hazırlık olarak yolların, aydınlatmaların, kaldırımların ve kamu tesislerinin güvenliğini ve yüksek verimlilikle kullanılmasını sağlamak üzere 24 saat çalışan bir dizi saha ekibi kurdu.

CDFERT
Kutsal mekanlar hacı adaylarını kabul etmeye hazır. (SPA)

Mekke Belediyesi, kutsal mekanlarda coğrafi dağılıma göre bir dizi hizmet merkezi hazırladı ve bunlara ekipman, mekanizma ve insan gücü sağladı.

İlgili kuruluşlar, hacıların taşınması ve onlara en iyi ve en kaliteli hizmetin sunulması için saha hizmet merkezlerini donatarak hazırlıklarını tamamladı. Modern çadırlar, ışık ve ısı yalıtımı, yangına dayanıklılık ve ultraviyole (UV) korumasına sahip uluslararası özelliklerle donatıldı. Her çadır özel bir soğutma sistemine, elektrik tesisatı ve destek hizmetleri için güvenlik ve emniyet araçlarına bağlandı.

SCDFERGT
Sıcaklığı düşürmek için kutsal mekanlardaki asfalt yüzeyleri soğutuluyor. (SPA)

Söz konusu kuruluşlar ayrıca, kutsal mekanlardaki taşıma ağının çalışmasını sağlamak için otobüslerin güzergahlarını ve yollarını kontrol etmeyi sürdürüyor.

Asfalt yüzeylerin soğutulması

Suudi Arabistan Karayolları Genel Müdürlüğü, ilgili makamlarla ortaklaşa olarak Arafat'taki Nemire Mescidi'nin yanında 25 bin metrekarelik bir alanda uyguladığı asfalt yüzeylerin soğutulması deneyimini kutsal mekanlardaki bir dizi yerde yaygınlaştıracak.

Bu, mahallelerdeki ve yerleşim alanlarındaki sıcaklığı düşürmeyi, binaları soğutmak için kullanılan enerjiyi azaltmayı, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmayı ve bekleme alanlarında ve insanların toplandığı alanlarda daha rahat bir ortam sağlamayı amaçlıyor.

Kalabalık yönetimi

Mekke’deki sağlık kurumu, Mekke ve kutsal mekanlardaki 18 hastane ve 126 sağlık merkezini donatarak, Sağlık Bakanlığı tarafından denetlenen organizasyon planlarına göre en üst düzeyde entegre sağlık hizmetleri sunmak üzere Mekke ve kutsal mekanlardaki tüm hastane ve sağlık merkezlerinin operasyonel planlarını tamamlayarak, bu yılki 1445 Hac sezonuna hazır olduğunu duyurdu.

SDCVF
Suudi Arabistan’a gelen hacı adaylarının kabulü sırasındaki sağlık hizmetlerinden (SPA)

Suudi Arabistan Tıbbi Tedarik ve Ekipman Birimi, ambulanslara yönelik tedarik sürecini hazırladı. Birim, 10 milyon parça tıbbi sarf malzemesi içeren 10 binden fazla kutuya ek olarak, tedarik noktalarında sahayı sürekli ve kesintisiz olarak güvence altına almayı kolaylaştıran 5 milyon tıbbi malzemeden oluşan bir yedek bakiye ile donatıldı.

Harameyn Hızlı Treni’nde 1,6 milyon koltuk

Suudi Demiryolları Şirketi, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 100 binden fazla koltuk artışıyla 1,6 milyondan fazla koltuk kapasitesi sağlayacak 3 bin 800'den fazla sefer gerçekleştirmeyi planlıyor.

SCDFERG
Ambulanslar için tıbbi ekipman hazırlanıyor. (SPA)

Harameyn Hızlı Treni, gelişmiş sinyalizasyon ve iletişim sistemlerini kullanarak saatte 300 km/hıza ulaşan dünyanın en hızlı 10 treninden biri ve Suudi demiryolu ağının kalkınma planı ve genişleme programının önemli bir bileşeni.

Bu proje batı bölgesindeki iki büyük şehri birbirine bağlamakta, artan iç ve dış hacı sayısına hizmet etmek için artan talebi karşılamakta ve Mekke, Medine ve Cidde'deki karayolu tıkanıklığını hafifletmektedir.

