'İnsan sağlığı' araştırmalarıyla ilgilenen bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi

Çalışmaları, tedavisi mümkün olmayan ve kronik hastalıkların tedavisine odaklanmıştır

Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)
Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)
TT

'İnsan sağlığı' araştırmalarıyla ilgilenen bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi

Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)
Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre dün kraliyet onayı ile Suudi Arabistan vatandaşlığı verilen isimler arasında "Vizyon 2030" çerçevesinde "Sağlık" ve "Araştırma, Geliştirme ve İnovasyon" sektörlerinin hedefleri doğrultusunda insan sağlığı araştırmalarıyla ilgilenen önemli bir grup yenilikçi ve bilim insanı yer alıyor.

Amerika'dan Singapur'a, Fransa'dan İngiltere'ye kadar farklı milletlere mensup çok sayıda bilim insanı, ülkenin, alanları Krallığın ekonomi, sağlık, kültür, spor ve inovasyon geliştirme çabalarına katkıda bulunan en önde gelen yetkinlikleri ve nadir uzmanlıkları çekme çabasının bir parçası olarak Suudi vatandaşlığı aldı.

Kraliyet onayı ile Suudi vatandaşlığı verilen bazı önde gelen isimler Şarku’l Avsat tarafından incelendi...

Amerikalı Mahmud Han, sağlık bilimlerini teşvik etmek için araştırmaları hibe yoluyla finanse eden ve biyoteknoloji alanında yatırımlar sağlayan ilk kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Hvolution Charitable Foundation'ın CEO'sudur.

Han, belli bir alanda uzmanlaşmış prestijli bir üniversiteden tıp doktorası almış, önde gelen ilaç şirketlerinde çalışmış ve Mayo Clinic'te Diyabet, Endokrinoloji ve Beslenme Denemeleri Birimi gibi akademik programların yürütülmesinden, PepsiCo'da Küresel Araştırma ve Geliştirme CEO'su olduğu endüstriye kadar 10 yıldan fazla iş deneyimine sahiptir.

Singapur'daki Biyomühendislik ve Nanoteknoloji Enstitüsü'nün kurucu İcra Direktörü olarak görev yapan (2003-2018) ve şu anda Nanobio Laboratuvarı'nı yöneten Amerika-Singapur doğumlu bilim insanı Jackie Yi Ru Ying, A*STAR Kıdemli Araştırma Görevlisi olup biyomedikal mühendislik ve nanoteknoloji konularında kapsamlı yayınlar yapmıştır.

Profesör Ying, Dünya Ekonomik Forumu'nda Genç Küresel Lider seçildi, Alman Ulusal Bilimler Akademisi üyesi oldu ve Dünya Kimya Mühendisleri Evi tarafından yüzüncü yıl kutlamalarında ‘Modern Çağın 100 Mühendisi’nden biri olarak seçildi.

Lübnanlı bilim insanı Nivine Khashab, ileri düzeydeki bilimsel yetkinliği ve biyomühendislik ile nanokompozitlere yaptığı açık katkılar nedeniyle Suudi vatandaşlığı verilenler arasında yer aldı. Khashab, kısa bir süre önce Veliaht Prens Muhammed bin Salman tarafından yeni araştırma stratejisi açıklanan Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin (KAUST) kurucu üyesidir.

2009'dan beri aynı üniversitede kimya bilimi ve mühendisliği doçenti olan Khashab, ilaç dağıtımı için yenilikçi akıllı hibrit malzemelerin icadına ve hücreler arası antioksidan aktivitesini izlemek için yeni bir teknolojinin geliştirilmesine yaptığı katkılardan dolayı, 2017 L'Oréal-UNESCO Bilimde Kadın Ödülü'nü kazanmıştır.

Doktorasını 1995 yılında Montpellier Üniversitesi'nden membran ayırma teknikleri alanında alan Fransız bilim insanı Noureddine Ghafour, halen Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nde (KAUST) Çevre Bilimleri Mühendisliği Profesörü olarak görev yapmaktadır. Ghafour, çok önemli bir alanda (tuzdan arındırma teknolojileri) uzmanlaşarak çevre bilimleri mühendisliği, yenilenebilir enerji ve membran ayırma konularında makale ve araştırmalar yayınlamıştır.



