Suudi Arabistan Gazze'de ateşkesin önemini yineledi

Bakanlar Kurulu, kalkınma çabalarına vatandaşların katılımını teşvik etme çabalarını övdü.

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz, Cidde'de Bakanlar Kurulu oturumuna başkanlık ediyor. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz, Cidde'de Bakanlar Kurulu oturumuna başkanlık ediyor. (SPA)
TT

Suudi Arabistan Gazze'de ateşkesin önemini yineledi

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz, Cidde'de Bakanlar Kurulu oturumuna başkanlık ediyor. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz, Cidde'de Bakanlar Kurulu oturumuna başkanlık ediyor. (SPA)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu dün (salı) bölgesel ve uluslararası arenadaki son olayları ve gelişmeleri ele alarak, Suudi Arabistan’ın Avrupa Dış İlişkiler Konseyi toplantılarına katılımı sırasında vurguladığı, Gazze Şeridi ve çevresinde derhal ateşkes sağlanması, adil ve kalıcı bir barışa ulaşılması ve kardeş Filistin halkının bağımsız ve uluslararası alanda tanınan bir devlet kurmak için meşru haklarını elde etmesi için tüm çabaların sarf edilmesinin önemini yineledi.

Veliaht Prens ve Başbakan Muhammed bin Selman bin Abdulaziz'in başkanlığında Cidde'de düzenlenen oturumda Suudi Arabistan ile dünyanın çeşitli ülke ve kuruluşları arasında geçtiğimiz günlerde, başta uluslararası güvenlik ve istikrarın tesisi ile her alanda kalkınma ve ilerleme ilkelerinin pekiştirilmesi olmak üzere tüm alanlarda dostluk bağları ve ikili ve çok taraflı iş birliği ilişkileri çerçevesinde gerçekleştirilen görüşme ve toplantıların içeriği hakkında bilgi verildi.

sdfrgthy
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz, Cidde'de Bakanlar Kurulu oturumuna başkanlık ediyor. (SPA)

Yerel konularda ise Bakanlar Kurulu, altyapının geliştirilmesi, vatandaşlara ve bölge sakinlerine sağlanan hizmetlerin kalitesinin arttırılması, gelecek vaat eden sektörlerin geliştirilmesi, iletişim teknolojileri, yatırımların çekilmesi ve ulusal sanayilerin canlandırılması da dahil olmak üzere bugünü geliştirmeyi ve geleceğe hazırlanmayı amaçlayan programların ve girişimlerin uygulanmasını görüştü.

Suudi Arabistanlı gençlerin kalkınma yollarına katılımını arttırmak, işgücü piyasasının daha fazla ulusal insan gücünü absorbe etmesini sağlamak ve Vizyon 2030 hedefi olan yüzde 7'ye yakın olan işsizlik oranını düşürmek için gösterilen çabaları övdü.

Bakanlar Kurulu bir dizi karar alarak Kral Abdulaziz Vakfı Başkanı’na Kazakistan Ulusal Arşivi ile bir iş birliği mutabakat zaptı taslağı imzalama, Sanayi ve Maden Kaynakları Bakanı’na Ürdün ve Gabon taraflarıyla maden alanında iş birliğine yönelik iki mutabakat zaptı taslağı üzerinde görüşme, Ulaştırma ve Lojistik Bakanı’na Afrika Sivil Havacılık Komisyonu ile sivil havacılık alanında teknik iş birliğine yönelik bir mutabakat zaptı taslağı üzerinde görüşme ve İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanı’na Yunanistan tarafıyla iletişim ve bilgi teknolojileri alanında bir mutabakat zaptı taslağı üzerinde görüşme yetkisi verdi.

zasxdfergt
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz başkanlığında Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısından (SPA)

Bakanlar Kurulu ayrıca İnsan Hakları Komisyonu Başkanı’na Tacik tarafı ile mutabakat zaptı üzerinde görüşme yapma, Eğitim Bakanı’na Suudi Arabistan'da yetenek ve yaratıcılık için bölgesel bir merkez kurulması konusunda Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ile görüşme yapma ve Şikâyet Kurulu Başkanı’na Arap İdari Kalkınma Örgütü ile eğitim ve kalkınma alanında mutabakat zaptı üzerinde görüşme yapma yetkisi verdi.

