Mekke’deki Saat Kulesi Müzesi, ziyaretçilerine zaman ve evren hakkında bilgi sunuyor

Mekke'deki Saat Kulesi Müzesi
Mekke'deki Saat Kulesi Müzesi
TT

Mekke’deki Saat Kulesi Müzesi, ziyaretçilerine zaman ve evren hakkında bilgi sunuyor

Mekke'deki Saat Kulesi Müzesi
Mekke'deki Saat Kulesi Müzesi

Mekke’deki Saat Kulesi Müzesi, Ramazan ayının başlamasıyla birlikte ziyaretçilerin kozmik inanç yolculuğuna girmesi için zaman ve evren hakkında geniş bilgiler sunuyor.
Muhammed bin Selman bin Abdulaziz Vakfı (Misk) tarafından işletilen Saat Kulesi Müzesi, Mekke’nin en yüksek noktasında yer alıyor. Müze, ziyaretçilerine evren ve galaksi tanıtımından başlayarak Mekke’deki saatin tanıtımını da kapsayan bir turla hizmet sunuyor.
Ramazan ayı boyunca her gün ziyaretçilere kapılarını açan müzede, ziyaretçiler hem güneş hem de ay saatlerinin yanı sıra nanosaniyeleri kullanarak zamanın nasıl ölçüldüğünü öğreniyor. Müzenin 1. katında dünyanın en büyük saati hakkında bilgi alan ziyaretçiler, özellikle Müslümanlar için referans olan ay ve güneş saatleri hakkında geniş bilgiler ediniyor.
Müzenin 2. katında insanların binlerce yıl boyunca zamanı ölçmek için kullandığı su saatleri, güneş saatleri ve cep saatleri tanıtılıyor.
Müzenin 3. katında, ziyaretçilere güneş, ay ve atmosfer hakkında geniş bilgiler sunuluyor. Bu katta en yüksek teknoloji teleskop sistemi tarafından izlenen güneş tutulmasından ve ayın evreleri hakkında açıklamalar yer alır.
4. katta ise evren, galaksi ve Samanyolu’nu anlatan engin bilgiler bulunur.
Mekke'deki en yüksek nokta olan saat kulesinin terasta, ziyaretçiler Mescid-i Haram’ı izleme fırsatı da yakalayabiliyor.



Tamponlardaki "yüksek risk" ortaya kondu

Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)
Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)
TT

Tamponlardaki "yüksek risk" ortaya kondu

Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)
Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)

Regl ürünü olarak kullanılan tamponların kurşun ve arsenik gibi zararlı maddeler içerdiği tespit edildi. 

Türkiye'de regl olan kişiler çoğunlukla ped tercih etse de tampon kullanımı da azımsanmayacak seviyede. Konuşmamız Gerek Derneği'nin 2022 tarihli bir araştırmasında bu oranın yaklaşık yüzde 20 olduğu bulunmuştu.  

ABD'li araştırmacılar bu hijyenik ürünlerin ne kadar hijyenik veya sağlıklı olduğuna dair yeterince araştırma yapılmamasından yola çıkarak kapsamlı bir çalışma yürüttü. 

Bilim insanları Eylül 2022 - Mart 2023 döneminde ABD, Birleşik Krallık ve Yunanistan'daki dükkanlardan ve iki büyük internet satıcısından toplam 14 markanın tamponlarını satın aldı. En çok satın alınan tamponları tercih eden araştırmacılar toplam 30 ürünü inceledi. 

Ürünlerin 16 ayrı metali içerip içermediğini test eden ekip, bulgularını Environment International adlı bilimsel dergide çarşamba günü yayımlanan makalede paylaştı. 

Analiz sonucunda 16 metale de kısmen rastlanırken; arsenik, kadmiyum, krom, kurşun ve vanadyumunsa bütün ürünlerde bulunduğu ortaya çıktı. Bilim insanları kurşun, kadmiyum ve arseniğin yüksek oranlarda görüldüğünü saptadı. 

Araştırmacılar kendilerini en çok endişelendiren bulgunun, bütün ürünlerde kurşun çıkması olduğunu söylüyor. Kurşuna herhangi bir seviyede maruz kalmanın zararlı olduğuna dikkat çeken ekip, bu metalin kana karışmasının ciddi sağlık sorunları yaratacağını belirtiyor. 

Kemiklerde depolanan kurşun; beyin, kalp ve böbrekler gibi kritik organları etkilemesinin yanı sıra üreme ve gelişimle ilgili sorunlara da yol açabiliyor. 

İnorganik arsenik kansere, kadmiyum da böbrek sorunlarına neden olurken bu iki metal kalp ve damar hastalıklarıyla ilişkilendiriliyor. Çalışmanın kıdemli yazarı Kathrin Schilling bulguları şöyle değerlendiriyor:

Zehirli metaller her yerde bulunmasına ve bunlara düşük seviyelerde her an maruz kalmamıza rağmen çalışmamız, metallerin menstrüel ürünlerde de yer aldığını ve bu ürünleri kullanan kadınların bunlara maruz kalma açısından daha yüksek risk altında olabileceğini açıkça gösteriyor.

Öte yandan araştırmacılar endişelenmek için erken olduğunu vurguluyor. Zararlı metallerin regl kanına karıştığına dair henüz bir bulgu yok. Yeni çalışmaların bu metallerin yaratabileceği tehlikelere ışık tutması bekleniyor. 

Ekip zehirli metallerin bu ürünlere çeşitli yollarla girmiş olabileceğini ifade ediyor. Örneğin tampon üretiminde kullanılan pamuk, metalleri toprak ve sudan emmiş olabilir. Kalsiyum, kobalt, krom, bakır, nikel ve çinko gibi metallerinse mikropları önleme veya kokuyu bastırma amacıyla eklenmesi muhtemel.

Makalenin başyazarı Jenni Shearston "Üreticilere, ürünlerini metaller ve özellikle de zehirli metaller açısından test etme gerekliliği getileceğini umuyorum" diyor:

Halkın bu yönde bir çağrı yaptığını ya da tampon ve diğer menstrüel ürünlere daha iyi etiketler konmasını talep ettiğini görmek heyecan verici olur.

Independent Türkçe, New Atlas, Daily Mail, Environment International, Konuşmamız Gerek Derneği