Lübnan'a desteklerini yineleyen Körfez ülkeleri savaşın yayılmasına karşı uyardı

Gazze Şeridi'nde acil ateşkes çağrısında bulunuldu

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dışişleri bakanları dün (Çarşamba) Doha'da gerçekleştirdikleri olağanüstü toplantının ardından (KİK)
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dışişleri bakanları dün (Çarşamba) Doha'da gerçekleştirdikleri olağanüstü toplantının ardından (KİK)
TT

Lübnan'a desteklerini yineleyen Körfez ülkeleri savaşın yayılmasına karşı uyardı

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dışişleri bakanları dün (Çarşamba) Doha'da gerçekleştirdikleri olağanüstü toplantının ardından (KİK)
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dışişleri bakanları dün (Çarşamba) Doha'da gerçekleştirdikleri olağanüstü toplantının ardından (KİK)

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dün (Çarşamba) akşam Doha'da düzenlenen olağanüstü bakanlar toplantısında Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes çağrısında bulundu. Ayrıca bu kritik aşamada Lübnan'ın yanında olunduğu belirtilerek Birleşmiş Milletler’in (BM) 1701 sayılı kararının ve Taif Anlaşması’nın uygulanması vurgulandı.

KİK, ‘bölgede artan gerilim ve bunun bölgesel ve uluslararası barış ve güvenlik üzerindeki tehlikeli yansımaları’ konusunda uyarıda bulunarak, bölgenin ve dünyanın daha fazla istikrarsızlığa sürüklenmemesi, savaş ve yıkımın tehlikelerinden ve bunların bölge ve dünya halkları üzerindeki etkilerinden kaçınılması için itidal ve gerilimin düşürülmesi çağrısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın KİK sekreteryasından aktardığına göre, ‘Ortadoğu bölgesindeki askeri gerilim ve gelişmeler ışığında’ yapıldığı belirtilen toplantıda, Lübnan ve Gazze Şeridi'ndeki tehlikeli gelişmelerin ve bölgenin güvenlik ve istikrarını bozan tırmanışın, Batı Şeria'daki ciddi ihlallerin, Mescid-i Aksa ve diğer dini mabetlere yönelik tehdidin ve İsrail ile İran arasındaki son gerilimin gözden geçirildiği ifade edildi.

XSDCFEVR
Doha'daki olağanüstü KİK bakanlar toplantısından (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

KİK, ‘Lübnan ve Filistin topraklarındaki gerilimi’ kınadı. ‘Etkileri sadece bölgeyle sınırlı olmayan bu tırmanışın tehlikeli yansımaları’ konusunda uyarıda bulunarak genişleyen şiddet çemberinin ‘uluslararası barış ve güvenliğe tehdit oluşturduğunu ve bölgede ve dünyada barış ve güvenlik çabalarını baltaladığını’ vurguladı.

KİK ülkeleri, ‘bölgenin güvenliğini koruma ve savaşın yayılmasını önleme ihtiyacının’ altını çizdiler. Söz konusu gerilime dahil olan tüm tarafları itidalli davranmaya, şiddetten kaçınmaya ve diyalog dilini tercih etmeye çağırdılar.

KİK ayrıca, uluslararası topluma bölgede güvenlik ve istikrarın korunması ve bölgeye ilişkin uluslararası meşruiyet kararlarının uygulanması için sorumluluklarını yerine getirme çağrısında bulundu.

Lübnan'la ilgili olarak ise KİK'in bu kritik aşamada Lübnan halkına verdiği destek yinelendi. Sivillerin acılarını hafifletmek ve onları ciddi tepkilerden korumak amacıyla Lübnan'a acil insani destek sağlanması için uluslararası ve bölgesel çabaların yoğunlaştırılması çağrısında bulunuldu. İtidal, bölgesel çatışmalara müdahil olmaktan kaçınma ve bölgedeki çatışmanın genişlemesini önleme çağrısı yapıldı.

SDCVEFRBT
KİK dışişleri bakanları Doha'daki olağanüstü toplantı öncesinde (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

KİK, Lübnan'da kalıcı güvenlik ve istikrarın yeniden tesis edilmesi ve uluslararası tanınmış sınırları içerisinde toprak bütünlüğüne, siyasi bağımsızlığına ve egemenliğine saygı gösterilmesinin sağlanması için BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararının, ilgili uluslararası kararların ve Taif Anlaşması’nın uygulanması gerektiğini vurguladı.

