Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Türki el-Faysal: ABD yönetiminden İsrail'e doğru bir kayma görüyoruz

Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Türki el-Faysal, Filistin davasının açık bir adaletsizliğe uğradığını vurguladı

Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Faysal’ın daha önce CNN'e verdiği bir röportaj sırasında kullandığı poşunun rengi ve simgeselliği, sosyal medyada heyecan yarattı (Sosyal medya siteleri)
Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Faysal’ın daha önce CNN'e verdiği bir röportaj sırasında kullandığı poşunun rengi ve simgeselliği, sosyal medyada heyecan yarattı (Sosyal medya siteleri)
TT

Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Türki el-Faysal: ABD yönetiminden İsrail'e doğru bir kayma görüyoruz

Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Faysal’ın daha önce CNN'e verdiği bir röportaj sırasında kullandığı poşunun rengi ve simgeselliği, sosyal medyada heyecan yarattı (Sosyal medya siteleri)
Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Faysal’ın daha önce CNN'e verdiği bir röportaj sırasında kullandığı poşunun rengi ve simgeselliği, sosyal medyada heyecan yarattı (Sosyal medya siteleri)

Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Türki el-Faysal, Filistin davasının başından beri açık bir adaletsizliğe uğradığını vurguladı. Bu durumu ‘herkesin gözünün önünde duran güneşe’ benzeten Prens Faysal, Filistinlilerin hakları, toprakları ve yaşamlarının, bunları geri getirecek herhangi bir yol olmaksızın ihlal edildiğini ifade etti.

Al Arabiya televizyon kanalındaki ‘Kabil Li’l-Cedel’ adlı programda konuşan Prens Faysal, konunun başından beri karmaşık oluşuna dikkati çekti. ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail'e Golan Tepeleri'ni ve Kudüs'ü başkent olarak verdiğini ve Trump'ın bu topraklara kendisine aitmiş gibi davrandığını hatırlatan Prens Faysal, mevcut ABD yönetiminin ‘geçmişte hiç olmadığı kadar İsrail'in çıkarlarına doğru sürüklendiğini’ belirtti.

Tüm Arap ülkelerinin bu planı reddettiklerini resmi olarak ifade ettiklerini söyleyen Türki el-Faysal, yakında Mısır’da yapılması planlanan Arap Birliği Zirvesi’nin Filistin davasının geleceği için net bir vizyon içermesinin önemini vurguladı.

Filistin kefiyesi

Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Şefi Prens Faysal’ın daha önce CNN'e verdiği bir röportaj sırasında kullandığı poşunun rengi ve simgeselliği sosyal medyada heyecan yaratmıştı. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre birçok yorumcu bunu Suudi Arabistan'ın Filistin davasına verdiği sarsılmaz desteğin güçlü bir ifadesi olarak değerlendirdi.

Trump'ın ‘Gazze Şeridi'nin kontrolüne’ ilişkin açıklamalarının sonuçlarına değinen Prens Faysal, iktidarda olmadığı için Suudi hükümetinin planlarından haberdar olmadığını ifade ederek, Arap dünyasının yanı sıra Müslüman ülkelerden ve Avrupa ülkelerinden iki devletli bir çözüme ulaşma çabalarını desteklemek üzere ortak hareket etmelerini beklediğini ifade etti. Suudi Prens, Birleşmiş Milletlerin (BM) bu tür önemli konuların müzakere edileceği en iyi forum olmaya devam ettiğini vurguladı.

Filistin meselesinin temeli

Ülkesinin önemli dünya başkentlerinde büyükelçi olarak görev yapmış olan Prens Faysal, ABD Başkanı Donald Trump'ın söylemlerini hazmetmenin zor olduğunu ifade etti. Saygısız yorumlarda bulunmayı reddettiğini vurgulayan Prens Faysal, Filistin meselesinin temelinde Filistinlilerin değil, Filistin halkının şikayetçi olduğu İsrail işgalinin yattığını vurguladı.

