ABD, Suudi Arabistan'la anlaşarak bir taşla iki kuş vurmaya çalışıyor

Hem İsrail'in güvenliğinin sağlanması hem de Çin'in Ortadoğu'da önünün kesilmesi planlanıyor.

Gazze'de ateşkes görüşmeleri için yeni bir Ortadoğu turuna çıkan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın 10-12 Haziran'da Mısır, İsrail, Ürdün ve Katar'da temaslarda bulunması beklenirken, kendisi 29 Nisan'da da Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la da Riyad'da görüşmüştü (Reuters)
Gazze'de ateşkes görüşmeleri için yeni bir Ortadoğu turuna çıkan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın 10-12 Haziran'da Mısır, İsrail, Ürdün ve Katar'da temaslarda bulunması beklenirken, kendisi 29 Nisan'da da Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la da Riyad'da görüşmüştü (Reuters)
TT

ABD, Suudi Arabistan'la anlaşarak bir taşla iki kuş vurmaya çalışıyor

Gazze'de ateşkes görüşmeleri için yeni bir Ortadoğu turuna çıkan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın 10-12 Haziran'da Mısır, İsrail, Ürdün ve Katar'da temaslarda bulunması beklenirken, kendisi 29 Nisan'da da Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la da Riyad'da görüşmüştü (Reuters)
Gazze'de ateşkes görüşmeleri için yeni bir Ortadoğu turuna çıkan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın 10-12 Haziran'da Mısır, İsrail, Ürdün ve Katar'da temaslarda bulunması beklenirken, kendisi 29 Nisan'da da Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la da Riyad'da görüşmüştü (Reuters)

Hamas'ın 7 Ekim'deki Aksa Tufanı saldırısıyla durduğu açıklanan, İsrail ve Suudi Arabistan'ın ABD arabuluculuğunda yürüttüğü normalleşme görüşmelerini etkileyebilecek yeni bir gelişme var.

Wall Street Journal (WSJ) ABD'nin Suudi Arabistan'a dönüm noktası niteliğindeki bir savunma anlaşması teklif ederek Tel Aviv-Riyad ilişkilerinin normalleşmesini sağlamaya çalıştığını bildirdi. 

İsrail ve Hamas arasında aylardır süren ateşkes görüşmelerinin sonuç vermediği bir ortamda Washington'ın bölgedeki diplomatik çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Amerikan gazetesi, ABD'nin Suudi Arabistan'ı savunmaya yönelik bir anlaşmayı bitirmeye yakın olduğunu vurguladı. 

WSJ, özel haberini ABD ve Suudi Arabistan'daki kaynaklarına dayandırırken İsrail'in Filistin devleti ve Gazze Savaşı konusundaki tutumunun Washington'ın diplomatik çabalarının kaderinde etkili olacağının da altını çizdi. 

Tel Aviv-Riyad ilişkilerinin normalleşmesi, İsrail'in Arap ve Müslüman dünyasındaki kabulü için kilit önem taşıyor. Karşılığında İsrail'in iki devletli çözümü kabul etmesi bekleniyor. Ancak ne mevcut Binyamin Netanyahu hükümeti ne de İsrail halkı buna hazır gözükmüyor.

Bölgesel hegemonya konusunda İran'la yarışan Suudi Arabistan'ın ABD'nin desteğini almasının da Riyad'a yarayacağı yorumu yapıldı.

Kasımdaki başkanlık seçimlerine hazırlanan ABD Başkanı Joe Biden'ın böylesi bir anlaşmayı sağlamasının Cemal Kaşıkçı'nın ölümü sonrasında gerilen Suudi Arabistan ilişkilerini rahatlatması ve diplomatik zafer havası yaratması bekleniyor. 

Geçen ay büyük ölçüde üzerinde mutabakat sağlandığı bildirilen taslağa göre ABD, saldırılması halinde Suudi Arabistan'ı savunmakla yükümlü olacak. Washington bu durumda Suudi Arabistan'ın topraklarına ve hava sahasına girebilecek. Çin'in Suudi Arabistan topraklarında askeri üs kurması veya askeri işbirliğine gitmesi yasaklanacak.