KİK, BAE, Suudi Arabistan, Katar, ABD ve diğer bazı ülkeler tarafından 25 Eylül'de yayınlanan ve Lübnan'ın güney sınırını ayıran Mavi Hat boyunca 21 günlük acil ateşkes ve bölgesel bir savaş riskini önleyecek diplomatik bir çözüm arayışı çağrısında bulunan ortak bakanlar açıklamasının içeriğini onayladı.

Filistin'le ilgili olarak ise KİK'in Filistin halkına verdiği destek vurgulandı. İsrail'in Gazze Şeridi ve Batı Şeria'ya yönelik saldırılarının kınandığı yinelendi ve Gazze Şeridi'nde derhal ve kalıcı bir ateşkes sağlanması, uygulanan kuşatmanın sona erdirilmesi ve esirler ile tutukluların serbest bırakılması talep edildi. Tüm sınır geçişlerinin derhal ve koşulsuz olarak açılmasının ve uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuka uygunluk çerçevesinde Gazze Şeridi nüfusunun tüm insani yardımlara, tıbbi malzemelere ve temel ihtiyaçlara erişiminin sağlanmasının önemi vurgulandı.

KİK, BM Güvenlik Konseyi'ne Gazze Şeridi'nde derhal, tam ve eksiksiz bir ateşkes sağlanması, esirlerin serbest bırakılması ve tutukluların takas edilmesi, sivillerin evlerine dönmesi, insani yardımın geniş çaplı olarak güvenli ve etkin bir şekilde dağıtılması ve İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nden çekilmesi çağrısında bulunan 2735, 2712 ve 2720 sayılı kararlarını uygulaması çağrısında bulundu.

KİK, ‘İsrail'in Filistin halkına yönelik saldırganlığını durdurmak ve Filistin devletinin dünyadaki daha fazla ülke tarafından tanınması, BM'ye tam üye olması ve uluslararası bir barış konferansı düzenlenmesi yönündeki çabalarını desteklemek için uluslararası düzeyde harekete geçmek üzere Arap Birliği - İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Olağanüstü Ortak Zirvesi tarafından oluşturulan Suudi Arabistan başkanlığındaki Bakanlar Komitesi'nin çabalarının önemini’ yineledi.

KİK, ‘Suudi Arabistan başkanlığındaki Bakanlar Komitesi’nin, Norveç ve Avrupa Birliği (AB) ile ortaklaşa olarak, ilgili BM kararları çerçevesinde Filistin devletinin hayata geçirilmesi amacıyla İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’un görevini başlatmak üzere düzenlediği bakanlar toplantısının sonuçlarını desteklediğini’ ifade etti.



Suudi Arabistan, iki devletli çözümü baltalayan adımları reddettiğini yineledi... Gazze Şeridi'ni kurtarmak için uluslararası eylem çağrısında bulundu

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Riyad'daki Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Riyad'daki Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
TT

Suudi Arabistan, iki devletli çözümü baltalayan adımları reddettiğini yineledi... Gazze Şeridi'ni kurtarmak için uluslararası eylem çağrısında bulundu

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Riyad'daki Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Riyad'daki Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Gazze Şeridi'ndeki savaşın derhal sona erdirilmesi çağrısını yineledi ve Gazze Şeridi'ndeki insani felaketi sona erdirmek ve ‘iki devletli çözüm’ temelinde Ortadoğu'da adil ve kapsamlı bir barışın sağlanmasına yönelik çabaları desteklemek için uluslararası toplumun ortak çabalarının önemini vurguladı. Bu bağlamda Bakanlar Kurulu, Suudi Arabistan ve İtalya dışişleri bakanları tarafından yayınlanan ve bölgesel istikrar için çalışmaya ve barış şansını zedeleyecek her türlü önlemi reddetmeye yönelik taahhüdü içeren ortak bildirinin içeriğini vurguladı.

