Bir vizyondan akıllı altyapı ve zengin kentsel deneyimlerle somutlaşan gerçeğe: Mekke Masar Destinasyonu

Bir vizyondan akıllı altyapı ve zengin kentsel deneyimlerle somutlaşan gerçeğe: Mekke Masar Destinasyonu
TT

Bir vizyondan akıllı altyapı ve zengin kentsel deneyimlerle somutlaşan gerçeğe: Mekke Masar Destinasyonu

Bir vizyondan akıllı altyapı ve zengin kentsel deneyimlerle somutlaşan gerçeğe: Mekke Masar Destinasyonu

Suudi Arabistan Kültür Ataşesi Doç. Dr. Faysal bin Abdurrahman Usra

Ummul Kura Kalkınma ve İnşaat Şirketi'nin sahibi olduğu, geliştirdiği ve işlettiği Mekke Masar Destinasyonu, önümüzdeki 100 yıl boyunca ilham verici bir destinasyon olmayı hedefliyor. İddialı kalkınma ve yatırım vizyonları, çok yönlü modern mekanlar, imkânlar ve ayrıcalıklar ile birleşen medeniyetçi yönleriyle Mekke-i Mükerreme halkının ve ziyaretçilerinin yaşam kalitesinin artırılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Proje boyunca uzanan bir ulaşım altyapısı ve çoklu ulaşım araçlarıyla Mekke Masar bütünleşik bir destinasyon ve Harem-i Şerif’in ana giriş kapısına dönüşüyor. Zira Masar Destinasyonu, Mescid-i Haram'a gelen misafirler ve ziyaretçiler için ulaşımı kolaylaştıran otopark alanları ve çoklu ulaşım araçları sağlayarak, bulunduğu konumun önemi ve geniş bir alana yayılmış olması sebebiyle Harem bölgesinde yaşanan trafik sıkıntısını hafifletmeyi amaçlıyor. Projenin temel amacıysa; Mekke-i Mükerreme halkına ve hacılara, umre ziyaretçilerine ve ziyaretçilere hizmet etmek, Harem-i Şerife erişimlerini kolaylaştırmak ve deneyimlerini iyileştirmektir. Bu, Efendimiz, Hadımul Haremeyni Şerifeyn Kral Selman bin Abdulaziz Al Suud -Allah onu korusun- ve onun desteği, eli ve sağ kolu olan Veliaht Prens, Başbakan Majesteleri Prens Muhammed bin Selman bin Abdulaziz Al-Suud'un - Allah onu korusun - liderliğindeki sağgörülü liderliğimizin yönelimleri ile uyumludur. Keza iddialı 2030 Vizyonu’nun 2030 yılına kadar hacı sayısını 30 milyona çıkarma hedeflerine de uyum sağlamaktadır. Destinasyon tüm bu hedefleri birlikte gerçekleştirmek için çabalamaktadır. Bunun için Ummul Kura'daki altyapı projelerine önem vermektedir. Söz konusu projeler elektrik, haberleşme, su şebekesi ve merkezi soğutma sistemi, atık toplama, kanalizasyon ve yağmur suyu drenaj sistemi gibi altyapı hizmetlerine ayrılmış yer altı tünellerini kapsamaktadır. Ayrıca, modern destinasyonlar üretme kavramını benimsemekte, kentsel ve ekonomik sistemi göz önünde bulundurarak, model destinasyonlar oluşturmaya yönelik en yeni stratejileri uygulama konusunda yoğun bir çaba harcamaktadır. Bu amaçla, şehir planlama ve tasarım kavramlarını uygulamaktadır. Mekke'nin kültürünü ve özgünlüğünü dikkate alan hizmetler sunmaktadır. Böylece  2012 yılında kurulduğu günden bu yana, kentsel destinasyonları uluslararası en yüksek standartlara uygun olarak geliştirmeyi hedefleyen Ummul Kura Kalkınma ve İnşaat Şirketi'nin hedeflerine ulaşmasını amaçlamaktadır. Nitekim şirket şu anda en büyük projesi olan Mekke'deki  Mekke Masar Destinasyonu Projesi’ni planlıyor.

