BAE-Türkiye İş Forumu, "yatırımların ve iş birliklerinin artırılması" çağrısıyla başladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

BAE-Türkiye İş Forumu, "yatırımların ve iş birliklerinin artırılması" çağrısıyla başladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Türkiye-Birleşik Arap Emirlikleri İş Konseyi Başkanı Tevfik Öz, iki ülke arasında ciddi iş birlikleri başlatıldığını belirterek, bu yatırımların yanı sıra üçüncü ülkelerde iş birliği yapılması çağrısında bulundu.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) kapsayan Körfez turu kapsamında Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından hayata geçirilmesi planlanan iş forumlarının üçüncüsü, Abu Dabi'de Emirates Palace Mandarin Oriental Otel'de başladı.

İş forumunda, iki ülkeden başta gayrimenkul, müteahhitlik, sanayi, tarım, gıda, bilişim ve bankacılık olmak üzere birçok sektörden çok sayıda iş insanı bir araya geldi.

Etkinliğin açılışında konuşan DEİK Türkiye-BAE İş Konseyi Başkanı Öz, iki ülkenin son 2 yılda inanılmaz bir ivmeyle hem yatırım hem de ticari faaliyetler kapsamında ciddi rakamlarla iş birlikleri başlattığını söyledi.

Öz, "BAE, son 2 yılda Türkiye'de bankacılık, liman, lojistik, sağlık ve gıda gibi alanlarda yaptığı yatırımlar sayesinde inanılmaz bir ivmeyle ülkemizde neredeyse ilk 5'e girmiş durumda." dedi.

"Üçüncü ülkelerde iş birliği oluşturmanın zamanı geldi"
Tevfik Öz, Türklerin BAE'nin tüm emirliklerinde farklı sektörlerde ciddi iş hacmine ulaştığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burada iki ülkenin kendi arasındaki yatırım ve ticari faaliyetlerin yanı sıra üçüncü ülkelerdeki iş birliklerimizi BAE'den dostlarımız, kardeşlerimiz ve firmalarımızla hep birlikte genişletmek istiyoruz. Türk firmalarının Orta Doğu ve Körfez ülkelerinde aynı zamanda da son 10 yılda Afrika ülkelerinde geliştirmiş olduğu ticaret faaliyetler ve tecrübeleri bizim BAE'li firmalarla güç birliği oluşturarak müşterek iş yapmanın zamanı geldi. Bugün de bu konuda çok değerli Türk ve BAE'li firmalar bir arada. Üçüncü ülkelerde neler yapılabileceği konusunda ciddi çalışmaları başlatmamızın zamanı geldi."

Öz, bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyareti kapsamında BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed Bin Zayed Al Nahyan'ın katkılarıyla çok önemli anlaşmalar imzalanacağını bildirdi.

Yapılacak anlaşmaların iki ülke özel sektörünün birbirleri ile daha yakın ve sıcak ilişkiler kurma şansını ortaya çıkaracağını aktaran Öz, iki ülke liderine katkıları nedeniyle teşekkür etti. Öz, "Çünkü bu, iki ülke insanlarının kültürel ve ticari faaliyetlerinin önünü çok samimi bir şekilde hızlandırarak açabilen bir ilişki doğurmuştur." dedi.

"Birçok sektörde iş birliğine imza atabiliriz"
BAE-Türkiye İş Konseyi Başkanı Abdullah Al Hameli de iki ülke arasında çok eskilere dayanan bir tarihi geçmiş bulunduğunu, aynı dini inançlara ve aynı kültürel alışkanlıklara sahip olduklarını söyledi.

Son iki yılda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Al Nahyan'ın 4 kez bir araya geldiğini ve liderlerin ülkeler arasındaki ilişkilere çok önem verdiklerini belirten Hameli, birbirlerini daha çok anlamaları gerektiğini ifade etti.

Hameli, Türkiye'nin BAE'ye ihracatının son yıllarda ivmelendiğini ve önemli bir noktaya yükseldiğini belirterek, "BAE'li şirketlerin de Türkiye'de ne kadar yüksek yatırım yaptığını görüyoruz. İki ülke arasında yüksek potansiyel var. Sağlık, e-ticaret, yeşil ekonomi, petrokimya, robotik, inovasyon, endüstri ve altyapı gibi alanlarda iş birlikleri yapabiliriz. İlhamımız ve sinerjimiz bir araya geldiğinde çok farklı inovasyonlara imza atabiliriz." diye konuştu.