Bu açıklama, bugün Riyad'daki el-Yemame Sarayı'nda düzenlenen ve Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın başkanlık ettiği Bakanlar Kurulu toplantısında yapıldı. Veliaht Prens Muhammed bin Selman, toplantının başında Bakanlar Kurulu’na, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den aldığı mektubun içeriği ve mektupta iki ülke arasındaki ilişkilere ilişkin konular hakkında bilgi verdi. Ayrıca, Filistin Devlet Başkanı Yardımcısı Hüseyin eş-Şeyh ile yaptığı görüşmenin sonuçlarını da değerlendirdi. Görüşmede, Filistin meselesindeki son gelişmeler ve sivilleri korumak ve Filistin halkını desteklemek için yapılan çabalar ele alınmıştı.

fgthuıkjy
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Riyad'daki Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)

Bakanlar Kurulu, 27-30 Ekim tarihleri arasında Riyad'da ‘Refahın Anahtarı’ sloganıyla düzenlenecek olan Dokuzuncu Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’na İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in verdiği desteği övdü. Bu konferans, insanlık için daha müreffeh ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek amacıyla uluslararası iş birliği ve yatırımı destekleme yönündeki Suudi taahhüdünün bir parçası.

(tweet)

Bakanlar Kurulu ayrıca, kardeş ve dost ülkelerle bir dizi mutabakat ve anlaşmayı onayladı. Bunlar arasında Moldova ile siyasi iş birliği konusunda bir mutabakat zaptı, Azerbaycan ile bitki koruma ve karantina konusunda bir başka mutabakat zaptı, Kızıldeniz ve Aden Körfezi'nde balıkçılık yönetimi ve deniz su ürünleri yetiştiriciliğinde bölgesel iş birliği protokolü ve Birleşik Krallık ile maden kaynakları sektöründe iş birliği mutabakat zaptı yer aldı.

jukı
Riyad'da düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısından (SPA)

Ulaştırma sektöründe, hava taşımacılığı hizmetleri alanında Liberya ve Ekvador ile iki anlaşma onaylandı. Ayrıca, yolsuzlukla mücadele çabalarını güçlendirmek amacıyla Suudi Arabistan Yolsuzlukla Mücadele ve Denetim Kurumu ile Özbekistan Başsavcılığı ve Yolsuzlukla Mücadele Ajansı arasında imzalanan iki mutabakat zaptı onaylandı. Bakanlar Kurulu, insan hakları alanında bir iş birliği mutabakatı onayladı ve İnsan Hakları Komisyonu'na, model anlaşmaya dayalı olarak diğer ülkelerdeki muadilleriyle anlaşmaları görüşme ve imzalamaya yetki verdi. Uzay alanında ise Bakanlar Kurulu, barışçıl amaçlı uzay faaliyetlerinde iş birliği için Suudi Arabistan ile Hindistan arasında bir mutabakat zaptını onayladı. Ayrıca, Kızıldeniz'in Sürdürülebilirliği için Ulusal Strateji'nin güncellenmiş belgesini onayladı ve kamu kurumlarındaki sivil ve askeri personel ile çalışanların rütbelerini belirlemeye yönelik yeni kuralları kabul etti.

cdfgh
Riyad'da düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısından (SPA)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Mecemau’l-Hadab rezervinin coğrafi kapsamını onayladı. El-Baha Üniversitesi'nin önceki mali yıla ait nihai hesaplarını kabul eden Bakanlar Kurulu, Dışişleri Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, İslami İşler Bakanlığı ve Erdemi Teşvik ve Kötülüğü Önleme Komisyonu Genel Başkanlığı'nda bir dizi terfiyi onayladı. Buna ek olarak Bakanlar Kurulu, aralarında Endüstriyel Güvenlik Yüksek Komisyonu ve Fetva ve Bilimsel Araştırmalar Genel Başkanlığı'nın iki raporunun da bulunduğu gündemindeki bir dizi yıllık raporu ve genel konuyu inceledi ve bunlar hakkında gerekli adımları attı.


