Sudan'da sel felaketinin bilançosu: 78 ölü ve 109 yaralı

Sudan'a tıbbi ve barınak malzemeleri taşıyan Suudi kargo uçağı (SPA)
Sudan'a tıbbi ve barınak malzemeleri taşıyan Suudi kargo uçağı (SPA)
TT

Sudan'da sel felaketinin bilançosu: 78 ölü ve 109 yaralı

Sudan'a tıbbi ve barınak malzemeleri taşıyan Suudi kargo uçağı (SPA)
Sudan'a tıbbi ve barınak malzemeleri taşıyan Suudi kargo uçağı (SPA)

Sudan’ın 14 eyaletini vuran sel felaketinde 78 kişi hayatını kaybederken, 109 kişi de yaralandı.
Sel felaketleri, hastaneler ve okullar başta olmak üzere temel hizmet kurumları ile özel ve kamu mallarının ciddi hasarlar almasına sebep oldu. Yetkililer, devam eden sel ve yağışların yol açtığı hasarları azaltmak için çalışmalarını sürdürüyor.
Suudi Arabistan tarafından dün yapılan açıklamada, gerek tıbbi malzemeler gerekse de barınak malzemeleri ulaştırmak için Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi (KSRelief) tarafından bu çerçevede yardım malzemeleri taşıyan iki uçağın Sudan'a gönderildiği belirtildi.
KSRelief Genel Direktörü Dr. Abdullah Rabia, “Sudanlı kardeşlerimize acil bir şekilde yardım sunulması amacıyla Suudi liderliğinin direktifleri doğrultusunda yardım köprüsü kuruldu. Hartum, Beyaz Nil ve Nil Nehri eyaletlerine bin çadır, 6 bin battaniye ve 2 bin kilim gönderildi. Ayrıca 5 ton tıbbi malzemenin yanı sıra bin 500 adet gıda kolisi gönderildi. Bütün bunlar Suudi Arabistan’ın dünya genelinde muhtaç olan kimselere yardım sağlama konusunda önemli bir rol oynadığını gösteriyor” açıklamasında bulundu.
Suudi yardımları, Sudan’ın bir dizi şehrini vuran sel felaketinin ardından geldi. Özellikle başkent Hartum, yaşanan sel felaketinden en çok etkilenen bölgeler arasında yer alıyor. İnsani Yardım Komiserliği’nin aktardığı ilk istatistiklere göre sel nedeniyle 78 kişi hayatını kaybetti ve 109 kişi yaralandı. Fakat ulaşım zorluğundan dolayı pek çok bölgeye ulaşılamaması sebebiyle kurbanların sayısının tespit edilenden çok daha fazla olduğunu düşünülüyor.
Beyaz Nil Eyaleti yönetimi, yetkililere ve bölgesel ve uluslararası insani yardım kuruluşlarına, acil müdahale çağrısı yaptı. Sağanak yağışlar ve sellerden dolayı Hartum’un Vad Remli bölgesinden yaklaşık 32 bin kişi bölgeyi terk etmek zorunda bıraktı.
Yaşanan sel felaketi dolayısıyla meydana gelen zararların telafi edilmesi Egemenlik Konseyi ve başbakanın öncelikleri arasında yer aldı. Felaketten etkilenen eyaletlerin takibi ve yardımlar için bir acil durum komitesi kuruldu. Egemenlik Konseyi, ülkeyi ‘felaket bölgesi ilan etme’ aşamasına gelinmediğini düşünüyor.
İnsani Yardım Komiseri Yardımcısı Muhammed Fadlallah Siracuddin, ülkedeki durumla ilgili yaptığı son açıklamada, yaşanan felaketten 35 bin 239 ailenin ve 340 bin vatandaşın etkilendiğini bildirdi.
Öte yandan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Süleyman Abdulcebbar, 65 idari bölgenin yanı sıra yaklaşık 257 köy ve mahallenin sel felaketinden etkilendiğini açıkladı. Ayrıca 22 bin 676 evin tamamen yıkıldığını, 13 bin 74 evin kısmi hasar gördüğünü, yaklaşık 8 bin 780 tuvaletin çöktüğünü, 3 bin 636 hayvanın telef olduğunu ve 150 kamu kurumunun etkilendiğini belirtti.



