Ben-Gvir, Netanyahu hükümetini ‘beyaz bayrak çekmesi halinde’ tehdit etti

Aşırı sağcı bakan, Savaş Kabinesi’nde bir koltuk için ısrar ediyor.

Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Başbakan Binyamin Netanyahu (DPA)
Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Başbakan Binyamin Netanyahu (DPA)
TT

Ben-Gvir, Netanyahu hükümetini ‘beyaz bayrak çekmesi halinde’ tehdit etti

Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Başbakan Binyamin Netanyahu (DPA)
Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Başbakan Binyamin Netanyahu (DPA)

İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Gazze Şeridi'nde Hamas'a ve Lübnan'da Hizbullah'a karşı savaşın devam etmemesi halinde İsrail hükümetini feshetmekle tehdit etti. Güneyde (Gazze Şeridi) ve kuzeyde (Lübnan) savaşın devam etmemesi halinde ‘beyaz bayrak çeken bir hükümette’ devam etmeyeceğini belirten Ben-Gvir, “Savaşın yönetilmesinde bir ortak olmakta ısrar ediyorum” ifadesini kullandı.

Ben-Gvir'in açıklamaları, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun kendisine yeni bir mini danışma organında yer alması için yaptığı teklifi açıkça reddetmesi üzerine geldi. Haber sızdırmakla suçlanmasının ardından aralarında yaşanan büyük anlaşmazlık, Bakan Benny Gantz'ın istifasının ardından feshedilen Savaş Kabinesi'ne alternatif olarak oluşturulan mini danışma organına dahil edilmesini engelledi.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kanal 12 televizyonundan aktardığına göre Netanyahu, Ben-Gvir'i yeni bir güvenlik organına dahil etmeyi kabul etti. Ancak Ben-Gvir bunu reddederek Savaş Kabinesi'nin bir üyesi ya da temsilcisi olma talebinde ısrar etti.

dfrgtyh
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

Netanyahu geçen hafta İsrail Savaş Kabinesi'ni feshetmiş, Bakanlar Benny Gantz ve Gadi Eisenkot'un Gazze Şeridi'ne yönelik mevcut savaşın başında oluşturulan kabineden istifa etmelerinin ardından yerine hassas istişareler için küçültülmüş bir güvenlik organı kurmuştu.

Gantz, Netanyahu'yu İsrail'in Hamas'a karşı savaşında ‘gerçek bir zafer’ elde etmesini engellemekle suçlayarak istifa etti ve haftalar sonra hayatta kalmasını Netanyahu'nun 8 Haziran'a kadar Gazze çatışması için üzerinde anlaşmaya varılmış bir vizyonu kabul etmesine bağladı. Gantz'la birlikte partisinin iki bakanı Gadi Eisenkot ve Hillel Tropper da hükümetten ayrıldı.

Çok fazla baskı

Ulusal Birlik Partisi'nin hükümetten çekilmesi, Knesset'teki 120 sandalyenin 64'üne sahip olduğu için hükümeti düşürmeyecek olsa da Netanyahu ve aşırı sağcı hükümeti üzerinde büyük bir baskı yaratacaktır.

Netanyahu'nun Savaş Kabinesi'ni feshetme kararı, Ben-Gvir'in konseye katılmasını engellemek için alındı. Ben-Gvir istifa eden bakanların yerine kendisinin konseye atanmasını talep etmişti ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de bunu istiyordu.

Netanyahu genellikle Ben-Gvir ve Smotrich'i hassas güvenlik müzakerelerinin dışında tutuyor ve İsrail güvenlik servisleri de onların konseyde yer almasına izin vermiyor.

dfvgbhty
Binyamin Netanyahu, Likud Partisi üyeleriyle birlikte (Reuters)

Netanyahu çarşamba günü, hükümetinin bütünlüğünü tehdit eden bir dizi anlaşmazlığın ardından iktidardaki koalisyon ortaklarını küçük politikaları bir kenara bırakmaya ve düşmanlara karşı zafer için bir araya gelmeye çağırdı.

Bu anlaşmazlıkların önemli bir bölümünü Netanyahu ile Ben-Gvir arasında devlet sırlarının sızdırılması konusunda yaşanan büyük tartışma oluşturuyor. Netanyahu, aşırı sağcı bakana, Savaş Kabinesi'ne alternatif mini danışma organına katılmak istiyorsa devlet sırlarını sızdırmadığını kanıtlaması gerektiğini söyledi. Ben-Gvir, Netanyahu'ya yanıt olarak, partisinin yalan makinesi yasasının çıkarılmasını ve mini kabine üyelerine dağıtılmasını desteklediğini söyledi.