Gazze Şeridi'nde acil ateşkes çağrısında bulunan Körfez ülkeleri, ‘iki devletli çözümü’ vurguladı

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) 165. Bakanlar Konseyi toplantısı başladı. (KUNA)
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) 165. Bakanlar Konseyi toplantısı başladı. (KUNA)
TT

Gazze Şeridi'nde acil ateşkes çağrısında bulunan Körfez ülkeleri, ‘iki devletli çözümü’ vurguladı

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) 165. Bakanlar Konseyi toplantısı başladı. (KUNA)
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) 165. Bakanlar Konseyi toplantısı başladı. (KUNA)

Kuveyt'te toplanan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Bakanlar Konseyi, Gazze Şeridi'nde acil ve kalıcı bir ateşkes çağrısında bulundu; sivillerin korunmasını ve yardımların engelsiz bir şekilde ulaştırılmasını vurguladı. İsrail işgalinin suçlarını ve abluka politikasını kınayan KİK Bakanlar Konseyi, Katar, Mısır ve ABD'nin arabuluculuk çabalarını övdü.

Toplantının ardından KİK Bakanlar Konseyi, ‘iki devletli çözümün’ uygulanmasını ve başkenti Kudüs olan 1967 sınırları içinde bir Filistin devletinin kurulmasını vurguladı ve Filistin devletinin uluslararası alanda giderek artan tanınmasını memnuniyetle karşıladı.

KİK Bakanlar Konseyi, ‘Gazze Şeridi'nde ateşkesi sağlamak, rehineleri ve mahkûmları serbest bırakmak, sivil halkı korumak ve insani yardımın acil ve kesintisiz bir şekilde ulaştırılmasını kolaylaştırmak için acil ve kapsamlı bir anlaşmaya varılması gerektiğini’ vurguladı. Konsey, ‘İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi halkına karşı işlediği soykırım suçunu, Gazze Şeridi'nde kıtlığa yol açan kasıtlı abluka politikasını ve etnik temizlik, toplu cezalandırma ve siviller ile gazetecilerin öldürülmesi politikasını’ en şiddetli şekilde kınadı.

Konsey, 28-30 Temmuz tarihlerinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Merkezi’nde Suudi Arabistan ve Fransa'nın eş başkanlığında düzenlenen Filistin sorununun barışçıl çözümü ve iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin üst düzey uluslararası konferansın başarısını övdü. Konsey, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek, iki devletli çözümün uygulanması yoluyla Filistin meselesinin adil ve sürdürülebilir bir şekilde çözülmesini sağlamak, Gazze Şeridi ve Batı Şeria'yı Filistin Yönetimi çatısı altında birleştirmek ve bölgedeki tüm ülkeler için istikrar ve güvenliği sağlamak amacıyla yapılan tüm çabaları desteklediğini bildirdi.

Hor Abdullah

Diğer yandan KİK Bakanlar Konseyi, Irak'a Kuveyt'in egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duyması çağrısını yineledi. Ayrıca Irak'a, Kuveyt devleti ile Irak arasında imzalanan Hor Abdullah'taki deniz seyrüseferinin düzenlenmesine ilişkin anlaşmaya uyması çağrısında bulundu. Konsey, Kuveyt-Irak kara ve deniz sınırlarının belirlenmesi konusunda Irak'a ikili ve uluslararası taahhütlere, anlaşmalara ve ilgili tüm BM kararlarına uyması çağrısını yineledi.

Durra gaz sahası ile ilgili olarak Konsey, bu sahanın tamamının Kuveyt devletinin deniz alanlarında yer aldığını ve Suudi Arabistan-Kuveyt sınırına bitişik su altı bölgedeki doğal kaynakların mülkiyetinin yalnızca Suudi Arabistan ve Kuveyt’e ait olduğunu bildirdi. Uluslararası hukuk hükümlerine uygun olarak ve aralarında imzalanan ve yürürlükte olan anlaşmalara dayanarak, bu bölgedeki doğal kaynakları kullanma hakkına yalnızca bu iki ülke sahip. Konsey, Suudi Arabistan ve Kuveyt arasında sınırları belirlenen bölünmüş alana bitişik su altı bölgede herhangi bir başka tarafın hak sahibi olduğu yönündeki her türlü iddiayı kesin olarak reddettiğini ifade etti.