SXCDVF
Harameyn Hızlı Treni hacı adayları için kapasiteyi artırıyor. (SPA)

Suudi Demiryolları Şirketi, Harameyn Hızlı Treni'ndeki yolcuların deneyimini zenginleştirme çabalarının bir parçası olarak, kısa bir süre önce Cidde'deki tren istasyonuna ek olarak Mekke ve Medine'deki tren istasyonlarında VIP salonunun açılışını yaptı.

Mekke Yolu Projesi

İçişleri Bakanlığı'nın bir girişimi olan Mekke Yolu Projesi, Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 programının bir parçası olarak hacılara hizmet vermek amacıyla hacı adaylarının Suudi Arabistan’a girişini kolaylaştırmada hayati bir rol oynuyor.

CSDF
Mekke Yolu Projesi hacılara hizmet sunmaya devam ediyor. (SPA)

Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı tüm kaynaklarını, girişimin kendi ülkelerindeki havaalanlarında bulunan salonlardan Medine'deki Prens Muhammed bin Abdulaziz Uluslararası Havaalanı ve Cidde'deki Kral Abdulaziz Uluslararası Havaalanı'na, en son teknolojiye sahip cihazlara ve hacıların dillerini konuşan nitelikli personele ayırıyor.

Dışişleri Bakanlığı hacıların vize işlemlerini kolaylaştırıp varışlarından önce gerekli desteği sağlarken, Sağlık Bakanlığı hacıların güvenliğini sağlamak için sağlık hizmetleri ve muayeneler sunmayı taahhüt ediyor. Hac ve Umre Bakanlığı da verimli bir operasyon için hacıların organize edilmesine ve yönlendirilmesine katkıda bulunuyor.

Sivil Havacılık İdaresi, uçuşları koordine edip lojistik sağlarken, Zekat, Vergi ve Gümrük Kurumu da hacı adaylarının güvenliği için gümrük işlemlerini yönetiyor.

XCSDVFBG
Fotoğraf: SPA

Mekke Yolu Projesi, girişimden yararlananların tüm giriş işlemlerini varışlarından önce tamamlamayı amaçlamakta olup, teknoloji ve yapay zeka kullanımı sayesinde bu sürecin kolaylaştırılmasına ve zamandan tasarruf edilmesine büyük katkı sağlıyor.

Proje, Vizyon 2030'un hacılara sunulan hizmetleri iyileştirme hedefleri doğrultusunda kolay ve hızlı hizmetler sunmayı ve hacı adaylarının deneyimini daha konforlu hale getirmeyi amaçlıyor.

Mekke Yolu Projesi’nin başarısı, hacılara en iyi hizmeti sunmak için devlet kurumları ve organlarıyla yapılan verimli iş birliğine de yansıyor.



Microsoft yetkilisi: Suudi Arabistan petrol ihracatından yapay zekâ ihracatına geçiş yapıyor

Suudi Arabistan, Vizyon 2030 ve net siyasi irade sayesinde bölgeyi yapay zekâ çağına taşıyan tarihi bir dönüşüm yaşıyor. (Shutterstock)
Suudi Arabistan, Vizyon 2030 ve net siyasi irade sayesinde bölgeyi yapay zekâ çağına taşıyan tarihi bir dönüşüm yaşıyor. (Shutterstock)
TT

Microsoft yetkilisi: Suudi Arabistan petrol ihracatından yapay zekâ ihracatına geçiş yapıyor

Suudi Arabistan, Vizyon 2030 ve net siyasi irade sayesinde bölgeyi yapay zekâ çağına taşıyan tarihi bir dönüşüm yaşıyor. (Shutterstock)
Suudi Arabistan, Vizyon 2030 ve net siyasi irade sayesinde bölgeyi yapay zekâ çağına taşıyan tarihi bir dönüşüm yaşıyor. (Shutterstock)

Suudi Arabistan, Vizyon 2030 çatısı altında ulusal dönüşümünü hızlandırırken, bölgesel teknoloji sahnesi de önemli bir kırılma noktasına tanıklık ediyor. Microsoft’un Ortadoğu ve Afrika Başkanı Naim Yazbeck, Şarku’l Avsat ile yaptığı özel röportajda, “Bölge artık sadece küresel dönüşüme katılmakla kalmıyor, aynı zamanda onu açık bir şekilde yönlendiriyor” dedi.

Yazbeck, Suudi Arabistan’ın bugün teknoloji sahnesinde öncü bir konumda olduğunu belirterek, bunun ‘son yüz yılda benzeri görülmemiş tarihi bir dönüşüm anı’ olduğunu ifade etti. Bu an, ulusal bulut altyapıları, yapay zekâ ve yerli inovasyon kapasiteleriyle şekilleniyor.