Bu vizyon ve fikirleri somutlaştırmak ve bunları sahada projelere dönüştürmek için de Ummul Kura Kalkınma ve İnşaat Şirketi, birkaç yıldır kültü ve eğlence destinasyonunun geliştirilmesi, kutsal başkentteki Masar destinasyonu üzerinde modern bir hastanenin kurulması için altyapı alanındaki tüm ortaklıklarını tamamladı. Destinasyonda gökdelenler, binalar ve dünyanın en ünlü otel zincirlerine ait oteller topluluğu da yer alacak.

Masar Destinasyonu projesinde son yıllardaki en önemli gelişmeler şunlar olabilir; 2,5 milyar riyale mal olacak ve konutlar içeren dört yeni gökdelen inşası anlaşması imzalamak. 340 milyon riyal tutarında yatırımla konut ve ofislerden oluşan bir gökdelen inşaatı anlaşması imzalamak. Mekke-i Mükerreme'de oteller inşaatı için bir ortaklık anlaşması imzalamak. Masar Destinasyonu ile Scope International Şirketi arasında Mekke-i Mükerreme'de konut gökdelenler inşa etmek için 900 milyon riyal tutarında yatırım içeren bir satın alma anlaşması. 2023 yılında Masar Destinasyon ile Erth Real Estate Şirketi arasında 2 milyar riyali aşan yatırımlarla satın alma anlaşması imzalamak. Masar Destinasyonu Projesi’nin başlamasının ardından; 2022 yılının sonunda Harem-i Şerif’in avlusuna 500 metre mesafede, merkezi bir bölgede yer alan, otel grubunun projelerinin ilk durağı da başladı. İçerisinde 43 bin metrekarelik alana sahip bir alışveriş merkezi, BRT durağı ve diğer tesisler bulunuyor..

Geçtiğimiz 2024 yılı ayrıca Masar Destinasyonu için mega projeler takvimi de içeriyordu. Bunlar arasında Mesar Destinasyonu Projesinin sahibi ve geliştiricisi olan Ummul Kura Kalkınma ve İnşaat Şirketi'nin Vakıflar Genel İdaresi ile imzaladığı bir anlaşma da var. Bu anlaşma kapsamında İdare, destinasyonun misafirlerinin konaklama deneyimlerini zenginleştirmek amacıyla konaklama sektöründe özgün bir proje geliştirmek için iki adet arsa satın alacak. 2,5 milyar Suudi Arabistan riyalini aşan yatırımlarla 1.000'den fazla otel odası ve süit inşa edecek. Ayrıca Arap Teknik Müteahhitlik Şirketi ile de yapım ve işletme sözleşmesi imzalandı. Şirket, son dijital teknolojilere sahip akıllı reklam ekranlarının kurulumunu ve işletmesini üstlenerek, destinasyondaki reklam ekranlarının tek yetkili temsilcisi olacak.  Ayrıca, Qaed Gayrimenkul Geliştirme ve Yatırım Şirketi ile yatırım değeri 1,3 milyar riyali aşan lüks bir otel projesinin inşaatını içeren bir yatırım anlaşması imzalandı. Masar geçitlerine bakan proje, destinasyon kapsamında konaklama sektörüne 720'den fazla yeni otel kazandırmayı hedefliyor.