Kurul ayrıca, Bahreyn ile kültürel iş birliği, Zimbabve ile maden sektörü, Çin ile modern ulaşım yöntemlerinin geleceği, Singapur ile kamu sektöründe insan sermayesi gelişimi ve Tacikistan ile terör suçları ve finansmanıyla mücadele alanında iş birliği anlaşmalarını onayladı.

sxcdfrgt
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz Cidde'deki Bakanlar Kurulu oturumu sırasında (SPA)

Bakanlar Kurulu, Sağlık Bakanlığı'nın bakanlık lehine tapusu bulunan mülklerin yatırımında ‘Belediye Taşınmazlarının Elden Çıkarılması Yönetmeliği’ hükümlerini uygulamasına karar verdi. Harita ve Coğrafi Bilgi ve Dijital Devlet kurumları ile İmam Muhammed bin Suud İslam Üniversitesi'nin önceki mali yıllara ait kesin hesaplarını onayladı. Bakanlar Kurulu ayrıca, Turizm Bakanlığı ve Kültürel Kalkınma Fonu'nun yıllık raporları da dahil olmak üzere gündemindeki genel konuları gözden geçirdi ve bunlar hakkında gerekli adımları attı.



Doha Zirvesi Bildirisi’nde Katar'la koşulsuz dayanışma ve saldırının yaygın olarak kınanması vurgusu

Doha'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi Dışişleri Bakanları Toplantısı'ndan bir kare (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Doha'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi Dışişleri Bakanları Toplantısı'ndan bir kare (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Doha Zirvesi Bildirisi’nde Katar'la koşulsuz dayanışma ve saldırının yaygın olarak kınanması vurgusu

Doha'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi Dışişleri Bakanları Toplantısı'ndan bir kare (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Doha'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi Dışişleri Bakanları Toplantısı'ndan bir kare (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Kaynaklar, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda tartıştıkları taslak nihai bildirinin, İsrail'in geçtiğimiz salı günü Katar'a düzenlediği saldırılarını şiddetle kınadığını söyledi.

Kaynaklara göre taslak bildiri, bir araya gelen devletlerin Katar’la sarsılmaz dayanışma içinde olduklarını teyit ederken Katar topraklarındaki bir yerleşim bölgesini hedef alan saldırıyı, ‘açık bir saldırganlık eylemi ve uluslararası hukukun ciddi bir ihlali’ olarak değerlendirerek kınadı. Bildiride ayrıca, İsrail’in düzenlediği saldırıların bölgesel ve uluslararası barışı ve güvenliği tehdit eden bir tırmanış oluşturduğu ve bunun tüm Arap ve İslam ülkelerine yönelik bir saldırı olduğu vurgulandı.

Bildiri, bu ülkelerin Doha'nın egemenliğini ve güvenliğini savunmak için aldığı tüm önlemlere koşulsuz destek verdiklerini yeniden teyit etti.

İsrail’in saldırısının Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve tutukluları serbest bırakmak için Katar'ın arabuluculuk çabalarını baltalamayı amaçladığı vurgulanan bildiride barış için yapılan diplomatik çabaların başarısızlığından İsrail'in tam olarak sorumlu tutulduğu belirtildi. İsrail'in saldırısının ‘mevcut ve gelecekteki anlaşmaları tehdit ettiği’ ifade edilen bildiride, uluslararası topluma saldırıyı durdurmak için acil önlemler alması çağrısında bulunulurken, Arap Barış Girişimi'ne bağlı kalınmasını vurgulandı. Bununla birlikte Katar, Mısır ve ABD'nin arabuluculuk çabalarındaki rolünü ve Suudi Arabistan ile Fransa'nın ‘iki devletli çözümü’ destekleyen çabaları övüldü.