Suudi Arabistan Ulusal Dönüşüm Programı

Yazbeck, Suudi Arabistan’daki bu hızlı ilerlemenin arkasında net bir siyasi iradenin yattığını vurguladı. Ülke, altyapısını modernize etmekle yetinmiyor; yapay zekayı tarihsel olarak petrolün oynadığı role eşdeğer stratejik bir sütun olarak görüyor. Petrol on yıllar boyunca ekonominin temelini oluşturmuşken, yapay zekâ artık Suudi Arabistan’ın ekonomik geleceğine dair en önemli yeni kaynak olarak öne çıkıyor.

sdfg
Microsoft’un Ortadoğu ve Afrika Başkanı Naim Yazbeck (Microsoft)

Yazbeck, Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın yakın zamanda ABD’ye gerçekleştirdiği ziyaretin önemli bir mesaj taşıdığını belirtti. Bu ziyaret sırasında yapay zekâ ve ileri teknolojiler gündemin en ön sırasındaydı; bu da Suudi Arabistan’ın küresel etkisi olan bilgi temelli bir ekonomi kurma konusundaki kararlılığını yansıtıyor.

Bu yaklaşım, Suudi Arabistan’ın sadece dışarıdan yapay zekâ teknolojisi tüketmesiyle yetinmediği, aynı zamanda yerli kapasitesini geliştirdiği ve bilgi üretim ekosistemi kurarak bunu ihraç edebileceği yeni bir dönemin kapılarını açıyor. Bu adımlar, teknik bağımsızlık ilkesini güçlendirirken, inovasyona dayalı bir ekonominin temelini atıyor.

Suudi teknoloji pazarının özellikleri

Yazbeck, bölgesel teknoloji sahnesinin tamamen benzersiz bir dönüşüm yaşadığını vurguladı. Artık Körfez ülkeleri, özellikle Suudi Arabistan, yalnızca yapay zekayı benimsemekle kalmıyor; bu teknolojiyi geliştirme ve küresel piyasalara yeniden ihraç etme aşamasına geçmiş durumdalar. Krallık, büyük modelleri çalıştırabilecek ve yüksek düzeyde hesaplama kapasitesi sağlayabilecek ileri altyapılar inşa ediyor; bu da Suudi Arabistan’ı modern tarihinde ilk kez yalnızca teknoloji ithal eden değil, küresel inovasyon denklemine doğrudan dahil bir aktör hâline getiriyor.

Yazbeck, Riyad’da son dönemde gerçekleştirdiği çok sayıda görüşmede, bakanlıklar, düzenleyici kurumlar, ulusal kuruluşlar ve uluslararası şirketlerle yaptığı toplantılarda ortak bir izlenim edindiğini aktardı: “Herkes yapay zekanın ön saflarında olmak istiyor, gerisinde değil.” Ona göre bu hedefler artık sadece slogan olmaktan çıktı; bütçelerin yeniden düzenlenmesi, beklentilerin yükseltilmesi ve proje takvimlerinin hızlandırılması gibi somut icraatlarla desteklenen net kararlar haline geldi.

xascdfg
Suudi Arabistan, gelişmiş bulut ve egemen altyapı kuran ilk ülkelerden biri ve bu sayede yeni teknolojileri sadece tüketmekle kalmayıp, geliştirebilmekte ve yenilikler yapabilmekte. (Getty Images)

Ayrıca Yazbeck, Suudi kurumlarının teknoloji şirketlerinden özellikle veri egemenliği konusunda en yüksek güvenlik standartlarını sağlamalarını talep ettiğini belirtiyor; bu talep finans, sağlık ve eğitim gibi hassas sektörlerde daha da önemli. Aynı zamanda yasal çerçeve hızla bu dönüşümü destekleyecek şekilde gelişiyor. Suudi Arabistan, siber güvenlik, veri yönetimi, bulut bilişim ve yapay zekâ sistemlerini birçok ülkeye kıyasla daha hızlı güncelleyerek, mevzuatı esnek şekilde adapte edebilme kapasitesini önemli bir rekabet avantajı haline getirdi. Yazbeck’e göre, kurumların başarısı yalnızca yürüttükleri yapay zekâ projelerinin sayısıyla ölçülmüyor; bu projelerin ulusal önceliklerle ne kadar bağlantılı olduğu kritik. Yapay zekanın üretkenlik, sağlık hizmetleri, eğitim ve siber güvenlik gibi temel alanların merkezinde yer alması gerekiyor; sadece medya görünürlüğü hedefleyen küçük girişimlerle değil.