ABD Başkanı Donald Trump, Gazze Şeridi'nin Filistinlilerden ‘temizlenerek’ başta Mısır ve Ürdün olmak üzere komşu ülkelere gönderilmeleri gerektiğini söylemiş, bu açıklama uluslararası arenada geniş çaplı tartışmaya yol açmıştı. Bunun üzerine ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, alternatif bir öneri sundu. Rubio, Trump'ın Gazze Şeridi sakinlerinin yerlerinden edilmesi önerisini reddeden Arap ülkelerine, ABD'nin, Gazze için yeni bir plan geliştirme fırsatı vereceğini açıkladı.

Rubio, Arap ortakların önümüzdeki günlerde Suudi Arabistan'da bir toplantı düzenleyeceklerini ve Gazze'deki duruma ilişkin kapsamlı bir planla Washington'a döneceklerini kaydetti. Rubio ayrıca Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan ve diğer ilgili Arap ülkelerinin görüşlerini dinlemek üzere bölgeyi ziyaret etmeyi planladığını da açıkladı.

Mısır daha önce, İsrail’in Gazze Şeridi’nde yaklaşık 16 ay boyunca yürüttüğü yıkıcı savaşın ardından Gazze'yi, Gazzelileri yerinden etmeden yeniden inşa etmeye yönelik alternatif bir plan hazırlamıştı. Tüm bunlar, Filistin halkının isteklerini ve meşru haklarını yansıtan sürdürülebilir çözümler bulma çabalarının bir göstergesidir.



Diriye... Tarihi yeniden canlandırma ve rehabilitasyon

Diriye'deki et-Turayf mahallesinin girişinden genel görünüm (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)
Diriye'deki et-Turayf mahallesinin girişinden genel görünüm (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)
TT

Diriye... Tarihi yeniden canlandırma ve rehabilitasyon

Diriye'deki et-Turayf mahallesinin girişinden genel görünüm (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)
Diriye'deki et-Turayf mahallesinin girişinden genel görünüm (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)

Suudi devletinin ilk başkenti olan Diriye, devletin kuruluşunun temeli için ilk temel yapı taşıydı. İmam Muhammed bin Suud ‘şehir devletinden kapsamlı devlete geçiş’ projesini buradan başlattı. Bu, tüm Arap Yarımadası’nı, çevresindeki uygarlığa ayak uydurabilecek niteliklere sahip istikrarlı bir siyasi şemsiye altında birleştirme çabasıydı.

Diriye, adını asırlar önce Kızıldeniz'den Basra Körfezi'ne uzanan kervan yolu üzerinde önemli bir durak olarak kaydetmiştir. Hanife Vadisi'nin nüfuz ettiği ve antik çağlardan beri camiler ve okullarla dolup taşan güzel taş evleriyle ünlüydü. Palmiye, şeftali ve incir ağaçlarının yanı sıra geniş buğday ve arpa tarlalarıyla çevriliydi. Ünü krallıklara ve diğer ülkelere ulaşan safkan Arap atlarının yetiştirildiği alanlardan biri olarak kabul edildi.

Bölgenin Diriye olarak adlandırılması konusunda çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Ancak bu ismi eski çağlardan günümüze kadar korumuştur. Diriye aynı zamanda ‘el-Avca’ olarak da biliniyordu. İkinci adının anlamı üzerine tartışmalar yaşandı. Kral Selman bu konuda öne sürülen görüşleri, mekândan yola çıkarak el-Avca'nın Diriye olduğunu teyit ederek çözdü.

Suudi Arabistan, bölgenin en güçlü ülkeleri arasına adını yazdıran ve Suudi Arabistan'ın siyasi tarihinde önemli bir rol oynayan ilk Suudi devletinin başkenti olan Diriye'nin kentsel, kültürel, ekonomik, sosyal ve diğer açılardan geliştirilmesi için strateji ve programlar başlattı. Şehir, 19’uncu yüzyılın başlarında Osmanlı himayesine girdikten sonra kentsel çürümeye tanık olmuş ve büyük bölümü terk edilmiştir.