Bu mega projeler arasında 1,4 milyar riyal tutarında yatırımla lüks bir konut projesi geliştirmek üzere Al-Ramz Gayrimenkul Şirketi ile imzalanan stratejik bir anlaşma da bulunuyor. Ayrıca, söz konusu destinasyonda 1 milyar riyale yakın yatırım hacmine sahip apart otel projesi geliştirmek üzere Al-Rajhi Gayrimenkul Şirketi ile anlaşma imzalandı. 800 milyon riyali aşan yatırım ile destinasyonda ikinci lüks konutlar içeren gökdelen inşaatı için Alpha Finans Şirketi ile de bir anlaşma imzalandı. Anlaşma destinasyonda inşaatı devam eden toplam konut sayısına 180 adet lüks konut daha ekliyor. Bu ve benzeri anlaşmalar, Mekke-i Mükerreme'deki otel seçeneklerinin çeşitliliğini artıran niteliksel eklemeler teşkil ediyor. Aynı zamanda bu çabalar, şirketin, destinasyonu geliştirerek bütünleşik bir kentsel destinasyona dönüştürme, sakinlere ve ziyaretçilere çeşitli sektörlerde olağanüstü deneyimler sunma, Mekke-i Mükerreme'ye gelen ziyaretçilerin yaşam kalitesini artırma ve deneyimlerini zenginleştirme kararlılığını yansıtıyor. Bu çabalar aynı zamanda, stratejik Masar destinasyonunun çalışmalarının temellerini hayata geçirmeye katkıda bulunuyor. Destinasyon kapsamlı ve bütünleşik bir yatırım sistemi oluşturmak, destinasyonun en iyi uluslararası standartlara uygun çeşitli yatırım fırsatlar içerdiğinin teyit etmek için kuruldu. Destinasyon ayrıca uzun vadeli yatırım, ekonomik getiriler ve sürdürülebilir bir gelecek arayışında olan kurum ve sektörlerin listesinde ön sıralarda yer almasını sağlayacak bileşen, kabiliyet ve kapasitelere sahiptir. Dolayısıyla destinasyonun benimsediği bu dev projeler; altyapısının geliştirilmesi, ulaşım ve iletişim olanaklarının modernize edilmesi, misafirlerine yönelik konaklama olanaklarının çeşitlendirilmesi dahil olmak üzere Mekke'nin yeniden şekillendirilmesine katkıda bulunmaktadır.

Başarı Allah'tandır.

*Bu makale Şarku'l Avsat tarafından Makkahnews'ten çevrilmiştir.



Suudi Arabistan, ocak ayında yabancıların mülk sahibi olmasına izin vermeye hazırlanıyor

Riyad'da bir caddede seyreden arabalar (Reuters)
Riyad'da bir caddede seyreden arabalar (Reuters)
TT

Suudi Arabistan, ocak ayında yabancıların mülk sahibi olmasına izin vermeye hazırlanıyor

Riyad'da bir caddede seyreden arabalar (Reuters)
Riyad'da bir caddede seyreden arabalar (Reuters)

Suudi Arabistan, gayrimenkul sektöründe yabancı yatırımcılara yönelik yeni bir döneme hazırlanıyor. Ülke, ocak ayında yürürlüğe girecek güncellenmiş yabancı mülkiyet yasası ile yabancı birey ve kuruluşların ülke genelinde gayrimenkul edinimini düzenleyecek. Bu sistem, gayrimenkul sektörünün gayri safi yurt içi hasılaya (GSYİH) katkısını artırmayı ve gelir kaynaklarını petrolden bağımsız olarak çeşitlendirmeyi hedefleyen stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor. Söz konusu hedefler, Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 programıyla uyumlu bir yaklaşım sergiliyor.

Uygulamadan sorumlu olan Gayrimenkul Genel Otoritesi, yürütme yönetmeliğini hazırlıyor ve yabancıların mülkiyet ve yatırım yapabileceği bölgeleri belirlemeye çalışıyor. Belirlenen detaylar, sistemin yürürlüğe girmesinden önce kamuoyuna açıklanacak.

Yeni yasa ayrıca, uluslararası profesyonellerin ülkede kalmasını desteklemeyi, şehirleşme ve kentsel yaşam kalitesini artırmayı amaçlıyor.

Mülkiyet kapsamı

Suudi Arabistan Belediye, Köy İşleri ve İskân Bakanı Macid el-Hakil, geçtiğimiz hafta yaptığı bir televizyon röportajında, gelecek ay yabancıların konut amaçlı gayrimenkul edinme sisteminin yürürlüğe gireceğini açıkladı. Bakan, uygulamanın Suudi Arabistan’daki tüm şehirlerde geçerli olacağını, ancak Mekke, Medine, Cidde ve Riyad olmak üzere dört şehirde yalnızca belirlenen bölgelerde mülkiyetin mümkün olacağını belirtti. Ülkede ikamet eden yabancılar ise birer konut sahibi olabilecek.