Bu anlaşma, Suudi Arabistan'ı ABD'yle resmi savunma anlaşmasına sahip tek Arap ülkesi yapacak. 

ABD'nin İsrail'le resmi bir anlaşması olmasa da Yahudi devletini korumaya aldığını vaatler ve eylemlerle gösteriyor. 

WSJ, diğer 7 Arap ülkesinin de NATO'ya üye olmasa da ABD'nin savunma konusundaki taahhütlerinden yararlandığını ve bölgeye daha geniş çaplı bakıldığında Türkiye'nin de NATO üyesi olduğunu hatırlattı.

Stratejik Ortaklık Anlaşması'nın ABD Senatosu'nun üçte ikisinin oyunu alması gerekiyor. 

Yapılacak paralel bir Savunma İşbirliği Anlaşması'yla silah satışları, stratejik terör ve İran politikalarının ve istihbarat paylaşımının artırılması bekleniyor. Özel habere göre, ABD, Suudi Arabistan'a sivil nükleer program geliştirme konusunda da yardımcı olacak.

ABD merkezli Carnegie Uluslararası Barış Vakfı'ndan Aaron David Miller, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

ABD-Japonya anlaşmasının 1960'taki revizyonundan beri ABD ilk kez kanun hükmündeki bir karşılıklı savunma anlaşmasını tamamlamış olacak ve böylesi bir anlaşmayı otoriter bir ülkeyle yapmış olacak.

Atlantik Konseyi adlı düşünce kuruluşundan Jonathan Panikoff da anlaşma sağlanırsa ABD'nin jeostratejik bir zafer kazanacağını savundu:

Suudi Arabistan'ın güvenlik, teknoloji ve uzun vadeli ekonomik ve ticari çabalarında ABD'ye bu kadar fazla bağlanmasıyla Pekin'in ABD önderliğindeki liberal uluslararası düzenden ayrılacak daha fazla müttefik bulma ve bölgede ilerleme çabalarına da engel olunacak.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, geçen ay yaptığı açıklamada İsrail'in uzun vadeli güvenliğinin Arap ülkeleriyle ilişkilerinin normalleşmesinden geçtiğini ve kendilerinin de bu amaçla çalıştığını vurgulamıştı. 

İki hafta önce Suudi Arabistan, sivillerin çadırlarını bombalayan İsrail'i "soykırım" yaptığı gerekçesiyle kınamıştı.

İsrail'in tanınmış haber sitelerinden Times of Israel, Riyad yönetiminin yayımladığı metne dair "Suudi Arabistan, Gazze'de Hamas'a karşı savaşın başından bu yana İsrail'e yönelik belki de en sert açıklamasını yaptı" ifadelerini kullanmıştı.  

Independent Türkçe, WSJ, Times of Israel



KSrelief Genel Müdürü, Independent Türkçe'ye konuştu: Gazze yardımları, Suriye'nin inşası ve Türkiye'deki deprem konutlarının yapımına devam edilecek

TT

KSrelief Genel Müdürü, Independent Türkçe'ye konuştu: Gazze yardımları, Suriye'nin inşası ve Türkiye'deki deprem konutlarının yapımına devam edilecek

KSrelief Genel Müdürü, Independent Türkçe'ye konuştu: Gazze yardımları, Suriye'nin inşası ve Türkiye'deki deprem konutlarının yapımına devam edilecek

Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi (KSrelief), Suudi Arabistan’ın insani yardım sağlama çabalarını koordine etmek amacıyla 13 Mayıs 2015 tarihinde İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in direktifiyle kuruldu.

Merkez, kuruluşundan bu yana 106 ülkede toplam maliyeti 7,33 milyar doları aşan 3 bin 361 projeyi hayata geçirdi.

KSrelief'in yardımlarından yararlanan ülkeler, sağlanan toplam yardım tutarlarına göre şöyle sıralanabilir:

1- Yemen: Yemen, gıda, sağlık, eğitim ve barınma sektörlerini desteklemek üzere 4 milyar 543 milyon 564 bin 241 dolar maliyetle uygulanan bin 35 proje ile KSrelief’in yardımlarından en fazla yararlanan ülke.

