ABD Raporu: Terörle mücadelenin maliyeti 3 trilyon dolar

Avrupa Müttefik eski Yüksek Komutanı James Stavridis (Şarku’l Avsat)
Avrupa Müttefik eski Yüksek Komutanı James Stavridis (Şarku’l Avsat)
TT

ABD Raporu: Terörle mücadelenin maliyeti 3 trilyon dolar

Avrupa Müttefik eski Yüksek Komutanı James Stavridis (Şarku’l Avsat)
Avrupa Müttefik eski Yüksek Komutanı James Stavridis (Şarku’l Avsat)

Geçtiğimiz hafta yayınlanan iki ABD raporu, iki hafta önce Sri Lanka’da gerçekleşen terör saldırısının,  ‘terörizm 3’ olarak adlandırılan teröre karşı, dünya çapında bir savaş başlattığını açıkladı. Rapora göre, ilk aşaması Avrupa’daki terör gruplarına karşı olan mücadelenin ikinci etabı, üçüncü dünya ülkelerindeki gruplara karşı idi. Üçüncü aşaması ise, özellikle Sri Lanka saldırında olduğu gibi DEAŞ ideolojisinden etkilenen dünyadaki tüm örgütlere karşı başlatılan mücadele oldu.
Washington’daki Stimson Merkezi’nin yayınladığı raporda, üçüncü aşamanın güvenilen ABD finansmanını daha fazla gözetlemek anlamına geldiğini söyledi. Enstitü, 2001’de gerçekleşen 11 Eylül saldırısından sonra başlayan terör karşıtı savaşın, ABD hazinesine,  ABD’nin yıllık ekonomik faaliyetinin neredeyse dörtte biri olan yıllık bütçesine eşit, 3 trilyon dolara mal olduğunu söyledi.
İkinci Dünya Savaşı’nın bitiminden sonra kurulan ve savaş harcamalarına odaklanan Enstitü, 2001 yılından beri, teröre karşı savaşın maliyeti konusunda bağımsız bir çalışma grubu oluşturdu. İki yıl önce, grup çalışmalarına dayanarak, savaşın 2,8 trilyon dolara mal olacağını öngörmüştü. Grup geçtiğimiz günlerde, bu rakamın 2019’un başında 3 trilyona ulaştığını söyledi.
Grup, bu harcamaların ‘devlet yurtiçi güvenlik çabaları masrafları’, uluslararası programlar, Afganistan, Irak ve Suriye’deki savaşlar gibi savaşları kapsadığını açıkladı. Grup harcamaların, Afganistan ve Irak savaşlarının en çatışmalı dönemi olan 2008 yılında, 260 milyar dolara ulaştığını söyledi. Bu durum 2001 yılında yapılan harcamalara göre 16 kat fazla harcama yapıldığını gösteriyor. 2017 yılında, bu savaşların finanse edilmesinin azalmasıyla birlikte, toplam harcama 175 milyar dolar oldu. Bu rakam yine de 2001 yılı harcamalarına göre 11 kat fazla harcama demek.
Washington merkezli Atlantik Konseyi’nin yayınladığı bir rapora göre, ABD güçlerinin Afganistan’dan çekilmesi veya rolünü azaltması halinde, ABD’nin dünya çapındaki teröre karşı verdiği mücadelede güveninin azalacağı düşünülüyor. Ancak Çin ve Rusya’nın askeri güçleriyle karşı karşıya kalmak harcamaları arttıracak. Önümüzdeki yıllarda da terörle yüzleşmeye devam edilecek.
Atlantik Konseyi Başkanı Frederick Kempe, “Trump’ın ulusal güvenlik stratejisi, 11 Eylül'den sonra terörle mücadeleye odaklanma döneminden,  Çin ve Rusya ile yeni bir büyük güç rekabeti dönemine geçişini temsil ediyor” dedi. Ancak öyle gözüküyor ki, ABD ve müttefikleri yıllarca radikal terörizmle karşı karşıya kalacak. Başkan Kempe, DEAŞ lideri ve dünyanın en çok aranan adamı olan Ebu Bekir el Bağdadi’nin yayınladığı videoda, “Bugünkü savaşımız bir yıpratma savaşı. Düşmanlarımıza karşı bunu uygulayacağız ve herkes savaşın kıyamet gününe kadar devam edeceğini bilmeli. Sri Lanka saldırıları haçlılardan intikam alıyor. Allah’a hamdolsun, ölenlerin arasında Amerikalı ve Avrupalılar var” dediğine dikkat çekti.
Kempe, “el Bağdadi’nin sunduğu resim, terörle mücadelenin yeni aşamasının resmidir. Dini bir devlet liderliğinden, küresel bir erişime sahip çok uluslu bir terörist hareketin liderliğine geçti. Resmi üniforması ve yanındaki silah da bunun bir göstergesidir” ifadelerini kullandı.
Aynı zamanda ABD’nin eski Nato Avrupa Müttefik Yüksek Komutanı ve Atlantik Konseyi Direktörü James Stavridis, terörle mücadelenin yeni safhasının “Terörizm 3.0” olduğunu belirtti.
Stavridis, “Çağdaş terörizmin, ilk aşaması Avrupa’daydı, İtalya’daki Kızıl Tugaylar, Almanya’daki Baader-Meinhof (Kızıl Ordu Fraksiyonu) çetesi gibi örgütler tarafından temsil ediliyordu.
İkinci aşamada ise El Kaide, Eş Şebab ve Boko Haram gibi örgütlerle üçüncü dünya ülkelerine taşındı” dedi.
‘Terörizm 3’’ün bölgesel değil küresel bir terörizm olduğunu belirten komutan Stavridis, “sadece Avrupa’ya veya Ortadoğu’yla yetinmiyor. İnternet ve cep telefonlarına güveniyor. Sri Lanka teröristleri internet ve cep telefonları üzerinden Sri Lanka dışındaki kişilerle iletişim kurdu” dedi.
DEAŞ’ın ticari iş bağlamında, kar ve zararı hesaplamak için uzun zaman planlanan adımların kademeli çalışmaya inanan çok uluslu bir şirkete benzediğini belirten Stavridis, bu çok uluslu şirketin planının, El Kaide gibi önceki örgütlerden farklı olduğunu söyledi. Eski komutan açıklamasında, “Bu örgüt, El Kaide’nin yönetebildiği her şeyden çok daha fazlası. Ölümcül saldırılar gerçekleştirmeye devam edecek ve zamanla tıpkı çok uluslu şirketin uzun vadeli planı gibi, kitle imha, kimyasal, biyolojik, radyolojik ve uzay silahları edinmeye başlayacak” diye ekledi.