Öte yandan, sistemin ekonomik sektörler açısından daha esnek olacağı ve ticari, sanayi ve tarım alanlarında yabancıların tüm şehirlerde mülkiyet ediniminin sınırlama olmadan mümkün olacağı kaydedildi.

Suudi Arabistan Belediye, Köy İşleri ve İskân Bakanı Macid el-Hakil (SPA)Suudi Arabistan Belediye, Köy İşleri ve İskân Bakanı Macid el-Hakil (SPA)

Suudi Arabistan Gayrimenkul Genel Otoritesi’nde yabancılar için mülkiyetten sorumlu icra direktörü Fahd bin Süleyman, kasım ayında yaptığı açıklamada, Riyad, Cidde ve kutsal şehirler (Mekke ve Medine) için yabancılara ayrılan bölgelerin hâlâ gözden geçirildiğini ve ‘yakın zamanda’ yeni mülkiyet kurallarını belirleyen yönetmeliklerle birlikte ilan edileceğini duyurdu. Bin Süleyman, söz konusu bölgelerin ‘çok geniş’ olacağını ve büyük ölçekli projeleri kapsayacağını belirterek, bu alanlarda yabancı mülkiyet oranının yüzde 70 ile yüzde 90 arasında olması beklendiğini aktardı. Kutsal şehirlerde satın alma yapacak kişilerin Müslüman olması gerektiğini vurgulayan Bin Süleyman, bunun dışında büyük bir kısıtlama bulunmayacağını ifade etti. Bin Süleyman, “Büyük şartlar yok ve sınırlamalar getirmek istemiyoruz; mevcut yasa ile güncellenmiş yasa karşılaştırıldığında belirgin bir fark görülecek” dedi.

Piyasa tahmini

Uzmanlar ve gayrimenkul sektörü profesyonelleri, güncellenmiş yabancı mülkiyet yasasının yürürlüğe girmesine kısa süre kala, söz konusu sistemin hazır konutlara yönelik ek bir talep yaratacağını ve gayrimenkul piyasasındaki likiditeyi artıracağını belirtti. Uzmanlar, uluslararası şirketlerin Suudi Arabistan’da ofis ve projeler kurmasını teşvik edecek bu sistemin ekonomik aktiviteyi canlandıracağını ve gayrimenkul sektöründe daha istikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme dönemini başlatacağını öngörüyor. Etkinin özellikle Riyad, Cidde, Mekke, Taif, Medine ve turistik bölgelere yakın şehirlerde hissedileceği, yasanın etkilerinin 2026’nın üçüncü ve dördüncü çeyreği ile 2027 yılı boyunca netleşmeye başlayacağı tahmin ediliyor.

Gayrimenkul uzmanı ve pazarlamacı Sakr ez-Zehrani, konuyla ilgili açıklamasında, yasanın uygulanmaya başlamasının Suudi Arabistan gayrimenkul piyasasında dönüm noktası oluşturacağını belirtti. Zehrani, sistemin, geniş bir kesimin kiralamadan mülkiyete geçmesine yol açarak işlem yapan kullanıcı tabanını genişleteceğini vurguladı.

Zehrani, bu dönüşümün hazır konutlar ve planlı konut projelerine yönelik ek talep yaratacağını, satış ve alım hareketliliğini artıracağını ve piyasadaki likiditeyi güçlendireceğini kaydetti.

Gayrimenkul kalitesinin iyileştirilmesi

Zehrani, yabancıların ticari, sanayi ve tarım sektörlerinde tüm şehirlerde mülkiyet edinmesine izin verilmesinin, uluslararası şirketler için Suudi Arabistan’da ofis ve projeler kurma motivasyonunu artıracağı ve bunun ekonomik faaliyetleri canlandırarak gayrimenkul sektöründe daha istikrarlı bir büyüme dönemini başlatacağı öngörüsünde bulundu.