2- Filistin: Filistinli mültecileri desteklemek ve yaşam koşullarını iyileştirmek için 512 milyon 611 bin 907 dolar değerinde 130 proje hayata geçirildi.

3- Suriye: KSrelief, Suriye'de 477 milyon 109 bin 340 dolar değerinde 365 proje uyguladı.

Suudi Arabistan, 6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye'nin güneyini ve Suriye'nin kuzeyini vuran yıkıcı depremin ardından, KSrelief aracılığıyla, özellikle barınma alanında uzun vadeli çözümler sunmaya odaklanarak, depremden etkilenenleri desteklemek için acil yardım ve sürdürülebilir projeleri içeren kapsamlı bir yardım kampanyası başlattı.

KSrelief, depremden etkilenenlere kalıcı barınak sağlamak amacıyla Türkiye ve Suriye'de 3 bin konut inşa etti ve depremden en çok etkilenen bölgelerden biri olan Hatay'da bin konut daha inşa etmeyi planlıyor. Bu projeler, depremden etkilenen ailelere kalıcı konutlar sağlayarak uzun vadeli sosyal ve ekonomik istikrarlarına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

KSrelief’in depremden etkilenenlere destek olmak amacıyla başlattığı ‘Sahem’ kampanyası Suudi toplumundan büyük ilgi gördü ve sadece bir hafta içinde 90 milyon dolardan fazla bağış toplandı. Bu bağışlar konut, sağlık ve ekonomik destek projelerini finanse etmek üzere kanalize edilerek, insani yardım müdahalesini güçlendirdi ve etkilenen binlerce insanın hayatında sürdürülebilir bir etki yarattı.

Bu çabalar, Suudi Arabistan'ın KSrelief tarafından temsil edilen, afetten etkilenen toplulukları yalnızca acil müdahale yoluyla değil, afetten etkilenen ailelere onurlu bir yaşam sağlayan sürdürülebilir projeler yoluyla destekleme taahhüdünü yansıtıyor.

KSrelief Genel Müdürü Dr. Abdullah er-Rebia ve Independent Türkçe Koordinatörü Muhammed Zahit GülKSrelief Genel Müdürü Dr. Abdullah er-Rebia ve Independent Türkçe Koordinatörü Muhammed Zahit Gül

KSrelief, kurulduğu 2015 yılından bu yana insani yardım faaliyetlerini teşvik etmek amacıyla aralarında aşağıdakilerin de bulunduğu çok sayıda uluslararası konferans ve forum düzenledi:

1- Sürdürülebilir Kalkınma Yüksek Düzeyli Siyasi Forumu (HLPF)- New York, ABD (10 Temmuz 2018): KSrelief, Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde her yıl düzenlenen ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmanın ve insani yardım alanında uluslararası iş birliğini güçlendirmenin yollarının tartışıldığı bu küresel foruma katıldı.

2- Suudi-Alman İş Forumu- Berlin, Almanya (17 Aralık 2019): Suudi Arabistan ve Almanya arasındaki insani ve ekonomik iş birliği fırsatları müzakere edildi.

3- Uluslararası Yapışık İkizler Konferansı- Riyad, Suudi Arabistan (Kasım 2024): Konferans, yapışık ikizlerle ilgili son gelişmeleri görüşmek üzere bir grup uluslararası doktor ve uzmanı bir araya getirdi. Bu konferans, ayırma operasyonlarındaki başarılı deneyimleri ve bu nadir yapışık ikiz vakalarının karşılaştığı tıbbi zorlukları sergileyen en önde gelen uzmanlaşmış tıbbi etkinliklerden biri. Suudi Arabistan, otuz yılı aşkın bir süre önce Suudi siyam ikizlerini ayırma programının başlatılmasından bu yana 50'den fazla başarılı operasyon gerçekleştirerek, siyam ikizlerini ayırma konusunda dünya çapında ilk sırada yer alıyor.