Albanese: Sidney saldırısının DEAŞ ideolojisinden kaynaklandığı anlaşılıyor

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
TT

Albanese: Sidney saldırısının DEAŞ ideolojisinden kaynaklandığı anlaşılıyor

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese bugün yaptığı açıklamada, Sidney'deki Bondi Plajı'nda Hanuka bayramını kutlayan kalabalığa yapılan saldırının "DEAŞ ideolojisinden kaynaklanmış gibi göründüğünü" söyledi.

Avustralya polisi bugün yaptığı açıklamada, Bondi Plajı saldırganları olduğundan şüphelenilen baba ve oğulun kullandığı araçta iki DEAŞ bayrağı ve patlayıcı madde bulunduğunu belirtti. Yeni Güney Galler Polis Komiseri Mal Lanyon gazetecilere yaptığı açıklamada, Sidney plajı yakınlarında bulunan aracın oğul adına kayıtlı olduğunu ve içinde "iki el yapımı DEAŞ bayrağı" ile birlikte el yapımı patlayıcı cihazlar bulunduğunu söyledi.

Sajid Akram ve oğlu Naveed, pazar akşamı popüler plajda düzenlenen Yahudi Hanuka kutlamasına yönelik toplu silahlı saldırıda 15 kişiyi öldürdü. Yetkililer saldırıyı Yahudi karşıtı bir terör eylemi olarak nitelendirdi, ancak saldırganların daha derin motivasyonları hakkında şimdiye kadar çok az ayrıntı verdi.

Ancak Albanese bugün, iki adamın "toplu katliamı" gerçekleştirmeden önce nasıl devşirildiğine dair ilk işaretlerden birini verdi ve şunları söyledi: "Görünüşe göre bu, DEAŞ ideolojisinden kaynaklanıyordu... on yıldan fazla bir süredir yaygın olan ve nefret ideolojisine ve bu durumda toplu cinayete girişme isteğine yol açan bir ideoloji."

Albanese, 24 yaşındaki Naveed Akram'ın 2019 yılında "başkalarıyla olan bağlantıları nedeniyle" Avustralya Güvenlik İstihbarat Teşkilatı'nın (ASIO) dikkatini çektiğini, ancak o dönemde acil bir tehdit olarak görülmediğini açıkladı. "Bağlantılı olduğu iki kişi suçlandı ve hapse atıldı, ancak o sırada şüpheli olarak değerlendirilmedi" diye belirtti.