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al-i Sani'nin dün gerçekleşen zirvede yaptığı konuşmadan, Doha'nın kendi topraklarına yönelik saldırıyı kınamak, uluslararası toplumu İsrail'i Gazze Şeridi'nde yürüttüğü savaşı durdurmaya zorlamak ve Filistin devletinin kurulmasını desteklemek amacıyla ‘gerçekçi’ bir yanıt hazırlamaya çalıştığı anlaşıldı. Katarlı yetkili, ülkesinin Gazze Şeridi'nde ateşkesin sağlanması için Mısır ve ABD ile arabuluculuk rolünü sürdüreceğini de duyurdu.


Doha Zirvesi: İsrail'e karşı ortak adımların görüşüleceği bakanlar toplantısı

Katar’ın başkenti Doha'daki Sheraton Oteli olağanüstü zirveye ev sahipliği yapmaya hazırlanırken, otelin önünde İslam ülkelerinin bayrakları dalgalanıyor. (Reuters)
Katar’ın başkenti Doha'daki Sheraton Oteli olağanüstü zirveye ev sahipliği yapmaya hazırlanırken, otelin önünde İslam ülkelerinin bayrakları dalgalanıyor. (Reuters)
TT

Doha Zirvesi: İsrail'e karşı ortak adımların görüşüleceği bakanlar toplantısı

Katar’ın başkenti Doha'daki Sheraton Oteli olağanüstü zirveye ev sahipliği yapmaya hazırlanırken, otelin önünde İslam ülkelerinin bayrakları dalgalanıyor. (Reuters)
Katar’ın başkenti Doha'daki Sheraton Oteli olağanüstü zirveye ev sahipliği yapmaya hazırlanırken, otelin önünde İslam ülkelerinin bayrakları dalgalanıyor. (Reuters)

Arap ve İslam ülkelerinin dışişleri bakanları bugün Katar'ın başkenti Doha'da bir araya gelerek İsrail'in Doha'ya yönelik saldırısı hakkında bir karar taslağını görüştü. Karar, yarın Katar'ın ev sahipliğinde düzenlenecek olağanüstü Arap Birliği – İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) zirvesinde liderlere sunulacak.

Bu gelişme, zirveye katılan ülkelerin dışişleri bakanları arasında, resmi toplantılar başlamadan önce bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili tutumları koordine etmek için iletişimin devam ettiği bir dönemde gerçekleşti.

Geçtiğimiz salı günü Katar'ın başkentinde Hamas liderlerini hedef alan İsrail saldırıları, hareketin beş üyesinin ve Katar güvenlik güçlerinden bir üyenin ölümüne yol açtı.

Zirvenin taslak sonuç bildirgesinin tartışılması

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan dün Doha'ya geldi. Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari, olağanüstü zirvede ‘bugün yapılacak dışişleri bakanları hazırlık toplantısında sunulan, İsrail'in Katar devletine yönelik saldırısı hakkında bir taslak bildirgenin tartışılacağını’ doğruladı.

Katar Haber Ajansı'na (QNA) yaptığı açıklamada el-Ensari, zirvenin toplanmasının, ‘İsrail'in bir dizi Hamas liderinin konutlarını hedef alan alçakça saldırısı karşısında İslam dünyasının Katar ile dayanışma içinde olduğunu yansıttığını’ vurguladı.