Diriye Projesi, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman tarafından Vizyon 2030 kapsamında ülkenin içinden geçtiği gelişim sürecindeki en önemli çalışmalarından biridir. 9 Ocak 2023’te Kamu Yatırım Fonu (PIF) kapsamına alınan Diriye Projesi, PIF’in beşinci dev projesi oldu. Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre Diriye Projesi, küresel bir turizm, kültür destinasyonu yaratma, yurt içinden ve dışından gelen ziyaretçiler için unutulmaz bir deneyim sağlama ve bu alanda yerel yetenekler geliştirerek, Suudi Arabistan'ın kültürel tarihini tanıtma ve koruma olarak görülüyor. Ayrıca, Suudi mirasının değerini yükseltmek, Diriye ile ilişkilendirilen tarihle gurur duymak, altyapı, turizm hizmetleri ve tesislere yatırım yapmak için sürdürülebilir getirilerle yerli üretime katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Diriye Kapısı Geliştirme Kurumu (DGDA), Diriye sakinlerine hizmet etme sorumluluklarının yanı sıra Diriye'nin mirasını ve tarihini korumak amacıyla coğrafi kapsamı için örgütsel ve denetleyici işlevlerini sürdürüyor. Kurum, Diriye Projesi’nin dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından biri haline gelmesi için tam destek sağlamaya devam ediyor.

Tarihi Diriye kalıntıları (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)Tarihi Diriye kalıntıları (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)

DGDA, 20 Temmuz 2017 tarihinde kurulmuş olup, Diriye'yi tarihi önemi nedeniyle mimari, kültürel ve ekonomik olarak geliştirmeyi ve dünyanın en büyük destinasyonlarından birine ve tüm dünya için bir buluşma yerine dönüştürmeye katkıda bulunmayı amaçlayan bir Suudi hükümet organıdır; böylece Diriye tüm Suudiler için bir gurur kaynağı olmaya devam edecektir.

DGDA, Diriye'yi Suudi Arabistan'ın simgesi, Suudilerin birliğini temsil eden gurur kaynağı ve küresel ve istisnai bir cazibe merkezi haline getirmeye odaklanan bir vizyon benimsemiştir. Bunu başarmak için DGDA, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan tarihi et-Turayf bölgesinin korunması da dahil olmak üzere çeşitli hedefler belirlemiştir. DGDA, bu değerli yerdeki tüm alanların tarihi ve kültürel özünü korumaya ve burayı benzersiz bir küresel destinasyona dönüştürmeye kararlıdır. Ayrıca, Vadi Safar ve el-Bucairi Mahallesi'nin eşsiz bir kültürel ortamda en üst düzeyde misafirperverlik, eğlence ve alışveriş sunan canlı destinasyonlar haline gelmesiyle, Diriye'yi olağanüstü bir ziyaretçi deneyimi haline getirmeyi amaçlamaktadır. Hizmetleri geliştirmek, zorlukların üstesinden gelmek ve kalkınmayı teşvik etmek için gösterdiği özverili çabalar sayesinde DGDA, ilham verici ve istisnai bir toplum yaratmayı hedeflemektedir.

Kalkınma planlarının bir parçası olarak DGDA, Kral Abdulaziz Bilim ve Teknoloji Şehri (KACST) ile iki taraf arasında stratejik iş birliği oluşturmak, ortak çalışmalar için planlama düzeyini yükseltmek, çabaları birleştirmek ve hükümet harcamalarının verimliliğini artırmak amacıyla bir dizi anlaşma imzaladı.