Zehrani’ye göre piyasadaki ilk değişiklikler, gayrimenkul ürünlerinin kalitesinin yükselmesi, geliştiricilerin daha yüksek standartlı ve iyi planlanmış projeler üretmesiyle daha geniş bir alıcı kitlesinin taleplerini karşılamaya yönelik olacak. Ayrıca, yerli ve yabancı yatırımcıların pazara girmesiyle organize arz hacminde de artış yaşanacak.

Yeni sistemin fiyat istikrarını da destekleyeceğini belirten Zehrani, çünkü hem yerleşiklerin hem de yabancıların mülkiyeti genellikle uzun vadeli olup kısa vadeli spekülasyonları sınırlayacağını ifade etti. Yasa ile birlikte uygulanacak yasal ve denetim mekanizmalarının şeffaflığı artıracağını ve finans sektörüne, hem yerleşikler hem de yabancılar için özel finansal ürünler sunma fırsatı sağlayacağını söyledi. Bu durumun kredi hacmi ve piyasa likiditesi üzerinde olumlu etkisi olacağı kaydedildi.

Zehrani, yasanın yürürlüğe girmesinin ilgiyi ve sorgulamaları doğrudan artıracağını, ancak piyasadaki işlemler üzerindeki gerçek etkinin kademeli olarak hissedileceğini belirtti. İlk sinyallerin 2026’nın ikinci çeyreğinde, yabancılar ve yerleşikler için ilk işlemlerin tamamlanmasıyla ortaya çıkmasının beklendiğini söyledi.

Açık göstergelerin 2026’nın üçüncü ve dördüncü çeyreğinde netleşeceğini belirten Zehrani, uygulamanın ilk yılının geçiş dönemi olacağını, en somut etkilerin ise 2026’nın ikinci yarısı ve sonrasında gözlemleneceğini vurguladı.

Coğrafi konuma bağlı olarak değişen etki

Gayrimenkul ve değerleme uzmanı Mühendis Ahmed el-Fekih, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, yeni mülkiyet yasasının etkisinin coğrafi konuma göre farklılık göstereceğini belirterek, en olumlu etkilerin Mekke ve çevresindeki şehirler (Cidde ve Taif) ile Medine’de hissedileceği öngörüsünde bulundu. Riyad’daki gayrimenkul piyasasının ise gayrimenkul mülkiyeti ve yatırımı için yabancı sermayeyi çekmede önemli bir rol oynayacağını ifade etti.

El-Fekih, turizm sektörüne yatırım yapmayı hedefleyen sermayenin, Mekke’ye yakınlığı nedeniyle Taif gibi turistik bölgelere, ayrıca Abha ve Cizan ile Neom projesine yakınlığı sebebiyle Tebük’e yönelmesinin muhtemel olduğunu belirtti.

Uzman, yeni sistemin uygulanmasının ilk yılının piyasanın test edilmesi ve fırsatların değerlendirilmesi açısından bir geçiş dönemi olacağını, gerçek etkinin ise 2027’de, yani ikinci yıl itibarıyla hissedilmeye başlanacağını vurguladı. Ayrıca, yasanın Vizyon 2030 hedefleri doğrultusunda ulusal ekonomide gelir kaynaklarını çeşitlendirmeye ve petrol bağımlılığını azaltmaya katkı sağlayacağını, bu yatırımların Suudi vatandaşlar için yüzbinlerce yeni istihdam fırsatı yaratacağını kaydetti.

Sistem teşvikleri

Suudi Arabistan, Ocak 2026’dan itibaren yürürlüğe girecek olan yeni yabancı mülkiyet yasasıyla gayrimenkul sektöründe kapsamlı bir açılım gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Yasayla, Suudi Arabistan’da yabancıların belirlenen coğrafi alanlarda taşınmaz mülkiyeti edinmeleri yasal olarak düzenlenecek. Bu adım, Vizyon 2030 hedefleri doğrultusunda yabancı yatırımları çekmeyi, gayrimenkul sektörünün GSYİH’ye katkısını artırmayı ve ulusal ekonomide petrol dışı gelir kaynaklarını çeşitlendirmeyi amaçlıyor. Yasa ayrıca uluslararası yeteneklerin ülkede istikrarlı şekilde kalmasını ve yaşam kalitesinin yükselmesini hedefliyor.