Suriye ve Lübnan

Körfez ülkeleri, Süveyda'daki krizi sona erdirmek için varılan anlaşmayı memnuniyetle karşıladı ve Suriye'yi, birliğini ve vatandaşlarını korumak için bu anlaşmanın uygulanması gerektiğini vurguladı. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın, Süveyda vilayetinde Suriye vatandaşlarına karşı işlenen ihlallerden sorumlu olanların tümünden hesap sorma ve Suriye topraklarında güvenlik, devlet egemenliği ve hukukun üstünlüğünü tesis etmek için tüm çabaları destekleme, şiddeti, mezhepçiliği, fitne, kışkırtma ve nefret tohumları ekme girişimlerini reddetme taahhüdünü övdüler.

Konsey ayrıca İsrail'in Suriye'ye yönelik tekrarlanan saldırılarını ve ihlallerini, Suriye'nin egemenliğine ve istikrarına yönelik saldırılarını kınadı. Suriye hükümetinin güvenlik ve istikrarı korumak için aldığı önlemlere tam destek verdiğini ifade eden Konsey, Suriye'yi bölmeyi amaçlayan her türlü ayrılıkçı çağrıyı reddetti.

Lübnan meselesine ilişkin olarak KİK Bakanlar Konseyi, Taif Anlaşması ve ilgili uluslararası kararlar temelinde, Lübnan'ın tamamında silahların devletin elinde toplanmasını sağlayan Lübnan Bakanlar Kurulu'nun kararını memnuniyetle karşıladı.

Ayrıca, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarını kınadı ve Lübnan'a ilişkin BM Güvenlik Konseyi kararlarının, özellikle de 1701 sayılı kararın uygulanması gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda ABD'nin arabuluculuk çabalarını takdir etti ve Lübnan'ın iç işlerine yönelik dış açıklamaları ve müdahaleleri reddettiğini ifade etti.

Yemen meselesine ilişkin olarak Konsey, deniz güvenliği ve su yollarının korunmasının ve ticari gemileri hedef alan, deniz seyrüseferini ve uluslararası ticareti tehdit eden faaliyetler dahil olmak üzere bölgenin ve dünyanın güvenliğini ve istikrarını tehdit eden faaliyetlere karşı mücadele edilmesinin önemini vurguladı.

KİK Bakanlar Konseyi, İran ile ilgili olarak, İran nükleer meselesine kapsamlı bir çözüm bulmak için ‘yapıcı müzakerelerin sürdürülmesinin’ önemini vurguladı ve bu müzakerelerin KİK ülkelerinin tüm meselelerini ve güvenlik endişelerini kapsaması gerektiğini belirtti. KİK ülkelerinin bu meseleye ilişkin iş birliği yapmaya ve meseleyi etkili bir şekilde ele almaya hazır olduklarını ve devletlerin egemenliğine, iyi komşuluk ilkelerine, BM kararlarına ve uluslararası meşruiyete bağlılık çerçevesinde ortak hedef ve çıkarların gerçekleştirilmesine katkıda bulunmak, bölgesel ve uluslararası güvenlik ve istikrarın teşvik edilmesini sağlamak için bu konuyla ilgili tüm bölgesel ve uluslararası müzakerelere, tartışmalara ve toplantılara katılmaları gerektiğini vurguladı. Konsey ayrıca, ilgili taraflar arasında diyaloğun kolaylaştırılmasında Umman Sultanlığı'nın oynadığı olumlu rolü takdir etti.


Suudi Arabistan ile Mısır arasında deniz güvenliğini desteklemek için iş birliği protokolü imzalandı

Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Komutanı ile Mısır Deniz Kuvvetleri Komutanı, deniz güvenliğini desteklemek için iş birliği protokolü imzaladı. (Mısır Ordu Sözcüsü)
Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Komutanı ile Mısır Deniz Kuvvetleri Komutanı, deniz güvenliğini desteklemek için iş birliği protokolü imzaladı. (Mısır Ordu Sözcüsü)
TT

Suudi Arabistan ile Mısır arasında deniz güvenliğini desteklemek için iş birliği protokolü imzalandı

Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Komutanı ile Mısır Deniz Kuvvetleri Komutanı, deniz güvenliğini desteklemek için iş birliği protokolü imzaladı. (Mısır Ordu Sözcüsü)
Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Komutanı ile Mısır Deniz Kuvvetleri Komutanı, deniz güvenliğini desteklemek için iş birliği protokolü imzaladı. (Mısır Ordu Sözcüsü)