Bu anlaşma, veri yönetişimi ve karşılıklı çıkarlara yönelik bilgi alışverişinin yanı sıra ortak alanlarda bilgi, uzmanlık ve teknik danışmanlık paylaşımında iş birliği alanlarını içeriyor. Anlaşma, her iki taraf arasındaki araştırma faaliyetlerinin desteklenmesini, her iki tarafın ürünlerinin bilinirliğinin arttırılmasında ortaklığı ve gömülü eserlerin tespiti için uydu görüntüleri, 3D optik görüntüleme ve radar ölçümü alanlarında iş birliğini de kapsıyor. Anlaşma ayrıca, DGDA'nın denetleyici rolünü yerine getirmesine yardımcı olacak ileri malzeme teknolojileri ve otomatik inşaat sistemleri alanlarında iş birliğini de içeriyor.

Diriye'deki Selva Sarayı (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)Diriye'deki Selva Sarayı (Riyad Şehri Kraliyet Komisyonu)

DGDA, Kral Suud Üniversitesi ile hem otorite hem de üniversite için master planlamada iş birliğini kapsayan bir mutabakat zaptı; el-Yemame Üniversitesi ile istihdam, eğitim, sergi ve araştırma alanlarında bir mutabakat zaptı; Kral Abdulaziz Vakfı ile ortak proje ve girişimlerde iş birliğini geliştirmeye yönelik bir iş birliği anlaşması; el-Marife Üniversitesi ile istihdam, eğitim, sergiler ve bilimsel konferanslar alanlarında bir mutabakat zabtı; Kral Faysal Üniversitesi ile istihdam, eğitim, sergi ve araştırma alanlarında bir mutabakat anlaşması da dahil olmak üzere çeşitli anlaşmalar ve mutabakat zabıtları imzaladı.

DGDA ayrıca, Suudi Arabistan Standartlar, Metroloji ve Kalite Kurumu (SASO) ile iki kurum arasında stratejik iş birliği kurulmasına yönelik bir mutabakat zaptı; Saudi ICOMOS ile kültürel ve doğal miras alanlarının korunmasına yönelik bir mutabakat zaptı; madencilik faaliyetleriyle ilgili sektörlerde iş birliğini geliştirmek amacıyla Sanayi ve Maden Kaynakları Bakanlığı ile bir mutabakat zaptı imzaladı.

Suudi Gayrimenkul Refinansman Şirketi (SRC), DGDA ile merkez, güney ve doğu metro istasyonları ve ilgili işlerin kazı işlerini yürütmek üzere 722 milyon Suudi riyali tutarında bir sözleşme imzaladı.

10 Temmuz 2024 tarihinde Diriye Şirketi, Diriye'nin kuzey bölgesinde gelişmiş eğitim kurumları, kültürel alanlar, modern ofisler ve lüks bir otel içeren karma kullanımlı bir bölgenin inşası için Çin Devlet İnşaat Mühendisliği Şirketi (CSCEC) ortaklığındaki El-Seif Engineering Contracting ile Diriye'nin kalkınma tarihinde bugüne kadar imzalanan en büyük inşaat sözleşmesi olan 7,8 milyar Suudi riyali (2 milyar ABD doları) değerinde bir sözleşme imzalandığını duyurdu.

Diriye Şirketi, 24 Temmuz 2024 tarihinde, Suudi Arabistanlı Urbacon ve Al Bawani Holding ile Diriye'deki Vadi Safar'da dört lüks otel ve Royal Diriye Binicilik ve Polo Kulübü inşa etmek üzere 8 milyar Suudi riyali değerinde bir sözleşme imzaladığını duyurdu.

Haziran 2023'te Spor Bakanı'nın bunu Spor Kulüplerinin Özelleştirilmesi Konferansı'nda duyurmasının ardından Diriye Spor Kulübü'nün mülkiyeti DGDA'ya devredildi.

DGDA aralık ayında, Kral Abdulaziz Vakfı ile koordineli olarak, Diriye ve onun kadim tarihi üzerine akademik araştırmaları teşvik etmek amacıyla ‘Kültürlerin Buluşma Noktası: Diriye’ başlığı altında Diriye Uluslararası Forumu’nu düzenledi.