Filistin Yönetimi, Netanyahu ve Trump'ın açıklamalarından sonra Gazze Şeridi'nin devletleşmesi ve yönetilmesi konusunda ısrarcı

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray’da bir araya geldi. (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray’da bir araya geldi. (DPA)
TT

Filistin Yönetimi, Netanyahu ve Trump'ın açıklamalarından sonra Gazze Şeridi'nin devletleşmesi ve yönetilmesi konusunda ısrarcı

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray’da bir araya geldi. (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray’da bir araya geldi. (DPA)

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa dün yaptığı açıklamada, İsrail'in bir Filistin devletinin kurulmasını ve Filistin Yönetimi’nin Gazze Şeridi’ne geri dönmesini engelleme planının başarılı olamayacağını belirtti.

Bakanlar Kurulu toplantısının başında yaptığı açıklamada Mustafa, “Kesin resmi pozisyonumuz, Gazze Şeridi'ndeki halkımıza yardım sağlayabilmemiz ve uzun zamandır beklenen bağımsız Filistin devletinin somutlaşmasına yol açacak yeniden inşa sürecini kolaylaştırabilmemiz için tek bir siyasi sistem, birleşik ulusal kurumlar ve tek bir güvenlik kurumu altında herkesin iş birliğini gerektiren Filistin topraklarında Filistin devletinin somutlaştırılmasıdır” dedi.

Mustafa sözlerine şöyle devam etti: “İsrail tarafı bu vizyonla savaşıyor. Tüm kurum ve kuruluşları ulusal otoriteyi zayıflatmak, Gazze Şeridi'ndeki halkımıza karşı sorumluluklarını yerine getirmemesi için mali abluka altına almak ve geniş bir uluslararası mutabakatın konusu haline gelen Filistin devletinin kurulmasını engellemek için çalışıyor… İsrail planının desteklenmesi başarılı olamayacak. Zira halkımızın iradesi güçlü. Tüm gücümüz ve kararlılığımızla ulusal görevlerimizi yerine getirmek için sorumluluklarımızı üstlenmeye kararlıyız.”

Mustafa, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi sırasında ‘bir Filistin devletinin kurulmasına izin vermeyeceğini’ açıklamasının ardından Filistin Yönetimi'nin bir Filistin devleti kurma ve Gazze Şeridi'ndeki sorumluluklarını üstlenme konusundaki ısrarından bahsetti. Mustafa ayrıca, Netanyahu’nun Gazze Şeridi'ndeki Filistinlileri kabul etmek için bir dizi ülkeyle iletişim halinde olduğunu ifade etti.

cdfgthy
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu pazartesi akşamı Beyaz Saray'daki yemekte ABD Başkanı Donald Trump'ı Nobel Barış Ödülü'ne aday gösteren mektubun bir kopyasını elinde tutuyor. (DPA)

Netanyahu'ya Washington ziyaretinde eşlik eden üst düzey bir yetkili, İsrail'in bir süre daha Gazze Şeridi'nde kalabileceğini doğruladı. Yetkili, Netanyahu'ya eşlik eden gazetecilere yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde Filistin Yönetimi'nin olmayacağını söyledi.

‘Ertesi gün’ meselesi

Maariv gazetesi ve Walla internet sitesine göre Netanyahu ve Trump, ‘Gazze Şeridi'nde ertesi gün’ gibi merkezi ve karmaşık bir meseleyi görüştü. Görüşmenin ardından bir siyasi yetkili, “Ertesi gün elbette Filistinliler olacak ama Filistin Yönetimi olmayacak” dedi.

