Rusya, Tartus üssünü genişletmeyi planlıyor

Rusya, Tartus üssünü genişletmeyi planlıyor
TT

Rusya, Tartus üssünü genişletmeyi planlıyor

Rusya, Tartus üssünü genişletmeyi planlıyor

Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Timur Ivanov, Tartus kentindeki Rus askeri üssünün devam eden genişleme çalışmalarının yanı sıra şehirdeki Rus sanayi-askeri yapılarını artırmaya yönelik planlar olduğunu açıkladı. Ivanov, her iki tarafın Tartus limanının yakınında gemi yapım tesisi inşa etmek için ortak bir plan yaptıklarını söyledi. Rus Kommersant gazetesine konuşan Ivanov, tarafların Rusya Ticaret ve Sanayi Bakanlığı ile işbirliği içinde, Tartus’ta tersane kurmak için ortak bir girişimde bulunduklarını, bu proje ile farklı büyüklükteki gemilerin tamir edilmesinin mümkün olacağını kaydetti. Ayrıca tasarım çalışmalarının devam ettiğini ifade eden bakan yardımcısı, bir keşif heyetinin Tartus limanı yakınlarındaki alanı incelemek için bölgeye gideceğini belirtti.
Moskova tarafından daha önce yapılan bir açıklamada, endüstriyel altyapının kurulması ile ilgili olarak Suriye ile çeşitli projeler hakkında görüşmelerde bulunulduğu ve bunlar arasında “Tartus limanının genişletilmesi, Suriye havaalanlarının onarımı ve genişletilmesi ve yeni sivil havalimanlarının kurulması” gibi hususların yer aldığı kaydedilmişti. Fakat Moskova Suriye'de büyük bir sanayi projesine ilişkin ilk kez açıklamada bulundu.
Moskova’nın şu anda Tartus limanını genişlettiği ve yeni iskeleler inşa ederek onları büyük gemileri karşılamak üzere hazırladığı biliniyor. Aynı zamanda Tartus’taki Rus deniz üssünü genişletmeye yönelik büyük bir faaliyet var. Bununla ilgili üssün torpidoları ve çeşitli teknolojileri alabilecek kapasiteye sahip entegre bir askeri üsse dönüştürülmesi ve Rus askerleri ile ailelerinin ikamet edebileceği tesisler ile donatılmış bir yerleşim kenti sunulması amaçlanıyor.
Rusya Karadeniz Filosu Komutanı Aleksandr Moiseyev geçen ay yaptığı açıklamada, Tartus limanındaki Rus askeri üssünün modernizasyonuna ilişkin son aylarda önemli bir sıçrama kaydedildiğini belirtmişti.
Rusya Federasyonu Savunma Bakanlığı Merkezi Yayın Organı olan Krasnaya Zvezda gazetesine konuşan Moiseyev, iki taraf arasında uzlaşılan planlara ilişkin epey yol kat edildiğini söyledi. Bir nükleer güç reaktörüyle donatılmış gemiler de dahil olmak üzere 11 geminin bu üste yerleştirilebileceğini kaydeden Moiseyev, planların ayrıca üssün gemi onarım kapasitesini genişletmeyi ve 10 bin tondan fazla kapasiteye sahip gemileri barındırmak için donanımlı iki rıhtım inşa etmeyi de içerdiğini ifade etti.
Rus Savunma Bakanlığı, S-400 sistemlerinin ve kanatlı füzelere sahip kıyı savunma sistemi olan Bastion sisteminin konuşlandırılmasının ardından, Tartus’taki Rus askeri üssünün geliştirilmesi kapsamında hava savunma sistemini güçlendirmeye çalıştıkları açıklamasında bulundu.
Rusya Başbakan Yardımcısı Yuriy Borisov, ülkesinin Suriye savaşında kullanılan teknik ve askeri silahların kapsamlı analizini tamamladığını ve sonuç olarak savaş koşullarında ortaya çıkan tüm sorunların düzeltilmesi ile birlikte Rus silahlarının etkinliğinin arttırıldığını söyledi. Geçtiğimiz günlerde Devlet Başkanı Beşşar Esed ile bir araya geldiği Şam ziyaretinden dönen Rus yetkili, Rus ordusunun Suriye'deki teröristlere karşı yürüttüğü operasyonlarda İskander-M füze sistemini kullandığını ve Rus kara kuvvetlerinin sahip olduğu sistemin etkinliğini kanıtladığını belirtti.
Rusya, Beşir’in Şam ziyaretinden memnun
Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir’in Şam ziyaretinin ve mevkidaşı Suriye Devlet Başkanı Esed ile olan görüşmesinin, Suriye’nin Arap Birliği’ne dönüşüne yardımcı olmasının umulduğu ifade edildi. Açıklamada, Moskova'nın “Suriye’nin Arap Birliği üyeliğinin Kasım 2011'de askıya alınmasından sonra, bir Arap devlet başkanının Suriye Arap Cumhuriyeti'ne ilk ziyaretinden” memnuniyet duyduğu belirtildi. Ayrıca açıklamanın devamında “Ziyaretin, Arap devletleri ile Suriye arasındaki ilişkilerin restorasyonuna ve Suriye’nin bir an önce Arap Birliği’ne tam üyelik sürecinin yeniden başlamasına katkıda bulunacağını umuyoruz. Suriye'nin Arap ailesine hızlı bir şekilde dönüşü Suriye'deki çözüm sürecine büyük ölçüde yardımcı olacaktır” ifadeleri yer aldı.
Bazılarının Sudan Devlet Başkanı'nın Tupolev 154 tipi bir Rus askeri uçak ile Şam Uluslararası Havalimanı'na vardığını nakletmesinin ardından, Beşir’in Şam’a yaptığı ziyaret Rus basınında geniş yer aldı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, konu hakkında gazetecilerin sorularını yanıtlamaktan kaçınarak, bu türden herhangi ayrıntıyı bilmediğini söyledi.
Peskov dün Kremlin'de gazetecilere verdiği demeçte, “Bu konuya ilişkin herhangi bir bilgim yok. Eğer bu yolculuğun Savunma Bakanlığı uçakları ile yapıldığını düşünüyorsanız, onlara sormanız daha iyi olacak” ifadelerini kullandı.
Suriye Ulaştırma Bakanı Ali Hammud, Suriye Halk Meclisi'nde Ulaştırma Bakanlığı’nın performansının tartışıldığı sırada yaptığı konuşmada, bakanlığının Tartus limanının genişletilmesine ilişkin Rus tarafı ile görüştüğünü açıkladı.
Tartus limanının genişletilmesi açıklaması, geçtiğimiz hafta Şam'da toplanan Suriye-Rusya Ortak Komitesi'nin 11’inci oturumunun bitimi ile eş zamanlı olarak geldi. Toplantılar kapsamında, sorumlu sektör komiteleri tarafından ekonomik ve ticari iş birliğine yönelik bir iş birliği protokolü imzalanmasına hazırlık olarak her alana ilişkin mutabakat zaptı hazırlandı. Ayrıca petrol iş birliği ve Suriye sahilinde gaz arama çalışmaları üzerine görüş alışverişinde bulunuldu.
Yerel Teşrin gazetesi, Petrol Şirketi Müdürü Bessam Tumeh’in şu sözlerini aktardı:
“Umutlar oldukça büyük. Blok 2'deki gaz rezervlerinin yaklaşık 250 milyar metreküp olması ihtimali var. Sadece bir tanesini keşfetmeyi başarabilirsek, Suriye'nin önümüzdeki yıllardaki ihtiyaçlarının karşılanması için yeterli olacaktır. Denizdeki bu çalışma daha fazla zaman istiyor. Çünkü Suriye kıyılarındaki su derin, karmaşık ve maliyeti de oldukça yüksek.”
Rus ortaklarla iş birliğine ilişkin iyimserliğini dile getiren Tumeh, söz konusu iş birliğinin oldukça verimli olduğunu belirterek, petrol alanındaki ticaret iş birliği hacminin en iyi durumda olduğunu ifade etti.
Yine Teşrin gazetesinin aktardığına göre, Konut Bakanlığı Planlama ve Uluslararası İşbirliği Müdürü Ali Şibli’den Suriye-Rusya Ortak Komitesi toplantılarının iş zihniyeti kapsamında gerçekleştiğini belirterek, yeniden inşa aşamasındaki en büyük payın Rusya’ya ait olacağını kaydetti. Şibli, “Rus ortaklar, özellikle de Suriye pazarında güçlü bir şekilde yer aldıkları için, yeniden inşa aşamasında oldukça aktif olacaklar” diyerek sözlerini sürdürdü.
Suriye-Rusya İş Konseyi Yürütme Müdürü Luay Yusuf, planlandığı gibi faaliyete geçilmesi çağrısında bulunarak, konseyin öncelikli olarak turizm projelerini desteklemek için çalışacağını ve özellikle de Suriye kıyılarında yapılacak projeler ile Rus turistlerin Suriye'ye gelmeleri için teşvik edileceğini belirtti.



UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
TT

UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin yankıları sürüyor. 

İsrail'in köklü gazetelerinden Haaretz'in savunma analisti Amos Harel'in kaleme aldığı yazıda, UCM kararının İsrail'e karşı silah ambargosu taleplerini artırabileceğine dikkat çekiliyor.  

Gazetenin görüştüğü Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstütüsü'nden Eran Şamir-Borer, UCM'nin kararını eleştirirken, sürecin bu noktaya varmasında Tel Aviv yönetiminin yol açtığına işaret ediyor. 

Analist, İsrail'de Gazze savaşıyla ilgili bağımsız bir inceleme yürütülse UCM'nin böyle bir karar vermek durumunda kalmayacağını savunarak şunları söylüyor: 

Devlet hiçbir şey yapmadı, kafasını kuma gömdü.

Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşında muhalefet kanadı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki radikal sağcı koalisyonun kararlarının incelenmesi için defalarca komisyon kurulmasını talep etmişti. Ancak Netanyahu, araştırma komisyonu kurulmasına savaş bitene kadar karşı olduğunu söylemişti. 

İsrail'in ekonomi gazetelerinden Globes'taki analizde UCM kararının, İsrail'in Gazze işgalini eleştirenlerle Tel Aviv'e silah satışının yasaklanmasını isteyenlerin elini güçlendirdiği yorumu paylaşılıyor. 

Haberde, İsrail'in askeri teçhizatının yüzde 30'unun Almanya tarafından gönderildiği hatırlatılıyor. UCM kararının, Berlin hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki ısrarcılığının zayıflamasına yol açabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

UCM'nin merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde yer alıyor. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, mahkemenin tutuklama emrini uygulayacaklarını duyurmuştu. 

Ancak sivil toplum kuruluşları (STK), Hollanda'nın İsrail'e silah gönderen ülkeler arasında yer aldığına dikkat çekerek ambargo talebiyle Lahey'de hükümete karşı dün dava açtı. Mahkeme, talebe ilişkin kararını 13 Aralık'ta açıklayacak.

Diğer yandan Times of Israel, UCM kararından önce de son dönemde İsrail'e silah tedarikinin durdurulması çağrılarının arttığına işaret ediyor. Haberde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail'e ambargo talep ettiği mektubu 1 Kasım'da Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'ne gönderdiği hatırlatılıyor. Ortak mektupta aralarında Rusya ve Çin'in de yer aldığı 52 ülkenin imzası var. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da geçen ayki açıklamasında Gazze savaşının sonlandırılması için İsrail'e silah ambargosu çağrısı yapmıştı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Macron'a destek verirken, Netanyahu açıklamaya tepki göstermişti. 

İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan ABD, UCM'yi kuran Roma Statüsü'ne taraf değil. ABD Başkanı Joe Biden, UCM kararını "rezalet" diye nitelerken, Netanyahu mahkemeyi "Yahudi düşmanlığıyla" suçlamıştı. İsrail de üye devletler arasında yer almıyor ve UCM'nin yargı yetkisini tanımıyor.

Independent Türkçe, Haaretz, Globes, Times of Israel, AP