Suudi Arabistan ve İngiltere, Yemen'deki kolera salgınına müdahalesini genişletiyor

Dr. Abdullah el-Rabia ve Bakan Jenny Chapman dün Londra'da yaptıkları toplantıda (Kral Salman Yardım Merkezi)
Dr. Abdullah el-Rabia ve Bakan Jenny Chapman dün Londra'da yaptıkları toplantıda (Kral Salman Yardım Merkezi)
TT

Suudi Arabistan ve İngiltere, Yemen'deki kolera salgınına müdahalesini genişletiyor

Dr. Abdullah el-Rabia ve Bakan Jenny Chapman dün Londra'da yaptıkları toplantıda (Kral Salman Yardım Merkezi)
Dr. Abdullah el-Rabia ve Bakan Jenny Chapman dün Londra'da yaptıkları toplantıda (Kral Salman Yardım Merkezi)

Kraliyet Danışmanı ve Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi (KSRelief) Genel Müdürü Dr. Abdullah Rabia ile İngiltere Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Kalkınma Bakanı Jenny Chapman, dün Londra'da, Yemen'in tamamında kolera salgınına müdahalenin kapsamının genişletilmesi ve 3,5 milyon kişinin bu yardımdan yararlanması için ortak bir bildiri imzaladı.

Merkez, Dünya Sağlık Örgütü'ne 5 milyon ABD doları, İngiltere ise Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) aracılığıyla, iki kuruluşun Yemen'deki acil müdahale programına desteğini belgelemek amacıyla bir miktar daha bağışta bulundu. İki kuruluş, en çok etkilenen illerde kolera ve şiddetli ishalin yayılmasını önlemek için çeşitli müdahalelerde bulunacak.

Görsel kaldırıldı.Dr. Abdullah Al-Rabia ve Bakan Chapman, Yemen'de koleraya karşı müdahaleyi genişleten bir bildiri imzaladı (KSRelief)

Kral Salman Merkezi, Dünya Sağlık Örgütü'ne kolera salgınına çok yönlü müdahale için gerekli desteği sağlamak üzere mali yardımda bulunacak. Bu destek, liderlik ve koordinasyon, izleme ve laboratuvarlar, hızlı müdahale ekipleri, vaka yönetimi, enfeksiyonun önlenmesi ve kontrolü, su, sanitasyon ve hijyen, risk bildirimi, toplumsal katılım, sosyal iletişim ve ağız yoluyla aşılama gibi alanları kapsayacak.

İngiltere Bakanlığı'nın UNICEF'e sağladığı mali yardım, su, sanitasyon ve hijyen ile en kirli ve tehlikeli coğrafi bölgelerdeki sağlık faaliyetlerini desteklemektedir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bu, Suudi Arabistan'ın “Kral Salman Merkezi” aracılığıyla Yemen'de mağdur ve muhtaç grupları desteklemek ve halkına sunulan sağlık hizmetlerini iyileştirmek için yürüttüğü insani yardım ve yardım çabalarının bir parçasıdır.



Vizyon 2030, Suudi Arabistan'ı enerji sürdürülebilirliğine ulaşma ve emisyonları azaltma yolunda ilerletiyor

Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)
Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)
TT

Vizyon 2030, Suudi Arabistan'ı enerji sürdürülebilirliğine ulaşma ve emisyonları azaltma yolunda ilerletiyor

Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)
Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)

Suudi Arabistan, uzun yıllar boyunca ulusal enerji karışımının önemli bir parçası olarak geleneksel enerji kaynaklarına bel bağladı. Bu bağımlılık büyük miktarlarda fosil yakıt tüketimine ve karbon emisyonlarının artmasına neden oldu. Suudi Arabistan, güneş ve rüzgâr enerjisi alanında geniş doğal kaynaklara sahip olsa da, bu yenilenebilir kaynaklara yapılan yatırımlar olması gerektiği kadar kapsamlı değildi.

Vizyon 2030'un hayata geçirilmesiyle birlikte bu alanda bir değişim başladı; enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması ve karbon emisyonlarının azaltılmasının temel stratejik boyutlarından biri haline geldi. Bu doğrultuda, Vizyon 2030’un 2024 yılı raporuna göre, ulusal enerji karışımının çeşitlendirilmesini hızlandırmak için Ulusal Yenilenebilir Enerji Programı ve İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Yenilenebilir Enerji Girişimi başlatıldı.

Bu girişimler kapsamında yenilenebilir enerji sektöründe birçok başarı elde edildi. Suudi Arabistan, güneş ve rüzgâr enerjisinden elektrik üretiminde rekor düzeyde düşük maliyete ulaştı. Ayrıca hidrojen kullanarak sürdürülebilir ulaşım çözümlerini harekete geçirmek ve düşük karbonlu enerjiye geçişi desteklemek için adımlar atmaya başladı.

Bu bağlamda Suudi Arabistan, hidrojen kullanarak sürdürülebilir ulaşım çözümlerini etkinleştirmek ve düşük karbonlu enerji kaynaklarına geçişi desteklemek için pratik adımlar atmaya başladı. Tüm bu çabalar, gelecek nesiller için enerji kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamayı, sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmayı ve yeşil ve müreffeh bir ekonominin inşasını desteklemeyi amaçlıyor.

Enerji depolama alanında Suudi Arabistan, 26 gigawatt (GW) depolama kapasitesi sağlayan mevcut projeler ve 2030 yılına kadar 48 GW hedefi ile en büyük on küresel pazardan biri. Ayrıca, 2 bin megawatt saat (MWh) kapasite ve 488 gelişmiş batarya konteyneri ile Ortadoğu ve Afrika'daki en büyük enerji depolama projelerinden biri olan Bisha Enerji Depolama Projesi'nin lansmanı yapıldı.

dfgthy
Bisha Enerji Depolama Projesi (SPA)

Suudi Arabistan, doğu bölgesinde iki konvansiyonel olmayan petrol sahası ve rezervuarının keşfedilmesiyle konvansiyonel enerji sektöründe de başarılar elde etti ve Krallığın dünya çapında önemli bir enerji kaynağı olarak konumunu güçlendirdi. Bu yeni sahalar ve rezervuarlar günde 11 bin 437 varil Arap petrolü ve günde 9,39 milyon standart fit küp ilişkili gaz üretiyor. Ayrıca Rubülhali Çölü’nde günde 140 varil kondensat ve günde 19,5 milyon standart fit küp ilişkili gaz üreten iki doğal gaz sahası ve rezervuarı keşfedildi.