Likud içinde isyan

Koalisyon içindeki diğer anlaşmazlıklar zorunlu askerlik ve hahamlar gibi yasalar konusunda patlak verdi.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kanal 12 televizyonundan aktardığı habere göre Benny Gantz'ın hükümetten ayrılmasından bu yana 64 sandalyeli koalisyon, Likud Partisi’ndeki isyan, Şas Partisi Genel Başkanı Aryeh Deri'nin hahamlar yasasını geçirme konusundaki yoğun baskısı, sızıntılar meselesi, Netanyahu ile Ben-Gvir arasındaki keskin çatışma ve Netanyahu ve koalisyon için bir başka şok olan dindarları (Haredi) askerlik hizmetinden muaf tutan yasaya karşı Likud içinde bir isyan belirtisi gibi pek çok çalkantıdan geçiyor.

Kanal 12'ye göre, tüm bunlara ve Ben-Gvir ile Şas'ın hükümeti feshetme çağrılarına rağmen, koalisyonun şu anda karşı karşıya olduğu en büyük gerileme ultra-Ortodoks Yahudileri zorunlu askerlikten muaf tutan yasayla ilgili.

Yüksek Mahkeme'nin kararının henüz açıklanmamış olması Başbakan Netanyahu'nun tatile kadar olan beş haftalık süreyi atlatmasına yardımcı oluyor. Ancak mahkemenin kararı, öğrencileri askere gitmeyen dini okulların bütçelerini kesen geçici kararın kalıcı hale geleceğini belirlemesi halinde önem kazanacak ve bu da koalisyonu sarsarak dağılmasına yol açabilecek.



Suudi Arabistan ve Mısır'dan ‘tırmandırma siyasetine’ karşı uyarı

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi dün (salı) Kahire'de Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman'ı kabul etti. (SPA)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi dün (salı) Kahire'de Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman'ı kabul etti. (SPA)
TT

Suudi Arabistan ve Mısır'dan ‘tırmandırma siyasetine’ karşı uyarı

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi dün (salı) Kahire'de Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman'ı kabul etti. (SPA)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi dün (salı) Kahire'de Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman'ı kabul etti. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi dün (Salı) yaptıkları açıklamada, ‘bölgede genişleyen çatışma döngüsünü durdurmak için tırmandırma siyasetine son verilmesi’ gerektiğini vurguladı. İkili ayrıca, ‘Gazze Şeridi ve Lübnan'da ateşkes dâhil olmak üzere sükûnet için adımlar atılması ve kötüleşen insani durumun ele alınması’ çağrısında bulundu.

Suudi Arabistan-Mısır tutumu, Muhammed bin Selman ile Sisi arasında Kahire'de yapılan görüşmeler sırasında ortaya çıktı. Mısır Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre görüşmelerde başta Gazze ve Lübnan'daki durum olmak üzere bölgesel gelişmeler ele alındı ve bölgesel durumun ciddiyeti ve gerilimin durdurulması gerektiği konusunda mutabık kalındı.

İki lider, ‘Lübnan'ın egemenliğine, güvenliğine, istikrarına ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiğini’ vurguladı. ‘Uluslararası meşruiyet kararlarına uygun olarak egemen bir Filistin devletinin kurulmasının, bölgede sürdürülebilir bir şekilde sükûnet, barış ve güvenliğin sağlanmasının tek yolu olduğunu’ vurgulayan ikili, ‘Filistin davasını tasfiye etmeye yönelik girişimlerin bölgede çatışmaların devam etmesine neden olacağı’ uyarısında bulundu.

Görüşmelerde Kızıldeniz bölgesinin güvenliği ile Sudan, Libya ve Suriye'deki durum başta olmak üzere bir dizi bölgesel mesele ele alındı.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Mısır Cumhurbaşkanı, kendi başkanlıkları altında Mısır-Suudi Arabistan Yüksek Koordinasyon Konseyi'nin kurulmasına ve iki ülke arasında karşılıklı yatırımların teşvik edilmesi ve korunmasına yönelik bir anlaşmanın imzalanmasına tanıklık ettiler.