Dışişleri bakanlarının gündeminde Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani'nin konuşması ve Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt'ın benzer bir konuşması yer alıyor. Dışişleri bakanları, önerilerini, resmi olarak kabul edilmesi için olağanüstü Arap Birliği – İİT zirvesine sunacak.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanlığı Devlet Bakanı Halife bin Şahin el-Merar, Bangladeş Geçici Hükümeti Dışişleri Bakanlığı Danışmanı Muhammed Tevhid Huseyin, Brunei Darussalam Cumhuriyeti Dışişleri İkinci Bakanı Dato Erron Behin Yusuf, Kazakistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Alibek Bakayev, İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha ve Gambiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Mohamed Jallow olağanüstü Arap Birliği – İİT zirvesine katılmak üzere Katar’ın başkenti Doha’ya geldi.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İİT dışişleri bakanları toplantısına katılmak üzere bugün Tahran'dan Doha'ya gitti. İran Devrim Muhafızları Ordusu'na yakın (DMO) Tesnim haber ajansı, Arakçi'nin İİT dışişleri bakanları olağanüstü toplantısına katılmak üzere bu sabah Katar'ın başkentine gittiğini bildirdi. Söz konusu toplantı, yarın yapılacak olağanüstü Arap Birliği – İİT zirvesi hazırlıkları kapsamında, İsrail'in Katar'a yönelik ‘askeri saldırganlığını’ görüşmek üzere Katar'ın talebi üzerine düzenlendi. Tesnim, İran'ın olağanüstü Arap Birliği – İİT zirvesinde İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan tarafından temsil edileceğini bildirdi.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ise İsrail'in ‘kardeş ülke Katar'a yönelik acımasız saldırısının uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve Arap, bölgesel ve uluslararası güvenlik ve istikrarı tehdit eden tehlikeli bir adım olduğunu’ söyledi.

Katar'ın yarın ev sahipliği yapacağı olağanüstü Arap Birliği – İİT zirvesi öncesinde QNA'ya verdiği özel röportajda Abbas, “Doha Zirvesi'ne katılmanın mesajı ve amacı açık; Katar'ın güvenliği, Arap ve İslam ülkelerinin güvenliğinin ayrılmaz bir parçasıdır. Hepimiz bu saldırılar karşısında birleşmiş durumdayız” ifadelerini kullandı.

Abbas, İsrail'in Arap ve İslam ülkelerinin güvenliğine yönelik saldırısının yansımalarıyla ilgili olarak, bunun ‘Arap ve İslam ülkelerinin güvenliğini zayıflatmaya ve bölgenin istikrarını bozmaya yönelik tehlikeli bir gösterge olduğunu’ belirtti. Abbas, ‘kolektif güvenliği korumak için Arap ve İslam dünyasının ortak bir tepki vermesi gerektiğini’ vurguladı.

Abbas ayrıca, İsrail'in Katar, Filistin ve diğer Arap ülkelerine karşı sürdürdüğü ihlallerden sorumlu tutulması gerektiğini bildirdi.

QNA’nın bugün yayınladığı röportajda Abbas, insani yardımın ulaştırılmasının hızlandırılması, işgal güçlerinin Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi, Batı Şeria ve Kudüs'teki yerleşim faaliyetlerinin ve yerleşimci terörünün durdurulması, ele geçirilen Filistin fonlarının iadesi ve uluslararası meşruiyet kararları ve Arap Barış Girişimi uyarınca, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin tüm topraklarının işgalinin sona erdirilmesi ve yeniden inşanın ilerletilmesi gerektiğini vurguladı.

Filistin Devlet Başkanı ayrıca, Filistin davasını destekleme konusunda Katar'ın kararlı rolünü övdü ve bu durumun, hakikat ve adaleti savunan halkların ve devletlerin, saldırganların planlarını bozabileceğini kanıtladığını belirtti.

Diğer yandan Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, “Zirvenin toplanması, Katar'ın yalnız olmadığı ve Arap ve İslam ülkelerinin onun yanında olduğu mesajını veriyor” dedi.

Ebu Gayt, Şarku'l Avsat'a yaptığı özel açıklamada, “İsrail saldırıları, ne yazık ki, uluslararası toplumun iki yıldır Gazze Şeridi'ndeki soykırım suçuna sessiz kalmasından ve işgalci liderlerin istedikleri her şeyi yapıp paçayı sıyırabilecekleri hissine kapılmalarından kaynaklanıyor. Bu talihsiz durumun sona erdirilmesi gerekiyor. Zira böyle devam ederse uluslararası hukukun çöküşünün bedelini hepimiz ödeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

sdfr
Kahire'deki Arap Birliği Genel Merkezi (Şarku'l Avsat)

Geçtiğimiz perşembe günü Katar, İsrail Hava Kuvvetleri’nin salı günü Hamas liderlerinin konutlarına düzenlediği ve Körfez, Arap ve uluslararası ülkeler ve kuruluşlar tarafından kınanan saldırıyı görüşmek üzere acil bir Arap Birliği – İİT zirvesi düzenleneceğini duyurdu.