Yasa kapsamında, yabancılar yalnızca Bakanlar Kurulu’nun belirleyeceği coğrafi alanlarda mülk edinme yetkisine sahip olacak. Bu alanlar, Gayrimenkul Genel Otoritesi’nin önerisi ve Suudi Arabistan Ekonomi ve Kalkınma İşleri Konseyi onayıyla belirlenecek.

Buna göre, Suudi Arabistan’da ikamet eden yabancılar, belirlenen coğrafi alan dışında sadece bir adet konut satın alabilecek. Mekke ve Medine’de mülk edinmek isteyenlerin ise Müslüman olması zorunlu.

Şirketler açısından ise Suudi şirketler yasasına göre kurulan ve hisselerinde yabancı ortak bulunan şirketlere, belirlenen coğrafi alanlarda mülk edinme hakkı tanınıyor; alan dışında ise faaliyet veya çalışan konutları için mülk edinilebilecek.

Yasa, borsaya kayıtlı şirketler, yatırım fonları ve özel amaçlı kuruluşlar için ise Suudi Arabistan genelinde mülk edinme imkânı sağlıyor. Bu haklar, Sermaye Piyasası Kurumu (CMA) tarafından Gayrimenkul Genel Otoritesi ve ilgili kurumlarla koordineli olarak belirlenen düzenlemelerle uygulanacak.

Yasa, özel ikamet programları veya Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleriyle yapılan anlaşmalarla tanınan hakları etkilemiyor ve yabancı mülkiyetine ekstra ayrıcalık sağlamıyor.

Ayrıca, yabancılardan yapılacak taşınmaz işlemleri için değerinin yüzde 5’ini aşmayan bir harç alınacak; detaylar yürütme yönetmeliğinde belirlenecek. Kurallara uymayanlar para cezası veya uyarı ile karşı karşıya kalacak; yanlış beyanda bulunanlara 10 milyon riyale kadar ceza uygulanabilecek ve mahkeme kararıyla gayrimenkulün satışı sağlanabilecek.


Guterres,'ten Suudi Arabistan’ın dijital hükümet alanındaki nitelikli ilerlemesine övgü

Mühendis Ahmed es-Suveyyan ve Antonio Guterres, (DGA)
Mühendis Ahmed es-Suveyyan ve Antonio Guterres, (DGA)
TT

Guterres,'ten Suudi Arabistan’ın dijital hükümet alanındaki nitelikli ilerlemesine övgü

Mühendis Ahmed es-Suveyyan ve Antonio Guterres, (DGA)
Mühendis Ahmed es-Suveyyan ve Antonio Guterres, (DGA)

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Suudi Arabistan’ın dijital hükümet alanında kaydettiği nitelikli ilerlemeyi övgüyle değerlendirerek, ülkenin ulaştığı seviyenin uluslararası ölçekte örnek teşkil ettiğini ve yenilikçi, etkili kamu hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik açık bir kararlılığı yansıttığını söyledi.

Guterres, beraberindeki heyetle birlikte Riyad’daki Dijital Hükümet Kurumu (DGA) İnovasyon Merkezi’ni ziyaret etti. Ziyarette Kurum Başkanı Mühendis Ahmed es-Suveyyan ve Suudi Arabistan’ın New York’taki Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Dr. Abdulaziz el-Vasıl da hazır bulundu.

BM Genel Sekreteri, gelişmiş bir dijital geleceğin inşasına katkı sağlayacak girişimleri desteklemek için ortak iş birliğinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

cds
Fotoğraf: DGA

Taraflar, görüşmede dijital hükümetlerin geliştirilmesi, inovasyonun desteklenmesi, dijital dönüşüm ekosistemlerinin sürdürülebilirliğinin artırılması gibi ortak konuları ele aldı. Ayrıca Suudi Arabistan’ın sürdürülebilir kalkınma hedeflerini desteklemek ve kamu sektörünün etkinliğini yükseltmek için yürüttüğü dijital yetkilendirme çabaları da değerlendirildi.