Suudi Arabistan ve Mısır bugün, iki ülke donanmaları arasındaki askeri iş birliğini güçlendirme çabalarının bir parçası olarak deniz güvenliği çabalarını desteklemek için bir iş birliği protokolü imzaladı. Bu, Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral Muhammed bin Abdurrahman el-Gureybi ve beraberindeki heyetin İskenderiye'deki Mısır Donanma Kuvvetleri Komutanlığı'na yaptığı resmi ziyaret sırasında gerçekleşti.

Mısır Deniz Kuvvetleri Komutanı Tuğamiral Mahmud Adil Fevzi, Suudi Arabistan heyetini kabul etti. Mısır Ordu Sözcüsü’nün açıklamasına göre, iki taraf ‘Mısır Donanması ile Suudi Arabistan Kraliyet Donanması arasındaki askeri iş birliğini güçlendirmenin yollarını’ görüştü.

Ayrıca, iki taraf arasında uzmanlık transferi ve değişimi yollarını görüşmek ve deniz güvenliği çabalarını desteklemek için bir iş birliği protokolü imzalamak üzere ortak bir toplantı da düzenlendi.

fghyju
Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral Muhammed bin Abdurrahman el-Gureybi, İskenderiye Tersanesi'ni ziyaret etti. (Mısır Ordu Sözcüsü)

Ziyaret sırasında, Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Komutanı ve Mısır Deniz Kuvvetleri Komutanı İskenderiye Tersanesi'ni ziyaret etti. İkili, deniz kuvvetlerinin yakın zamanda edindiği en son silah sistemleri hakkında bilgi almak için bir dizi Mısır deniz birimini gezdi. Ayrıca, Deniz Harp Okulu'nu ziyaret ederek öğrencilerin en son eğitim sistemlerine göre nasıl eğitildiklerini ve nitelik kazandıklarını gözlemlediler.

Mısırlı yetkililerin açıklamasına göre bu ziyaret, ‘Mısır Silahlı Kuvvetleri'nin kardeş ve dost ülkelerle askeri iş birliğini güçlendirme konusundaki kararlılığının bir göstergesi’ olarak değerlendiriliyor. Ziyaret, Suudi Arabistan Silahlı Kuvvetleri'nden birimlerin de katılımıyla dün Mısır'da başlayan Mısır-ABD askeri tatbikatı Bright Star 2025 ile aynı zamana denk geldi.

frgty
Suudi Arabistan-Mısır toplantısında iki ülkenin donanmaları arasındaki askeri iş birliğinin güçlendirilmesi görüşüldü. (Mısır Ordu Sözcüsü)

Silahlı Kuvvetler Eğitim ve Geliştirme Kurumu Başkanı Tümgeneral Adil bin Muhammed el-Belevi'nin açıklamasına göre, söz konusu eğitim, komuta merkezi tatbikatları, saha operasyonları ve operasyon alanlarında denizcilik eğitimi gibi bir dizi faaliyet aracılığıyla ortak operasyonel kavramları güçlendirmeyi ve çeşitli katılımcı kuvvetler arasındaki operasyonel koordinasyonu geliştirmeyi amaçlıyor.

El-Belevi, Suudi Arabistan Silahlı Kuvvetleri’nin katılımının tatbikatın çeşitli aşamalarında saha birimlerini de içerdiğini ve bunun tüm komuta ve yürütme düzeylerinde geleneksel olmayan operasyonel ortamlarda deneyim alışverişini ve prosedürlerin birleştirilmesini güçlendirmeye katkıda bulunduğunu belirtti.

Bright Star 2025, Muhammed Necib Askeri Üssü ve bir dizi Mısır hava ve deniz üssünde, 43 ülkenin katılımıyla gerçekleştiriliyor. Tatbikat, terörle mücadele, düzensiz savaş, lojistik destek, tıbbi tahliye ve deniz güvenliği alanlarında, amfibi operasyonlar ve canlı ateş tatbikatları da dahil olmak üzere ortak operasyonları içeriyor.