Zirvede, durumun yansımaları ve bölgenin daha fazla çatışmaya sürüklenmesini önlemek için atılması gereken adımlar tartışılacak. İran, Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın zirveye katılacağını doğrularken, Irak da Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin katılacağını doğruladı. Türkiye Cumhurbaşkanlığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın Doha'yı ziyaret edeceğini açıkladı.


Körfez İşbirliği Konseyi Uluslararası Dörtlü'nün Sudan’daki çatışmaya ilişkin bildirisini memnuniyetle karşıladı

KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi (Şarku’l Avsat)
KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi (Şarku’l Avsat)
TT

Körfez İşbirliği Konseyi Uluslararası Dörtlü'nün Sudan’daki çatışmaya ilişkin bildirisini memnuniyetle karşıladı

KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi (Şarku’l Avsat)
KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi (Şarku’l Avsat)

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) tarafından dün yapılan açıklamada, Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve ABD’nin oluşturduğu Uluslararası Dörtlü'nün Sudan'daki çatışmaya ilişkin yapılan toplantıda yayınlanan ortak bildiriden duyulan memnuniyet dile getirildi.

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, Sudan'ın egemenliğine, birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesinin yanı sıra acil ateşkese varılması, Sudan'ın tüm bölgelerine insani yardımın engelsiz ve güvenli bir şekilde ulaştırılması, uluslararası insani hukuk uyarınca sivillerin ve sivil altyapının korunması ve Sudan halkının güvenlik ve istikrar arzularını yansıtan, geniş bir meşruiyete sahip sivil bir hükümetin kurulmasına yol açacak kapsayıcı ve şeffaf bir siyasi sürece geçişin gerekliliğini vurgulayan bildiride yer alan ilkelere övgüde bulundu.

Suudi Arabistan, BAE, Mısır ve ABD’nin Sudan'daki çatışmaya ilişkin yorulmak bilmeyen çabalarını takdir eden Budeyvi, KİK üyesi ülkelerin kalıcı barış için fırsatları teşvik etmeye yönelik Arap dünyası ve uluslararası toplumun çabalarını desteklediğini ve kalıcı barış fırsatlarını teşvik etmek, kardeş Sudan halkının acılarını hafifletmek ve Sudan devlet kurumlarının korunmasını ve istikrarını sağlamak için çeşitli ortaklarla iş birliği yapmaya hazır olduğunu vurguladı.

Washington'ın daveti üzerine bakanlar arasında yapılan yoğun istişarelerin ardından yayınlanan ortak bildiride, Suudi Arabistan, Mısır, BAE ve ABD dışişleri bakanları, Sudan'daki çatışmayı sona erdirme konusundaki ortak taahhütlerini teyit ederken süregelen savaşın ‘dünyanın en kötü insani krizine’ yol açtığını ve bölgesel barış ve güvenliğe doğrudan bir tehdit oluşturduğunu vurguladılar.

Bildiride, krize askeri bir çözümün faydasız ve mevcut durumun olduğu gibi devam etmesinin kabul edilemez acılara neden olduğu ve bölgenin güvenliğini daha fazla riskle karşı karşıya bıraktığı vurgulandı.

Sudan'ın geleceğinin, savaşan tarafların kontrolünden uzak, kapsamlı ve şeffaf bir geçiş süreciyle ‘halkı tarafından belirleneceği’ belirtilen bildiride, Müslüman Kardeşler (İhvan-ı Müslimin) ile bağlantıları belgelenmiş aşırılık yanlısı grupların herhangi bir müdahalesinin reddedildiği vurgulanırken söz konusu grupların nüfuzunun ‘istikrarı bozucu’ olduğu ifade edildi.