Sajid ve oğlu, polis tarafından vurularak öldürülmeden önce 10 dakika boyunca sahildeki kalabalığa ateş açtı. Polis tarafından vurulan Naveed ise hastaneye kaldırıldı ve durumu kritik.


Türkiye Savunma Bakanlığı, Karadeniz üzerinde bir insansız hava aracının düşürüldüğünü duyurdu

Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).
Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).
TT

Türkiye Savunma Bakanlığı, Karadeniz üzerinde bir insansız hava aracının düşürüldüğünü duyurdu

Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).
Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).

Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, Karadeniz'den Türk hava sahasına yaklaşan "kontrol dışı" bir insansız hava aracının (İHA) düşürüldüğünü duyurdu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre bakanlık açıklamasında, İHA, yerleşim yerlerinden uzakta, güvenli bir bölgede düşürüldü" ifadelerini kullandı.

Ankara, Karadeniz üzerinde “rutin prosedürler kapsamında bir hava cisminin tespit edildiğini ve izlendiğini”, “söz konusu hava cisminin kontrolsüz bir insansız hava aracı olarak tanımlandığını” belirtti. Açıklamada, “Hava sahamızın güvenliğini sağlamak için NATO ve ulusal komuta altında F-16 savaş uçaklarımız önleme görevine gönderildi” denildi.

Bu olay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son haftalarda gemilere yönelik çeşitli saldırıların ardından Karadeniz'in Rusya ve Ukrayna arasında bir “çatışma bölgesi” haline gelebileceği uyarısının ardından gerçekleşti.


Estonya, Rusya yanlısı siyasetçileri vatana ihanetten suçlu buldu

NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)
NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)
TT

Estonya, Rusya yanlısı siyasetçileri vatana ihanetten suçlu buldu

NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)
NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)

Kasım 2023'te başlayan dava nihayet sonuçlandı ve Estonya yargısı, aynı yılın mart ayında tutuklanan politikacılar hakkındaki kararını verdi. 

Harju Bölge Mahkemesi'nde geçen perşembe görülen davada muhafazakar Koos partisinin kurucularından Aivo Peterson vatana ihanetten 14 yıl, Dmitri Rootsi ve Andrei Andronov ise 11'er yıl hapis cezasına çarptırıldı. 

Ekim 2022 - Mart 2023'te Estonya devleti ve toplumunun hilafına Rusya'nın politikalarını desteklemekle suçlanan üç siyasetçi bu iddiaları reddediyor. 

Moskova'dan aldıkları emirlerle hareket etme iddialarının hedefindeki üçlü, temyize başvuracaklarını açıkladı. 

Partiden yapılan açıklamada da savcıların Estonya'nın anayasal düzeni ve güvenliğine nasıl zarar verildiğine dair somut kanıt gösteremediği savunuldu.

Estonya'nın Ukrayna'ya yardımına karşı çıkan Koos partisi, bu yıl düzenlenen belediye seçimlerinde ülke genelindeki oyların yalnızca binde 8'ini alabilmişti. 

2022'de kurulan parti, Baltık ülkesinin NATO'dan çıkıp tarafsızlığını ilan etmesini ve yabancı askerlerin ülke topraklarından çekilmesini isterken, diğer ülkeler arasındaki askeri çatışmalara doğrudan ya da dolaylı olarak karışılmasına karşı çıkıyor. 

Öte yandan Aivo Peterson, Ukrayna'dan 2014'te tek taraflı bağımsızlığını ilan eden ve Eylül 2022'de Rusya'ya katılma kararı alan Donetsk Halk Cumhuriyeti'ni 2023'te ziyaret etmişti. 

55 yaşındaki siyasetçi, Şubat 2022'de başlayan Ukrayna savaşına dair bilgi almak için bölgeye gittiğini şu ifadelerle savunmuştu:

Estonya medyasından aldığımız bilgiler tek taraflı. Tüm gazetecilerimiz Kiev'i destekliyor.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova haziranda yaptığı açıklamada Estonya için "düşmanca davranan ülkeler arasında ilk sıralarda" ifadesini kullanmış, Tallin yönetiminin kendilerini yalanlarla bir tehdit gibi gösterdiğini öne sürmüştü. 

Independent Türkçe, ERR, RT