Maariv, toplantının ardından yalnızca Amerikalı gazetecilerin içeri alınmasına izin verilmesinin ardından Netanyahu'nun, İsrailli gazetecilerin üst düzey bir yetkili tarafından brifing verilmek üzere çağrılmasını istediğini bildirdi.

scdfgrthy
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu pazartesi akşamı Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump'la yediği yemekte konuşuyor. (EPA)

Yetkili, ertesi gün ile ilgili olarak şu ifadeleri kullandı: “Ana ve gerekli koşul Gazze Şeridi'nde Hamas'ın olmamasıdır. Hamas silahsızlandırılmalı ve liderleri sürgün edilmeli. Başka bir güç Gazze Şeridi'ni kontrol etmeli ve silah kullanımını engellemeli.”

Hangi gücü kastettiği sorulduğunda ise “Bunu tartışıyoruz. İsrail ordusu her türlü tehdidi engellemek için her zaman hazır bulunacak. Gazze Şeridi'nde güvenlikten İsrail sorumlu olacak” yanıtını verdi.

Yetkili, Gazze Şeridi’nin sivil kontrolü konusunda şunları söyledi: “Gazze Şeridi'nde gündelik hayatı yöneten bir hükümet sistemi olmalı. Belki belli bir süre için orada olacağız ve bu konuda endişelenmemeliyiz. Eğer ilk aşamada orada olmazsak, iktidarı başka bir tarafa devredebileceğimizden emin olamayız. Gazze Şeridi'ndeki yönetim sistemi Filistinliler tarafından yürütülecek. Kesinlikle Filistinliler olacak ama Filistin Yönetimi olmayacak. Filistin Yönetimi Gazze Şeridi'ni yönetmeyecek.”

Üçüncü görüşme

Trump ile Netanyahu arasında pazartesi akşamı Beyaz Saray'da gerçekleşen görüşme, Trump'ın geçtiğimiz ocak ayında başkanlık koltuğuna oturmasından bu yana gerçekleşen üçüncü görüşmeydi.

Filistinlilerle barış istediğini ifade eden İsrail Başbakanı, Filistinlilerin gelecekte kuracakları bağımsız bir devleti İsrail'in yıkımı için bir platform olarak tanımladı ve bu nedenle egemen güvenlik yetkisinin İsrail'de kalması gerektiğini savundu.

dfrgty
ABD Başkanı Donald Trump, pazartesi akşamı Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile birlikte (DPA)

Trump, gazetecilerin iki devletli bir çözümün mümkün olup olmadığı sorusuna “Bilmiyorum” dedi ve soruyu Netanyahu'ya yönlendirdi.

Netanyahu soruyu, “Filistinlilerin kendi kendilerini yönetmek için tüm yetkilere sahip olmaları gerektiğine inanıyorum, ancak bizi tehdit edecek herhangi bir yetkiye değil” diye yanıtladı.

Netanyahu ayrıca, Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden çıkarılması konusuna da değinerek, İsrail ve ABD'nin, savaştan zarar gören Gazze Şeridi'nden ayrılmak isteyen Filistinlileri kabul edecek ‘birkaç ülke bulmaya yakın’ olduğunu söyledi.

Netanyahu, “Başkan Trump'ın seçim özgürlüğü diye harika bir vizyonu var. Eğer insanlar kalmak istiyorlarsa kalabilirler ama gitmek istiyorlarsa da gidebilmeliler” şeklinde konuştu.

Üst düzey bir İsrailli yetkili yemekten sonra yaptığı açıklamada, İsrail'in Trump'ın Gazzelileri gönüllü olarak göç etmeye teşvik etme konusunda ciddi olduğuna ikna olduğunu belirtti.

Söz konusu açıklamaların ardından Filistin Yönetimi'nden bir kaynak Şarku’l Avsat'a şunları söyledi: “Onların tutumu biliniyor. Ancak biz siyasi bir süreç başlatmak için uğraşıyoruz. Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs'ü kapsayan bir devlet kurma hakkımızdan taviz vermeyeceğiz.”