İki ülke arasında yapılacak iş birliklerinin önemine işaret eden Hameli, bunun istikballeri için önemli olduğunu vurguladı.

İki ülke arasındaki yatırım fırsatları anlatıldı
Açılış konuşmalarının ardından iki ülkedeki yatırım fırsatları, sunumlarla katılımcılara anlatıldı.

Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi'nden Rahim Albayrak "Türkiye'deki Yatırım Fırsatları" başlıklı sunum gerçekleştirirken, BAE Uluslararası İş Geliştirme ve Ticareti Geliştirme Departmanı Direktörü Rashed Al Teneiji de BAE'nin yatırım ekosistemini paylaştı.



BAE'de yapılan bir ankete göre, Arap gençler Türkiye ve Çin'i güçlü bir müttefik olarak görüyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

BAE'de yapılan bir ankete göre, Arap gençler Türkiye ve Çin'i güçlü bir müttefik olarak görüyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli bir ajansın hazırladığı anket, Orta Doğu'daki gençlerin üçte ikisinden fazlasının, Türkiye ve Çin'i bölge için "güçlü veya bir dereceye kadar güçlü bir müttefik" olarak gördüğünü ortaya koydu.

BAE'de bulunan küresel iletişim ajansı Asda'a Bcw'nin, Arap ülkelerindeki 53 şehirde 3 bin 600 gençle yüz yüze görüşerek hazırladığı Arap Gençliği anketi, hızlı bir şekilde şekillenen çok kutuplu bir dünyada, bölgede yeni müttefiklerin oluştuğunu gösterdi.

Ankete göre, 18-24 yaşlarındaki Arap gençlerin yüzde 82'si Türkiye'yi "güçlü veya bir dereceye kadar güçlü bir müttefik" olarak görürken onu yüzde 80 ile Çin izledi.

ABD ise bu kategoride yüzde 72 ile 7'nci sıraya yerleşti ve Almanya (yüzde 78), Fransa (yüzde 74) ve Hindistan'ın (yüzde 73) gerisinde kaldı.

Arap dünyası içinde en güven verici müttefik kategorisinde ise Katar yüzde 90 ile ilk sıraya yerleşti. Onu yüzde 89 ile Mısır, yüzde 88 ile BAE, yüzde 86 ile Suudi Arabistan izledi.

- ABD hala bölgedeki en büyük güç

Anket ayrıca, bölgesel paydaşlar ortaya çıkmasına rağmen Arap gençliğinin hala ABD'yi bölgede en fazla güce sahip ülke olarak gördüğünü gösterdi. Ankete katılanların üçte biri, ABD'yi bölgede en büyük nüfuza sahip ülke olarak görürken onu yüzde 11 ile BAE, yüzde 10 ile Suudi Arabistan ve İsrail izledi.

Ayrıca ankete katılan Arap gençlerin yüzde 87'si, 2020'de Abraham Anlaşmaları'yla BAE, Bahreyn, Fas ve Sudan ile İsrail arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasını sağlayan ABD'yi "güçlü bir hasım veya bir dereceye kadar düşman" olarak niteledi.

- Arap gençler, ülkelerini terk ediyor

Göç konusunun da ele alındığı anketten çıkan sonuçlar Arap gençlerinin gittikçe artan bir şekilde kendilerini hükümetlerinden ve karar alma süreçlerinden yabancılaşmış hissettiklerini ve eğitim, istihdam ve enflasyon konusunda artan bir hayal kırıklığı yaşadıklarını ortaya koydu.

Anket, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki Arap gençlerinin yarısından fazlasının daha iyi bir yaşam için ülkelerini terk ettiğini, zengin Körfez ülkelerinde bile gençlerin üçte birinin yurtdışına çıkmayı düşündüğünü gösterdi.

Körfez'in nispeten daha yüksek ekonomik dinamizmine rağmen iş arayanların öncelikle Kanada, ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa'yı tercih ettiği kaydedildi.