Toplantıda, kurum ile BM kuruluşları arasındaki iş birliği imkânları; özellikle bilgi paylaşımı, dijital standartların geliştirilmesi, ortaya çıkan teknolojiler ve yapay zekânın etkinleştirilmesi, kapasite geliştirme ve hizmet kalitesini uluslararası ölçekte yükseltecek ortaklıkların kurulması konularında incelendi.

dsec
Guterres'e Suudi hükümetinin dijital stratejisi hakkında görsel bir sunum yapıldı (SPA)

Guterres, İnovasyon Merkezi’nin dijital kapsayıcılık, hizmet tasarımı, eğitim deneyimleri, yapay zekâ ve yeni teknolojiler gibi alanlarda uzmanlaşmış laboratuvarlarını gezerek merkezde sunulan imkânlara ilişkin bilgi aldı.

Kurum ekibi, Suudi Arabistan’ın dijital hükümet stratejisine ve ilgili BM göstergelerinde kaydedilen ilerlemeye dair bir sunum gerçekleştirerek ülkenin dijital altyapısının olgunlaştığını ve ulusal deneyimin gelişmişliğini ortaya koydu.


Suudi Arabistan'dan gelen insani yardım, Refah sınır kapısından Gazze'ye ulaştı

Suudi Arabistan'dan gelen insani yardım malzemeleri yüklü kamyonlar Refah sınır kapısından geçiyor (Kral Salman Yardım Merkezi)
Suudi Arabistan'dan gelen insani yardım malzemeleri yüklü kamyonlar Refah sınır kapısından geçiyor (Kral Salman Yardım Merkezi)
TT

Suudi Arabistan'dan gelen insani yardım, Refah sınır kapısından Gazze'ye ulaştı

Suudi Arabistan'dan gelen insani yardım malzemeleri yüklü kamyonlar Refah sınır kapısından geçiyor (Kral Salman Yardım Merkezi)
Suudi Arabistan'dan gelen insani yardım malzemeleri yüklü kamyonlar Refah sınır kapısından geçiyor (Kral Salman Yardım Merkezi)

Suudi Arabistan'dan gelen yeni bir insani yardım sevkiyatı, Gazze Şeridi'ndeki mağdurlara ulaştırılmak üzere dün Refah sınır kapısından geçirildi.

Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi’nin (KSRelief) "Gazze'deki Filistin Halkına Yardım Halk Kampanyası" kapsamında sağladığı yardımlar arasında büyük miktarda gıda sepeti ve çadır yer aldı.

Merkez, kampanya kapsamında bugüne kadar 75 uçak ve 8 gemiyle 7 bin 685 tondan fazla gıda, tıbbi malzeme ve barınma malzemesi ulaştırarak, hava ve deniz köprüsü kurdu. Ayrıca Filistin Kızılayı'na 20 ambulans teslim etti.

sdfg
Suudi Arabistan'dan Gazze'deki afetzedelere yeni bir insani yardım sevkiyatı yolda (KSRelief)

KSRelief ayrıca Gazze içinde 90 milyon dolar ve 350 bin avro değerinde yardım projeleri uygulamak üzere uluslararası kuruluşlarla anlaşmalar imzaladı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre sınır geçişlerinin kapatılmasını aşmak ve yardımların ulaşmasını sağlamak için Ürdün ile ortaklaşa havadan yardım operasyonları gerçekleştirdi.

Bu yardım, Suudi Arabistan'ın Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkının çektiği acıları hafifletmek amacıyla merkez aracılığıyla sağladığı yardım çalışmalarının bir uzantısı niteliğindedir. Soğuk ve zorlu yaşam koşulları nedeniyle çocuklar ve kadınlar da dahil olmak üzere Filistinliler insani tehlike altındadır.