Yatırım getirisi denklemi

Yazbeck, yapay zekaya dayalı bir ekonomi inşa etmenin yalnızca ileri veri merkezleri kurmakla sınırlı olmadığını vurguladı. Bu sürecin, önümüzdeki on yıllar için enerji üretimi planlaması ve iletişim ağlarının genişletilmesiyle başladığını belirtti. Büyük yapay zekâ modellerinin fiilen çalıştırılabilmesi, yüksek elektrik kapasitesi ve uzun vadeli istikrar gerektiriyor; Suudi Arabistan da bunu, yenilenebilir enerji ve iletişim altyapısına yaptığı stratejik yatırımlarla sağlıyor. Bu adımlar, Suudi Arabistan’ı önümüzdeki yıllarda küresel çapta ileri düzey hesaplama faaliyetlerine ev sahipliği yapabilecek bir ülke konumuna getiriyor.

xdfg
Microsoft, 2026 yılında Dammam'da yeni bir bulut bölgesi başlatarak sağlık, finans ve kamu sektörlerinde önemli bir dönüşüm gerçekleştirecek. (Microsoft)

Yazbeck, yatırım getirisinin artık en kritik sorulardan biri hâline geldiğini açıkladı. Ulusal düzeyde bu getiri; doğrudan ekonomik büyüme, GSYİH artışı, yeni iş imkânları yaratılması, inovasyon kapasitesinin güçlenmesi, üretkenliğin artırılması ve Suudi Arabistan’ın küresel konumunun pekiştirilmesiyle ölçülüyor. Kurumsal düzeyde ise sonuçlar şimdiden gözle görülür hâle gelmiş durumda. Microsoft Copilot gibi araçların kullanılmasıyla çalışanlar, rutin işleri azaltıp inovasyon için daha fazla zaman ayırarak görevlerini daha hızlı ve kaliteli şekilde yerine getirebiliyor. Yazbeck, önümüzdeki dönemde elde edilen kazanımların, yeni iş modellerinin geliştirilmesi, müşteri deneyiminin iyileştirilmesi, operasyonel süreçlerin basitleştirilmesi ve çeşitli sektörlerde verimliliğin artırılması gibi alanları da kapsayacak şekilde genişleyeceğini vurguluyor.

2026... Büyük dönüm noktası

Microsoft, 2026 yılının ikinci yarısında Dammam’da yeni bir bulut bölgesi açmaya hazırlanıyor. Bu bölgede Azure, Microsoft 365, Dynamics ve Power Platform, siber güvenlik ve yapay zekâ hizmetleri ile Copilot çözümleri de dahil olmak üzere tüm bulut hizmetleri sunulacak. Yazbeck, projenin bölgedeki en büyük ve en modern veri merkezlerinden biri olduğunu belirtti. İnşaatın tamamlandığını ve şu anda testlerin yapıldığını, hizmetlerin kademeli olarak sunulmaya başlandığını aktardı. Yazbeck, bu buluta olan talebin çok yüksek olduğunu, sadece ulusal kurumlardan değil, aynı zamanda hizmetlerini Suudi Arabistan içinde çalıştırmak isteyen uluslararası şirketlerden de büyük ilgi gördüğünü ifade etti; bu kapasite önceden mümkün değildi.

csdfg
Temiz ve büyük veri, başarılı yapay zekâ projelerinin temel dayanağıdır ve Krallık, gelişmiş ulusal veri sistemleri geliştirmek için çalışmaktadır. (Getty Images)

Bu bulutun, sağlık ve finans gibi düzenlemeye tabi sektörler üzerinde anında etkisi olacak. Bu sektörler, ilk kez Suudi Arabistan mevzuatına uygun yerli bulut ve yapay zekâ hizmetlerini kullanabilecek. Yazbeck, Azure ve Copilot hizmetlerinin küçük işletmelerden büyük ekonomik aktörlere kadar tüm kurumlar için geniş ölçekte erişilebilir olacağını ve insan kaynağı ile teknolojik hazırlığın, bu tür dönüşümden hızlı ve etkili şekilde yararlanmanın belirleyici unsuru olacağını vurguladı.