Pezeşkiyan: İsrail, göreve başladığım gün konuğumuza topraklarımızda suikast düzenledi… Bir sonraki yanıtımız daha güçlü olacak

Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Çarşamba) Doha'da yaptıkları görüşme sırasında (Katar Emirlik Divanı)
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Çarşamba) Doha'da yaptıkları görüşme sırasında (Katar Emirlik Divanı)
TT

Pezeşkiyan: İsrail, göreve başladığım gün konuğumuza topraklarımızda suikast düzenledi… Bir sonraki yanıtımız daha güçlü olacak

Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Çarşamba) Doha'da yaptıkları görüşme sırasında (Katar Emirlik Divanı)
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Çarşamba) Doha'da yaptıkları görüşme sırasında (Katar Emirlik Divanı)

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, dün (Çarşamba) akşam Doha'da Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in İran’ın salı günü düzenlediği füze saldırısına karşılık vermesi halinde ülkesinin ‘daha güçlü ve sert’ karşılık vermeye hazır olduğunu bildirdi. Pezeşkiyan, “Şayet Tel Aviv İran topraklarına saldırırsa daha güçlü ve sert bir şekilde karşılık vereceğiz” dedi.

Pezeşkiyan, “Avrupa ve ABD'nin İsrail'in suçlarını durdurmasını istiyoruz. Biz barış ve sükûnet istiyoruz ama İsrail bizi tepki vermeye zorluyor” ifadelerini kullandı.

İran Cumhurbaşkanı, “Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin Tahran'da öldürülmesine yanıt vermek için beklememizi ve müzakerelere fırsat vermemizi istediler. İsrail, misafirimizin hedef alınması, Lübnan'daki durumun tırmanması ve Gazze Şeridi'nde devam eden saldırıların ardından bizi yanıt vermeye zorladı. İsrail'e cevap vermek zorunda kaldık. Çünkü İsrail göreve başladığım gün topraklarımızda misafirimizi öldürdü” şeklinde konuştu.

X CVDGFBHNT
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani Doha'da İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ı kabul etti. (Katar Emirlik Divanı)

Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, İsrail'in Gazze Şeridi ve Lübnan'a yönelik saldırılarının ‘tüm bölgeyi uçurumun eşiğine getirdiği ve bölgedeki şiddet çemberinin genişlemesine yol açtığı’ uyarısında bulundu.

Katar Emiri, İran Cumhurbaşkanı ile düzenlediği ortak basın toplantısında şunları söyledi: “İran Cumhurbaşkanı'nın Katar ziyareti iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Görüşmemizde, Gazze ve Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırılarla sarsılan bölgemizin içinde bulunduğu zor ve hassas koşulları ele aldık. Lübnan'a yönelik son saldırılar, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırganlığın başlangıcından bu yana uyarıda bulunduğumuz şeydi. Gazze Şeridi'ndeki savaşı durdurmak için devam eden çaba ve gayretlerimizi yineliyor, uluslararası toplumu İsrail'i Gazze Şeridi'ne yönelik saldırganlığını durdurmaya çağırıyor ve gerilimi sona erdirmeye yönelik her türlü çabayı destekliyoruz.”

XSCDVFB
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan arasında Doha'da gerçekleşen görüşmeden (Katar Emirlik Divanı)

“İsrail'in Gazze Şeridi, Batı Şeria ve Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırılarıyla sarsılan bölgemizin içinden geçmekte olduğu zor ve hassas koşulları ele aldık” diyen Al Sani, ‘bunu son günlerde İsrail'in Lübnan'a yönelik devam etmekte olan bir başka saldırısının izlediğini’ belirtti.

Al Sani, “Gazze Şeridi'ndeki savaşı durdurmak için devam eden çabalarımızı ve gayretlerimizi yineliyor ve uluslararası toplumu İsrail'i Gazze Şeridi'ne yönelik saldırganlığını durdurmaya mecbur bırakmaya çağırıyoruz” dedi.

Ülkesinin Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için arabuluculuk çabalarını sürdürdüğünü ifade eden Katar Emiri sözlerini şöyle sürdürdü: “İsrail'in askeri geriliminden kaynaklanan zorluklara rağmen Gazze Şeridi'ndeki savaşı durdurmak ve esirleri serbest bırakmak için arabuluculuk çabalarımızın devam ettiğini yineliyoruz. İki devletli çözüm ve 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulması bölgede barışın anahtarıdır.”

Doha’da gerçekleşen görüşmede Katar ve İran, çeşitli ekonomik, ticari, kültürel, eğitim ve spor sektörlerinde iş birliğine ilişkin altı belge ve mutabakat zaptı imzaladı.