4- Dördüncü Riyad Uluslararası İnsani Yardım Forumu- Riyad, Suudi Arabistan (Şubat 2025): Her iki yılda bir düzenlenen bu forum, 6 binden fazla kişinin, 150'den fazla uluslararası kuruluşun ve 300 uluslararası temsilcinin katılımıyla KSrelief tarafından düzenlenen en önemli uluslararası insani yardım etkinliklerinden biridir. Forum sırasında KSrelief, uluslararası insani yardım çalışmalarını desteklemek üzere yerel, uluslararası ve BM insani yardım kuruluşlarıyla 23 anlaşma imzaladı. Çocuk felcini ortadan kaldırma girişimini desteklemek üzere Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ile 300 milyon dolarlık bir anlaşma ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) ile 200 milyon dolarlık bir anlaşma da dahil olmak üzere uluslararası kuruluşlarla çeşitli anlaşmalar imzalandı. Etkilenen ülkelerde gıda güvenliği, sağlık ve eğitimi desteklemek üzere yeni girişimler de başlatıldı.

KSrelief Genel Müdürü Dr. Abdullah er-Rebia ve Independent Türkçe Koordinatörü Muhammed Zahit GülDr. Abdullah er-Rebia Muhammed Zahit Gül

Er-Rebia’dan KSrelief çalışmaları hakkında açıklama

KSrelief Genel Müdürü Dr. Abdullah er-Rebia forum hakkında Independent Türkçe’ye açıklamalarda bulundu.

Er-Rebia konuşmasında Suudi Arabistan'ın insani yardım çalışmalarına olan bağlılığını ve etkilenen ülkeleri nitelikli ve sürdürülebilir girişimlerle desteklediğini vurguladı.

Dr. er-Rebia, Suudi Arabistan’ın afetlere hızlı bir şekilde müdahale etme konusundaki öncü rolünden bahsederek, Türkiye ve Suriye'de meydana gelen depremin ardından acil hava köprüsü kurulmasına ve gıda, barınma ve tıbbi projeleri içeren büyük bir yardım kampanyası başlatılmasına yol açan kraliyet direktiflerini örnek gösterdi. Bu çabaların acil durum desteğiyle sınırlı kalmadığını, koklear implantlar ve ampute rehabilitasyonu gibi özel tıbbi kampanyalar da dahil olmak üzere daha sürdürülebilir projelere dönüştüğünü ve bunların merkezin geçici yardımdan ziyade güçlendirme ve kalkınmaya yönelik yönelimini yansıttığını vurguladı.

Kraliyet emri ile başlatılan Suudi halk kampanyasının başarısına dikkat çekerek, bu kampanyanın sadece devlet yardımı ile sınırlı kalmayıp vatandaşların doğrudan bağışlarını da içerdiğini, bunun da Türkiye ve Suriye'yi etkileyen acının Suudi hükümeti ve halkının kalbine dokunduğuna dair büyük bir insani mesaj teşkil ettiğini ifade etti.

Gönüllülük meselesiyle ilgili olarak Dr. er-Rebia, KSrelief'in gönüllülük konusunda ileri düzeyde bir deneyime sahip olduğunu, gönüllü sayısının dünya genelinde 76 bine ulaştığını, Suriye'deki insani destek programlarına katılmak üzere birkaç saat içinde kayıt yaptıran 3 bin gönüllünün de buna dahil olduğunu, bunun da kriz zamanlarında halklar arasındaki dayanışma ve iş birliğinin boyutunu yansıttığını belirtti.

Gazze'ye gelince, er-Rebia Suudi Arabistan’ın sahadaki zorluklara rağmen yardım göndermeye devam ettiğini, yardımların ulaştırılmasını sağlamak için havadan indirme ve Mısır ile Ürdün üzerinden yönlendirme yöntemlerini kullandığını ifade etti. Ayrıca Suudi Arabistan’ın tarihsel olarak Gazze'yi destekleme konusunda ön saflarda yer aldığını ve orada hayatın normale dönmesini sağlamak için yeniden inşa çabalarında güçlü bir şekilde yer alacağını vurguladı.

Er-Rebia sözlerini, Suudi Arabistan’ın KSrelief aracılığıyla insani krizlere yalnızca hızlı müdahaleyle yetinmeyeceğini, aynı zamanda dünyanın dört bir yanında yaşanan krizlerden etkilenenlere istikrar, ekonomik güçlendirme ve tedavi imkânı sağlamak için insani yardım programlarını geliştirmeye devam edeceğini vurgulayarak tamamladı.