Altyapının ötesine geçen değer

Yazbeck, ulusal bulutun yalnızca teknik kapasite sağlamadığını, aynı zamanda Microsoft’un küresel ortak ekosisteminin Suudi Arabistan’a girişini mümkün kıldığını vurguladı. Bu durum, iş yazılımlarından güvenlik teknolojilerine ve veri analizine kadar binlerce gelişmiş çözümün Suudi kurumları tarafından doğrudan kullanılabilir hâle gelmesi anlamına geliyor. Yazbeck, bu entegre ekosistemin, altyapının kendisinden daha değerli olduğunu belirterek, inovasyonu hızlandırmada ve yeni hizmetler geliştirmede en etkili faktör olduğunu ifade etti.

Egemenlik ve güvenlik

Yazbeck, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, dijital egemenlik kavramının artık hiçbir ulusal teknolojik altyapıda göz ardı edilemeyecek bir unsur hâline geldiğini vurguladı. Suudi Arabistan, bulut hizmeti sağlayıcılarının ulusal hassas altyapıları barındırırken en yüksek güvenilirlik standartlarına uymasını şart koşuyor ve Microsoft da bunu açılış öncesinde sağlamak için çalışıyor. Dammam’daki bulut merkezlerinin faaliyete geçmesiyle birlikte, bu yapılar fiilen Suudi Arabistan’ın egemen altyapısının bir parçası olacak ve en üst düzeyde koruma gerektirecek. Şirket, siber güvenlik alanına yıllık milyarlarca dolar yatırım yapıyor ve bugüne kadar benzeri görülmemiş siber saldırıları püskürtmeyi başardı; bu da ulusal altyapıların karşı karşıya olduğu tehdit düzeyini ortaya koyuyor. Microsoft ayrıca, veri yönetimi, egemen bulut çözümleri, veri sınıflandırma araçları ve kurumlara operasyonel esneklik ve ölçeklenebilirlik sağlayan hibrit seçenekler içeren geniş bir ekosistem sunuyor. Yazbeck, dijital egemenliğin tek bir kavram olmadığını, veri koruma, yasal denetim ve altyapının ulusal sınırlar içinde bulunması gibi bir dizi gereksinimden oluşan bir yelpaze olduğunu belirtti.

Veri... geleceğin mükemmelliğinin kaynağı

Yazbeck, yapay zekanın başarısında verinin kritik rol oynadığını ifade etti. Bu nedenle ulusal düzeyde stratejik tartışmalar, her zaman ulusal verilerin ne kadar hazır olduğu sorusuyla başlıyor. Suudi Arabistan da bugün, İletişim Bakanlığı ve yerli şirketlerle iş birliği içinde, en yüksek standartlara uygun, büyük ve düzenli bir veri ekosistemi kuruyor. Bu ekosistem, Arapça dil modelleri geliştirmek ve küresel ölçekte rekabet edebilecek kapasiteye ulaşmak için temel bir dayanak oluşturuyor. Yazbeck’e göre en etkili yaklaşım, sıfırdan yeni modeller geliştirmek yerine, küresel modellerin yerel verilerle optimize edilmesi. Bu yöntem, süreci hem daha sürdürülebilir hem de daha doğru kılıyor. Ayrıca Yazbeck, sorumlu yapay zekâ çerçevesinin benimsenmesi gerektiğini belirtti; sadece hızın yeterli olmadığını, teknolojinin güvenli ve güvenilir kullanımının en başından itibaren inşa edilmesi gerektiğini vurguladı. Microsoft, ulusal kurumlarla birlikte, kötüye kullanımı önleyen, veri güvenliğini sağlayan ve adil, şeffaf modeller geliştiren politikalar üzerinde çalışıyor. Yazbeck, bu temellerin vatandaşlarla yeni teknolojiler arasındaki güvenin geleceğini belirleyeceğini ifade etti.

Beceri eğitimi... ulusal bir avantaj

Yazbeck, insan becerilerinin ulusal kapasitenin gerçek motoru olduğunu vurguladı. Suudi Arabistan’ın güçlü bir altyapıya sahip olması tek başına yeterli değil; bu altyapıyı çalıştıracak ve geliştirecek yetenekler de gerekiyor. Yazbeck, Suudi gençliğinin ülkenin en büyük rekabet avantajı olduğunu belirtti; zira yeni nesil dijital bir dünyada doğmuş ve modern teknolojilerle doğal bir esneklik ve akıcılıkla etkileşim kurabiliyor.

Son iki yılda Microsoft, İletişim Bakanlığı ve Eğitim Bakanlığı ile ortak programlar aracılığıyla bir milyondan fazla Suudi’ye eğitim verdi. Ayrıca ortak yapay zekâ akademisi, kırkın üzerinde üniversiteden binlerce öğrenciyi mezun etti ve öğretmenleri eğitimde yapay zekâ araçlarını kullanmaları için kapsamlı programlarla destekledi.

Evlat edinmeden liderliğe

Yazbeck, Microsoft’un ulusal bulutun faaliyet gösterdiği ülkelerde etkisini titizlikle değerlendirdiğini vurguladı. Bu değerlendirmeler; istihdam yaratma, GSYİH’ye katkı, start-up şirketlerin büyümesi, iş ortağı ekosisteminin genişlemesi ve bilgi üretiminin artması gibi alanları kapsıyor. Yönelimler, Suudi start-up’ların hızla yapay zekaya dayalı çözümler geliştirmeye yöneldiğini gösteriyor. Bu şirketler, bulut kredileri ve teknik destekten faydalanarak ürünlerini daha hızlı geliştirebiliyor. Yerel yapay zekâ kapasitesinin mevcut olması sayesinde, bu şirketler pazara daha hızlı girebilecek ve ürünlerini ulusal düzenlemelere tam uyumlu şekilde piyasaya sürebilecek.


Katar: Gazze halkı topraklarını terk etmek istemiyor, kimsenin onları zorlamaya hakkı yok

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)
TT

Katar: Gazze halkı topraklarını terk etmek istemiyor, kimsenin onları zorlamaya hakkı yok

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)

Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, ülkesinin Filistin halkına desteğinin süreceğini ancak Doha’nın “başkalarının yıktığını yeniden inşa etmeyeceğini” söyledi. Bakan, İsrail’in iki yılı aşkın süredir Gazze Şeridi’nde yol açtığı yıkıma işaret etti.

Doha Forumu’nda konuşan Al Sani, Gazze’de yaşayanların topraklarını terk etmek istemediğini vurgulayarak “Hiçbir tarafın onları göçe zorlamaya ya da başka bir yere taşımaya hakkı yok” dedi.

İsrail güçlerinin Gazze içinde kalmaya devam etmesinin ve ihlallerin sürmesinin çatışmayı yeniden tırmandırabileceğini belirten Katar Dışişleri Bakanı, Filistin meselesine çözüm bulunmamasının bölgesel gerginlikleri derinleştirdiğini ifade etti. “İki devletli çözüm”ün tek çıkış yolu olduğunu vurgulayan Al Sani, bölgenin “Filistinlilere yönelik etnik temizliği amaçlayan aşırılıkçı ajandalara” bırakılamayacağını söyledi.

İran’ın nükleer programına ilişkin diplomatik girişimlerin yokluğuna da dikkat çeken Al Sani, Tahran’a karşı atılacak her adımın bölge ülkeleri için sonuçlar doğuracağını belirtti.

Katar Dışişleri Bakanı ayrıca, ABD’nin Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesine yönelik çabalarının başarılı olmasını umduklarını dile getirdi.


Suudi Arabistan'ın Suriye'deki beslenme durumunu iyileştirme programı

Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
TT

Suudi Arabistan'ın Suriye'deki beslenme durumunu iyileştirme programı

Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)

Kral Selman İnsani Yardım ve Destek Merkezi (KSRelief), dün Suriye genelindeki ihtiyaç bölgelerinde ve yerinden edilmiş topluluklarda beş yaş altı çocuklar, hamile kadınlar ve emziren anneler de dahil olmak üzere en savunmasız grupların beslenme durumlarını iyileştirmek için bir yönetim programı imzaladı.

Program, eğitimli ve kalifiye ekipler aracılığıyla kapsamlı koruyucu ve tedavi edici beslenme hizmetleri sunarak hayat kurtarmaya ve sürdürülebilir iyileşmeyi sağlamaya katkıda bulunacak. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre program Deyrizor, Hama, Humus ve Halep vilayetlerinde 645 bin kişiye doğrudan ve dolaylı olarak fayda sağlayacak.

Bu program, sağlık tesislerindeki beslenme kliniklerinin iyileştirilmesini, mobilya, tıbbi ekipman ve diğer ihtiyaçlarla donatılmasını, kliniklerin işletilmesini, personel kapasitesinin artırılmasını ve toplum bilinçlendirme programlarının sağlanmasını kapsamaktadır.

Program, Suudi Arabistan'ın insani yardım kolu olan KSRelief aracılığıyla sağlık sektörünü desteklemek ve Suriye halkının acılarını hafifletmek için yürüttüğü çabaların bir parçasıdır.